13 Eylül 2013
Sayı: KB 2013/36

Halkların birleşik-militan mücadelesi kazanacak!
Direniş ruhuyla emperyalist savaşa ve gericiliğe karşı mücadeleyi büyütelim!
Haziran ruhu sokaklarda!
Ahmet Atakan’ı
polis katletti!
Ahmet binlerle sonsuzluğa uğurlandı
Düzenden riyakarlık akıyor!
Asimilasyona militan direniş!
ODTÜ’de polis terörüne karşı direniş!
Feniş işçileri fabrikayı işgal etti!
Ergün Atalay: Bir düzen sendikacısı
İş cinayetleri
kaderimiz değil!
‘Koltuk kavgasına hayır, taban iradesi
temsiline evet!’
Savaş, anti-emperyalist mücadele ve Partimizin programı/3
Obama: Saldırıyı erteledik ama vazgeçmedik!
Arap dünyasında emperyalist saldırıya karşı öfke büyüyor

Obama ve suç ortaklarının açmazı derinleşiyor

Gezi tutsaklarıyla dayanışmaya
Bir direnişin ölüm çiçeği üzerine...-T. Kor
Cami-cemevi bir asimilasyon projesidir
Forumlarda mücadele ortaklaştırılıyor
Liselilere “bilişim cezası” yönetmelikte
Doğa ve çevre talan ediliyor!
Evlerimizden sokaklara çıktık
“Burcu Koçlu’nun
katledilmesine
izin vermeyeceğiz!”
Suriye halkları emperyalizmin kıskacında
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Feniş işçileri fabrikayı işgal etti!

 

Feniş Alüminyum patronunun üretimi durdurma kararını açıklamasının ardından işçiler fabrikayı terk etmeyerek nöbet tutuyorlardı. Tüm vardiyalardaki işçiler sabah saat 08.00’de fabrikada toplanıyorlardı. 10 Eylül itibariyle işçiler gece de hep birlikte bekleme kararı aldılar.

9 Eylül Pazartesi, gün boyunca sendika yönetimi ve temsilciler görüşme yaptılar. Patronun Cumartesi günü için verdiği görüşmenin en kısa zamana çekilmesi yönlü karar alındı. İşçilerin bir an önce görüşmenin gerçekleşmesi gerektiği, belirsizliğin sürmesi durumunda Feniş’in holding binasına gideceklerini açıklamaları üzerine patron sendikanın genel merkezi ile görüşmek istediğini söylemişti. İşçi temsilcilerinin ve işçilerin dışında bırakıldığı herhangi bir görüşmenin kabul edilmeyeceğini söyleyen işçiler, fabrikada görüşmenin yapılmasını istediler.

Patron 9 Eylül Pazartesi itibariyle işçilerin işine son verdiğine dair çıkışları hazırlatmıştı. 10 Eylül’de de işçilere işten çıkartıldıkları ifade edildi. İşçiler herhangi bir kağıdı imzalamayacaklarını söylediler. Feniş işçileri 2 aylık maaşlarını, 1 yıllık zam farklarını ve tazminatlarını almak için fabrikayı işgal ederek eylemlerini sürdürdüler.

Fabrikanın birçok yerine “İşçiyiz, güçlüyüz, kazanacağız!”, “Bu fabrikada direniş var!” pankartlarını ve “Feniş işçileri kazanacak!”, “Yaşasın işçilerin kardeşliği!” dövizlerini asan, sloganlarla bekleyen işçiler haklarını alana kadar mücadelelerini sürdürmekte kararlı olduklarını ifade ettiler.

Feniş işçileri E-5’i trafiğe kapattılar.

11 Eylül günü patronla bir görüşme yapan işçiler, haklarının ödenmesini, taleplerinin karşılanmasını istediler. Feniş sermayedarı ise, işçilerin alacaklarını karşılayamayacağını ifade etti. Bunun üzerine işçiler eylemliliklere başladılar.

İşçiler saat 20.30 sıralarında E-5 karayolunun çift şeridini trafiğe kapatarak tepkilerini dile getirdiler. Yarım saat sürdükleri eylemlerinde haklarının karşılanmamasını protesto ettiler.

İşçiler eylemlerinin ardından fabrika içerisine geri döndüler. İşçilerin eylemini haber alan Gebze Dayanışması bileşenleri fabrikaya gelerek destek oldular. İşçiler eylemlerinin süreceğini dile getirdi. Bu sırada fabrikaya gelerek bir konuşma yapan ve Ankara’ya giderek Feniş işçilerinin sorununu meclise taşıyacağını belirten Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Cengiz Gül’e, işçiler tepki gösterdiler.

İşçiler eylem boyunca “Her yer Feniş her yer direniş!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!” sloganları attılar.

Kızıl Bayrak / Gebze

 

 

 

 

İşçiler “esnek çalışmayı” tartıştı

 

Kayseri’de işçileri bilgilendirmeye yönelik planlanan toplantıların sonuncusu gerçekleştirildi.

Daha önce sınıf devrimcileri işçi sınıfına yönelik saldırıların kapsam ve niteliği konusunda bilinç açıklığı sağlamak için bir dizi bilgilendirme toplantısı yapmış, Ulusal İstihdam Stratejisi, kıdem tazminatı fonu, iş cinayetleri saldırılarının kapsam ve niteliği ile mücadelenin sorunlarını ortaya koymuşlardı. İşçiler de bu toplantılarda görüşlerini dile getirmişlerdi.

Bilgilendirme toplantılarının sonuncusu 8 Eylül Pazar günü Kayseri İşçilerin Birliği Derneği’nde gerçekleştirildi. Toplantıda esnek çalışma saldırısının kapsamı ve niteliği, Kayseri’de esnek çalışmanın vardığı nokta ve esnek çalışmanın işçilerin yaşamına etkileri ele alındı. Toplantıda işçiler de görüşlerini ortaya koydular.

Esnek çalışma ile ilgili sunumu bir öncü işçi yaptı. Sunumu yapan işçi konuşmasının başında 2003 yılında çıkarılan İş Kanunu’nun patronlara çalışma saatlerini iki aylık bir süreye eşitsiz olarak yayma hakkı verdiğini belirtti. “Dolayısıyla bir işçi, haftalık ortalama çalışma süresi, haftada 45 saatlik normal çalışma süresini aşmadığı takdirde, fazla mesai ödemesi almadan iki aylık bir dönem boyunca haftada azami 66 saat çalışabilir” dedi.

Esnek çalışmanın patronlar tarafından işçileri durmaksızın ve mesai ücreti ödemeksizin sömürebilmesi için kullanıldığını ifade eden işçi, bu duruma dair örnekler verdi. Esnek çalışma saati uygulama çeşitlerinin ayrıntılı dökümünü yaptı. Patronların esnek çalışmayı çok sevdiklerini belirterek şunları söyledi: “Patronlar, işgücünün esnek kullanımı adı altında, iş yoğunluğunun olduğu saatlerde daha fazla işçi çalıştırarak olası fazla mesai yükünden de kurtulmayı hedeflemektedirler. Çalışma sürelerindeki bu esneme iş yasasında belirtilen çalışma sürelerinin tam ihlali ve kuralsızlaştırmayı getirmektedir. İşçiler çok çeşitli vardiya sistemlerinde ve muazzam bir tempoda çalışmaya zorlanmaktadırlar. Daha az işçiyle daha çok iş mantığıyla da beslenen bu uygulama ile işçilerin posası çıkarılmaktadır.”

Türkiye’de esnek çalışma biçimlerinden bahseden işçi konuşmasının devamında şunları ifade etti: “Türkiye’de uygulamaya konulan 4-B/C gibi çalışma biçimleri de esnek çalışma ve ücretlendirmeyi içinde barındıran yeni saldırı şekilleri olarak yaygınlaşmaktadır. Esnek çalışma biçimlerinden çağrı üzerine çalışma ve evde çalışma da güvencesiz çalıştırma biçimleridir. Çağrı üzerine çalışmada haftalık 20 saat ve bunun üzerinden sosyal güvence öngörülmektedir. Son dönemlerde gittikçe yaygınlaşan evde çalışma sistemi ise tamamen sosyal güvence dışı bir çalışma sistemidir.”

Yaklaşık 3 saat süren toplantının ikinci bölümünde işçiler görüşlerini dile getirdiler.

Kızıl Bayrak / Kayseri

 
§