12 Kasım 2010
Sayı: SİKB 2010/44

 Kızıl Bayrak'tan
Devlet terörüne karşı
mücadeleyi büyütmeliyiz!
Devletin zirvesinden füze kalkanına onay.

Sözleşmeli askerlikten profesyonel orduya doğru

Müdahil avukatların görüşleri..
Yargı Festus Okey cinayetini örtbas etmeye çalışıyo
TÜSİAD baronları hükümetle
“yuvarlak masa”da buluştu
MAS-DAF direnişinde
vahşi saldırı
Metalde
uyuşmazlık zaptı tutuldu.
MESS dayatmalarına karşı eylemler
MESS Grup TİS süreci üzerine
Ford Otosan işçisi ile konuştuk
Partinin kazanımları
ve yeni dönemde
yüklenme alanları
Ölüm Orucu Direnişi’nin benim için anlamı - Alaattin Karadar
İstanbul’da “Ekim Devrimi ve Ulusal Sorun” paneli.
Paşabahçe kazandı,
sıra BETESAN’da!
KESK’te bildik tartışmalar!
Eruslu’da baskılar sürüyor
Gençlik gelecek ve özgürlük
için alanlardaydı!”
Şura’da gerici
politikalalar öne çıktı
Irak’ta siyasi kaos
ve gösterdikler
ABD ara seçimlerinde Obama hezimete uğradı
İşçi ve emekçiler ayakta!.
25 Kasım’da mücadele alanlarına!
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

MESS Grup TİS süreci üzerine Ford Otosan işçisi ile konuştuk...

“Türk Metal işçiyi engellemek ve bastırmakla görevli”

- Ne kadar zamandır Ford Otosan’da çalışıyorsunuz?

- Ford işçisi: 7 senedir bu fabrikada çalışıyorum.


- Fabrikada kaç işçi çalışıyor?

- Fabrikada çoğu bölümde üç vardiya uygulaması var. Yanılmıyorsam; tüm fabrikayı üç vardiyaya geçirmeyi hedefliyorlar. Toplam 8000 işçi çalışıyor Ford’da.

 

- Fabrikada yaşanan genel sorunlar nelerdir sizce?

- Fabrikadaki en büyük sorunlar ücretlerdir. En çok ihracat yapan fabrikadır Ford. Ancak en az ücreti de Ford veriyor. Yeni giren bir işçi asgari ücretle işe başlıyor. Eğer sendikaya üye olursa 300 TL sosyal yardım parası ekleniyor bu ücrete. Yani yeni giren bir işçi 800 TL civarında bir ücretle başlıyor işe. Tabii primler de bu ücretin içinde. Diğer fabrikalar gibi altı ayda bir zam, üç ayda bir prim yok. Hepsi bu ücretin içinde.

Bir de servis sorunumuz var. Tamam geniş bir servis ağı var ama sabah vardiyasına işçiyi yetiştirip üretimi garantiye almak için bu. Mesai bitiminde ana güzergahlara servisler kalkıyor, kalan yolu o yorgunluğun üzerine yürümek zorunda kalıyoruz.

 

- Ford MESS üyesi bir fabrika. Fabrikada örgütlü olan Türk Metal Sendikası TİS sürecine nasıl müdahale ediyor? Bahsettiğiniz sorunlar bu süreçte fabrikada tartışılıyor mu?

- Bu sorunuzun yanıtına ben de bir soru sorarak başlamak isterim. Sizce sendika temsilcilerinin maaşları kim tarafından ödenir? Sendika mı, fabrika mı? İşte temsilcilerin maaşlarını fabrika ödüyor. Neye, nasıl itiraz etsinler ki! Şu an göstermelik komik rakamlar dönüyor ortada. Fabrika 1.8 teklif ediyor, MESS toplantıyı terk ediyor. Türk-Metal ise, saat ücretine 25 Kuruş + yüzde 2 zam istiyor. Bir dalgadır gidiyor yani…

