12 Kasım 2010
Sayı: SİKB 2010/44

 Kızıl Bayrak'tan
Devlet terörüne karşı
mücadeleyi büyütmeliyiz!
Devletin zirvesinden füze kalkanına onay.

Sözleşmeli askerlikten profesyonel orduya doğru

Müdahil avukatların görüşleri..
Yargı Festus Okey cinayetini örtbas etmeye çalışıyo
TÜSİAD baronları hükümetle
“yuvarlak masa”da buluştu
MAS-DAF direnişinde
vahşi saldırı
Metalde
uyuşmazlık zaptı tutuldu.
MESS dayatmalarına karşı eylemler
MESS Grup TİS süreci üzerine
Ford Otosan işçisi ile konuştuk
Partinin kazanımları
ve yeni dönemde
yüklenme alanları
Ölüm Orucu Direnişi’nin benim için anlamı - Alaattin Karadar
İstanbul’da “Ekim Devrimi ve Ulusal Sorun” paneli.
Paşabahçe kazandı,
sıra BETESAN’da!
KESK’te bildik tartışmalar!
Eruslu’da baskılar sürüyor
Gençlik gelecek ve özgürlük
için alanlardaydı!”
Şura’da gerici
politikalalar öne çıktı
Irak’ta siyasi kaos
ve gösterdikler
ABD ara seçimlerinde Obama hezimete uğradı
İşçi ve emekçiler ayakta!.
25 Kasım’da mücadele alanlarına!
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Gençlik gelecek ve
özgürlük için alanlardaydı!

Ankara

YÖK’ün 29. kuruluş yıldönümünde gençlik güçleri Ankara’da alanlardaydı. Eylemde, öğrenci dernekleri, TMMOB öğrenci komisyonları, ilerici ve devrimci güçler yer aldı. Coşkulu geçen eylem boyunca sloganlar susmadı. Direnişçi işçilerin de söz aldığı 6 Kasım protestosunda YÖK’e ve YÖK düzenine karşı mücadele çağrısı yapıldı.

Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü önünde bir araya gelen kitle buradan Sakarya Caddesi’ne yürüdü. Tıp Öğrenci Kolu, DYG, TÜM-İGD, YDG, ÖEP, Proleter Devrimci Gençlik, Ekim Gençliği, DPG, HÜÖD, DTCF öğrencileri, Genç Madenciler, LGBTT, Anarşistler, SDH , DPG, Devrimci İşçi Partisi, Emek Gençliği, DÖB, Devrimci Gençlik Birliği, SÖZ dergisi eyleme kendi pankartlarıyla katıldı. Ekim Gençliği eyleme “YÖK’ü dağıtacağız, düzeninizi yıkacağız! Gelecek ve özgürlük sosyalizmde!” pankartı ile katıldı.

Ortak açıklamada, öğrenciler olarak baskı aygıtı olan YÖK ile hiç bir zaman barışmadıklarını dile getirildi.

Ortak açıklamanın ardından kürsü direnişçi işçilere ve soruşturma-ceza terörüne maruz kalan öğrencilere bırakıldı. İlk sözü DTCF’de soruşturma terörüne maruz kalan Zübeyir Sızıcı isimli yurtsever öğrenci aldı. Konuşmasını Kürtçe yapan öğrenci anadilde eğitim talebini ele aldı.

Ardından YTÜ’de soruşturma-ceza terörüne karşı direnişte olan YTÜ direnişçisi Dilbirin Acar bir konuşma yaptı. Soruşturmaların devrimci-siyasal faaliyeti üniversitelerden silmek için bir araç olarak kullanıldığına dikkat çeken Acar, direniş sürecini aktardı. Gençliğin bu saldırıları birlikte parçalayacağına değindi.

Daha sonra TEKEL işçisi söz aldı ve İstanbul 4. Levent’te eylemlerine devam eden TEKEL işçilerinin selamını getirdiğini belirterek konuşmasına başladı. “4/C’ ye hayır!” diyen TEKEL işçisi herkese iş ve güvenli gelecek talebiyle konuşmasını bitirdi.

Kürsüden konuşan direnişçi işçilerden bir diğeri ise BETESAN direnişçisi Zeynel Kızılaslan’dı. Konuşmasında, tersane işçilerinin birer cehennem olan tersanelerde çalışmak durumunda bırakıldığını ve burayı cennete çevirecek olanınsa yine işçi ve emekçiler olduğunu vurguladı. Zeynel Kızılaslan’nın konuşması “Tersaneler cehennem işçiler köle kalmayacak!” sloganı ile kesilirken konuşmada birleşik mücadele çağrısı yapıldı.

Daha sonra HÜÖD ve DTCF öğrencileri adına bir konuşma yapıldı. Konuşmaların ardından Bandista müzikleri ile kitleyi hareketlendirdi. Eyleme yaklaşık 1500 kişi katılırken Genç Sen kitlesel korteji ile dikkat çekti.


MMO ÖK’dan YÖK protestosu

Makine Mühendisleri Odası Adana Şubesi Öğrenci Komisyonu 5 Kasım Cuma günü Makine Mühendisleri Odası’nda bir basın toplantısı düzenleyerek YÖK’ü protesto etti. YÖK’ün üniversitelerde baskının, sermayenin ve gericiliğin bir aracı olarak yer edindiği belirtti.


İzmir

Ege Üniversitesi’nde 5 Kasım günü Edebiyat Fakültesi önünde buluşan öğrenciler, “Geleceğimiz ve özgürlüğümüz için YÖK’e hayır. Eşit, Parasız, Bilimsel, Anadilde Eğitim” pankartı açarak sloganlar eşliğinde hazırlık binası önüne yürüdüler. Açıklama sonrasında Edebiyat Fakültesi önüne yüründü. Burada çekilen halayların ardından eylem sonlandırıldı.

250 kişinin katıldığı eylemi Genç-Sen, Emek Gençliği, Devrimci Öğrenci Birliği, Devrimci İşçi Partisi, DGH, Kaldıraç, Formasyon Mağdurları Platformu ve Devrimci Yolda Özgürlük örgütledi. Demokratik Yurtsever Gençlik de eyleme destek verdi.

Kampüslerde gerçekleştirilen eylemlerin ardından her iki üniversiteden öğrenciler Alsancak’da eylem gerçekleştirdiler. Kurumların pankartları arkasında kortejler oluşturduğu eylemde, kitle coşkulu sloganlar eşliğinde ÖSYM bürosu önüne yürüdü. Yol boyunca öğrencilerin yoğun olarak bulunduğu yerlerde ajitasyonlar çekildi.

ÖSYM bürosu önünde miting alanı oluşturuldu. Açıklamanın ardından direnişlerine devam eden UPS işçileri adına bir konuşma gerçekleştirildi. Bu konuşmanın ardından İzmir Sendikalar Birliği (İSB) adına yapılan konuşmada, YÖK’e karşı mücadelenin işçiler ve kamu emekçileri tarafından da desteklendiği dile getirildi. İSB’nin ardından Formasyon Mağdurları Platformu adına bir konuşma yapılarak, “Taleplerimizi kazansak da mücadeleyi daha ileriye götürebilmek için alanlarda olmaya devam edeceğiz!” denildi. Ardından bir öğrenci tarafından, Dokuz Eylül Üniversitesi’nde ücretsiz ulaşım için örülen mücadele sürecinin aktarımı yapıldı.

Yaklaşık bin kişinin katıldığı eylemi, Genç-Sen, Emek Gençliği, Devrimci Öğrenci Birliği, Devrimci İşçi Partisi, DGH, Kaldıraç, Formasyon Mağdurları Platformu, Devrimci Yolda Özgürlük, İzmir Sendikalar Birliği ve ÖV-DER birlikte örgütledi.


Ankara’da polis terörü

Ankara’da YÖK’ü protesto eden Gençlik Federasyonu üyesi 11 devrimci polis terörünün hedefi oldu. 5 Kasım günü Yüksel Caddesi’nde toplanarak “YÖK’e Tecrite ve Paralı Eğitime Hayır” şiarlı pankart eşliğinde meclise yürüyen Gençlik Federasyonu üyeleri, BDP Milletvekili Hasip Kaplan ile görüştüler.

Eylemin ardından Kızılay Meydanı’nda pankart açan 9 Gençlik Federasyonu üyesi, çevik kuvvet polislerinin saldırısına maruz kalarak gözaltına alındılar. Aynı saatlerde Ziya Gökalp Caddesi üzerinde pankart açan Gençlik Federasyonu üyesi de polis tarafından saldırıya uğrayarak gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar aynı gün serbest bırakıldı.


Kocaeli

YÖK 5 Kasım günü Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi’nde gerçekleştirilen eylemle protesto edildi. Ekim Gençliği, DYG, YDG, SGD, DGH, DÖH, Kurtuluş Yolunda Dev Genç tarafından örgütlenen eylemde kitle yemekhane önünden alkışlarla yürüyüşe geçti.

Türkçe ve Kürtçe yapılan basın açıklamasında, polis kurşunuyla katledilen Aydın Erdem ve Şerzan Kurt da anıldı. Yaklaşık 120 kişinin katıldığı eylem alkış, ıslık ve sloganlarla sona erdi.


