30 Ekim 2009
Sayı: SİKB 2009/42

  Kızıl Bayrak'tan
  “Açılım süreci”nin
ölü doğma ihtimali güçleniyor…
  Hezeyana dönüşen “Kürt açılımı”
“Açılım” eşliğinde
devlet terörü sürüyor
25 Kasım uyarı grevine hazırlanalım!
25 Kasım’a doğru şube ve işyerlerinden yansıyanlar...
  Entes güncesinden...
  Kent AŞ işçileriyle dayanışma eylemlerinden...
  Sınıf hareketinden...
  Gençlik çalışmasının güncel sorunları
  Gençlikten...
  İşçilerle konuştuk...
  Honduras halkının cunta
karşıtı direnişi sürüyor!
  NATO Savunma Bakanları’nın Bratislava Toplantısı…
  Dünya işçi ve emekçi hareketinden
  Sermaye, meslek odalarını denetimi altına almak istiyor...
  EMO “Yetkin, Yetkili ve Uzman Mühendislik Kavram ve Uygulamaları Kurultayı” düzenledi
  “Demokratik Türkiye ulusu”
hakkında birkaç söz -I-
M. Can Yüce
  Hrant Dink davasında kontrgerilla hukuku
işlemeye devam ediyor…
  Hasta tutsaklara özgürlük!
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Entes güncesinden...

161. gün

IBM işçisi Nedim Akay’ın IBM önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasına katıldık. Mücadele etmemiz gereken, sermaye sınıfı ve onların istediği gibi bir örgütlenmeyi dayatan sendika ağaları ve sendikal bürokrasidir. Bunlar elbetteki birbirinden bağımsız değildir. Ve bizler var olan sendikalar içinde yer alarak bu sendikalara basınç uygulayarak ancak tabana dayalı sendikaları var edebiliriz. İşçiyi satan sendika ağalarının türemesinin önüne böyle geçebiliriz. O yüzden IBM işçisini destekliyorum.

Saat 15.00’te daha önce duyurusunu yaptığımız gibi Elektrik Mühendisleri Odası yönetimindekileri Entes direnişine sahip çıkmaya ve emekten yana seçim yapmaya çağırmak için EMO önünde basın açıklaması gerçekleştirdik. Eylem sonrası EMO Şube Müdürü ile bir toplantı alındı, somut taleplerimizi dile getirerek oradan ayrıldık.


163. gün

İşçi-Köylü gazetesi muhabiri benimle röportaj yaptı. Entes’in görülen 2. duruşmasından çıkan sonuçlar ve şahitlerin ifadeleri hakkında bilgi verdim. Ayrıca Entes’e dair gerçekleştirmeyi düşündüğümüz çalışmaları ve Direniş Platformu’nun son durumunu aktardım. (...)

Metal İşçileri Kurultay Hazırlık Komitesi olarak Entes’te toplandıktan sonra Sinter Metal işçilerini ziyarete gittik. Sinter işçileri ile kurultay üzerine konuştuk. Önümüzdeki günlerde de tekrar böyle bir toplantı gerçekleştireceğimizi söyledik.


164. gün

Sabiha Gökçen Havaalanı’nda çalışan, sendikalı oldukları için işten atılan ve direnişe geçen ISG işçilerinin Taksim Tramvay Durağı’nda gerçekleştirdiği basın açıklamasına katıldım. (...)

Eylem sonrası Esenyurt İşçi Kültür Evi’nde Emekçi Kadın Komisyonları’nca düzenlenen, direnişteki kadın işçileri konu alan toplantıya katıldım. Toplantıya DESA’da 352 gün direnen Emine Arslan, Esenyurt’ta pazarcılıkla geçimini sağlayan ve yerleri elinden alınan emekçiler vardı. Ben Entes sürecini, direnişe nasıl başladığımı anlattım. (...)

Önce size başka yer vereceğiz diyerek pazarcıları mevcut yerlerinden eden belediye başkanı daha sonra pazarcılardan, tezgah açabilmeleri için fazla para istiyor ve pazarcılar da bu parayı ödeyecek durumda olmadıkları için Pazar yerleri ellerinden alınmış oluyor. Direnişe başlamalarını hazmedemeyince de çeşitli yollara başvurarak yıldırmaya çalışıyor. Ama emekçilerin oldukça kararlı olması ve yılmaya niyetleri olmaması da tabii ki sevindirici bir durum.

Entes direnişçisi
Gülistan Kobatan

 

 


Kadın işçiler baş eğmiyor, direniyor....

 Direnişteki kadın işçiler yol gösteriyor

Esenyurt Emekçi Kadın Komisyonu “Direnişçi işçi kadınlar yol gösteriyor” şiarıyla 24 Ekim Cumartesi akşamı Esenyurt İşçi Kültür Evi’nde seminer düzenledi.

Seminer, DESA direnişçisi Emine Arslan, Entes direnişçisi Gülistan Kobatan ve Esenyurt’ta direnişteki pazar emekçisi Narin Gül Türkeli’nin katılımıyla gerçekleşti.

