04 Ağustos 2006 Sayı: 2006/30 (30)
  Kızıl Bayrak'tan
   Ortadoğudaki güncel direnişin anlamı ve sınırları
  Lübnan'da direniş yayılıyor!
  "Bağımsız, demokratik ve sosyal tarım politikası" ancak işçi sınıfı tarafından uygulanabilir
  Bombacı paşanın itirafları
  Ortadoğu halklarıyla dayanışma eylemlerinden...
İstanbul'da yapılan dayanışma eylemine vahşi polis saldırısı
Sendikal ihanet çeteleri örgütlenmenin önünde engel
Niyet mektubundan emekçiye ölüm çıktı
MESS ve Türk Metal elele; Metal işçileri ihanete karşı harekete geçmelidir!
  Ortadoğu'da toplumsal muhalefet ve siyasal akımlar / Orta sayfa
  KİT'lerin talanına, nükleer santrallere ve sermayenin saldırılarına karşı mücadeleyi yükseltelim
  Siyonist cellatların suç ortakları Kana katliamı için timsah gözyaşları döküyor
  Chavez İsrail'in faşist zulmünü kınadı
  Dünyada Ortadoğu halklarıyla dayanışma eylemlerinden
  Hiroşime ve Nagazaki katliamlarının yıldönümünde; Kana'da öldürülen çocukların anısına!
  İsrail ve ABD zulmü devam ediyor
  Sıradan savaşın sıradan ölüleri
  Patronların kar hırsı halkın sağlığından daha önemli
  Üniversite öğrencilerinin ücretsiz sağlık hakkı gaspedildi
  Eylem ve etkinliklerden
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Kızıl Bayrak'tan...

Hiroşima ve Nagazaki'nin 62. yıl dönümünde, emperyalizm, dünyayı kana bulamaya devam ediyor. Amerikan emperyalizmi önce kendi bombalarıyla, ardından da savaş taşeronu İsrail bombalarıyla Ortadoğu'yu ateşe vermiş durumda. Afganistan, Irak, Filistin ve Lübnan'da ordularla değil, halklarla savaşıyorlar. Emperyalizmin orduları, kadın-erkek, çoluk-çocuk, genç-yaşlı demeden sivilleri katlediyor.

Fakat, devletleri, orduları bulunmayan yahut emperyalist orduların karşısına dikilmeye cesaret edemeyen halkların herbir ferdi birer asker gibi dikilmeyi öğreniyor katillerin karşısına. Emperyalist orduların topuna, tüfeğine, bombasına, kimyasal silahlarına karşı taşla, sapanla savaşmaya devam ediyor Filistinli çocuklar. Direnişi öğretmeye devam ediyor komşu halklara.

Şimdi Iraklı, Lübnanlı çocuklar öğreniyor sapan kullanmayı Filistin'in çocuklarından. Tıpkı ölmeyi öğrendikleri gibi. Siyonist katiller o denli çok çocuk öldürdüler ki, demagojiyle örtmeye çalışıyorlar çocuk cesetlerini. Neden diyorlar, ölen İsrailli çocuklara da acımıyorsunuz? Bu bir savaş ve bizim çocuklarımız da öldürülüyor. Biz öldürdüğümüz çocuklar için üzgün olduğumuzu açıklıyoruz. Oysa karşı taraf bayram ediyor burada ölenler için.

Karşı taraf dedikleri, topyekûn imhasına giriştikleri halklardır. Bomba atacak uçakları, bombaları, kimyasal silahları bulunmayan sivil halklar. Irak'ta, av tüfiğiyle uçak düşüren köylünün sevincini kim yadırgayabilir, uçağın pilotuna hiç acımadığı için onu kınayabilir ki. O av tüfeğiyle düşürülen uçak kimbilir kaç çocuğun kanına giren kaç bomba bıraktı Irak halklarının tepesine. O uçağın pilotu bir asker. Emperyalist ABD ordusunda görev yapan, o ordunun emriyle işgal güçlerine katılan bir asker. Ava giden avlanırı baştan göze almış olmalı.

Oysa Filistin'de, Irak'ta, Lübnan'da katledilenler tümüyle sivillerdir. Eline bir tüfek geçirip direniş hareketine katılmış da olsa sivillerdir. Artık bir tek amaçları vardır onların; ülkelerini emperyalist işgalden kurtarmak, özgürlüklerini geri kazanmak.

Emperyalizmin Ortadoğu ile yetineceğini sananlar, “genişletilmiş” Ortadoğu projesine bir göz atmalıdır. Hedef Asya'nın yeniden paylaşımı, dünya hegemonyasının pekiştirilmesidir. Ortadoğu bu yeni savaşın ilk cephesini oluşturmaktadır. Emperyalist ordular Ortadoğu'da durdurulup geri gönderilemezse eğer, bu yangının tüm dünyayı sarması engellenemez. Ortadoğu halklarıyla dayanışma, dünya halklarının kurtuluşu için zorunlu ve acil bir görevdir.

Ülkemizde, Filistin, Lübnan ve Irak halklarıyla dayanışma eylemleri giderek yaygınlaşıyor. Ne var ki bunlar hala çok parçalı ve ses getirmekten uzak eylemlerdir. Daha merkezi ve etkili eylemlerin örgütlenmesi, sadece emperyalist orduların işgalci saldırılarını engellemek için değil, emperyalizmin piyonluğunu yapmaya hazırlanan Türk ordusunun engellenmesi için de zorunludur. Türkiye halkları kardeş Ortadoğu halklarının yanında yer alırken, Türk ordusu bu halkların katili emperyalizme taşeronluk yapmak için Ortadoğu'ya gidemez, gönderilemez.