Eskişehir

Anadolu Üniversitesi’nde 4 Kasım günü ÖGB-polis işbirliğinde gerçekleştirilen saldırının ardından ilerici ve devrimci öğrenciler yaptıkları 6 Kasım eylemiyle bu saldırıya karşı tok bir yanıt verdiler. 5 Kasım günü gerçekleştirilen kitlesel ve coşkulu eylemle saldırı protesto edildi. 600 kişinin katıldığı eylemde bu saldırının YÖK’ün misyonunu açıklıkla gösterdiği ifade edildi.

Anadolu Üniversitesi’nde öğrencilere dayatılan baskı ve zor 4 Kasım günü yaşanan ÖGB terörüyle zirveye ulaştı. 2 Eylül Kampüsü Hazırlık Fakültesi’nde çalışma yapan öğrencilerin afişlerinin yırtılması ve ÖGB’nin ‘fakülte içinde çalışma yapılmasına izin verilmeyeceği’ tehdidinin ardından içlerinde Ekim Gençliği okurlarının da bulunduğu ilerici ve devrimci öğrenciler Yunus Emre Kampüsü’nden 2 Eylül Kampüsü’ne geçti. Öğrenciler öğle arasında stant açarak afişlerini astılar. ÖGB’ler ve çevik kuvvet ise öğrencilerin derslere girmesinin ardından ilerici ve devrimci öğrencilere saldırdı. Bunun üzerine ilerici ve devrimci öğrenciler hazırlık kantinine girip masalar ve sandalyelerle barikatlar kurdu. Yarım saat boyunca ÖGB’nin ve çevik kuvvetin barikatı aşma girişimine direnen öğrenciler sloganlarla kararlılıklarını haykırdılar. Çevik kuvvetin camları kırıp içeri girmesinin ardından kantinin arka kapısından çıkan öğrenciler bekleyişlerini Mühendislik Fakültesi’nde sürdürdüler. Mühendislik Fakültesi’ne geçemeyen 34 öğrenci ise gözaltına alındı.

2 Eylül Kampüsü’nde gözaltı terörünü öğrenen öğrenciler ise Yunus Emre Kampüsü’nde rektörlük önünde toplanarak şehir merkezine doğru yolu kapatarak yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında uzun zamandır yasaklı bulunan Doktorlar Caddesi’nde tramvay yolu kapatıldı. Basın açıklaması Adalar Migros’un önünde yapıldı. Kitlesel bir biçimde gerçekleşen basın açıklamasının ardından gözaltından bırakılan öğrenciler için Tepebaşı Karakolu’nun önüne geçildi. Aralarında 2 Ekim Gençliği okurunun da bulunduğu 10 kişi ise ertesi gün savcılığa çıkarılmak üzere karakolda bekletildiler.

Birleşik, militan 6 Kasım eylemi

2 Eylül Kampüsü’nde yaşanan gözaltı terörününden sonra AÜ’de yapılacak 2 ayrı 6 Kasım eylemi birleştirildi. Üniversitedeki tüm gençlik örgütlerin katılımıyla gerçekleştirilen eylem öğrencilerin Yunus Emre Kampüsü giriş kapısında bekleyişe geçmesiyle başladı. Bekleyiş sırasında halaylar çekildi ve YÖK’e, polise ve ÖGB terörüne karşı öfkeli sloganlar atıldı. Hazırlık öğrencilerinin katılımıyla kitle yürüyüşe geçti. “YÖK’e hayır / Eşit parasız bilimsel demokratik anadilde eğitim istiyoruz” pankartı açıldı. Rektörlüğün önünde yapılan basın açıklamasında son dönemde üniversitelerde yaşanan baskılara ve ticarileşen eğitime dikkat çekildi.


İstanbul

YÖK’ün kuruluşunun 29. yılında “YÖK’e hayır” diyen öğrenciler Beyazıt Meydanı’nı eylem alanına çevirdiler.

Demokratik Yurtsever Gençlik, Devrimci Anarşist Faaliyet, Devrimci Gençlik Birliği, Ekim Gençliği, Kaldıraç, Genç Sol, Öğrenci Gençlik Sendikası, Özgür Eğitim Platformu tarafından örgütlenen eylem 5 Kasım günü gerçekleştirildi.

Sirkeci Tramvay Durağı’nda toplanarak Beyazıt otobüs duraklarına gelen kitle bileşenlerin imzalarının olduğu “Geleceğimiz ve özgürlüğümüz için YÖK’e hayır!” ve “Sınavlar kalkacak YÖK dağılacak! / Öğrenci Gençlik Sendikası” pankartlarını açarak Beyazıt Meydanı’na yürüdüler.

Saat 13.00’de, bileşenlerin döviz ve flamalarıyla katıldığı yürüyüşe, BDSP, Devrimci Hareket ve BETESAN direnişçisi Zeynel Kızılaslan da destek verdi.

