23 Kasım 2012
Sayı: SİKB 2012/13 (46)

 Kızıl Bayrak'tan
25 yılın birikimi ile
Açlık grevleri sona erdi
İdris Naim Şahin Alevilere yönelik tehditlere destek verdi
“Ulusal İstihdam Strateji” saldırıları devam ediyor
Oyak Renault’da işten atılan işçilerden Yaşar Kula ile konuştuk
Sağlık alanının kapıları sermayeye açılıyor
31 DHF’li tutuklandı
Emekçiler devrim ve sosyalizm için buluştu!
İstanbul “İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği” etkinliğine
gelen mesajlardan
“İşçilerin birliği, halkların kardeşliği” etkinliğine katılan
işçi ve emekçilerden
“Binlerce Alaattin olacak, sosyalizmi kuracağız!”
TKİP IV. Kongresi
Açılış Konuşması
Alaattin yoldaşın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz
Ekim devrimi ve kadın sorunu
Kadın, şiddet ve şiddetin türleri
İşçi direnişleri ve eylemlerinin
karakteri ve özellikleri
Volkan Yaraşır
Otomotiv sanayiinde kriz yayılıyor
Taksim Meydanı
Yayalaştırma Projesi
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Yoldaşlarımıza sözümüz var: Devrime hazırlanıyoruz!

“Binlerce Alaattin olacak, sosyalizmi kuracağız!”

 

Bundan 3 yıl önce 19 Kasım 2009’da Türkiye Komünist İşçi Partisi (TKİP) militanı Alaattin Karadağ Esenyurt’ta devrimci faaliyet sırasında kolluk güçleri tarafından katledilmişti. Katledilen komünist işçi, yapılan eylemlerle anıldı. 17 Kasım’da İzmir’de, 19 Kasım’da İstanbul’da sınıf devrimcileri tarafından yapılan eylemlerde şehitlere verilen sözler olduğu ifade edilerek “Devrime hazırlanıyoruz” şiarı vurgulandı.

İstanbul

Alaattin Karadağ, öldürüldüğü yerde anıldı. BDSP’nin yaptığı yürüyüş ve anma programı ile devrim şehitlerinin ölümsüz ve devrim davasının yenilmez olduğu haykırılarak, yeni Ekimler’in partisinin ‘Devrime hazırlanıyoruz’ şiarıyla ortaya koyduğu görevleri birer Alaattin olarak yerine getirmeye ve işçi sınıfının iktidarını kurma mücadelesine katılmaya çağrı yapıldı.

Anma için Esenyurt Depo Durağı’nda biraraya gelen BDSP’liler, “Alaattin Karadağ yoldaş ölümsüzdür! Devrimciler ölmez devrim davası yenilmezdir!” şiarlı Alaattin Karadağ’ın resminin olduğu pankartı açtılar.

Sokakta yankılanan sloganlarla sürdürülen eylem sırasında, emekçilere yapılan ajitasyonlar yer yer yinelendi.

Binlerce Alaattin olacak, sosyalizmi kuracağız!”

Ajitasyonlarda, asimilasyon politikaları ve katliamlarla yok edilmeye çalışılan Kürt halkına, Alevilere, ücretli kölelik düzeniyle sömürülen ve gelecekleri çalınan işçi ve emekçilere, gençlere, kadınlara sermaye diktatörlüğüne karşı birer Alaattin olma, mücadeleye katılma çağrısı yapıldı.

Depo Durağı’nda başlayarak, Saadetdere mevkii üzerinden ajitasyon ve sloganlar eşliğinde sürdürülen yürüyüş Alaattin Karadağ’ın şehit olduğu yerde son buldu.

Alaattin Karadağ’ın vurulduğu yere gelindiğinde “Ölü mü denir şimdi onlara” şiiri okunarak, anma programı başlatıldı. Alaattin Karadağ’ın ölüm sürecinin kısaca anlatıldığı sunumun ardından, saygı duruşu gerçekleştirildi. Esenyurt İşçi Kültür Evi Şiir Topluluğu’nun okuduğu şiirin ardından BDSP konuşması gerçekleşti.

Yaşananlar devrim ve düzen çatışmasıdır!”

Alaattin Karadağ’ın TKİP’nin III. Kongre afişlerini yaparken polisle girdiği çatışma ile şehit olduğu belirtilerek başlanan konuşmada, çatışmanın iki insanın değil devrim ve düzen çatışması olduğu vurgulanarak şunlar söylendi: “Bir yanda çürümüş kokuşmuş ve yıkılmayı bekleyen kapitalist sömürü düzeni, diğer yanda işçi ve emekçiler üzerindeki sömürü çarklarını kıracak, özgür ve eşit bir dünya yaratacak sosyalizmin eylemi. Çatışmanın sonucu Alaattin’in yaşamına mal olsa da, kazanan Alaattin şahsında somutlanan devrim ve sosyalizm davası olmuştur. Bugün Esenyurt sokaklarında yankılanmaya devam eden ses, katiller sürüsünün ulumaları değil, Alaattin’den yükselen direniş, devrim ve sosyalizm sesidir.”

Alaattin Karadağ’ın kavgasına, sınıfına ve partisine olan inanç ve bağlılığının altı çizilen konuşmada, parti şehitlerini anmanın, onları sahiplenmenin uğruna öldükleri mücadeleyi büyütmekten geçtiği belirtildi.

Parti, devrim tarihinde bir kilometre taşıdır!”

Parti şehitlerinin birer öncü nefer, işçi sınıfının komünist partisinin de, devrim tarihinde bir kilometre taşı olduğuna işaret edildi.

Konuşmanın devamında dünya ölçeğinde, krizler, bunalımlar ve savaşlar dönemine girildiği ifade edilerek, Suriye’ye yapılan emperyalist müdahale, Mısır, Tunus ve Ortadoğu’daki gelişmeler hatırlatılarak, sermaye düzenine karşı, işçi sınıfının ve ezilen halkların kurtuluş mücadelesinde komünist işçi partisinin hayati rolüne vurgu yapıldı. Son olarak, partinin güncel olarak işaret ettiği görevlerin olduğu, bunu ete kemiğe büründürmek için herkesin kendi görevi algılaması gerektiği belirtilerek konuşma bitirildi.

Konuşmanın ardından, yapılan sunumla, Alaattin’in inancı ve bağlılığını taşıyarak mücadeleyi büyütme, kavgayı zafere ulaştırma çağrısı yinelendi. Yumruklar sıkılı, hep birlikte Avusturya İşçi Marşı söylenerek anma programı bitirildi.

Anmaya PDD katılarak destek verdi.

İzmir

Eylem Eski Sümerbank önünde buluşularak, “PVSK ve TMY kaldırılsın. Polis terörüne ve cinayetlerine son. Alaatin Karadağ’ın katilleri hesap verecek.” pankartının açılmasıyla başladı. Eylemde ayrıca BDSP flamalarıyla Alaattin Karadağ’ın resimleri taşındı.

Faili meçhul değil bellidir!”

“Alaattin yoldaşın Esenyurt cinayet şebekesi görevini gören kolluk güçleri tarafından katledilişinin 3. yılındayız” denilerek sermaye devletinin kirli icraatları sıralandı. Karadağ şahsında devrim şehitleri için bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi.

Basın açıklamasında Alaattin Karadağ’ın girdiği çatışmanın ardından yaralı ele geçirildiği, sonrasında ise infaz edildiği belirtildi. Ortada bir faili meçhul değil, ismi cismi belli olan, yaptığı iş, sermayedarların düzenini korumak olan bir katil ve bu düzenin karşısında milyonlarca işçi ve emekçinin haklı davasını savunan bir militana karşı işlenmiş bir cinayet olduğunun altı çizildi. Katliamın ardından sürdürülen davada, katillerin tutuksuz yargılandığına dikkat çekildi.

Baskı ve saldırılar sürüyor!

Açıklamada devlet ve polis terörünün hız kesmeden sürdüğü de belirtilerek şimdiye kadar polis tarafından öldürülenlerin isimleri sayıldı. Bugün PVSK ile yetkileri güçlenen polisin siyasi-adli hiçbir ayrım göstermeden öldürmeye devam ettiği söylendi.

Sermaye iktidarı kendisine yönelen her muhalif sesi kısabileceğini, her devrimci düşünceyi boğabileceğini sandığı belirtilerek son dönem artan saldırılar dile getirildi. DHF’ye yönelik yapılan operasyon ve sonrasında çıkan tutuklamalara, baskılara karşı mücadelenin süreceği vurgulandı.

Devrimci demokrat yurtseverlere yönelen baskı ve şiddetin, bugün kendisini üniversitelerde öğrencilere, kamu emekçilerine, gazetecilere yönelik tutuklama saldırısıyla gösterdiği belirtildi. Alevi emekçileri  inkar ve tehditlerle karşılaşırken, Kürt halkının meşru ve haklı taleplerinin de, yıllardır bu topraklarda asimilasyon ve imha politikalarıyla karşılandığı anlatıldı. Açlık grevlerine de değinilen açıklamada tutsakların taleplerinin haklı ve meşru olduğu söylendi.

Eyleme Devrimci Hareket, Kaldıraç, Ege 78’liler Derneği, İHD, Köz, EÖC, TÜMTİS destek verdi.

Antakya

Mezarlığa yakın bir noktadan sloganlarla başlayan yürüyüşte “Alaattin Karadağ ölümsüzdür! Devrimciler ölmez devirm davası yenilmezdir!” şiarlı pankart taşındı. Alaatin Karadağ'ın mezarı başına gelindiğinde onun şahsında tüm parti ve devrim şehitleri anısına saygı duruşu yapıldı.

Saygı duruşunun ardından yapılan konuşmada Alaattin yoldaşın devrimci ve partili kimliği üzerinde durularak, onun da tıpkı Habip, Ümit ve Hatice yoldaşlar gibi bıraktığı devrimci mirasa değinildi. Devrimci yaşamları boyunca uğrunda tereddütsüzce öldükleri parti davasını sahiplenme ve onların mirasını devam ettirmenin önemi anlatıldı.

Yansı sıra 25. yıla giren komünist hareketin “Devrime hazırlanıyoruz!” şairının anlam ve önemine de değinilen konuşma, örgütlü mücadeleyi yükseltme çağrısıyla son buldu.

Konuşmanın ardından okunan şiir ve marşların ardından anma programı bitirildi. Anma programında sıklıkla “Parti şehitleri ölümsüzdür!”, “Alaattin Karadağ ölümsüzdür!”, “Yaşasın devrim, yaşasın sosyalizm!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul-İzmir-Antakya

 

 

 

 

Alaattin Karadağ Ankara’da selamlandı

 

2009 yılında, TKİP III. Kongresi’nin afişlerini Esenyurt’ta işçi ve emekçilere taşırken polis tarafından katledilen komünist işçi Alaattin Karadağ, Ankara Üniversitesi’nde yapılan afiş ve yazılamalarla selamlandı. Cebeci yerleşkesinde SBF, Hukuk Fakültesi, İLEF, Eğitim ve yemekhaneye “Alaattin Karadağ’ı ölümünün 3. yılında saygıyla anıyoruz! Devrimciler ölmez devrim davası yenilmezdir!” ve “TKİP militanı komünist işçi Alaattin Karadağ ölümsüzdür!” afişleri yaygın bir şekilde yapıldı. Bunların yanı sıra “Alaattin Karadağ ölümsüzdür!” Ekim Gençliği yazılamaları da okulun farklı yerlerine yapıldı.

DTCF’de Alaattin Karadağ selamlandı

Asılan her afişe, her olaya soruşturma terörü ile karşılık veren DTCF yönetimine rağmen genç komünistler çalışmalarını devam ettiriyor. Alaattin Karadağ’ı selamlayan afişler okulda yaygın bir şekilde yapılırken “Alaattin Karadağ ölümsüzdür!” şiarlı Ekim Gençliği yazılamaları da okula yapıldı. Daha sonrasında ÖGB yazılamaların resmini çekerek Genç Sen’li öğrencilere “siz mi yaptınız bu yazılamaları” diyerek ortamı terörize etmeye çalıştı ve yazılamalardan duyduğu çekinceleri de ortaya koydu

Ayrıca soruşturma terörü de hız kesmeden devam ediyor. 1 hafta içinde bir Ekim Gençliği okuruna 6 ayrı soruşturma açılırken onlarca öğrenciye de soruşturma açılarak okuldaki devrimci faaliyet engellenmeye çalışılıyor.

19 Kasım 2009’da, İstanbul-Esenyurt’ta TKİP imzalı afişleri yaparken polisle girdiği çatışmada şehit düşen komünist işçi Alaattin Karadağ, Hacettepe Üniversitesi Beytepe kampüsünde yazılamalarla selamladı. Sabahın erken saatlerinde gerçekleştirilen faaliyet esnasında kampüsün birçok noktasına “Alaattin Karadağ ölümsüzdür!” şiarlı Ekim Gençliği yazılamaları yapıldı. Faaliyetten yaklaşık yarım saat sonra sivil polislerin “ilgisiyle” karşılaşıldı.

Soruşturma terörü sürüyor

Geçtiğimiz günlerde, bir Ekim Gençliği okuruna uzaklaştırma cezası olduğu halde okula girip izinsiz afiş asmaktan soruşturma açıldı. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda yine yazılama faaliyeti esnasında ÖGB müdahalesiyle karşılaşan Ekim Gençliği okurlarına ve bu olay sırasında Ekim Gençliği okurlarına destek veren YDG’li bir öğrenciye de soruşturma açıldı. Soruşturmanın gerekçesi ise “kırmızı ve siyah renkli boyalarla duvarlara yazı yazmak, Özel Güvenlik Görevlilerini tehdit etmek” olarak gösterildi.

Ekim Gençliği / Ankara