7 Eylül 2018
Sayı: KB 2018/33

Sermaye devletinin kriz dönemine hazırlığı: Daha fazla baskı ve zorbalık!
Sermaye partilerinin krize çözümü ‘sürdürülebilir kapitalizm’dir
Aynı gemide değiliz!
Her şeye zam, yağmaya devam!
Eğitimde tasarrufa, itibarda israfa devam!
Enflasyon Ağustos’ta yüzde 18’e dayandı
Cumartesi Anneleri’nin eylemine 700. haftasında yasak ve saldırı
Rant için insan sağlığı hiçe sayılıyor
“Patronlar dövizin artmasını fırsata çeviriyor”
Ekonomik kriz ve kadınlar
Kriz, sınıf ve program
Trakya’dan işçiler ekonomik kriz üzerine yazdı
MMK Metalurji patronu ve Çelik-İş krizin faturasını işçiye kesti!
İşsizlik fonunun yağmalanmasına izin verme!
4 yıl aradan sonra Greif işgaline dava
Türkan Albayrak: İşe direnerek geri dönen işçi istemiyorlar!
İdlib; yeni bir gerilim ve çatışma alanı
Almanya Erdoğan’ı karşılamaya hazırlanıyor
12 Eylül darbesi, bir ‘ekonomik yapılanma’ projesidir!
Proleter sanatın emekçisi; Yılmaz Güney!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Cumartesi Anneleri’nin eylemine 700. haftasında yasak ve saldırı

 

Baskı ve yasakta sınır tanımayan AKP iktidarı, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini öğrenebilmek ve faillerinin cezalandırılması için 23 yıldır Galatasaray Meydanı’nda mücadele eden Cumartesi Anneleri’nin/insanlarının eylemini 700. haftasıyla birlikte yasakladı. 25 Eylül’deki 700. haftasında kayıp yakınlarıyla dayanışmak için dünyanın birçok yerinde eşzamanlı eylemler gerçekleştirilirken Galatasaray Meydanı’ndaki eylem ise yasaklandı. Polis saldırısıyla onlarca kişi darp edilerek gözaltına alındı.

Kitlesel bir katılımın olacağı eylem için meydandaki hazırlıklara erken saatlerde başlayan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon üyeleri, İçişleri Bakanlığı’nın eylemi yasakladığı gerekçesiyle engellenmek istendi. Bakanlığın HDP başta olmak üzere siyasi partilerin alana yaptığı çağrıları bahane ederek “terör”, “güvenliğinizi alamayız”, “provokasyon” vb. gerekçelerle eylemi yasaklamasının ardından polis kayıp yakınlarına alanı boşaltmaları dayatmasında bulundu. Ancak bu yasak ve polisin saldırı tehditlerine karşın meşru olan eylemlerini yapmakta kararlılık gösteren kayıp yakınları, polis saldırısıyla ters kelepçe yapılarak gözaltına alındı. Gözaltılar, uzun bir süre gözaltı aracında kelepçeli olarak bekletildikten sonra alandan götürüldü.

Bu sırada çevrede toplananlar yasak kararını ve gözaltı saldırısını protesto etti. Taksim’deki çevik kuvvet ve TOMA’larla gerçekleştirilen polis ablukasına rağmen “Anaların öfkesi katilleri boğacak!”, “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Faşizme karşı omuz omuza!” sloganlarını haykıran kitle İstiklal Caddesi üzerinde toplandı. Galatasaray Meydanı’nın her iki yanında da eylem için toplanan kitle defalarca polis saldırısıyla karşılaşsa da tekrardan toplanarak saatlerce eylemi sürdürdü. Tazyikli su ve plastik mermilerle gerçekleşen saldırılarda onlarca kişi gözaltına alındı.

İlk saldırının ardından, aralarında milletvekillerinin bulunduğu bir kitle Galatasaray Meydanı’na geçerek saldırıya karşın burada oturma eylemi gerçekleştirdi.

“Yine Galatasaray’da olacağız!”

Kitle İstiklal Caddesi üzerinde toplanma ısrarını defalarca sürdürürken tekrar tekrar gerçekleştirilen polis saldırılarında gözaltılar sürdü. Basın emekçileri de polisin engelleme ve darp saldırılarına maruz kaldı. Kayıp yakınlarının ve destekçilerinin girdiği Hazzo Pulo Pasajı’nı da basan polis kafelerde oturanları gaza boğdu.

Uzun süren eylemin sonunda kayıp yakınlarından İrfan Bilgin İstiklal Caddesi üzerindeki kitleye kısa bir açıklama yaptı. Bilgin, gözaltına alınan 50’ye yakın kişinin sağlık kontrolünün ardından serbest bırakılacağını belirtti. Yasağa tepki göstererek haftaya yine Galatasaray Meydanı’nda olacaklarını vurguladı ve eylemi sonlandırma çağrısı yaptı. Gözaltına alınanlar geç saatlerde serbest bırakıldılar.

701. hafta eylemi polis barikatı önünde yapıldı

Cumartesi Anneleri, 1 Eylül’deki 701. hafta eylemi için İHD İstanbul Şubesi’nde toplanırken; polisler de Galatasaray Meydanı’nı bariyerlerle tamamen kapatarak İstiklal Caddesi’ni de çevik kuvvet ve TOMA’larla ablukaya aldı.

Çok sayıda kişi İHD önünde toplanırken en önde kayıp yakınları olmak üzere Galatasaray Meydanı’na doğru yürüyüşe geçildi. Ancak Büyükparmakkapı Sokak üzerinde barikat kuran polis eylemin yasak olduğunu söyleyerek saldırı tehditleri savurdu.

Yapılan görüşmelerde yasağın hukuki ve meşru olmadığı belirtilirken barikat önünde oturma eylemine geçildi.

“701 haftadır eksilemeyen yasımız, bitmeyen bekleyişimiz...”

Ardından haftanın basın metnini gözaltında katledilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak okudu. Açıklama şu ifadelerle başladı:

701 haftadır kayıplarımızın akıbeti açıklanmadığı için, mezar yerleri gizlendiği için, suçlular bilinmelerine rağmen cezalandırılmadıkları için Galatasaray’dayız.

701 haftadır hak talep edenlere yönelmiş her türden şiddeti  bertaraf etmekle ve adaleti sağlamakla görevli olan devletin, kendi  yarattığı inkar, baskı ve şiddet ortamında hukuka, hakikate ve adalete ulaşamadığımız için Galatasaray’dayız. 701 haftadır eksilemeyen yasımız, bitmeyen bekleyişimiz, tükenmeyen umudumuz, solmayan karanfillerimizle meydanlardayız.”

Açıklamanın devamında ise 20 Ağustos 1992 tarihinde Cizre’de resmi polisler tarafından gözaltına alınan ancak tanıklara rağmen gözaltına alındığı reddedilen Mehmet Ertak’ın akıbeti soruldu. Polisin saldırı tehdidi altında yapılan açıklamanın ardından eylem sonlandırıldı.

Yasak saldırısı nedeniyle hasta tutsaklar için yapılan F Oturması eyleminin 336.’sı da gerekleştirilmezken İHD önünde yapılan kısa bilgilendirmede; İHD olarak yapacakları değerlendirmeye göre eylemlerin önümüzdeki seyrinin kararlaştırılacağı belirtilerek yasak saldırısı teşhir edildi.

Taksim’de bütün eylemler yasaklandı

Daha sonrasında ise İstiklal Caddesi’ndeki bütün eylemler yasaklanırken KESK’in 1 Eylül’de OHAL ve KHK saldırısına karşı Tünel Meydanı’nda yapacağı basın açıklamasına saldıran polis 4 kişiyi gözaltına aldı. Hemen sonrasında “Dünya Barış Günü” vesilesiyle İHD’nin yapacağı “Barış zinciri” eylemi de polis tarafından engellendi.

Yakınlarını iş cinayetinde kaybeden Adalet Arayan İşçi Aileleri’nin 2 Eylül’de Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştireceği 75. Vicdan ve Adalet Nöbeti de yasa kkararına takıldı.

Diyarbakır’da da yasak

Diyarbakır’da kayıp yakınları ve İHD üyelerinin Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde 1 Eylül’de düzenleyeceği 499. oturma eylemi de Diyarbakır Valiliği kararıyla yasaklandı.

Valilik açıklamasında “‘Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın’ etkinliği ve aynı konunun devamı niteliğindeki diğer basın açıklaması, oturma eylemi, toplantı vb. her türlü eylem ve etkinliğin yasaklanması” ifadeleri yer aldı.

 

 

 

 

Cumartesi!

 

Gözlerinde gömülü kayıplar,
başlarında beyaz yazma,
ellerinde hep bir resim…
Arjantin’de günlerden Perşembe,
burada günlerden Cumartesi’dir.
Ve hep yürürlüktedir;
“Gece ve Sis Kararnamesi!”

*

Kapısı hep açık bırakılan evde,
duvarda bir resim
yürekte bir sızıdır,
hiç gelmeyecek olan.

Ardından son kez bakılmış,
saçları son kez okşanmıştır.

Elinde gül yüzünün rengi,
kulağında “hoşça kal anne” sesi,
odalarda ayak izleri kalmıştır.
Eski elbiselere sinmiştir evlat kokusu.

Ellerindeki resimleri bastırınca göğüslerine,
hatıralar büyür koyunlarında.

Yorgun ve yaşlı yüzlerinde
acıların yıllandığı
derin bir çizgidir zaman.
Onlardan geriye bir vasiyet kalır;
“çocuklarımın kemikleriyle gömün beni!”

*

Gözlerinde gömülü kayıplar...
Sen görmeden geçme!
Başlarında beyaz yazma…
Yaşananları kimse yazmazsa bile
sen yazmadan geçme!
Ellerinde hep bir resim…
Onlar bulamazsa bile
sen aramaktan vazgeçme.

H. Eylül