İçindekiler:

4 Ocak 2022
Sayı: KB 2022/01

Yeni yılda yakalanması gereken halka
Tek adam rejiminde pandemi yılları
AKP iktidarının vurgunu ve emekçiler
Ekrem İmamoğlu'na yönelik kumpas üzerine
2021 yılında sınıf mücadelesinden...
Asgari ücret aynasında metal TİS süreci
"İşçiler bağımsız örgütlenmelerini kurmalı"
"İşçi kurultayları toplamalıyız"
Cumhuriyetçi biçimler ve monarşik aygıtlar - H. Fırat
2021 ardından... Kadınlar ayakta!
Kadın tutsaklarla dayanışmayı yükseltelim!
2021: Ekolojik yıkım ve çevre hareketi
"Barış" sahtekarlığı Libya'da tutmadı
Sudan'da darbeci yönetime karşı protestolar
Yemen savaş ve kuşatmaya karşı direniyor
Büyük madenci yürüyüşü 31. yılında
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Renault işçisi:

“İşçiler bağımsız taban örgütlenmelerini kurmalı”

 

- Metal sektöründe Toplu İş Sözleşmesi süreci devam ediyor. MESS, metal işçilerine sefalet dayatıyor. Sendika bürokratları da metal işçilerinin taleplerini karşılamaktan uzak taslaklar konusunda ısrarcı. Taslaklar konusunda siz ne düşünüyorsunuz?

Renault işçisi: Sözleşme taslağına göre, artan enflasyon ve yaşam pahalılığı karşısında işçilerin yaşamlarını rahat bir şekilde sürdürebilmesi imkansız görünüyor. Türk Metal, istediği kadar allayıp pullasın, kelime oyunları ve rakamsal çarpıtmalarla işçilerin kafalarını ne kadar bulandırmaya çalışırsa çalışsın, taslağın güdük kaldığı gerçeği bütün metal işçileri tarafından dile getirilmektedir.

- Metal işçileri ne istiyor? Talepleri nelerdir?

Renault işçisi: Metal işçileri imkansızı istemiyor. Talepleri son derece doğal ve insani ihtiyaçlardır. Bu süreçte patronlar bizlerin emeği sayesinde artı-değerlerini, yani kârlarını katbekat arttırırken, işçilere reva görülen bu ücretler bizleri geleceksizleştiriyor. Bu sebeple metal işçilerinin talebi bir an evvel sözleşme taslağının revize edilmesidir. Fakat bu talep Türk Metal tarafından pek karşılık bulmuyor, bulmayacağı da açıktır.

- Patron-sendika iş birliğine karşı metal işçilerinin kazanması için ne yapmak gerekir?

Renault işçisi: Türkiye’de sendikaların anlamını yitirdiği ve gerçek amacından saptığı, gün gibi ortadadır. Amaç işçilerin yararına sözleşme yapmaktan ziyade, işçileri en az ücretle nasıl kontrol altında tutabiliriz düşüncesinin patronlarla birlikte bir karara bağlanmasıdır. Bu da doğal olarak işçilerin her sözleşmeden zararla çıkması demektir. Gerçekten de öyledir. Bunu görmek için çokta uzağa gitmeye gerek yok. 1970 ile 1980 yılları arasında, işçi mücadelelerinin en üst safhada olduğu dönemlerdeki işçi ücretleri ile günümüz işçi ücretleri arasında bariz farklar vardır. 12 Eylül darbesi bu hareketin üzerinden silindir gibi geçerken, işçi ücretlerinde de sosyal haklarda da pek çok kayıp olmuştur.

Bu sebeple özellikle metal işçilerinin, yani ekonomiye can ve yön veren işçilerin inisiyatifi ele almaları, Türk Metal’den bağımsız olarak kendi işçi örgütlenmelerini kurmaları ve fabrikalar arası entegrasyonu sağlamak için mücadele etmeleri gerekir.

İşçilerin “Faiz düşerse döviz artar, faiz yükselirse döviz düşer” denklemini bir an evvel bir kenara bırakıp, “Mücadele büyürse işçi ücretleri artar, mücadele zayıflarsa işçi ücretleri düşer” denklemini hayat felsefesi yapması gerekir.

- Metal işçilerine çağrınız nedir?

Renault işçisi: Bir metal işçisi olarak tüm arkadaşlarımı mücadeleyi büyütmeye çağırıyorum.

Sahte dostluk gösterisiyle perdeleyip patronların bizleri sömürmesine payandalık yapan Türk Metal’e karşı, gerçek dostlarımız MİB emekçilerinin bilgi ve mücadele tecrübesinden faydalanarak, birlikteliğimizi büyütmeliyiz.

Kızıl Bayrak / Bursa