Türk Metal’in şu ana kadar fabrikada seçim yaptığı görülmedi. Hani temsilciler seçilirken, her bölümde ayrı ayrı toplantı yapılır, ardından sendika temsilcileri belirlenir. Ford’da bu ya da buna benzer herhangi bir şey olmadı. Çoğu işçi fabrika temsilcilerini tanımaz bile. Bölge temsilcisi var; Yücel Yücel. Her şey onun bilgisinde olur. Yücel Yücel Kırıkkaleli. Geçen sene fabrikaya birkaç otobüs işçi getirdi. Hepsi hemşerisi, yani Türk Metal’in çevresi. Şöyle demek lazım. Fabrikadaki her sorunu çözmek sendikanın işidir. Ama sendika, sorunu gören işçiyi engellemek ve bastırmakla görevlidir. Böylece sorun çözülmüştür. İşe girecekleri de işten çıkarılacakları da sendika belirler.

Yakın bir zamanda bu durumun örneğini de yaşadık. MESS’in önerdiği ücretleri yeterli bulmayan ve yaşanan sorunları konuşmak için muhatap arayan pres çalışanı iki arkadaş, montaj atölyesinde Yücel Yücel’in toplantı yaptığını öğreniyor. Bunun üzerine gidip konuşmak istiyorlar. “Niye bizimle toplantı yapmıyorsunuz, niye zamları düşük öneriyorsunuz?” diye tartışıyorlar. Bizzat Yücel Yücel’in yüzüne söylüyor bunları. İki gün sonra işten çıkarılıyorlar. Gerekçe ise, mesai saatleri içerisinde kendi bölümünden ayrılıp başka bölüme gitmek, üretimi aksatmak.

Sendikanın ilgilendiği sorunlar işçilerin sorunları değil.Sendika patronların sorunları ile ilgileniyor. Ford’da sorun olursa sendika zaten çözüyor(!) Bir de alacakları paralarla yakından ilgileniyor sendika. Her işçinin bir günlük yevmiyesini alıyor sendika. O da, 35 TL’ye denk geliyor. Kriz döneminde bile bir hafta çalışıp birkaç hafta çalışmadığımız olurdu. O zaman bile bu ücret kesilirdi.

Fabrikanın forum sitesi var. Burada sendika sayfası var. Burası tepki yazıları ile doluydu. Öyle hakaret dolu şeyler de değil. Gayet normal ifadelerle tepkiler ve talepler yazılmıştı. Bir tane övgü cümlesi yoktu. Hepsi kaldırıldı. Bu arada bölge temsilcisi Yücel Yücel atılan işçi arkadaşlar için su sıralar “sorunlu insanlardı” diyor. Sorunlu olmayanlar, yani sendikanın çevresindekiler, sendikanın sosyal faaliyetlerini hak ediyor. Çanakkale gezisi, Atatürk’ün yatı gezisi, Koç müzesi gezisi ve beş yıldızlı otellerde yapılan eğitimler... Sen de iyi geçin, 8 saat makine başında ter akıtacağına “gezilere” git, “eğitimlere” katıl.

Burada her şey göz ününde ama hiçbir şey gözükmüyor. Şu atılma korkusu var ya hepsinin gözünü kör ediyor. Yoksa, o etrafındakiler dahil herkes şikayetçi; bu kesin.

Bakın bir şey daha anlatayım. 2000 başında fabrikada işçilerin önemli bir bölümü sendikadan istifa etmiş. Yetki değişimine az kalmış, ancak süreç tamamlanamamış. 2004 yılında bu olayı tesadüfen öğrenen bir işçi olayı mail yolu ile paylaşıyor. Sendika bu maili ilk gönderen mail adresine ulaşıyor ve arkadaş işten çıkarılıyor.

Bakın, bu soruyu TİS üzerinden sordunuz, ben de TİS üzerinden bitireyim. Bu sene TİS bitmeden iki gün önce anlaşma olur. Bayrama bu işi bağlarlar. Aynı 2008’deki gibi.


Ford Otosan’da sendikanın bu sınıf işbirlikçisi tutumunu aşmak ve bahsettiğiniz sorunların tamamını çözmek için sizce neler yapılmalı?

- Her şey fazlası ile oturmuş. Taşları yerinden oynatmak çok zor. Ben bunun içeriden çözülebileceğine inanıyorum. Ancak Birleşik Metal yetki başvurusunda bulunursa taşlar yerinden oynar.


