22 Şubat 2013
Sayı: KB 2013/08

 Kızıl Bayrak'tan
“Heyet krizi”, İmralı masası ve şovenist histeri
Beşir Atalay devrimcilere “terörist” dedi
Sermaye devleti faşist baskı ve
terörü tırmandırıyor!
KESK operasyonuna yaygın ve kitlesel tepki
KESK’e yönelik saldırı kınandı
ÇHD Genel Merkez Yöneticisi Av. Zeycan Balcı Şimşek ile AKP’nin yargı alanındaki saldırıları üzerine konuştuk
Sendikal harekette örgütlenme “atağı”!
Karanlıklar içinden güneşle gelen grev: NETAŞ
Kayseri İşçilerin Birliği Derneği kuruldu
“Vergi haftasında
ne kutlanacak!”
Devrimci sınıf faaliyetlerinden
Sınıf hareketinden

Çalışma tarzında köklü bir değişim ihtiyacı

Devrimci Kadın Kurultayı’nın ardından
Devrimci Kadın Kurultayı tebliğleri - 2
Tarihte kadın hareketleri / 3
Halep kentinin yağmalanmasından
Erdoğan ve hükümeti
sorumludur!
İslamcı Hamas gerici rejimlerin saflarında!
Meclis komisyonu
Mısır’da direniş yeniden yayılıyor
Emekçilerin öfkesi hükümetleri deviriyor!
Hegemonya krizi - “savaşları” / 2 - Volkan Yaraşır
Yeni YÖK Yasası
hükümetin gündeminden çıktı mı?
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği kuruldu...

Birleşen işçiler yenilmezdir!

 

Ülkede servet-sefalet uçurumu büyüyor. Bir yanda dolar milyarderleri, öte yanda milyonların yoksulluğu ve sefaleti sürüyor. Resmi rakamlara göre bile milyonlarca insanımız açlık ve yoksulluk sınırında yaşıyor. Çalışan her iki kişiden biri sosyal güvenceden tümüyle yoksun. İşsizlik had safhada ve bu, işi olanları açlık sınırında ve kölece koşullarda çalıştırmak için kullanılıyor. Eğitim, sağlık gibi temel haklar sistemli biçimde gaspediliyor. “Paran yoksa okuma, paran yoksa hasta kal ve öl” diyorlar. İşçilerin ve memurların gerçek ücret ve emekçilerin maaşları sürekli biçimde düşürülüyor. Sosyal yıkım politikalarıyla ülke tarımı çökertiliyor.

Kayseri’de bini aşkın fabrika yer alıyor. Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde 845, Mimar Sinan Organize Bölgesi’nde 50, Kayseri Serbest Bölgesi’nde 38 fabrika bulunuyor. Kayıt dışı çalışmanın yoğun olduğu kentte işçilerin yüzde 60’ı sigortalı çalışırken yüzde 40’ı ise sigortasız, güvencesi çalıştırılıyor.

Kayseri de işçilerin yüzde 40’ı sigortasız çalışıyor. Dahası işçilerin yüzde 60’ının sigortalı hale gelmesinin son birkaç yıla dayandığını Kayseri Organize Sanayi bölgesi müdürü de itiraf etmek zorunda kalıyor.

Kayseri’de sendikalı işçi oranı ise yüzde 5 düzeyinde bulunuyor. Sendikalı işçilerin yüzde 70’i devlete ait işyerlerinde çalışırken sadece yüzde 30’u organize sanayide bulunan işçilerden oluşuyor.

Kayseri’de işçilerin çalışan sürelerinin belirsizleştirilmesi, işçilerin çalışma sürelerinin uzun süreli olarak çalıştırma konusunda patronlar tam bir anlayış birliği içinde bulunuyorlar.

Kayseri’de işçilerin yüzde 95’i asgari ücrete talim ediyorlar. Patronlar ücret politikasını asgari ücreti aşan bir şekilde düzenlememe konusunda ortaklaşıyorlar.

Kayseri’de asalak patronlar işçilerin birliğini kırmak için ulusal, mezhepsel, cinsel farklılıkları kullanıyorlar. Bununla birlikte işçileri sınıfsal itirazlar geliştirmeye zorlayabiliyor: Kayseri’de hızlı büyüme kentsel yaşamı daha pahalı kılmakta, aynı zamanda sınıfsal ayrışma zemini büyüyor. Kayseri’de hakim olan asgari ücret rejimine karşı işçilerin tepkisi büyüyor. Sanayide işçi kadınların çalışma oranı artıyor. İşçi kadınlar çok daha zor koşullarda fabrikalarda çalışıyorlar ve erkek egemen fabrika disiplini altındalar. Kayseri’de yerleşik şehir ve aile hayatı ciddi değişiklikler yaşıyor ve bunlar üretim sürecinde süregelen sınıf ilişkileriyle çatışmalı bir durum yaratmaktadır.

Anadolu Kaplanları efsanesini yaratanlar, işçilerin dinsel ve ulusal inançlarını sömürüyor. Kayıt dışı, sağlıksız koşullarda, esnek çalışmanın iş yaşamındaki egemenliği büyüyor. Öte yandan giderek daha fazla teknoloji-yoğun yatırımları gündeme geliyor, bunun emek-yoğun nitelikte üretimin hakim olduğu sanayinin ciddi bir işçi-fazlası sorunu ortaya çıkaracağı aşikar. Bu süreçte Kayseri işçi sınıfının başta deneyimsizlik olmak üzere ciddi handikaplarla birlikte, yoğun ve yaygın sömürü koşulları karşısında mücadele etme heyecanı ve hızla büyüme olanağı artıyor.

Kayseri’de güvencesiz çalışma da hızla yaygınlaşıyor. Geçici bir işte çalışanların yüzde 64’ü, kısmi zamanlı çalışanların yüzde 84’ü kayıt dışı çalışıyor. Fiili çalışma süresi 50 saatin üzerinde olanların iş başında olanlara oranı yüzde 45’ten yüzde 55’e çıkarken, 60 saat ve üzeri çalışanların sayısı 15’den 18’e çıkarıldı.

İşçi sınıfının öncüleri işçi sınıfının hakları ve gelecekleri için mücadele sahnesine çıkarmak için bugüne kadar birçok aracı kullandılar. Zira örgütlü olan sınıfın örgütsüz olan sınıfı yönetip, yönlendirme gücünün bilinciyle hareket ettiler. Kayseri’de düzenlenen 3 işçi kurultayı ve 2 sempozyum işçi sınıfının örgütlenmesi hedefine hizmet eden anlamlı adımlardı. Gelinen noktada işçi sınıfının mücadele birliğini büyütme yolunda önemli bir araç olan Kayseri İşçilerin Birliği Derneği kuruldu.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği sigortasız işçi çalıştırmanın yasaklanması, Kayseri sendikasız işçi kalmaması mücadelesinin öznesi olacaktır.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği herkese iş, tüm çalışanlara iş güvencesi taleplerinin mücadelesini verecektir. Kayseri’de işçilerin çalışan sürelerinin belirsizleştirilmesi, işçilerin çalışma sürelerinin uzun süreli olmasına karşı işçilerin birliği ve mücadelesinin araçlarından biri olacaktır.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği asgari sefalet ücretine karşı insanca yaşamaya yeten asgari ücret mücadelesinin kaldıracı olacaktır. Kayseri’de işçilerin yüzde 95’i asgari ücrete talim ediyorlar. Patronlar ücret politikasını asgari ücreti aşan bir şekilde düzenlememe konusunda ortaklaşıyorlar.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği şovenizme, sınıfsal baskı ve eşitsizliğe, kölelik düzenine karşı mücadelenin mevzilerinden biri olacaktır. Ulusal baskı ve eşitsizlik sınıfsal baskı ve eşitsizlikten ayrı olarak ele alınamaz. Her türden baskı ve şiddetin son bulması, her şeyden önce, tüm sorunların kaynağı olan kapitalizmin yıkımıyla mümkün olabilir.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği “sınıfa karşı sınıf” duruşuyla, emperyalizme ve burjuvaziye karşı tüm milliyetlerden işçi sınıfı ve emekçilerin birliğine inanıyor.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği tüm halkların kardeşçe yaşayacağı bir dünyayı kuracak biricik temel gücün işçi sınıfı ve emekçiler olduğuna inanıyor. Çünkü her türlü baskı ve eşitsizliğin gerisinde emperyalist-kapitalist dünya düzeni var. Bu düzenin efendileri sınırsız bir sömürü ve yağma uğruna emekçi halkları bölüyorlar. Halklar arasındaki eşitsizlikleri körüklüyor, düşmanlık tohumları ekiyor, savaş politikalarına sarılıyorlar. Böyle yaparak işçilerin birliğini engelliyorlar.

Kayseri İşçilerin Birliği Derneği “sınıfa karşı sınıf” duruşuyla, emperyalizme ve burjuvaziye karşı tüm milliyetlerden işçi sınıfı ve emekçilerin birliğini sağlama hedefine sıkı sıkı bağlı kalacaktır.

 

 

 

 

Nevşehir’de karayolu işçilerinden eylem

Nevşehir’de özelleştirme kapsamındaki Karayolları işçileri, taşeronlaştırma saldırılarına karşı 15 Şubat’ta eylemdeydi.

Avanos yolu üzerindeki Karayolları 67. Şube Şefliği önünde toplanan karayolu işçileri, özelleştirme ve taşeron çalışmaya tepki gösterdiler. Basın açıklamasını Yol-İş Sendikası üyesi Yusuf Erdinç okudu. Erdinç, 28 Ocak’ta Ankara’da Karayolları Genel Müdürlüğü önünde yapılan eyleme dikkat çekerek “İşimiz ve iş yerlerimiz onurumuzdur” eylemine 5 bini aşkın işçinin katıldığını vurguladı.

Erdinç, açıklamada şunları ifade etti: “Karayolları, İl Özel İdareleri, Bayındırlık Bakanlığı, DLH ve özel şantiyeler kısaca sınıf kardeşlerimizin emek harcadığı her yer işimiz ve iş yerlerimizdir. Bu iş yerlerinde meydana gelen her gelişme doğrudan aşımızı, işimizi ve geleceğimizi etkilemektedir. Duyarsız kalmadık, duyarsız kalamayız ve duyarsız kalmayacağız. Karayollarına taşeron girmesin dedik. 5 bin genç işçinin kadroya alınması ve sendika üyesi olarak toplu iş sözleşmesinden yararlanması ve 2. ücret skalası için mücadele ettik. Bundan sonra da güvenceli çalışma için sürdürdüğümüz mücadelemiz sürecek.

Açıklamanın ardından karayolu işçileri, özelleştirme saldırıları ve taşeronlaştırmaya karşı mücadelenin süreceğini ifade ederek eylemi bitirdiler.

Kızıl Bayrak / Nevşehir