Şemdinli’de Kürt halkı tarafından açığa çıkarılan sermaye devletinin kirli savaş çetesi ve devletin kanlı, kirli yüzüne dair tepkiler her yerde sürüyor. Konuyla ilgili olarak Gazi Mahallesi’nde bir hafta önce devrimci ve ilerici kurumlar tarafından bir birliktelik oluşturuldu. Birliktelik Gazi Mahallesi’nde 21, 23, 25 ve 27 Kasım tarihlerinde gerçekleştirmek üzere bir eylem programı oluşturdu. 21 Kasım’da gerçekleştirilen yürüyüşün ardından 23 Kasım’da Gazi Cemevi önünden Yunus Emre Mahallesi’ne 70 kişinin katıldığı meşaleli yürüyüş gerçekleştirildi. 25 Kasım günü yapılan yürüyüş ise yaklaşık 80 kişinin katılımıyla başladı, meşalelerle Eski Karakol’a kadar yürünerek sonlandırıldı.

27 Kasım günü Gazi Heykel Parkı’nda toplanan yaklaşık 250 kişilik kitle buradan yürüyüşe geçti. Yürüyüş kolunda sırasıyla Partizan, DHP, BDSP, ESP ve HÖC bayraklarıyla yeraldılar. Kitle yol boyunca “Kürdistan faşizme mezar olacak!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Şemdinli halkı yalnız değildir!”, “Kahrolsun MİT, CİA, Kontr-gerilla!” sloganlarını sıklıkla ve güçlü biçimde attı. Yol boyunca Gazili emekçilerin de alkışlarla destek verdiği eylem, Eski Karakol’da basın açıklaması yapılarak son buldu.

Basın açıklamasının ardından tüm gruplar bayrak ve flamalarını toplamış ve dağılmaya başlamışlardı ki, bir anda önemli ölçüde dağılmış olan kitlenin üzerine gaz bombaları yağmaya başladı. Bulunduğumuz noktadan su sıkarak gelen panzeri püskürtmek için geride kalan az sayıda devrimci ile birlikte harekete geçtik. Panzerin hemen ardından gelen çevik ekipleri bir kez daha gazlarla yüklendiler. Karşılık olarak taş yağdırmaya devam ettik... Eski Karakol’un birkaç yüz metre gerisinde sloganlarla yeniden toplanmaya çalıştık. Burada “Gazi faşizme mezar olacak!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganlarıyla parti sloganları atıldı. Yaklaşık 30 kişiyi bulmamızla birlikte Eski Karakol’a doğru ilerlemeye başladık. Eski karakol civarında bir kez daha panzerle ve polisle karşılaştık. Atılan taşlardan sonra gerileyen kolluk kuvvetleri, barikatın kurulmasının ardından bir süre bekledi. Hemen ardından yukarıdaki ara sokaktan 40 kadar çevik hızla aşağı bize yaklaştığında gelmelerini beklemeyerek üstlerine saldırdık ve gerilettik. Asıl saldırımız bundan sonra başladı. Güçlerimizi çeviklerin arkasına çıkacak biçimde ara sokağa kaydırdık ve hiç beklemedikleri bir anda arkalarından saldırdık. Çevik ekibi üzerine yağan taşlar sonucu burada çok sayıda yaralı verdi. Biz yeniden Eski Karakol civarına yöneldik ve yeni bir çatışma için hazırlandık.

Bu esnada ajitasyon konuşmaları ve sloganlarla emekçiler eyleme katılmaya çağırılıyor ve ayrıca hazırlık yapılıyordu. Eski Karakol’da kurulan barikata saldırı olmaması üzerine ileride ikinci bir barikat kurduk. Burada da saldırı ile karşılaşmadık. Bu arada kitlenin sayısı eklenenlerle birlikte 100’ü aşmıştı. Bu ikinci barikatta sloganlarla beklenmeye başlandı. Bu esnada civarda parti pankartlarının asıldığını ve parti yazılamaları yapıldığını gözlemledik. Komünistler sürece etkin bir şekilde müdahale etmişlerdi. “Şemdinli halkı yalnız değildir!”, “Şemdinlinin faili sermaye devleti!” yazılı, TKİP imzalı iki pankart asılmış ve burası ile Köşe Durağı civarına “Katliamların hesabını emekçiler soracak!”, “Yeni Ekimler için ileri!”, “Katil devlet hesap verecek!” vb. şiarlı ve TKİP imzalı yazılamalar yapılmıştı.

Cemevi civarına doğru gelen kitle burada da polisin saldırısına hazırlanarak bekledi ve bu esnada iki adet MOBESE yakılarak tahrip edildi. Saatin artık oldukça geç olması ve polisin bir daha saldırmaması üzerine burada inisiyatif eylemi bitirme kararı aldı. BDSP temsilcisinin yaptığı konuşma ile eylem bitirildi. Komünistler eylem bitiminde alandan ayrılırken şehit yoldaşlar ve partiyi selamlayan sloganlar attılar.
Polis saldırısının püskürtülmesi gerçekten büyük bir başarı ve moral olmuştur. Direniş bu açıdan son derece başarılıdır. Özellikle komünistler görece yeni bir çalışma alanı olmasına rağmen burada gerekli inisiyatifi ortaya koymuşlar ve alana gerektiği gibi müdahale edebilmişlerdir. Fakat bununla birlikte Gazi gibi bir yerde emekçilerin eyleme ve sonrasında çatışmaya katılmayıp destek vermekle yetinmeleri düşündürücüdür. Devrimcilerin bugün mesafe katetmeleri gereken noktayı bu durum göstermektedir.

