4 Eylül 2020
Sayı: KB 2020/Özel-12

Yıkım politikalarına karşı örgütlü mücadele!
Libya’daki son gelişmeler ve Türkiye
Barolar yine iktidarın hedefinde
Salgın değil, asıl tehlike kapitalizm!
Bakanların şirketleri servetlerini katladı
Barış Atay’a saldırı ve devrimci sorumluluk
“Doğamızı ve tarihimizi kurtaralım”
Sosyal medya yine AKP iktidarının hedefinde
Yusufeli Barajı’nda yaşananlar…
Dardanel’de rekor büyüme
150 yılın aynasında devrim reform diyalektiği
ABD’de Cumhuriyetçi Parti kongresi
‘Mississippi Yanıyor’ ve ‘nefes alamıyorum’
Doğu Avrupa solu ve Belarus’taki gelişmeler
IG Metall’in önerisi ve gerçekler
Soluduğumuz zehirli hava: Kapitalizm
Dünyada eylem ve protestolar
“Gerçek yaşamda seyirci yoktur”
Proleter sanatın yorulmaz savaşçısı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Köle kampına dönen Dardanel’de
rekor büyüme

 

Salgın hızla yayılmaya devam ederken, işçi ve emekçiler ağır çalışma koşullarına mahkûm ediliyorlar. Koronavirüsün tespit edildiği fabrikalarda işsizlik ve açlıkla tehdit edilerek çalışmaya zorlanan işçiler, pandemi günlerinde adeta ölümle baş başa bırakılıyor.

Öte yandan, işçilerin ölümle burun buruna çalıştırıldığı birçok fabrika 2020 yılının ilk yarısında elde ettikleri büyüme oranları ile dikkat çekiyor. Bu fabrikalardan biri de Dardanel. Dardanel sermayesinin 2020 yılının ilk yarısında cirosunu %96 arttırdığı belirtiliyor.

Fabrikada koronovirüs tespit edilmesine rağmen üretime ara vermeyen Dardanel, İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nun kararıyla işçileri öğrenci yurtlarına yerleştirmiş ve işçiler servislerle fabrikaya götürülmüştü. Karara karşı çıkan işçilere para cezası uygulanacağı ve kolluk kuvvetlerince fabrikaya getirileceği de işçilere bildirilmişti.

“Kapalı devre” çalışma sistemi ile kurulan kölelik kampının “meyvelerini” ise Dardanel patronu topladı. İşçileri ölüm pahasına çalıştıran Dardanel, 2020 yılının ilk yarısında rekor büyüme oranları açıkladı. Geçtiğimiz yılın ilk yarısına göre cirosunu %96 arttırarak 462 milyon TL’ye taşıyan şirket, net kâr olarak 115,8 milyon TL’yi kasasına koydu. Geçtiğimiz yıl ilk yarıyı 6 milyon TL’lik zarar ile kapatmıştı. Bu rakamlarla Dardanel pandemi döneminde tarihinin en yüksek büyüme oranını elde etti.

Dardanel için 2020 “tarihi yıl”

Dardanel İcra Kurulu Başkanı Mehmet Önen’in açıklamaları da ibret verici. Pandemi koşullarından ve işçilere dayatılan kölelik koşullarından söz etmeyen Önen, 2020 yılını cirolarındaki artış ve şirketin büyümesi açısından “tarihi bir yıl” olarak niteledi. Zira, Dardanel şirketinin tarihindeki en büyük büyüme 2020 yılı ilk yarısında gerçekleşmiş bulunuyor. İşçilerin çalışma kampına alındığı zaman diliminde bankalara olan borçlarını tek kalemde ödediklerini ifade eden Önen, “Bu borcu beş yıl içerisinde aylık taksitlerle ödeyebilirdik. Aslında vademiz de vardı. Ama onun yerine tek seferde ödeyip borçlarımızı kapattık.” dedi. Önen’in bu sözleri “aynı gemideyiz” yalanlarını bir kez daha su yüzüne çıkarırken Dardanel patronlarının büyüme uğruna işçilerin canını ve sağlığını tehlikeye attığını bir kez daha teyit etti.

İşçiler sayılardan ibaret

Önen sözlerine fabrikaya yaptıkları yatırımları sıralayarak devam etti. Ar-Ge yatırımlarına önem verdiklerini ve teknolojik alanda 15 milyonluk yatırım yaptıklarını ifade eden Önen, “Tüm bunları yaparken de aslında bu makinelere hayat veren insan gücünü de hiçbir zaman göz ardı etmedik” dedi. Önen›in bu sözlerle kast ettiği şeyin işçi sağlığı ve güvenliği olmadığı ise aşikar. Zira Önen sözlerine “Aynı dönemde çalışan sayımız 2 bine ulaştı” diyerek devam etti. Dardanel sermayesi için işçilerin sayılardan öte anlamı olmadığı bir kez daha görüldü.

Önen “Bu yıl sonu için ciro hedefimizi de 1 milyar TL olarak belirledik” diye ilan etti.

Bu hedefin Dardanel’de işçileri açısından ne anlama geldiği ise açık: Daha fazla sömürü, baskı ve kölelik dayatmaları.

