Sendika ve odalardan ortak açıklama
Geçen hafta içinde DİSK ve KESK'e bağlı bazı sendikalarla TMMOB'a bağlı odalar yoğunlaşan özelleştirme saldırısıyla ilgili bir açıklama yayınladılar. Açıklamada özelleştirme saldırısının yol açacağı yıkımlar özetleniyor ve bu saldırıya karşı durulacağı ifade ediliyor.
KİT'lerin özelleştirilmesine “KİT'ler halkındır satılamaz” diye karşı çıkan, özelleştirmenin ne olduğunu bile doğru tanımlayamayan alışılmış bildiri ve açıklamalarla kıyaslandığında bu metnin bir dizi olumluluk ve ilerilik taşıdığını söylemek mümkün. Öte yandan imza sahiplerinin ağırlıklı bir bölümünün, bugüne kadar gücü ölçüsünde saldırılara karşı mücadele çabası gösteren, hiç değilse daha iyi niyetli ve samimi davranan örgütlülükler olduğu da açık. Örneğin yakın zamanda SES ve BES'te örgütlü emekçiler saldırılar karşısında bu türden bir mücadelenin taşıyıcısı oldular.
Bütün bu faktörleri de gözettiğimizde sözünü ettiğimiz ortak çağrının, konfederasyon yönetimlerinin kaleminden çıkan, dostlar alışverişte görsün demekten başka da hiçbir amaç taşımayan çağrılardan farklı olduğu, mücadelenin yükseltilmesine ilişkin iyi niyetli ve samimi bir çabanın ürünü olarak ortaya konulduğu görülüyor.
Mücadelede niyet ve samimiyet çok önemli. Fakat gerçek, kalıcı başarı için bunların yeterli olmadığı da açık. Sermayenin planlı programlı ve son derece sistemli saldırılarını sadece niyet ve samimiyetle püskürtmek mümkün değil. Mümkün olmayan bir diğer şey de geçmişte sendikalarla reformist çevrelerin kurduğu, tabandan kopuk “özelleştirme karşıtı platform” türü örgütlerle bu saldırıların püskürtülmesi. İşçi ve emekçilerin saldırılara karşı bir mücadele programı oluşturmaları, sonuç alıcı mücadele yöntemleri geliştirmeleri ve birleşik bir duruşu örgütleyebilmeleri gerekiyor. Mücadeleden yana olduklarını iddia eden sendika yönetimlerinin yapması gereken de, ellerindeki tüm imkanları işçi ve emekçilerin birleşik, militan ve siyasal mücadelesini yaratma çabalarını güçlendirmek için harcamak olmalıdır.
------------------------------------------------------------------------------------------
DİSK ve KESK'e bağlı bazı sendikalar ile TMMOB'ye bağlı odaların yaptığı ortak açıklama...
Çağrımızdır!
Özelleştirme saldırılarını durdurabiliriz!
Küresel sermayenin uluslararası örgütleri olan IMF ve Dünya Bankası talimatlarına tam anlamıyla teslim olan AKP iktidarı, kendisinden önceki hükümetleri kat kat aşan bir saldırı politikasıyla kamusal alanı talan etmek istiyor. Arkasına aldığı medyanın da desteğiyle tüm kamusal hizmetlerin piyasa koşullarına açılmasını ve devletin elindeki kurumların satılmasının zorunlu olduğunu halkımıza her türlü yöntemi kullanarak anlatıyor.
AKP iktidarı; Eğitim, Sağlık ve Sosyal Güvenlik, Enerji, İletişim, Ulaşım ve Kültür gibi en temel insani hakları sadece parası olanların kullanabileceği imtiyazlar haline getirmek için ardı ardına düzenlemeler yapmaya çalışıyor. Sosyal Güvenlik Sisteminin Yeniden Yapılandırılması adıyla sürdürülen yasal hazırlıkların gerçek amacının toplam büyüklüğü trilyonlarca doları bulan sağlık ve sosyal güvenlik gibi en temel kamusal hizmetleri özel sermayeye açarak halkımızı özel sermayenin insafına terketmek olduğu biliniyor.
Halkın ödediği vergilerle kurulan ve her biri ülkemizin en önemli kurumları olan TEKEL, PETKİM, TÜPRAŞ, TEDAŞ, TCDD, THY ve TELEKOM başta olmak üzere bir çok kurum özelleştirme saldırılarıyla karşı karşıya. Bu kurumların yaptığı hizmetler halkın tamamını ilgilendirirken, yarattığı istihdamın önemi ve oluşan katma değerin bütçeye katkısı herkesçe biliniyor. Altın yumurtlayan tavuk olan bu kurumlar, özel sermayeye kâr üstüne kâr sağlamak için haraç-mezat satılmak isteniyor.
Öncelikle bilinmesi gereken, bu uygulamaların sonucunda halkın tamamını ilgilendiren kamusal hizmetlerin parası olmayanlar tarafından satın alınamayacak olmasıdır. Ayrıca, bu kurumlarda çalışmakta olan yüzbinlerce emekçinin iş güvencesi de yok edilmektedir.
Bu sürece DUR diyebilmek için;
- Özelleştirme kapsamına alınan kurumlardaki emekçiler tarafından bir karşı duruşun acilen başlatılması,
- Halkımızın zaten zorlukla ulaşabildiği kamusal hizmetlerin, bu kurumların özelleştirilmesi sonucunda yalnızca olanağı olanların kullanabileceği bir imtiyaz haline geleceğinin bilinciyle kurumlara sahip çıkan emekçilere destek vermesi,
gerekmektedir.
Bizler; bu kurumlarda örgütlü işçi sendikaları, memur sendikaları ve meslek odaları olarak;
Ülkemize ve halkımıza dayatılan özelleştirme ve talan sürecine karşı sürdürülecek mücadelede 2005 yılı 1 Mayıs'ının ciddi bir başlangıç olması gerektiğine inanıyoruz.
Bu inançla kurumlarımıza sahip çıkacağımızı, halkımızın emeği ve ödediği vergilerle yaratılan kurumlarımızı özel sermayeye peşkeş çektirmeyeceğimizi, işimizi, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğini korumak için demokratik ve yasal her türlü hakkımızı kullanacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
28 Nisan 2005
DİSK BANK-SEN
DİSK GENEL-İŞ
KESK HABER-SEN
KESK BTS
KESK BES
KESK ESM
KESK KÜLTÜR SANAT-SEN
KESK SES
KESK TARIM ORKAM-SEN
KESK TÜM BEL-SEN
KESK YAPI YOL-SEN
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası
TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası
TMMOB Kimya Mühendisleri Odası
TMMOB Maden Mühendisleri Odası
TMMOB Makina Mühendisleri Odası
TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası |