Devrimci irade ve kararlılığın somutlandığı bir eylem...
18 Mayısın gösterdikleri
Öncesinde örülen çalışmaların sonucu
olarak 18 Mayıs eylemi
18 Mayıs eylemine ilişkin bir değerlendirme doğal olarak öncesinde örülen çalışmayı da içermek zorundadır. Çünkü 18 Mayısta ortaya konulan kararlı tutumda, neredeyse bir yıldır sürdürülen yoğunlaşmış çalışma temel bir rol oynamıştır.
YÖK yasa tasarısı ve paralı eğitim sorunu gençlik açısından temel mücadele gündemi olarak yılın başından itibaren ağırlığını hissettirmiştir. Çeşitli gündemler zaman zaman öne çıksa da (Kürtçe eğitim, emperyalist savaş vb.) yıl boyunca önemini koruyan temel gündem YÖK yasa tasarısı olmuştur. Yasa tasarısının diğer önemli yanı ise, diğer gündemlerle ilişkilendirilebilecek bir belirleyicilikte olmasıdır. Ancak kitlenin sorunun bilincine varması ve mücadeleye yönelmesi, öncü müdahalenin ürünü olabilirdi ancak.
Genç komünistler olarak bu bakışla yılın başından itibaren etkin ve yaygın bir çalışma örgütledik. Öncelikle hedefleri ve talepleri belirlenmiş bir kampanya ile işe başladık. Sorunu kitlenin gündemine sokabilmek için yoğun afiş, bildiri, anket vb. ajitasyon-propaganda materyalleri kullandık. O dönem yaptığımız bir dizi değerlendirmede sürece bakışımızı net bir biçimde ortaya koyduk. Çalışma öncelikle en geniş kesimleri soruna duyarlı hale getirebilmek için yaygın bir propaganda ve ajitasyon faaliyeti ile başlayacaktı. Sonrasında propaganda-ajitasyon faaliyeti ile içiçe geçmiş bir şekilde çalışmanın örgütsel bir biçim kazanması... Ve ardından eylemsel süreç...
Süreç bu yönde gelişti. Türkiye çapında birçok üniversitede örgütsüz öğrencilerle birlikte yasa tasarısı ve paralı eğitim eksenli platformların oluşturulmasında önemli bir rol oynadık. Bu platformların bulunduğu alanlarda yasa tasarısına karşı örülen mücadele büyük ölçüde bu platformlar tarafından yürütüldü. Ve çalışma örgütsel bir form kazandığı ölçüde, yerellerden başlayan eylemlilikler gündeme geldi. Bir dizi üniversitede kitlesel yerel eylemler yapılabildi. Bazı üniversitelerde ise haftaları bulan alkışlı protestolar şeklinde süreklileşmiş eylemsel süreçler yaşandı.
Bu çalışmaların geldiği düzeyin bir sonucu olarak merkezi eylem öğrenci gençliğin gündemine girdi. İşte bugün 18 Mayıs eyleminde böylesine kararlı bir tutum ortaya konulabilmişse, yılın başından itibaren yürütülen sistemli ve sürekli bir faaliyetin sonucudur bu.
18 Mayıs eyleminin anlam ve önemi
18 Mayıs eylemi kararlılığı, militanlığı ve coşkusu ile gençlik açısından bir dönemeç olarak değerlendirilebilecek bir politik etki ve gençlik açısından ciddi bir moral ve motivasyon yaratmıştır. Eylem alanında polise karşı militan tutum ve barikatların yarılarak Kızılay Meydanına çıkılması, gençliğin bundan sonra ortaya koyacağı mücadeleler açısından bir fikir vermektedir.
Eylemin bir diğer önemli yanı ise, taşra üniversiteleri üzerinde yaratacağı etkidir. Tasarıya ve genelde paralı eğitim saldırısına karşı uzun süredir çeşitli taşra üniversitelerinde ciddi çalışmalar ve kitlesel eylemlilikler örülmüş olmasına karşın, yine de bu çalışmalar kendi içinde bir darlığı ifade ediyordu. Bunda en önemli etken, çalışma ve eylemlerin kampüs içerisine sıkışmış olmasıydı. 18 Mayıs eylemi taşra üniversitelerindeki bu darlığın da aşılması anlamına gelmektedir.
Bu eyleme katılımda özellikle taşra üniversiteler cephesinden yerel platformlar önemli bir ağırlığa sahiptir. Bu, yerellerde oluşturulan platformların politik etkinliğinin bir göstergesidir. Ve önümüzdeki yıl bu platformlara daha sıkı bir şekilde yüklenmemiz gerektiğini göstermektedir. Merkezi eylemlilikler ancak bu tür yerel platformlar üzerinden örgütlendiğinde, merkezi eylem hem yerelden beslenecek, hem de sonuçları itibarıyla yereli güçlendirecektir.
18 Mayısın militan ve kararlı ruhunu
geleceğe taşımak için hazırlanalım!
18 Mayısın birçok açıdan bir başlangıç olduğu açıktır. Gelecek yıl genç komünistleri çok daha zorlu bir süreç beklemektedir.
Öğrenci gençliğin ileri kesimleri Ölüm Orucu sürecinden itibaren belli düzeyde bir politizasyon süreci içerisine girmişti. Ölüm Orucunun sarsıcı etkisi gençliği eylemli bir sürece yöneltmişti. Türkiye ölçüsünde 6 Kasımda ortaya konulan militan ve kitlesel YÖK protestoları da bu politizasyon sürecinin izlerini taşıyordu. Ve özellikle son iki yıldır öğrenci gençlik 1 Mayısa kitlesel bir katılım gerçekleştirmişti. 18 Mayıs eylemi, tüm bu gelişmeler üzerinden yükselen kararlı ve kitlesel bir eylem olmuştur. Ancak bunun gençliğin ileri kesimlerini kapsadığı unutulmamalıdır.
Önümüzdeki yıl muhtemelen yasanın geçişi ile başlayacaktır. Sistem açısından olmazsa olmaz olarak ortaya konulan yasa tasarısı meclisten geçtiği koşullarda, bugüne kadar kitlenin ileri unsurları ile örülen çalışmalar öğrenci gençliğin daha geniş kesimlerini kapsar hale gelecektir. Bu ise politik faaliyetimizin öğrenci gençliğin daha geniş kesimlerinde etki yaratmasının imkanlarını çoğaltacaktır.
Böyle gelişecek bir sürece en iyi biçimde hazırlanmalı, kendimizi önderlik misyonuna uygun bir bakışla eğitmeliyiz. Bugüne kadar ortaya koyduğumuz mücadele çizgisini gelecek yıla taşımak, şu ana kadar örülmüş çalışmalara daha geniş kesimleri çekmek, gelecek yıla çok daha güçlü bir hazırlığı gerektirmektedir.
|