 

 

 

 

 

Mersin Serbest Bölge’de
salgın yayılıyor

 

Covid-19 vakalarının gittikçe artmaya başladığı Mersin’de Serbest Bölge’de de sürekli yeni korona vakaları ortaya çıkıyor.

Yeterli önlemlerin alınmıyor olmasından kaynaklı artan bu vakalarla ilgili Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL) Çukurova Temsilciliği de sürekli olarak bu sorunları gündeme getirmek amaçlı açıklamalar yapıyor.

Sendika temsilciliği sadece şu son iki gün içinde birçok işçinin kendilerine başvurduğunu dile getirerek Mersin Serbest Bölge’deki fabrikalarda yaşananlara ilişkin açıklama yaptı.

Temmuz ayının başında Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenledikleri basın toplantısıyla önlem alınmamasının, tedbirlerin alınıyormuş gibi gösterilmesinin nelere yol açabileceğine dikkat çeken DEV TEKSTİL Çukurova Temsilciliği, açıklamada şunları dile getirdi:

“Mersin’in Gaziantep olabileceği riskine dikkat çekmiştik. Ne yazık ki devam eden süreçte bu istenmeyen vehametin yaşandığına tanık oluyoruz. Bizlere sürekli Mersin Serbest Bölge’den alınmayan önlemlerle sürekli şikayetler gelmektedir. Yaptığımız açıklamalarla ve ilgili devlet kurumlarına da ileterek bu sorunlara dikkat çekmeye çalışıyor, önlem alınması çağrısı yapıyoruz. Yaptığımız bu duyurular ve şikayetlerin ardından bazı denetimler yapıldığını da görmekteyiz. Bu denetimler bize gerek mail yoluyla bildirilmekte, gerekte İl Sağlık Müdürlüğü tarafından verilen dosyalarla iletilmektedir.

Fakat bu denetimlerin ardından bir süre sonra firmalarda olağan işleyişin sürdüğünü öğrenmekteyiz. Sendika üyelerimiz, çalışan işçiler sağlıklarından olma endişesi ile yardım çağrıları yapmaktadır.

Örneğin Lale Tekstil’de virüs vakaları ortaya çıkmış ve daha iki gün önce Emirhan Kezer’i bu yüzden kaybetmiştik. Bu işçi kardeşimiz astım hastasıydı. Ancak riskli grupta olmasına rağmen çalışmak zorunda kaldığı için covid 19 nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Bu kaybımız riskli grupta olanların neden ücretli izne ayrılmaları gerektiğini bir kez daha göstermiştir. Lale Tekstil karantina kapsamında üretimine geçen cumartesi ara vermişti. Ancak bu çok geçtir. Çünkü cumartesi gününe kadar, yani virüs vakaları ortaya çıktığında, işçiler test yaptırmaya başladığında bile hala çalıştırılan işçiler vardı. Bu işçilerde şimdi hastanede karantina altındalar. Zaten Emirhan Kezer’i de bu süre zarfında kaybettik. Ancak Cumartesi günü üretime ara vermiş olan firmanın gelen bilgilere göre planlama ve kumaş deposu açıktır. Hala onlarca firmaya iş verilmekte ve bu firmaların işçileri oraya girip çıkmaktadır.

Firmada karantina uygulandıysa üretimin nasıl yapıldığı merak konusudur. Karantina kısmi olarak verilmişse o kısımda üretim yapılamaz. Bunlardan hangisi Lale Tekstil için geçerlidir? Firmanın hangi kapsamda karantina tedbirleri aldığı, çalışan işçilerin karantinada olması gereken işçiler olup olmadığı, orası ile iş nedeniyle temasta olan işçilerin kaygısını arttırmaktadır.

Yine Starline Konfeksiyon’da 1 ay önce firmada korona çıkmış, yaklaşık 30 işçi covid 19 nedeniyle karantinaya alınmış, bu süre geçtikten sonra çalışmaya başlamışlardır. İşçiler şimdi hiçbir tedbir alınmadan çalıştırıldıklarını söylemektedir. İlk günlerde bir iki gün ateş ölçülüp maske verilmiş, sonra bu da bir daha yapılmamıştır. Korkarak çalıştıklarını söyleyen işçiler sosyal mesafe olmadığını, yemekhane de yemek yenilecek yer bulunmadığını, tüm işçilerin iç içe yemek yediğini söylemektedir.

Palmiye Tekstil’de ise işçiler ölmeden önce önlem alınmasını istemektedir. Atölyede her geçen gün vaka artışı olduğunu söyleyen işçiler son olarak üç arkadaşlarının testinin pozitif çıktığını, birinin durumunun ağır olduğunu söylemektedir. Yetkililere seslenen işçiler ‘ara tatil vermek için illa bir arkadaşımızı kaybetmiş olmak mı gerekiyor’ diye sormaktadır. Son günlerde Mersin Serbest Bölge’de korona vakalarının artması nedeniyle acil önlemler alınması çağrısını bir kez daha yapıyoruz. Bu saydıklarımız son 24 saatin ortaya çıkardıklarıdır. Acil talebimiz virüs çıkan firmalarda 14 günlük karantina tedbirlerinin derhal uygulanmasıdır.”

Kızıl Bayrak / Mersin