Zaman ayırdığınız için teşekkürler!

- Asıl kendi sorunlarımızı paylaşmaktan korktuğumuz bir dönemde, hiçbir çıkarınız olmadığı halde sorunlarımızı paylaştığınız için ben teşekkür ederim.

Kızıl Bayrak / Kocaeli



Metal işçilerine mücadele çağrısı

Gebze

Metal İşçileri Birliği, 8 Kasım Pazartesi günü Gebze’de kurulu bulunan ve Birleşik Metal’in örgütlü olduğu Sarkuysan ve Kroman Çelik fabrikaları önünde toplu dağıtımlar gerçekleştirdi. İşçileri Grup TİS sürecinde örgütlü mücadeleyi yükseltmeye çağırdı.

Sarkuysan fabrikası önünde toplanan MİB üyeleri 07.00-15.00 vardiyasında çalışan Sarkuysan işçilerine Metal İşçileri Bülteni’nin Ekim ayı sayısını, TİS broşürünün ve “MESS ve satışa geçit vermemek için mücadele barikatlarına!” şiarlı MİB bildirisini ulaştırdılar. İşçilerin ilgisini çeken toplu dağıtım boyunca mücadele çağrısı yapıldı. MİB üyeleri Sarkuysan dağıtımının ardından Kroman Çelik fabrikası önünde 08.00–16.00 vardiyasında çalışan Kroman Çelik işçilerine dağıtım gerçekleştirdiler.

Ayrıca, Çayırova–Erişler işçi servis durağında daha önce gerçekleştirilen dağıtımlarda da Arçelik, Kroman Çelik, Güçlü Pres, Demirsan ve Çayırova Boru işçilerine de Metal İşçileri Bülteni’nin Ekim ayı sayısı ulaştırılmıştı.


Bekaert’te bülten dağıtımı...

İzmit’te bulunan Bekaert fabrikasında çalışan 16:00-24:00 vardiyası Birleşik Metal üyesi işçilere Metal İşçileri Bülteni dağıtıldı. Dağıtım sırasında fabrikanın güvenlikleri hiçbir şekilde izinsiz bülten dağıtılamayacağını söyleyerek dağıtımı engellemeye çalıştı. Fiziki müdahaleye rağmen bülten dağıtımına devam eden sınıf devrimcileri, özel güvenliğin bu tutumunu işçilere teşhir ettiler.

Metal İşçileri Bülteni, işçi servislerinin yoğun olarak geçtiği Halkevi Durağı’nda ve Kandıra Sapağı’nda da dağıtıldı. 6.30-7.30 saatleri arasında servislerden inen metal işçilerine bülten ulaştırılırken, dağıtım servislerin içine girilerek yapıldı.


Küçükçekmece

Metal İşçileri Bülteni’nin yeni sayısı metal fabrikalarına ulaştırıldı. Bülten işçiler tarafından ilgiyle karşılandı. MİB çalışanlarının işçilerle yaptığı sohbetlerde, MESS’in işçilere dayattığı sözleşme maddelerinin belirgin bir öfke yarattığı gözlemlendi.

Bunun yanısıra bültenle birlikte işçilere Metal İşçileri Birliği tarafından hazırlanan özel sayı sözleşme kapsamında olan metal fabrikalarına ulaştırıldı.

Sendikal örgütlülüğün olmadığı fabrikalara ise TİS sürecinin tüm metal işçilerinin sorunu olduğu, sözleşmede çıkan sonuçların tüm metal işçilerini etkilediği ifade edilerek; “TİS sürecinde metal işçileri seyirci değil, taraf olmalı!” başlıklı bildiri dağıtımları gerçekleştirildi.


İzmir

Metal İşçileri Bülteni, 5 Kasım günü Menemen Asarlık servis duraklarında demir çelik işçilerine ulaştırıldı. Bülten dağıtımı işçilerin ilgisine konu olurken özellikle orta yaşın üstündeki işçilerin dağıtıma ilgisi dikkat çekti.

Kızıl Bayrak / İstanbul - Kocaeli - Gebze - İzmir