29 Haziran 2012
Sayı: SYKB 2012/26

 Kızıl Bayrak'tan

AKP iktidarı Suriye’yi “düşman” ilan etti

Emperyalizmin maşaları Suriye halkına savaş ilan ettiler
Irkçı-inkarcı devletin Kürt sorunundaki açmazı derinleşiyor

Faşist baskı ve teröre karşı mücadeleyi büyütelim

Kamu emekçilerine tutuklama terörü
KESK operasyonuna sokakta yanıt
Atılım ve ETHA’ya polis baskını
Sivas katliamının hesabını emekçiler soracak!
Katil devletten hesap sorma çağrısı
İzmir’de sınıf seminerleri başladı
DHL Lojistik işçileri direnişte!
MICHA işçileri direniyor!
MESS Grup Toplu Söleşme Süreci ve Görevlerimiz
Taleplerimiz ne olmalı?
Avrupa’da sınıf hareketi radikalleşiyor-Volkan Yaraşır
İspanya’da madenci grevi
Kazanılmış haklarımız ve geleceğimiz için greve-direnişe!
“Hapishanesiz bir toplum istiyoruz!”
BDSP: Kürtaj haktır, Roboski katliam!
‘Düşmanın’ hedefinde öğrenciler var
“İş cinayetlerine karşı mücadele ortaklaşmalı”
Yeni Roboski hikayeleri yazılırken
Sorunların kaynağı olduğu yerde durdukça yara kanamaya devam edecektir!
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İspanya’da madenci grevi

İspanya’da maden işçilerinin başlattıkları grev devam ediyor. İspanya çapında toplam 60 eylem gerçekleştiren işçiler mücadelede kararlılar. Avrupa Birliği Troykası’nın dayattığı kemer sıkma politikaları çercevesinde işlerini kaybetmekle karşı karşıya kalan işçilerin bu direnişi halktan da büyük destek görüyor ve her geçen gün daha da güçleniyor.

İspanya’da, ardı arkası kesilmeyen sosyal saldırılar, işçi ücretlerdeki düşüşler ve çalışma saatlerinin arttırılması gibi uygulamalar emekçi kitlelerdeki hoşnutsuzluğu büyütmüş ve tahammül sınırlarını aşmıştır. Kömür işletmelerindeki grev tam da böylesi bir döneme denk gelmiş, bu da grev için önemli bir imkan olmuştur. Tüm karalama kampanyalarına rağmen, madenci grevinin toplumun geniş kesimlerinde destek bulmasının gerisinde bu imkan rol oynamaktadır.

Henüz yeni sayılan sağ muhafazakar hükümet, AB, AMB ve IMF üçlüsüne ait iktisadi ve sosyal politikalar nedeniyle çok kısa bir sürede emekçi kitleler nezdinde büyük bir yıpranma yaşamıştır. İşçi ve emekçiler önceki sosyal yıkım hükümetleri gibi, sağ muhafazakar hükümete de güvenmemektedir.

İspanya, Avrupa Birliği’nin dördüncü büyük gücüdür. Ekonomisi iflasın eşiğine gelmiş bulunuyor. Kaybedilmesi sadece İspanya bakımından değil, AB için de ağır bir darbe olacaktır. AB ve Euro’nun geleceği tartışmalı hale gelecek, iç ve dış tüm dengeleri alt üst edecektir. Tam da bu nedenledir ki, işbaşındaki hükümet AB ve onun başını çeken Almanya ve Fransa tarafından desteklenmektedir. Ve zaten bu destek sayesinde ayakta kalmaktadır.

İşbaşındaki muhafazakar hükümet bu desteğe ne pahasına olursa olsun, AB’nin dayattığı kemer sıkma paketlerini uygulayacağı sözünü vererek ve bu konuda acımasız davranarak karşılık vermektedir. Nedir ki, bunun sonu yoktur. İspanyol hükümetinin akıbeti de Yunanistan’daki PASOK hükümetinin akıbeti gibi olacaktır. Süreklilik kazanan ve İspanya’yı boydan boya kaplayan militan sokak eylemleri bu süreci hızlandıracağa benzemektedir. Madenci gerevi de adeta bunun bir ön işaretidir.

Militan karakteri ile İspanya’da daha şimdiden sınıf hareketi içinde kendisine özel bir sayfa açan madenci grevi her türlü destek ve dayanışmayı haketmektedir. Her yerde ve her vesileyle bunun gereklerine uygun enternasyonal devrimci bir çaba ortaya konmalıdır.

Madenci yürüyüşü başladı

Grevlerini militan eylemlerle sürdüren maden işçileri, seslerini duyurmak için 487 kilometrelik mesafeyi bulan başkent Madrid’e doğru yürüyüşe başladı.

