19 Ekim 2012
Sayı: SİKB 2012/09 (42)

 Kızıl Bayrak'tan
Operasyonal mekanizma,
savaş tezkeresi ve ötesi
Türkiye savaş kışkırtıcılığını elden bırakmıyor!
Diktatör sevicileri
diktatörlere karşı!
Direnişçi işçilerle emperyalist savaş üzerine konuştuk!
İZBAN işçileri iş bıraktı, İBB bildik senaryoyu tekrarladı...
AKP saldırıyor, Kürt hareketi mücadeleyi sürdürüyor!
Gazete manşetlerinde
kin ve düşmanlık
Sermayenin saldırılarına karşı
tek yol fiili-meşru mücadele!
Senkromeç direnişi
sona erdi
2012-2014 MESS Grup TİS
sürecine dair
Sendikal Güç Birliği Platformu’ndan iş bırakma!
Cansel Malatyalı direnişi, İMO ve sol siyasal güçlerin tutumu
İzmir ve Ankara Etkinlik Hazırlık Komiteleri Sözcüleriyle konuştuk
“BDSP’nin omuzladığı bu etkinliklerin sınıf dayanışmasını artıracağını biliyorum!”
Etkinlikeri saldırganlığa, savaşa ve sömürüye karşı mücadele
mevzilerine dönüştürelim!
Devrimci sınıf faaliyetlerinden
Direnişlerin birleştirilmesi ve ortak mücadele perspektifi üzerine
Kapitalist sistemin derinleşen bunalımı ve
keskinleşen rekabet savaşları
Hugo Chavez seçimlerden
bir kez daha zaferle çıktı
AB’nin beş zayıf halkası-Volkan Yaraşır
Gençlik hareketinden
Savaşın tozu dumanı arasında yalanlar büyüyor
Sokağa, eyleme, mücadeleye!
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Hugo Chavez seçimlerden bir kez daha zaferle çıktı

 

Venezuela Birleşik Sosyalist Partisi’nin (PSUV) üçüncü dönem için başkanlığa aday gösterdiği Hugo Chavez seçimlerden bir kez daha zaferle çıktı.

Katılımın yüzde 81’e ulaştığı seçimlerde Chavez, 7,4 milyon oy alarak oyların yüzde 55,1’ine sahip oldu. Rakibi, otuz partiden oluşan Demokratik Birlik için Yuvarlak Masa (MUD) ittifakının sağcı adayı eski Vali Henrique Capriles Radonski’yse yüzde 44,9’de kaldı.

Seçimler sadece neoliberal Venezuela sağının büyük yenilgisinin tescili değil, Chávez’in 4. zaferi oldu. 1998 yılında ilk defa göreve gelen Chavez 2019’a kadar Venezuela Devlet Başkanlığına devam edecek.

Sonuçların açıklanmasından sonra başkent Caracas, Chavez’i destekleyenlerin coşkulu kutlamalarına sahne oldu. Chavez’in zaferi, başta Küba ve Nikaragua olmak üzere bölgedeki birçok ülke tarafından sevinçle karşılandı. Arjantin Cumhurbaşkanı Kirchner attığı twitte “Sizin zaferiniz bizim zaferimizdir! Güney Amerika’nın ve Karayipler’in zaferidir” dedi

Capriles Radonski ise muhalefeti destekleyenlere kendilerini yenilmiş hissetmemelerini söyleyerek, Venezuela’da çok fazla tohum ektiklerini ve bu tohumların çok sayıda meyve vereceğini vurguladı.

Chavez Başkanlık Sarayındaki “halkın balkonu”ndan, yaptığı konuşmada “Venezuela hiçbir zaman neoliberalizme geri dönmeyecek, burada olanlar demokratik bir devrimdir” dedi. “Venezuela demokratik sosyalizme yürüyüşüne 21. Yüzyılda devam ediyor.” sözünü yineledi. Chavez muhalif tüm siyasi parti ve çevrelere de diyalog ve birlikte çalışma çağrısı yaptı.

Güçlü bir politik kutuplaşma seçim öncesine ve seçimlere damgasını vurdu. Ve yüzde 80 katılımın olduğu bu seçimler, ülke tarihinde en fazla katılım olarak tarihe geçti.

Muhalefet, daha çok büyük kentlerde oy alırken, Chavez kırsal kesimde daha iyi sonuçlar aldı. Chavez’in kentlerde aldığı düşük oylar, işçi sınıfının bir bölümünün Chavez’in savunduğu 21. Yüzyıl Sosyalizmine karşı derin bir hayal kırıklığı duyduklarının bir göstergesi olarak yorumlanıyor.

Capriles, Chavez hükümetinden şu veya bu şekilde rahatsız olanların desteğini aldı ama “zengin çocuk” imajı ile kırsal bölgelerde sıklıkla Chavez’in gerisine düştü.

Hükümetin yeni dönem programı

Ekonomide birçok sektörü kamulaştırarak, sağlık, eğitim ve toplu konut projelerini finanse eden Chavez tekrar seçilmesi halinde Venezuela’da devrimci dönüşüm yolunda tarım, kültür, eğitim, konutlandırma gibi başlıklarda başlattığı “misyon”lara son sürat devam edeceğini açıklamıştı.

Dördüncü defa devlet başkanlığı seçilmesinin ardından Chavez 2013-2019 Hükümet Programı’nda Venezuela’nın kesin bağımsızlığını sağlama, 21. yüzyıl sosyalizminin inşasına devam etmek, Venezuela’yı ekonomik bir güce dönüştürmek, emperyalist güçler karşısında çok kutuplu bir dünyanın oluşmasına katkıda bulunmaya devam etmek, su kaynaklarını ve doğayı koruyarak gezegenin kurtuluşuna katkı sağlamak gibi maddeler içeriyor.

Sonuç olarak

Venezuela’nın petrol ihracatından elde edilen gelir ile karşılanan, ülkenin en yoksulları için ucuz gıda, yaşlılar için gelir, eğitim için daha fazla olanak, sağlık olanakları ve yaptırdığı konutlarla Chavez Venezuela halkı için umut olmaya devam ediyor. Ancak Chavez’in 21. Yüzyıl Sosyalizmi kitlelerde sosyalizme dair kafa bulanıklığına da neden oluyor. Çünkü Venezuela’da çok sayıda devletleştirilen fabrika ve şirkete rağmen, halen özel sektörün varlığı sürdürüyor. Ulusal ve uluslararası bankalar ve dünyanın en yüksek kâr oranlarından birine sahip mali burjuvazinin egemenliği sürüyor. Venezuela ekonomisi tamamen petrol ihracatına bağımlıdır. Petrol ihracatından elde edilen gelirin bir kısmı yoksullar için kullanılsa da yoksulluk ülkede halen varlığını sürdürüyor.

Tüm bunların yanında Chavez ülkede işçilerin, emekçilerin ve devrimci örgütlerin örgütlenmesi için büyük bir alan açtı. Mahallelerden fabrikalara kadar ulaşan “misyon” sistemiyle tüm halkın, ülkenin örgütlenmesi ve görev sahibi olma aşamasına geleceği ortamlar yarattı. Venezuela işçi ve emekçileri örgütlenerek ilerledikleri yolda kendi örgütlülüklerini ve önderliklerini de yaratacak ve özel mülkiyet sistemini yerle bir ederek ülkesinde gerçek sosyalizmi o zaman kuracaktır.