07 Eylül 2012
Sayı: SİKB 2012/03 (36)

 Kızıl Bayrak'tan
Devrimci anti-emperyalist mücadele,
görevler, sorumluluklar
Düzenin inkar ve imha saldırıları
İcazetle iş yapan taşeronların
sonu hezimettir!
Türk sermaye devletinden
BM’ye işgal çağrısı!
12 Eylül düzeni AKP eliyle sürüyor!
Sınıfın gerçek örgütlülüklerini
oluşturma görevi
Kayseri’de kıdem tazminatı ve özelleştirme sempozyumu
Maltepe taşeron işçilerinden işgal!
ADÖKSAN’da bekleyiş başladı
“Gerçek bir sendikal örgütlülük kurmayı hedefliyoruz”
Hobim’de sendika düşmanlığına
Güncel gelişmeler ışığında gençlik içinde anti-emperyalist mücadele
Genç Sen ve tutumumuz üzerine
Ekim Gençliği’nin kayıt dönemi çalışmalarından
Gençlik harçlara karşı alanlarda!
Emekçiler emperyalizme ve kirli savaşa karşı alanlarda
1 Eylül’de emperyalist savaş ve saldırganlığa öfke
Avrupa’da 1 Eylül eylem ve etkinliklerinden
Sermayenin zulmüne karşı direniş ateşi!
Taksim’de “4+4+4’ü durduracağız” yürüyüşü
İzmir’de “demokrasi, sosyalizm ve anayasa” semineri
Polis terörü hız kesmiyor!
Türkiye silah ticaretinde 8.,
eğitim ve sağlıkta sonuncu
Devlet tecavüzcüleri korumaya devam ediyor!
Yarın çok güzel olacak
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Gençlik harçlara karşı alanlarda!

Sermaye devletinin harçları kaldırmasının ardından yaratmaya çalıştığı “parasız eğitim” yanılgısı çok geçmeden boşa düşürüldü. Harçların kaldırılmasın oyununa kanmayan üniversiteler parasız eğitim talebi ile birçok ilde eylem yaparken, özellikle ikinci öğretim öğrencilerinin ödediği harçların kaldırılması talebinin temel gündem olduğu gözlendi.

Mersin

Gençlik Muhalefeti’nin, harçların tamamen kaldırılması için çeşitli illerde yaptığı eylemlerin Mersin ayağında polis terörü yaşandı.

30 Ağustos günü Tevfik Sırrı Gür Lisesi yanında toplanan ve “Tüm harçlar kaldırılsın! Kamusal demokratik üniversite istiyoruz” pankartı açan Gençlik Muhalefeti üyeleri, ikinci öğretimlerden harçların kaldırılmamasını protesto etmek istedi. “AKP elini eğitimden çek”, “Müşteri değiliz, öğrenciyiz” dövizleri taşıyan öğrencilerin yürüyüşüne polis izin vermedi. Öğrencilerin dağılmasını isteyen yaklaşık 200 çevik kuvvet ekibi, çıkan arbedede öğrencileri yaka paça gözaltına aldı.

Polisin saldırısı sonucunda 14 öğrenci gözaltına alındı.

İstanbul

31 Ağustos günü İstanbul’da yapılan eylemle ikinci öğretimlerin harçlarının kaldırılması talebi yükseltildi.

Sosyal paylaşım siteleri üzerinden örgütlenen eylemde biraraya gelen binlerce üniversiteli Taksim Tramvay Durağı’ndan Tünel’e kadar yürüdü.

Ailelerin ve çevredekilerin de destek verdiği yürüyüşün ardından Odakule önünde basın açıklaması yapıldı. Kitle adına açıklamayı okuyan Utku Oğul “Harçlar, pazarlığı olmaksızın kaldırılmalıdır. Parasız eğitimin gerçekleşmesi için; başta harçlar olmak üzere ulaşım, barınma, beslenme ve sağlık gibi temel yaşam ihtiyaçları üniversitelilere parasız olarak karşılanmalıdır” dedi.

Açıklama, harçlar tümüyle kaldırılıncaya kadar eylemlerin devam edeceği belirtilerek sonlandırıldı.

Ankara

31 Ağustos günü Ankara’da “İkinci öğretimde harçlar kaldırılsın: Harçlara hayır!” pankartıyla Yüksel Caddesi’nden Başbakanlık önüne yüründü. Öğrenci hareketinin militanlaşmasından korkan sermaye devleti eylemin ‘sorunsuz’ geçmesi için normalde yürüyüşe izin vermedikleri Başbakanlık güzergahını bile açtı. Başbakanlık önünde okunan basın açıklamasında harçların birinci öğretim ve açık öğretimde kaldırılmasının açık bir aldatmaca olduğu vurgulandı.

