15 Ocak 2016
Sayı: KB 2016/02

İşçi sınıfı yeni fırtınalara gebe
“Elinde çekiç olan her şeyi çivi olarak görür!*
”Big Brother” (F)işliyor!
Sultanahmet Katliamı’nın faili AKP ve sermaye devletidir
Kürt halkına karşı yeni İstiklâl Mahkemeleri!
Taraf olan Kürt basını hedefte
Savaş ekonomisi emekçileri vuruyor
Sınıf davasına inanmak yürek ister!
Öfkeyi daha örgütlü ve güçlü hale getirmek için!
Sultanbeyli Greif’te baskılar artıyor!
Gençlik hareketi ve partinin gençlik çalışması
Geleceğimizden ve özgürlüğümüzden vazgeçmiyoruz!
Çocuklar öldürülüyor
İşçi ve emekçi kadınlar Kadın İşçi Kurultayı’nda buluşuyor!
M. Akif Ersoy EAH’ta kölece çalışma koşulları
Ezilen halklarla emekçilerin direnişini birleştirelim!
Madaya: Emperyalizmin kanlı yüzü
Bir esintiden fırtınalara...
Hrant için adalet, işçi sınıfının ellerinde!
Kızıl Bayrak yukarı! Daha daha yukarı!

Devrimin kartalı: Rosa Luxemburg

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İşçi ve emekçi kadınlar Kadın İşçi Kurultayı’nda buluşuyor!

Emeğin özgürlüğü mücadelesinde Biz de VARIZ!”

 

Bugün toplum ölçüsünde kadınlar, sınıfsal, cinsel, ulusal baskı ve ezilmişlikle çok yönlü bir kuşatmayı yaşıyorlar. Toplumsal eşitsizliğin daha da derinleştiği, beraberinde yozlaşma ve gericiliğin tırmandığı AKP döneminde, kadınlar üzerindeki baskı, sömürü, şiddet ve aşağılanma yepyeni boyutlar kazanmış bulunuyor. Kadın cinayetlerinde büyük bir patlama yaşanıyor. Kardeş halklara yönelik saldırganlıktan, baskı ve şiddetten en çok etkilenen, en ağır yıkımı yaşayanlar da kadınlar ve çocuklar oluyor.

Son yıllarda kadın işçilerin çalışma ve yaşam koşullarının daha da ağırlaştığı bir tablo ile karşı karşıyayız. Çalışma yaşamında ucuz işgücü olarak kadın istihdamı artarken, “güvenceli ve kurallı” işlerde çalışan kadın sayısı gün geçtikçe azalıyor. Sefalet ücretlerine mahkum edilen kadın, aynı işi yaptığı erkek işçi ve emekçiden daha düşük ücret alıyor. Cinsel kimliğinden ötürü çifte baskı ve sömürüye maruz kalan kadın, çocuk bakımı ve ev işleri gibi “yükleri” omuzlamayı da sürdürüyor.

Ülkemizde ve dünyada kadınların yaşadığı tüm sorunların, kadının cinsel kimliğinden kaynaklı çok yönlü ezilmişliğinin gerisinde özel mülkiyete dayalı baskı ve sömürü düzeni yatmaktadır. Dolayısıyla, kadınların gerçek kurtuluşu, tüm insanlığın kurtuluşu gibi, tüm bu sorunları yaratan toplumsal koşulların ortadan kaldırılmasıyla, kapitalist sömürü düzeninin yerle bir edilmesiyle, yani toplumsal bir devrimle mümkündür.

Tarihsel devrimci misyonuyla bu görev işçi sınıfının omuzlarındadır. Kapitalist düzende üretimde tuttuğu yer ile, zincirlerinden başka kaybedecek hiçbir şeyi olmamasıyla, hayatı nasırlı elleriyle üretme yeteneği ile, kadını ve erkeğiyle işçi sınıfı, kapitalizmi tarihe gömebilecek biricik toplumsal güçtür. İşçi sınıfı devrimci bir perspektifle örgütlenip harekete geçtiğinde, bugünden de bu mücadelelerin yan ürünleri olan kazanımlar elde etmeyi başaracaktır. Nitekim bugün kapitalist ülkelerde kadınların elde etmiş bulunduğu tüm haklar uluslararası devrimci işçi hareketinin verdiği mücadelelerin ürünü olmuştur.

Yaşamın yarısını oluşturan biz işçi kadınların mücadele alanlarında yerini alması, toplumsal devrim mücadelesinin gelişimine büyük bir güç katacaktır. Kadının çifte ezilmişliğin yarattığı enerji ile nasıl muazzam bir güce sahip olduklarını, tarihten günümüze, dünyanın farklı coğrafyalarından ülkemize, kadın işçilerin örgütlenme ve mücadele deneyimleri somut olarak göstermektedir.

