İçindekiler:

14 Mayıs 2021
Sayı: KB 2021/Özel-18

Çeteleşen devlete karşı mücadeleye!
Kullanışlı aparatlar olarak çeteler
Filistin halkı kazanacak!
Tıkanan rejimin Mısır’la anlaşma telaşı
Sömürgeci işgal harekatı
Aşı programında turizm önceliği
“Büyüyen” Türkiye, derinleşen yoksulluk
İntiharlardaki artış
Gerici-faşist iktidarın korku genelgesi
İkizdere’de devlet-yandaş işbirliği ile talan
12 Eylül yenilgisi, işçi hareketi ve bahar eylemleri
1 Mayıs iradesi keyfi yasakları parçaladı
İsrail’in katliam savaşı ve Filistin direnişi
Kolombiya’da yeni isyan dalgası
Kapitalizm geleceği savaşta arıyor
Kapitalist ilaç tekelleri
DGB: Direnen Filistin halkı kazanacak!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Direnen Filistin halkı kazanacak!

 

Emperyalist Batılı güçlerin ve siyonist İsrail devletinin Filistin’e yönelik savaş ve saldırganlık politikaları on yıllardır sürüyor. “Demokrasi ve barış” götürme yalanıyla Ortadoğu halklarını kana ve gözyaşına boğan ABD emperyalizmi, başta Kürdistan ve Filistin halkları olmak üzere ezilen bölge halklarına yönelik birçok katliam gerçekleştirdi, gerçekleştirmeye devam ediyor.

15 Mayıs 1948’de emperyalizmin güdümünde kurulan siyonist İsrail devleti, o günlerden bugünlere dek Filistin halkına yönelik inkar, zorla yerlerinden göç ettirme ve imha politikalarını sürdürüyor. Bu tarih Filistin halkı tarafından “Nakba (Felaket)” günü olarak addedilmekte ve her yılın 15 Mayıs’ında Filistin topraklarında işgal ve saldırı politikalarına karşı eylemler yapılmaktadır.

Son 7 yıldır Filistin halkına yönelik şiddeti daha da tırmandıran İsrail devleti, bu yıl 15 Mayıs’ın ön günlerinde Filistin’e yönelik işgal ve saldırı politikalarını yine devreye soktu.

İsrail devleti, Kudüs’ün Şeyh Cerrah ve Silvan mahallelerindeki Filistinlilerin yaşadıkları evlerine el koyarak, onları yerleşim yerlerinden zorla tahliye etmek, özünde ise işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Filistinlilerden tamamen arındırılmasını sağlamak amacıyla saldırılarını arttırdı. Ancak Filistin halkı bu saldırılara direnişle cevap verdi.

İsrail devletinin füzelerle, türlü zor aygıtları ve ordusuyla saldırıya geçmesine karşılık, Filistinliler günlerdir sokakları terk etmiyorlar. İsrail devletinin saldırıları sonucu çocukların da olduğu 40’tan fazla kişi yaşamını yitirdi.

On yıllardır Kürt halkına onulmaz acılar yaşatan, imha ve inkar politikalarıyla Kürdistan’da her fırsatta kirli savaşı tırmandıran AKP-MHP rejimi her zaman olduğu gibi İsrail devletinin saldırılarını “kınadı”. TBMM olarak yapılan açıklamada ise, “Filistin davasının ve kardeş Filistin halkının özgürlük, adalet ve bağımsızlık mücadelesinin savunulmaya devam” edileceği dile getirildi. Geçmişi ve bugünü kan ve katliam ile dolu olan eli kanlı AKP-MHP iktidarının Kürt halkına yönelik saldırganlık politikaları sürerken, ezilen başka bir halkın haklı davasını savunacağını söylemesi, ikiyüzlülükten başka bir şey değildir. İsrail devleti ile Türkiye’nin her türlü siyasi, ekonomik ve askeri iş birliği sürmeye devam ederken, iktidarın Filistinlilerin yanında olduğunu söylemesi, koca bir yalandan ibarettir. Dahası İsrail devleti ile iş birliği içinde olmaya devam eden AKP-MHP iktidarı, Filistin halkına yapılan saldırıların da suç ortağı konumundadır.

Filistin halkının on yıllardır süren haklı mücadelesine sahip çıkabilecek, İsrail devletinin işgal saldırısına karşılık Filistin halkının gerçekleştirdiği direnişleri ve yiğitlikleri sahiplenebilecek yegane kesim, kardeş halklar ve ilerici devrimci güçler olabilir. Enternasyonalist dayanışma ancak bu şekilde sağlanabilir. Yaşadığımız coğrafyada, geçmişten bu yana anti-emperyalist mücadele ve enternasyonalist dayanışma geleneği sürmektedir. 68 devrimci gençlik kuşağının o dönemlerde Filistin’e gidip yine siyonist İsrail devletinin saldırılarına karşı Filistinlilerle ortak mücadele etmeleri bunun hafızalardan silinmeyecek bir örneğidir. Ya da 90’lı yıllardan bu yana başta Afganistan’da, Suriye’de ve Irak’ta olduğu gibi Ortadoğu ülkelerine yapılan her emperyalist saldırıda, bölge halklarıyla Türkiye’den yapılan dayanışma eylemleri, gerçek enternasyonal dayanışma geleneğinin dolaysız bir kanıttır.