Harçların kaldırılması aldatmacasının eğitimin ticarileşmesinin bir ayağı olduğu açıklandı. Ayrıca en yüksek harcı ödeyen ikinci öğretim öğrencileri için harçların kaldırılmamasının büyük bir eşitsizlik olduğu, kaldırılan harçların da bugüne kadar ‘parasız eğitim’ talebini yükselten ve bunun için tutuklanan öğrencilerin mücadelesi olduğu açıklandı. Harçların tamamen kaldırılması ve eğitimin tamamen parasız hale getirilmesi talebiyle açıklama son buldu. Ardından birinci öğretim ve ikinci öğretimden birer öğrenci konuşma yaptı. Konuşmalarda mücadeleyi birleştirme vurgusu öne çıktı. Ekim Gençliği’nin de destek verdiği eyleme birçok ilerici kurum katıldı.

Adana

5 Eylül günü Genç Sen bileşenleri tarafından Barajyolu Ziraat Bankası önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Yapılan açıklamada öğrencilerin genel sorunları belirtilerek, AKP hükümetinin altı boş açıklamalarla insanları aldattığı vurgulandı. Ayrıca paralı eğitimin yalnızca harç paralarından oluşmadığı söylenerek ulaşım, barınma, beslenme gibi temel ihtiyaçlarla öğrencilerin müşteri yerine konulduğu söylendi. Devamında ikinci öğretimlerden, uzaktan eğitim görenlerden, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden harç alınmaya devam edileceği için harçları kaldırma söyleminin bir aldatmaca olduğu belirtildi.

Sonrasında bildiri dağıtılarak devam eden açıklama, halaylarla sona erdi.

 

 

 

 

Polisten kayıt haftası seferberliği!

 

Bu hafta başlayan üniversite kayıtlarına polisde yoğun ilgi gösterdi. Birçok üniversitede stand açan polisler, dağıttıkları “uyarı broşürleri” ile üniversiteye yeni gelen öğrencileri “uyardılar!”

“İlk adımda dost eli” şiarlı çalışmada öğrencilere kek, kitap ayracı, bloknot gibi çeşitli ikramlarda bulunulurken broşürler ile gençler “terör örgütleri” hakkında bilgilendiriliyor. Broşürlerde örgütlerin kullandığı iddia edilen yöntemler sıralanarak gençlerden dikkatli olmaları, en ufak sorunlarında polisi aramaları isteniyor.

Ailelere yönelik olarak hazırlanan broşürleri de dağıtan polisler, ailelerin ortaya koyduğu emeğin ve fedakarlığın üzerinden duygu sömürüsü yaparak, gençlerin “devlet ve millet” için yararlı bireyler olarak yetiştirilmesi konusunda ‘ellerinden geleni yapacaklarını’ iddia ediyorlar.

Polisler kampüslerde cirit atıyor

İlk adımda dost eli” standları birçok üniversitede kuruldu. Adıyaman’ın Kahta ilçesinde polisler öğrencilere yiyecek ikramında bulunduktan sonra “uyarı broşürlerini” dağıttılar. Düzce’de de ailelere bildiriler dağıtılırken öğrencilere de üzerinde “uyarılar” yazan bloknotlar hediye edildi.

Muğla ve Ardahan’da da çalışma yapan polisler, ailelere ve öğrencilere “Bizi çekinmeden arayabilirsiniz” dediler.

Yozgat Emniyet Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ise “Emniyet-üniversite işbirliğini pekiştirmek” adı altında yaptıkları çalışmada öğrencilere “terörle ilgili” bildiri dağıttılar. İTÜ’de de sivil polislerin öğrencilerin telefon numarasını alarak “sen bizim işimize yararsın” gibi sözler söylediği öğrenildi.

Öğrenci dostu” polis!

Yeni gelen öğrencilere “dost” görünmeye çalışan polisin aynı dönemde yaptığı icraatları ise gerçek yüzünü ortaya seriyor. Eskişehir ve Ankara’da stand açmak isteyen öğrencilere saldırıyor, gözaltına alıyor.

Bunun da ötesinde, polis üniversitedeki her türlü hak arama eyleminin karşısına dikiliyor. En temel hakları için eylem yapan öğrenciler karşısında polisi buluyor.

Polis üniversitelerdeki her türlü kirli işi de doğrudan yönlendiriyor. Gençliğe yozlaşmayı dayatan sermaye düzeninin bütün kirli icraatlarının üniversitelerdeki uygulayıcısı oluyor.

Şimdi de “terör örgütü” yaftalaması ile devrimci ve ilerici gençlik örgütlerini karalamaya, yeni gelen öğrencilerin gözünde marjinalleştirmeye çalışıyor. Bunun için de adice yalanlara başvurarak sözde imaj tazeliyorlar.

Üstelik bununla da yetinmeyen çapulcu sürüsü öğrencileri ihbarcılığı ve ajanlığa teşvik ediyor. Polisin bu uygulaması düzenin gençlikten duyduğu korkunun dolaysız bir sonucudur. Ama nasıl yıllardır mücadeleyi bitirmeyi başaramadılarsa bugün de tüm bu soysuz yöntemlerine rağmen başarıya ulaşamayacaklardır.