İçindekiler:

2 Temmuz 2021
Sayı: KB 2021/Özel-25

Çıkış yolu sosyal mücadele!
“Reis” paçayı kurtaracak mı?
Uyuşturucuda AKP-MHP güvencesi
Şeriatçı dayatmalar artıyor
Varlık Barışı Yasası ile kara para aklama
İstanbul Sözleşmesi için kadınlar sokakta
Kanal İstanbul’a geçit vermeyelim
Yarattıkları enkazı devrimle temizleyeceğiz
Sinbo direnişçisinden zincirleme eylemi
İnşaat sektöründe yaşanan iş kazaları
Devlet, devletin biçimleri ve cumhuriyet... - V. İ. Lenin
Çin Komünist Partisi 100. yılını kutladı
Düsseldorf’ta kitlesel ve militan eylem
Savaş, ölüm ve açlık üçgeninde Suriye
İran seçimlerinin ardından
Berlin Konferansı’nın yarattığı illüzyon
Kazanmaya olan inancın eylemi: Derby işgali
Sivas Katliamı insanlık suçudur!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Kazanmaya olan inancın eylemi:
Derby işgali

 

İşçi sınıfının tarihi zafer ve yenilgilerle doludur. Bunların önemli örneklerinden biri de kazanımla sonuçlanmış bir eylem olan Derby işgalidir. Derby işgali, işçi sınıfının mücadele sahnesine yeni yeni çıkmaya başladığı 1960’lı yılların sonuna doğru, 4 Temmuz 1968’de başladı.

Derby fabrikası, Türk-İş’e bağlı Lastik-İş sendikasının örgütlü olduğu bir fabrikaydı. Bu sendika ‘67 yılında Türk-İş bünyesinden kopup DİSK’i kuran sendikalar arasında yer almıştı. Patronların safında yer alan Türk-İş bunu hazmedemedi. DİSK’e karşı zafer kazanmak için aynı işkolunda Kauçuk-İş’i kurarak, Derby işçilerini kendi bünyesinde toplamaya başladı. Hatta sendikayı Derby’de çalışan beyaz yakalılar ile kurdu ve patron güdümlü bir sendika olduğu için hızlı bir şekilde işçileri örgütleyerek, çoğunluğu elde edip, yetkiyi aldı. Yetkiyi alır almaz hızlı bir şekilde toplu iş sözleşmesini imzalamak üzere Derby patronu ile 4 Temmuz tarihinde masaya oturdu. Fakat Derby işçileri bu oyuna karşı en başından itibaren hazırlıklıydılar.

Yasalara takılmayan fiili-meşru mücadele

Derby işçileri düzenin yasalarına göre değil, sınıf mücadelesinin yasalarına göre hareket ettiler. İşbirlikçi, patron yanlısı sendikayı tanımadılar ve özel mülkiyetin kalbi olan fabrikayı işgal ettiler. Derby işçisinin bu eylemi, yetkiyi Kauçuk-İş’e veren Yargıtay’a adeta “Burada yetkili olan sendikaya sen karar veremezsin, biz veririz” yanıtıdır. Türk-İş bünyesinde kurulan Kauçuk-İş’in patron ile görüşme yapacağı 4 Temmuz günü işçilerin işgal eylemi özel mülkiyete indirilen bir darbe olarak hayata geçmiştir. Bu eylem karşısında ilk önce sermaye devletinin polisleri devreye girmiştir. Fakat bu işe yaramayınca patron geri adım atmak zorunda kalmıştır.

Bu gelişmelerin ardından patron, işçilerin fabrikada referandum yapılması talebini kabul etmek zorunda kalmış ve yapılan referandum sonucunda işçiler ezici bir çoğunlukla Lastik-İş’i seçmiştir. Derby işçisi bir kez daha düzenin yasal kararlarını değil, kendi kararlarını hayata geçirmiş, mahkeme kararını buruşturup çöpe atmıştır adeta.

Bunun sonucunda patron teslim bayraklarını çekmiş, işçilerin talepleri doğrultusunda Lastik-İş ile protokol imzalamıştır. Derby işgali böylelikle Türkiye sınıf hareketi tarihinin sayfalarında muzaffer bir sınıf eylemi olarak yer almaya hak kazanmıştır.

Sınıfın onurlu öncüsü: Kuas

Bu tarihi eylemi anarken işçi sınıfının onurlu önderi Rıza Kuas’ı anmamak olmaz. Rıza Kuas işçi sınıfının içinde önderleşen ve onun onurlu eyleminin tüm yükünü ömrünce omuzlayan bir işçidir. Döneminin işçi hareketinin ruhunu yaşatan ve onunla yaşayan bir önder olarak, işçi eylemlerine çeşitli yaratıcı biçimler ile yön veren, eylemlerin önünü açan biridir. Sadece işçilerin ekonomik çıkarları için değil, işçilerin haysiyetini ilgilendiren haklar (örneğin fabrika giriş çıkışlarında üst aratılmaması gibi) için de mücadele eden bir işçi önderi olarak mücadele tarihine geçmiştir.

Dünümüz, bugünümüz, yarınımız…

Tarihteki işçi sınıfı eylemlerini değerlendirirken, yaşananları sadece tarihsel birtakım gelişmeler olarak değerlendirmek kuşkusuz bir hata olur. Sınıf mücadelesindeki her gelişmeye, olaya ve olguya “Dünümüz, bugünümüz, yarınımız” diyalektiği üzerinden bakmak durumundayız.

Derby işgali ve onun öncüsü konumundaki Lastik-İş DİSK’in kurucu sendikalarından biridir. DİSK kurulduğu süreçte, patronların hizmetindeki Türk-İş bürokrasisine karşı etkin bir mücadele içerisinde deneyimler kazanmış, militan bir tutum içerisinde olmuştur. Fakat aynı sendikalar bugün yoğun bir şekilde bürokratik, uzlaşmacı sendikal anlayışların egemenliği altındadır. Dünümüzdeki fiili-meşru mücadele anlayışından aldığımız dersler, söz konusu sendikaların bugünkü bürokratik dönüşümlerine karşı vereceğimiz mücadelede bize yol göstermektedir. Ve yarınlara damgasını vuracak devrimci sınıf sendikacılığı konusunda da yolumuzu aydınlatmaktadır. İşçi sınıfı ancak Derby işçilerinin tuttuğu yolla, fiili-meşru mücadele yoluyla tarihte gerçek yerini alacaktır. Bugün bu yolu izleyenler Çelmer, Greif, Sinbo, SML Etiket vd. direnişlerin işçileridir.

F. Deniz

 

 

 

 

 

TPİ’de ücretsiz izin sonrası işçi kıyımı

 

TPİ fabrikalarında sermayedarın işçilere yönelik saldırıları devam ediyor. Toplu sözleşme sürecinde hükümeti arkasına alarak 4 bine yakın işçiyi sefalete sürükleyen sermayedarlar, işten atma yasağının kaldırılmasıyla birlikte çok sayıda işçiyi işten attı. 

Ücretsiz izne çıkarılan işçilerin büyük bölümünün işten çıkarıldığı öğrenildi. TPİ sermayedarları, hem sözleşme döneminde eyleme çıkan, sonuçları protesto eden işçileri cezalandırmış hem de kendine yük gördüğü, kronik hastalıkları olan işçiler işten atmış oldu. 20 işçi kronik rahatsızlığı olduğu için aylardır ücretsiz izindeydi. 

Petrokimya İşçileri Birliği, bu işten atmalarla birlikte TPİ sermayedarının kendine dikensiz gül bahçesi yaratmaya çalıştığına dikkat çekti. Telefonlarına mesaj atılarak iş akdinin feshedildiğini öğrenen işçilere, sendika yöneticilerinden kimsenin ulaşmadığı da aktarıldı.

TPİ’de yetkili sendika Petrol-İş’in İzmir şube yönetimi, TİS sürecinin sonunda işçilerin şiddetli tepkisiyle karşı karşıya kalmıştı.

TİS sürecinde işçilerin haklarına sahip çıkmayan sendika yönetimi, işten atılanlara da sahip çıkmayarak bir kez daha sermaye sınıfının yanında saf tuttuğunu göstermiş oldu.