Emperyalist güçlerin başta Kürdistan ve Filistin olmak üzere Ortadoğu ülkelerinde mazlum halklara yönelik sürdürdükleri savaş ve saldırganlık politikalarını püskürtmek, başta işçi ve emekçiler, ilerici devrimci güçler olmak üzere bölge halklarının ortak mücadele ekseninde birlikte hareket etmesiyle olanaklıdır.

İsrail tanklarına karşı taşla, sapanla direnen taş generallerin; zorla yerinden etme, inkar ve imha politikasına karşı çıkarak tüm sokakları direniş alanına çeviren Filistin halkının yanındayız!

Direnen Filistin halkı kazanacak!

Sevra, sevra hattıl nasr! (Devrim, devrim zafere kadar!)

Devrimci Gençlik Birliği

 

 

 

 

 

Ankara’da gençlik örgütlerinden Filistin halkıyla dayanışma

 

Ankara’da gençlik örgütleri siyonist İsrail’in Filistin halkına yönelik başlattığı saldırıyı kınadı, Filistin halkıyla dayanışma çağrısı yaptı.

İsrail Büyükelçilik Konutu önünde gerçekleşen eylemde, açıklamayı okuyan İrem Naz, İsrail’in Filistin halkını evlerinden zorla çıkararak “İsrail milliyetçilerini” yerleştirmeye başladığına dikkat çekti.

Yaşanan saldırıda şu ana kadar 12’si çocuk 35 kişinin İsrail tarafından katledildiğini kaydeden Çelik, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bizler 1948’den beri Filistin halkının direnişinin yenilmediğini biliyoruz. Bu saldırıların da başarılı olamayacağından eminiz. 15 Mayıs günü İsrail Devleti’nin kuruluş günüdür. Bu tarih Filistin halkı için yıllar boyunca katledilenleri anmak, işgale karşı direnişi büyütmek için sokağa çıktığı ’Nakba’ günü olarak sembolleşmiştir. Bu yıl Nakba yaklaşırken katil ve işgalci İsrail Devleti’nin Filistin’e yönelik saldırıları sürüyor. Yıllardır Filistin topraklarını işgal etmek için çocuk, genç, yaşlı fark etmeksizin binlerce Filistinliyi katleden İsrail devleti yaklaşık bir haftadır Doğu Kudüs’te bulunan Şeyh Cerrah Mahallesi’nde yaşayan Filistinlileri düzenlediği saldırılarla mahalleden zorla çıkarmaya çalışıyor. Bu mahallelere yerleştirilenlerin İsrail Devleti’nin paramiliter grupları olduğunu biliyoruz. Bu işgalciler de, İsrail Devleti’yle birlikte Filistin halkına saldırıyı genişletiyor.” 

İsrail Devleti, Filistin halkına saldırırken; TC Devleti de, bakanlık, parlamento düzeyinde açıklamalar yaparak saldırıların karşısında olduğunu söylüyor” diyen Çelik, İsrailli pilotların Konya’da eğitim aldığını da sözlerine ekledi. İki devlet arasında ticaret anlaşmalarının yürürlükte olduğunun altını çizen Çelik, “Biz neyin karşısında olduklarını çok iyi biliyoruz. Devlet devletin yanında, halkların karşısındadır” dedi.

Çelik, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Tıpkı geçtiğimiz yıllarda Sur’un, Cizre’nin, Nusaybin’in bombalandığı gibi bugün Kudüslüler, İsrail Devleti tarafından sokaklarda kurşunlanıyor, tıpkı geçtiğimiz günlerde Medellinlilerin, Kolombiya Devleti tarafından kurşunlandığı gibi. Filistin’de, Kolombiya’da, Suriye’de, Irak’ta, İran’da, Kürdistan’da; dünyanın her yerinde devletler halklara saldırmaya devam ediyor.” 

Filistin halkının özgürlük mücadelesinde Türkiyeli devrimcilerin de yer aldığını hatırlatan Çelik, “Halkların özgürlük mücadelesi de ortaktır. Filistin’de işgalcilere karşı tarih boyunca omuz omuza direndik, direnmeye devam ediyoruz” ifadesinde bulundu.

Kızıl Bayrak / Ankara