Gazi’de yarattığımız direnişin ve barikatların ruhuyla katil devletten hesap sormaya!

Gaziosmanpaşa BDSP

-------------------------------------------------------------------------------------------

Karadeniz Mahallesi’nde Şemdinli protestosu...

“Katil devlet hesap verecek!”

Gaziosmanpaşa Karadeniz Mahallesi’nde Şemdinli’de başlayan Yüksekova ve Mersin’de devam eden devlet terörünü kınamak, Kürt halkıyla dayanışmak amacıyla GOP-BDSP ve DEHAP Gençlik Kolları olarak 26 Kasım günü ortak bir basın açıklaması düzenledik.

Basın açıklamasından önce bir hafta kitle çalışması yaptık. Ortak imzalı 2 bin adet el ilanı dağıttık. İşçiler, emekçiler ve gençlerle birebir sohbetler yaptık, kahve konuşmaları gerçekleştirdik. Yaptığımız sohbet ve dağıtımlarda Kürt halkının direnişinin meşru olduğunu, Kürt halkını imha ve inkar eden devletin kirli ve kanlı politikalarının işçi ve emekçileri de hedeflediğini, TMY tasarısı ile yaşanan baskı ve zorun daha da artırılmak istendiğini, emekçilerin hayatını her geçen gün daha da yaşanmaz kılan İMF-TÜSİAD sosyal yıkım programlarını anlattık. Ve tüm bunların uygulayıcısı sermaye devletine karşı birlikte mücadele etmek gerektiğini vurguladık, basın açıklamasına çağrı yaptık.

26 Kasım günü kolluk güçleri saatler öncesinden toplanma yerine gelerek ortamı terörize etmeye çalıştı. Mahalle sokaklarında akreple dolaşarak halka gözdağı vermeye çalıştı. Bu tablo üzerine dağıtım sırasında sohbet ettiğimiz emekçiler bizi bularak polisin yığınak yaptığı noktalar hakkında bilgi verdiler, devletin gerçek kimliğini daha iyi anladıklarını ifade ettiler.

Önden kitle çalışması yaptığımız, Türk ve Kürt emekçileri meşru bir eyleme çağırdığımız için toplanma saati olan 16:00’da Cempaş Market’in önünde toplandık. “Şemdinli, Yüksekova, Hakkari... Katili devlettir! Katil devlet hesap verecek/Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu-DEHAP Gençlik Kolları” imzalı ortak pankartımızı açtık. “Katil devlet hesap verecek!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!”, “Kürdistan faşizme mezar olacak!”, “Halkımız saflara hesap sormaya!”, “Şemdinli halkı yalnız değildir!”, “Bıji bratiya gelan!”, “Susma sustukça sıra sana gelecek!” sloganlarımızla yürüyüşe başladık.

Açıklamanın yapılacağı Memmet Akif Parkı’na doğru yaklaşırken polis şefleri yürüyüşü engellemek amacıyla sözlü ve fiziki sataşmalarda bulunmaya, provokasyon ortamı yaratmaya çalıştı. Fakat kitle bütün kararlılığıyla yürüyüşe devam ederek eli kanlı katillere “Faşizmi döktüğü kanda boğacağız!” sloganıyla yanıt verdi. Yürüyüş sırasında camlardan dışarı uzanan kadınlar, kahvelerdeki, sokaktaki genç ve yaşlı emekçiler alkışlayarak bizleri desteklediler. Yürüyüş güzergahında biriken emekçilerin alkışlarla karşıladığı kitle Park’ın çıkışındaki otobüs durağının yanında basın açıklamasını gerçekleşti.

Basın açıklaması sırasında eylemcilerin çevresinde toplanan kitleyi dağıtmak amacıyla bizi ablukaya alan kolluk kuvvetleri bir süre sonra bize daha yakın duran kitleyi uzaklaştırmaya başladı. Bunun üzerine halk otobüs durağının önünde birikerek bize destek oldu. Basın açıklamasının okunmasının ardından sloganlarımızla eylemi sonlandırdık.

Komünistler olarak Karadeniz Mahallesi’nde bir ilki gerçekleştirdik. Kitlelere çağrısı yapılan fiili ve meşru bir eyleme öncülük ederek, kolluk kuvvetlerinin saldırısına cepheden tutum alarak ve eylemi başarıyla sonlandırarak kitlelere izlenmesi gereken yolu göstermiş olduk. Katılım zayıf olsa da politik etkisi ve kazanımı bakımından oldukça anlamlı bir eylem oldu.

Gaziosmanpaşa BDSP