Seminer, Emekçi Kadın Komisyonu adına yapılan açılış konuşmasıyla başladı. Konuşmada işçi ve emekçi kadınların kapitalist sistemde maruz kaldığı çifte sömürüden bahsedildi. İşçi ve emekçi kadınların yaşadığı sorunlara değinilerek bu sorunlar karşısında kadın erkek el ele örgütlü mücadeleyi büyütme çağrısı yapıldı. Toplamında tüm işçi sınıfının bir parçası olan işçi kadınların kurtuluşunun da devrim ve sosyalizmde olduğu vurgulandı.

Entes direnişçisi Gülistan Kobatan konuşmasında işçi sınıfının, patronların krizinin bedelini ödememek için mücadeleyi kuşanması gerektiği vurgusunu yaptı. Kadın işçilerin ancak örgütlü mücadeleyle özgürleşeceğini belirterek seminere katılan işçi ve emekçi kadınlara örgütlü mücadele çağrısı yaptı.

DESA direnişçisi Emine Arslan, DESA’da işçilerin yaşadıkları yoğun sömürüden ve direniş boyunca yaşadığı patron, polis baskısından bahsetti. Sendikal örgütlülüğün önemine değinerek örgütlü mücadele çağrısı yaptı. Direnişe başladığında desteğin büyük olacağını tahmin etmediğini ve direniş boyunca sınıf devrimcilerinin kendisini yalnız bırakmadığını ifade etti.

Ardından Esenyurt Belediyesi önünde 71 gündür direnişte olan pazar emekçisi Narin Gül Türkeli bir konuşma gerçekleştirdi. Belediyelerin daha fazla kâr ve rant için pazar yerlerine el koyduğunu, bu haksızlık karşısında birçok yere başvurduklarını ancak kapıların yüzlerine kapandığını ve kovulduklarını söyledi. “Ekmeğimiz için direnmekten başka çaremiz yoktu, direnişi seçtik” diyen Türkeli, direnişleri boyunca yaşadıkları baskılardan söz etti.

Direnişçi kadınların konuşmalarının ardından toplantıya katılan işçi ve emekçiler düşüncelerini paylaştılar, sorular sordular. Yapılan sohbetin ardından seminer, Emekçi Kadın Komisyonları ile örgütlü mücadeleyi yükseltme çağrısı yapılarak son buldu. Seminere 45 işçi ve emekçi katıldı.

Kızıl Bayrak / Esenyurt


 

 

Eğitim-Sen Şube Kadın Sekreterleri toplantısı gerçekleşti!

Eğitim-Sen Şube Kadın Sekreterleri toplantısı 24 Ekim tarihinde Ankara’da gerçekleşti. Toplantıya Karaman, Tekirdağ, Edirne, İstanbul, Gebze, Bartın, İzmir, Malatya, Niğde, Trabzon, Batman, Van, Diyarbakır, Tokat, Samsun, Gaziantep, Adana illerinden temsilciler katıldılar. Ayrıca Eğitim-Sen Genel Merkez Kadın Komisyonu ile KESK Kadın Dairesi de toplantıya katılım sağladı.

Sendikal bürokrasiye eleştiri

25 Kasım uyarı grevine ilişkin yürütülen tartışmalarda kadın sekreterlikleri, 25 Kasım kararının altının örülmediğini, grev tarihi kararının sıkışık bir zamana alındığını, özellikle taşrada eyleme yoğun bir ilgi olmayacağından endişe duyduklarını, kararların üyelere sorulmadan MYK tarafından alındığını söylediler, sendikal bürokrasiyi eleştirdiler.

Diyarbakır, Batman ve Van kadın sekreterlikleri ise 25 Kasım grevine ilgisizdi. Sözkonusu iller “namus ve töre cinayetleri ile bölgede yaşanan savaştan kaynaklı kadınların yaşadığı sorunların öncelikli olduğunu grevin ikinci derecede önemli olduğu”nu söylediler. Ayrıca çoğu kadın sekreterliği de grevin tarihini eleştirerek 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde grev kararı almanın bu günü gölgelediğini söylediler.

KESK’li tutsaklarla dayanışma yükseltilmeli

KESK’li tutsaklara ilişkin başlıkta ise toplantıya katılanların büyük çoğunluğu KESK’li tutsaklara yeteri kadar destek verilmediğini, bu konuda yapılan eylem ve etkinliklerin de yeterli bir etkiye sahip olmadığını söylediler.

Ankara’da KESK’li tutsaklara ilişkin yapılan eylemde ise bir kez daha Eğitim-Sen MYK’nın kadın sorununa feminist bir açıdan baktığı ortaya çıktı. Zübeyde Kılıç, KESK’li tutsak kadınlar için yapılacak basın açıklamasına sadece kadın üyelerin katılacağını, erkeklerin gelse bile arkadan yürümesi gerektiğini söyledi. Kılıç’ın bu sözleri toplantıya katılanların tamamı tarafından eleştirildi.

Tokat temsilcisi ise geçen yıl 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili şube üyelerinin gerçekleştirdiği etkinliğe şube yönetiminin saldırılarını anlattı. Tokat’ta yaşanan sorunların hala devam ettiğini belirtti. MYK ise Tokat temsilcisinin anlatımlarını geçiştirmeye çalıştı. Fakat kadın sekreterleri yaşanan olayların çok rahatsız edici olduğunu belirterek desteklerini sundular. Bu konuda dayanışma içinde olacaklarını söylediler.­­