8 Haziran 2018
Sayı: KB 2018/23

Krizin faturasını kapitalistlere ödetmenin yolu mücadeleyi büyütmekten geçer!
Erken seçim, AKP ve emperyalizm
Her şey seçimleri kazanmak için!
Rüşvet ve vaatler birbirini kovalıyor...
Kapitalist soygun sistemi
Sendikalaşmanın önündeki engeller ya da vahşi kapitalizm
15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi!
Flormar işçisinin kazanımı, işçi sınıfının kazanımı olacaktır!
BDSP temsilcisi ile 24 Haziran seçimleri üzerine…
AKP’nin seçim bildirgesinde kadınlar
“Onur kırıcı davranışlara maruz kaldım, işten çıkartıldım!”
Seçimler ile sunulan sahte vaatler, sınavlar ile yıkılan hayatlar!
Bu pisliği devrim temizler!
KÇB’den direnişçi emekçilerle dayanışma etkinliği
KESK ya ileri çıkacak ya daha da dibe vuracak!
Pentagon’un rakamları gerçekliğin altında kaldı
Ürdün halkı IMF reçetelerine isyan etti!
“Proleter sanatın en büyük temsilcisi”
Hasret, gül kokusudur şimdi
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Pentagon’un rakamları gerçekliğin altında kaldı

 

“ABD bir savaş suçlusudur!” sloganı, kim bilir kaç savaş sürecinde kaç savaş sonrasında yükseltilmiştir tüm dünyada. Yeri geliyor öyle bir noktaya varıyor ki suçluluklarını hafifletmek amacıyla yaptıkları açıklama ele veriyor emperyalist canileri. Rakamları elbette olduğundan daha az vermeyi, yaşananları daha üstü örtük halde sunmayı ihmal etmeseler bile...

ABD Savunma Bakanlığı 2017’nin Ortadoğu’daki savaş ve saldırganlık tablosunu açıkladı. Pentagon’dan yapılan açıklama Washington’da bir gerginliğe neden oldu. Pentagon’un raporuna göre, 2017 yılında Trump yönetiminin Suriye ve Irak başta olmak üzere Ortadoğu’ya dönük saldırılarının sonucunda 499 sivil yaşamını yitirmiş, 169 kişi de yaralanmış bulunuyor.

Irak ve Suriye’ye ABD’nin gerçekleştirdiği saldırı sayısı 39 bin 577 olarak ifade ediliyor. Afganistan’a 4 bin 361 saldırı olduğu, Yemen ve Somali gibi ülkelere de saldırılar gerçekleştiği belirtiliyor. Bu operasyonlar raporun devamındaki açıklamalarda normalleştirilmeye çalışılıyor. Bu sivillerin, IŞİD’e, Taliban’a dönük operasyonlar sırasında yaşamını yitirdiği vurgulanıyor. Yapılan açıklamada, “ABD güçlerinin tüm çabalarına rağmen, yaşanan can kayıpları çok üzücü. Öte yandan bu operasyonların kaçınılmaz bir sonucudur” denilerek, suça gerekçe oluşturuluyor.

Bağımsız araştırma-inceleme komisyonlarının; yerel ve uluslararası haber portallarının açıkladığı verilere göre rapor gerçeklerin çok çok altında rakamlarla hazırlanmış. 2017 Ocak’ından 2018 Nisan ayına kadar açıklanan inceleme sonuçlarına göre ise tablo şöyle: 2017 Ocak ayının sonucunda 199 olan ölen sivil sayısı, Ocak 2018’e gelindiğinde 841’e ulaşmış. Nisan 2018’de sayının 892 olduğu açıklanıyor. “Airways” isimli internet sitesi 2017’yi ABD operasyonları açısından en kanlı yıl olarak nitelemiş.

Geçen yıldan akılda kalan ve ölüm sayısının yüksek olduğu birkaç olay gerçekle ilgili bir fikir veriyor aslında. Halep’in Cina köyünde cami bölgesine düzenlenen hava saldırısı sonucu aralarında çocukların ve kadınların da olduğu 58 kişi hayatını kaybetti. Musul’un batısında bulunan bir IŞİD keskin nişancısını hedef alarak fırlatılan füze, 230 sivilin son nefesi oldu. Yemen’de El Kaide’ye ait olduğu iddia edilerek baskın düzenlenen binada 30 sivil yaşamını yitirdi.

Rakamların büyümesi dahi yaşananların gerçekliğini göstermeye yetmez. Emperyalistler Ortadoğu’ya sızmak için önce IŞİD’leri, Talibanlar’ı, El Kaideler’i yaratıyorlar. Veya ortaya çıkan böylesi örgütleri destekliyorlar. Sonra da kurtarıcı olarak çıkıyorlar halkların karşısına. Operasyonlarla, savaşlarla Ortadoğu’yu temizlemeye talip oluyorlar. Ama emperyalistlerin kendi arasındaki çekişmeler öne çıkıyor. Kimin nereye hakim olacağının gerilimleri kendini gösteriyor. Bunların hepsinin sonucunu Suriye’de, Irak’ta, Afganistan’da, Yemen’de, Somali’de ve daha nice ülkede emperyalistlerin savaşlarının gölgesinde yaşamak zorunda kalan insanlar yaşıyor. Kimi ölüyor, kimi yaralanıyor, kimi kayıp listelerine geçiyor, kimi tecavüzlere uğruyor, kimi topraklarını terk etmek zorunda kalıyor…

Pentagon’un raporunun gücü gerçekleri göstermeye yetmez. Neticede tahtında oturdukları yağmacı, katliamcı düzene ayna tutup bununla yüzleşmek gibi bir niyetleri yoktur. Yaptıkları açıklamalarla, büyük katliamlarının üstünü örtecek yanılsama rakamlarını bilgi kirliliği denizinde yüzdürmek istemektedirler o kadar.

 

 

 

 

İsrail’in saldırıları sürüyor

 

“Ateşkes için anlaşma” iddialarına karşılık saldırılarına devam edeceğini açıklayan İsrail 2 Haziran gecesi de Gazze’ye füze saldırıları düzenledi.

Savaş uçakları gece saatlerinde Gazze’de pek çok noktayı füzelerle hedef aldı. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları’na ait mevzilerin vurulduğu öne sürüldü. Saldırıya bahane olarak “Gazze’den 2 havan topunun İsrail’e atıldığı” iddiası ortaya atıldı.

İsrail tarafında sirenler çaldığı ifade edilirken füze savunma sistemi Demir Kubbe’nin devreye girdiği kaydedildi.

Filistinli kaynaklar saldırılarda ölen ya da yaralanan olmadığını kaydetti.

Öte yandan Filistin Sağlık Bakanlığı “Büyük Dönüş Yürüyüşü” çerçevesinde yapılan eylemler sonucunda 30 yaşındaki Muhammed Naim Hamade’nin hayatını kaybettiğini duyurdu. Gazze’de 120 kişinin katledildiğini açıklayan bakanlık, yaralı sayısının 13 bini aştığını belirtti.

Filistin “direniş cephesi”nden bildiri

Filistin’de “direniş cephesi”nde yer alan örgütler bildiri yayınlayarak işgalci İsrail rejiminin kuralları tek başına belirlediği günlerin geride kaldığını vurguladı.

Ortak bildiride, Filistin halkına saldırmaması yönünde işgalci rejime uyarıda bulunulurken, saldırıya saldırıyla karşılık verileceği belirtildi.

İşgal güçlerinin saldırısına karşılık vermeye hazır olduklarının altını çizen “direniş cephesi”, uygun zaman ve yerde misillemede bulunacaklarını bildirdi.

FHKC’nin askeri kanadı Şehit Ebu Ali Mustafa Tugayları’nın da aralarında yer aldığı, bildiriyi imzalayan örgütler şöyle:

Şehit Ebu Ali Mustafa Tugayları, İzzeddin El-Kassam Tugayları, Kudüs Müfrezeleri, Nasır Salahuddin Birlikleri, El-Mücahidin Tugayları, Nasır Salahuddin Tugayları, Milli Direniş Tugayları, El-Ensar Tugayları, Şehit Nidal El-Amudi Birliği, Şehit Abdulkadir El-Hüseyni Tugayları, Es-Saika Tugayları, El-Aksa Bekçileri, İslam’ın Kılıcı, Şehit Nebil Mesud Tugayları, Şehit Eymen Cude Tugayları

 

 

 

 

Paris’te Flormar direnişçileriyle dayanışma eylemi

 

Paris’te turistik öneme sahip olan Rue de Rivoli, büyük tekellerin giyim ve Yves Rocher gibi güzellik ürünlerinin satış mağazalarına yer vererek pazardan önemli pay elde ediyor. Paris Grev ve Direnişlerle Dayanışma Komitesi, bu tekellerdeki sömürüye dikkat çekmek ve Flormar işçileri ile dayanışma amacıyla 2 Haziran’da Rue de Rivoli’de bulunan Yves Rocher satış mağazası önünde eylem düzenledi.

Saat 12.00’de mağaza ve çevresine “Yves Rocher ürünlerini boykot et!”, “Flormar işçisi enternasyonal dayanışmaya çağırıyor!”, “Flormar işçisi yanlız değildir!” şiarlı dövizler asıldı. Mağaza sorumlusu ve bazı çalışanların tehditleri, eylemin başlamasıyla boşa çıkarılınca sorumlu çareyi kapıları kapatmakta buldu.

Eylem boyunca Flormar işçilerinin baskıya ve sömürüye, düşük ücretlere karşı sendikalı olmak istemelerinden dolayı işten çıkarıldıkları dile getirilerek dayanışma çağrıları yapıldı. Dövizlerde yazılı “Yves Rocher ürünlerini boykot et!”, “Flormar işçisi enternasyonal dayanışmaya çağırıyor!”, “Flormar işçisi yanlız değildir!”, “Makyajın ardında baskı var!”, “Makyajın ardında sömürü var!”, “Makyaj değil direniş güzelleştirir!” sloganları haykırıldı.

Yaklaşık bir saat süren eylem yoğun ilgi gördü. Konuşmalar eşliğinde yüzlerce bildiri dağıtılarak Grup Rocher’nin kirli sicili ifşa edildi. Dayanışma çağrılarının yükseltildiği eylemde Grup Rocher’i boykot çağrısı yapıldı.