Bugün önümüzde duran görev, geçmiş mücadele deneyimlerinin ışığında, kadın işçileri mücadele alanına çekmek ve yarının büyük toplumsal mücadelelerine hazırlamaktır. Bunun içindir ki, İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları olarak 21 Şubat tarihinde gerçekleştireceğimiz Kadın İşçi Kurultayı’nda, işçi sınıfının tarihsel devrimci misyonu ışığında kadın işçilerin örgütlenmesinin önemini tartışacağız. Kölece çalışma ile bizleri iliklerimize kadar sömüren kapitalistler, aynı zamanda etnik, ulusal, cinsel kimliklerimiz üzerinden de bizleri bölüyor, örgütlenmemizi engelliyorlar. Kadın İşçi Kurultayı’nda, örgütlenme ve mücadelemizin önündeki engelleri nasıl aşabileceğimizi tartışacağız, deneyimlerimizi paylaşacağız. Devrimci bir sınıf hareketinin geliştirilmesi mücadelesinde, işçi sınıfının bir parçası olan kadın işçiler olarak görevlerimizi ele alacağız.

Eşitlik ve özgürlük kavgasında “Biz de VARIZ!” diyen, “kadının kurtuluşunun emeğin özgürleşmesinden” geçtiğine inanan kadın işçi ve emekçiler başta olmak üzere tüm işçi ve emekçileri Kadın İşçi Kurultayı’na bekliyoruz.

Kadın olmadan devrim olmaz, devrim olmadan kadın kurtulmaz!

 İşçİ-Emekçİ Kadın Komİsyonları

0cak 2016

 

 

 

 

İşçi/Emekçi Kadın Komisyonları’ndan eğitim seminerleri

 

İşçi/Emekçi Kadın Komisyonları, 21 Şubat’ta gerçekleştireceği Kadın İşçi Kurultayı çerçevesinde çalışmalarını sürdürüyor. Kadın işçi çalışmasını ve kurultayın örgütlenmesine dönük çalışmalarını yoğunlaştırdıklarını ifade eden İşçi/Emekçi Kadın Komisyonları, çalışmanın ihtiyaçları ve bu alandaki tarihsel birikim kapsamında eğitim seminerleri dizisi gerçekleştirdi.

Eğitim seminerleri, son dönemde yoğunlaşan katliamlarda devlet tarafından katledilen kadınlar ve 15 Ocak tarihinde katledilen kadın komünist Rosa Luxemburg şahsında mücadele içerisinde yaşamını yitirenler için saygı duruşu ile başladı. Ardından güncelde yaşanan Kürt halkına dönük saldırganlık ve katliamlardan, derinleşen emperyalist savaş atmosferinden bahsedildi.

Saygı duruşunun ardından kadın çalışması çerçevesinde eğitim çalışmalarının öneminin altının çizildiği ve kadın işçilerin örgütlenmesi için deneyimlere hakim olmak gerektiğinin vurgulandığı ve eğitim seminerinin programını ifade eden konuşmalar yapıldı.

Eğitim seminerleri, “Geçmişten günümüze kadın emeği”, “Dünyada kadın mücadeleleri deneyimi”, “Türkiye’de kadın işçi mücadelesi”, “Kadın işçi çalışması ve siyasal müdahale”, “Kadın çalışmasında ajitasyon-propaganda” ve “Kadın İşçi Kurultayı’nın içeriği ve planlanması” başlıklarına sahipti.

Yapılan seminerlerin sonucunda;

-Kadın işçi çalışmasının sürekli ve hedefli bir düzeye getirilmesi,

-Merkezi olarak işçi ve emekçi kadın eksenli gündemlere politika üretmek ve yerellerde öne çıkan sorun alanlarına dair çalışmalar yürütmek,

-Sermayenin kadın işçilere dönük saldırı politikalarını, kadının toplumsal yaşamda ve üretimdeki yerini kapitalizmin işleyiş yasaları ile bağı üzerinden daha derinlikli incelemelere konu etmek,

-İşçi sınıfının toplam gündemleri ve siyasal gündemler üzerinden kadın işçilere seslenebilmek, uygun bir ajitasyon-propaganda dili yakalamak,

-Kurultayın kadın işçilerin örgütlenmesi noktasında yaşanan sorunları ortaya koyması hedef olarak belirlendi.

Eğitim seminerleri, kadın işçi çalışmasını güçlendirme hedefiyle Kadın İşçi Kurultayı, 8 Mart ve bahar sürecinin toplamı üzerinden çalışmanın süreklilik kazanmasına dair yapılan tartışmalar ve kurultay planlamaları ile sona erdi.

 
§