13 Aralık 2019
Sayı: KB 2019/46

İnsanca bir yaşam sosyalizmde!
Libya’daki kukla hükümetle anlaşmadan zafer çıkar mı?
IMF’nin kuruluşu ve Türkiye ile ilişkisi
Dinsel gericilikle uyuşturulmuş işçi ve emekçiler
Asgari ücret zam görüşmeleri ve ötesi
Asgari sınırları aşan bir asgari ücret talebi
Türk-İş 23. Olağan Genel Kurulu üzerine
“Göstermelik eylemler değil, kazanana kadar grev!”
DEV TEKSTİL Aralık Ayı Genişletilmiş MYK Toplantısı gerçekleşti
DİSK Tekstil ihanetlerine bir yenisini ekledi!
Tarihsel çağ ve yeni tarihsel dönem- 1 - H. Fırat
Fransa’da genel grevin karnesi
NATO’nun 70. yıl zirvesi
Enternasyonal Emekçi Kadın Komisyonu’nun Trier gezisi
Otomotiv sektöründe küresel işçi kıyımı artarak sürüyor
Metal işkolunda kadın işçilerin durumu, sorunları ve talepleri
‘Özgürlüğümüz ve geleceğimiz için Eğitim Hakkı Çalıştayı’ gerçekleşti
Genç bir komünist: Erdal Eren
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“Göstermelik eylemler değil, kazanana kadar grev!”

 

MESS fabrikalarında 150 bin metal işçisini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmeleri arabulucu sürecinde devam ederken, 11 Aralık sabahı Türk Metal ve Birleşik Metal-İş üyesi işçiler eylemler yaptı.

Türk Metal’in örgütlü olduğu fabrikalardan birçoğunda işçilerin eylemlerden haberi olmadığı yansırken, eylemlerin adeta göstermelik yapılması dikkat çekti. Eylemlere işçiler bir yandan katılırken bir yandan da eleştirilerini dile getiriyorlar.

Eylemlerle ilgili açıklama yapan Metal İşçileri Birliği (MİB) “Göstermelik eylemler değil, kazanana kadar grev!” çağrısı yaptı. Açıklamada, eylemlerin göstermelik olduğuna işaret edilerek önden hiçbir hazırlığın olmadığı, tepeden alınma kararlar ile taban iradesinin hiçe sayıldığı, bir fabrikadan işçinin haberinin ya son dakika olduğu ya da hiç olmadığı, MESS’in şimdiye kadar TİS masasında elinin güçlendiği ifade edildi.

“Bundan sonra ne yapmalı?”

Açıklamada “Bundan sonra ne yapmalı” denilerek şu noktalar vurgulandı:

* Bir an önce bütün fabrikalarda işçiler yan yana gelmeyi başarmalı, komiteler kurulmalıdır!

* TM’ye olan derin güvensizliğe rağmen eylemlerde inisiyatif ele alınmalı, temsilcilere bu süreç bırakılmamalıdır!

* Temsilciler karşısında sözcüler seçilmeli, temsiliyet ve eylem inisiyatifi seçilen işçilere (komiteye) bırakılmalıdır,

* Zamanı geçmiş eylemlerle vakit kaybetmeden grev hazırlığı başlamalıdır,

* Kazanana kadar grev denmelidir!

“Kölelik sözleşmesine karşı işgal, grev, direniş!”

MİB’in “Kölelik sözleşmesine karşı işgal, grev, direniş!” başlıklı açıklamasında, MESS’in tüm imkanlarını kullanacağı, AKP iktidarını ve uzlaşmacı sendikacılık anlayışını arkasına alacağı ifade edilerek şu ifadelere yer verildi:

TM ve BMİS uyuşmazlık zaptı sonrası eylemlere başladı. MESS, iktidarı ve uzlaşmazcı sendikacılık anlayışını arkasına alarak kölelik şartlarında bir sözleşme için tüm imkanlarını kullanacaktır.

Bu süreç kapalı kapılar ardında sendikalar arası protokol imzalamaya benzemez. Önemli olan işçiyi tabanda, eylemde, mücadelede ve direnişte birleştirmektir.

Yapılması gereken 150 bin metal işçisinin, kölelik sözleşmesine karşı ortak bir mücadelede kader birliğini sağlamaktır. Ve bunla birlikte GREV silahını topyekün aynı anda kullanarak MESS’i güçsüz bırakmaktır.

Burada iş, öncü devrimci metal işçilerine düşmektedir. Göstermelik, patronlara yaptırımı olmayan eylemler yerine sonuç alıcı etkili eylemler ile adım adım GREV’i örmek için adım atılmalıdır.

Metal işçisi tabanda birliğini sağlar ve fiili-meşru eylemlere hazırlık yaparsa kazanır. Aksi halde satış çok yakındır.”

 

 

 

 

 

Trelleborg’da grev başladı

 

Trelleborg fabrikasında TİS görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine işçiler 10 Aralık’ta greve başladı.

Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Trelleborg fabrikasında toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerinden bir sonuç çıkmaması üzerine Petrol-İş sendikası grev kararı aldı. Karar doğrultusunda greve başlayan işçiler, sabah erken saatlerde fabrikanın önüne geldi.

İşçiler fabrikanın girişine “Bu iş yerinde grev vardır” yazılı pankart astı.

 

 

 

 

Üsküdar Belediyesi işçileri eylemlerini sonlandırdı

 

AKP’li Üsküdar Belediyesi’nde, 23 Ağustos’ta 100’ün üzerinde işçi işten atıldı. İşten atılmalarının ardından eylemlere başlayan işçiler, 12. Haftasında (10 Aralık) yaptıkları basın açıklaması ile direnişi sonlandırdılar.

Açıklamada konuşan işçiler neden işten çıkarıldıklarına ilişkin hala bir açıklama alamadıklarını belirtirken, işçilerin sessiz sedasız işten çıkacaklarını düşündüklerini ancak yanıldıklarını ifade ettiler. İşçiler belediyenin ve AKP’nin ne kadar işi varsa hepsini yaptıklarını, seçim mitinglerinden, AKP adına çalışma yapmaya kiminin gönüllü, kiminin istemese de zorla götürüldüklerini, belirttiler. “İşçiler bugün somut bir kazanım elde edememiş olsak da biz kazandık, onlar elbet bir gün kaybedecekler diyerek” bugün son açıklama ile eylemlerini bitirdiklerini ifade ettiler.

Üsküdar Belediyesi işçilerine Ataşehir Belediyesi direnişçileri de desteğe geldi. Direnişçi Melike Şahin 63. gündür Ataşehir Belediyesi önünde direndiklerini ve işe geri dönene kadar devam edeceğini belirtti. “Bu bir sermaye sorunudur, AKP’si muhalefet partisi sorunu değildir. Bunun örneklerini direnişlerden Aliağa, Aydın, Mahir Kılıç’tan biliyoruz. Nerede bir hak arama mücadelesi varsa onları kapının önüne koymak için uğraşıyorlar. Ben inanıyorum ki direnenler kazanacak, direnişçi işçiler kazanacak” diye açıklamasını sonlandırdı.

İşçiyiz.biz Koordinasyonu adına yapılan konuşmada da “Bugün basın açıklaması ile direnişi sonlandırmış olabiliriz, ancak bu mücadelenin bittiği anlamına gelmeyecektir” denerek katılan ve destek veren kurumlara, basına teşekkür ederek edildi.

Açıklamaya Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL) ve Umut-Sen de destek verdi.