Castilla Y Leon, Aragon ve Asturias özerk yönetimlerde bir aydır grevde olan işçiler hükümetin, kamu açığını düşürmek için aldığı kemer sıkma politikaları kapsamında, devlet bütçesinden kömür madeni işçilerine verilen yardımın yüzde 64 oranında düşürülmesine ve bundan dolayı bazı madenlerin kapanacak olmasına karşı tepki gösteriyorlar. Leon, Mieres ve Teruel’den, 3 ayrı koldan, farklı gruplar halinde bugün yola çıkan işçiler, yaz mevsiminin başladığı ve sıcaklıkların 35 derecenin üzerinde olduğu İspanya’da yollarda yürüyerek Madrid’e ulaşmaya çalışacak.

Kömür madeni işçileri “kara yürüyüş” adını verdikleri protesto eylemini geçmişte 1992 yılında da gerçekleştirirken, son olarak 2010 yılında yapılan yürüyüş, hükümetle anlaşma sağlanması sonrasında kısa sürede sona ermişti.

11 Temmuz’da Madrid’e ulaşması beklenen 200 kadar kömür madeni işçisi, burada, hükümetin kemer sıkma politikalarının protesto edileceği gösteriye katılacak.

 

 

 

 

Arjantin’de tanker sürücüleri grevde

Arjantinli tanker sürücüleri, ücretlerine yüzde 30 zam yapılması ve iş koşullarının iyileştirilmesi talebiyle greve çıktı.

Grevlerinin üçüncü gününde işçilere asker saldırırken, işçiler de askerlere karşılık verdiler. İşçiler Arjantin’in iki önemli yakıt deposunu kontrol altına almak istediler. Bunun üzerine harekete geçen hükümet askerleri devreye soktu. İşçiler saldırılara rağmen grevde kararlı olduklarını söylediler. Bir işçi de “Sanırım hükümet endişelenmeye başladı. Biz bir yıldır, sadece yüzde 30 oranında zam değil aynı zamanda onlardan bizi dinlemesini istedik” şeklinde konuştu.

 

 

 

 

40 yıl sonra doktor grevi

İngiltere’de doktorlar 40 yıl aradan sonra greve çıktı. İngiltere Tıp Derneği (BMA) üyesi doktorlar Birleşik Krallık çapında iş yavaşlatma eylemi yaptı.

Doktorlar ve aile hekimleri bir süredir hükümetle kemer sıkma politikalarından dolayı emeklilik ve maaşlarında planlanan kesintilerle ilgili görüşmeler yürütüyordu.

Acil servisler dışında hastanelerde iş yavaşlatan doktorların eylemi 24 saat sürdü.

İngiltere Ulusal Sağlık Sistemi’nde (NHS) görevli tıp personelinin çoğunluğu bir mesleki örgüt olan derneğin üyesi.

İngiltere’de sağlık sisteminin kilit bir noktasında duran aile hekimleri de eyleme destek verdi.

Rutin hastane kontrolleri ve acil olmayan ameliyatlar da iş yavaşlatma eyleminden etkilendi.

Doktorlar ve hükümet hastaların ihtiyaç duydukları halde, hastanelere ya da aile hekimlerine müracaat edebileceklerini ve aile hekimliği acil telefon hatlarında nöbetçi çalışanlar bulunacağını bildirdi.

Yeniden yapılmak istenen düzenlemelerle doktorlardan, kamu sektöründeki diğer üst gelir seviyesindeki çalışanlara oranla çok daha fazla kesinti yapılması planlanıyor.

 

 

 

 

Sudan'da emekçiler sokakta

Sudan'da muhalefetin başkent Hartum'da sokak gösterileri giderek büyüyor. Gösteriler, Ömer Beşir hükümetinin açıkladığı ciddi ekonomik kesintilerin ardından 17 Haziran Pazar günü başladı.

Geçen yaz Güney Sudan'ın ayrılmasından sonra petrol gelirlerinin %75'ini kaybeden Hartum merkezli Sudan devleti, Güney Sudan'ın Ocak ayında petrol üretimini durdurması sebebiyle iflasa doğru sürükleniyor.

Ülkede enflasyon son aylarda giderek artış gösterirken ülkede gıda krizinin çıkma ihtimali belirdi.

Hartum Üniversitesi'nde kadın öğrencilerin öncülüğünde başlayan protestolar, diğer üniversitelere ve başkent Hartum olmak üzere diğer şehirlerde toplumun çeşitli katmanlarına yayıldı. Hartum sokaklarında göstericiler, yolları araba lastikleri yakarak bloke etti ve hayat pahalılığını ve rejimi protesto eden sloganlar attı.

Muhalefetin önde gelen güçlerinden Sudan Komünist Partisi, Ömer Beşir tarafından açıklanan tedbirlerin ülkenin ekonomik çöküşünü engelleyecek radikal çözümler getirmediğini söyledi. Sudan Komünist Partisi, rejimi devirmek için Sudanlıları sokağa çıkmaya çağırdı.