İstanbul Üniversitesi önünde eylemler

İstanbul Üniversitesi önünde bir araya gelen öğrenciler Türkçe ve Kürtçe “Eşit parasız, bilimsel, anadilde eğitim istiyoruz! / İTÜ, MSGSÜ, İÜ, MÜ, YTÜ Öğrencileri” pankartlarıyla dövizlerin taşındığı bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Açıklamada YÖK’ün anti-demokratik uygulamalarına vurgu yapılarak eğitimin paralı hale getirildiği söylendi.

Bir başka eylem de yine İstanbul Üniversitesi önünde Devrimci Öğrenci Birliği tarafından yapıldı.


Samsun

Samsun’da 4 Kasım günü Genç Sen tarafından YÖK protestosu gerçekleştirildi. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi önünde toplanan öğrenciler sloganlar eşliğinde Fen-Edebiyat Fakültesi’ne yürüdüler.

Fakülte önünde okunan basın açıklamasında 12 Eylül darbesinin ürünü olan YÖK’ün, üniversiteleri ticarethaneye çevirerek sermaye için karlı bir pazar alanı haline getirdiği ifade edildi.

Basın açıklamasının ardından Fen-Edebiyat Fakültesi önünde devrimci marşlar ve türküler eşliğinde eylem devam etti.

 

Bursa

4 Kasım günü ilk eylem Uludağ Üniversitesi Görükle Kampüsü’nde, ikinci eylem de şehir merkezinde yapıldı.

Üniversite içerisinde yapılan eylem için kütüphane önünde toplanıldı ve yapılan yürüyüşün ardından Mediko-Sosyal önünde Türkçe ve Kürtçe olmak üzere iki basın açıklaması yapıldı.

Şehir merkezinde yapılan eylem ise Osmangazi Metro İstasyonu önünde başladı. Buradan sloganlar eşliğinde Kent Meydanı’na gelindi. Eylemi örgütleyen kurumlar adına okunan basın açıklamasının ardından TÜMTİS temsilcisi söz aldı. Konuşmada üniversiteler üzerinde YÖK eliyle uygulanan baskılara son verilmesi gerektiği belirtildi. Bu eyleme yaklaşık 30 kişi katıldı.

Eylemleri Ekim Gençliği, DGH, Dev-Genç, Genç-Sen, Antikapitalist Öğrenciler ve EDP Genç örgütledi. Üniversitedeki eyleme Tıp Öğrencileri Kurulu (TÖK) ve DYG-M, şehir merkezindeki eyleme DYG-M, BDP, Partizan ve TÜMTİS de katıldı.


Isparta

4 Kasım günü Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi önünde toplanan öğrenciler halaylar çekip türküler söyleyerek eylemi başlattı. “Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim istiyoruz/ SDÜ öğrencileri” yazılı pankartın açıldığı eylemde merkezi dersliklerin önüne yüründü. Burada okunan basın açıklamasında hızla devam eden eğitimin piyasalaşma sürecine, üniversitelere sivil polisin girmesine, cinsiyetçi ayrıma ve türban konusuna, anadilde eğitim hakkının görmezden gelinmesine, YÖK tarafından iptal edilen pedagojik formasyon hakkına ve Bologna sürecinin arka planına değinildi. İlgiyle izlenen eyleme 200’e yakın kişi katıldı.

Eyleme TKP, SP, ÖDP, Emek Gençliği, Öğrenci Kolektifleri ve Ekim Gençliği katılım gösterdi. 


Kayseri

YÖK Karşıtı Platform 6 Kasım Cumartesi günü Eğitim Sen binası önünden bir araya geldi. Bileşenler buradan AKP il binasına yürüdü. Burada yapılan açıklamada kurulduğu günden bu yana üniversite gençliğinin çeşitli tepkileriyle karşılaşan YÖK’ün üniversite öğrencilerinin yaşadığı bir çok sorunun sembolü durumunda olduğu belirtildi.

Eyleme Emek Gençliği, Genç Sen Girişimi, Ekim Gençliği, liseli öğrenciler katıldı. KESK’e bağlı sendikalar, BDSP, EMEP, CHP Gençliği, Liselilerin Sesi’nin destek verdiği eyleme yaklaşık 80 kişi katıldı.




Gençlik faşist saldırıyı
Taksim’de protesto etti!

İlerici ve devrimci gençlik örgütleri tarafından 5 Kasım günü Beyazıt Meydanı’nda örgütlenen YÖK karşıtı eylem sonrası BDSP, Ekim Gençliği ve DLB çalışanı 7 devrimcinin uğradığı faşist saldırı akşam saatlerinde Taksim’de protesto edildi.

Ekim Gençliği tarafından örgütlenen eylem Taksim Tramvay Durağı’nda yapıldı. Basın açıklamasında Ekim Gençliği imzalı “YÖK’ü dağıtacağız, düzeninizi yıkacağız! Gelecek ve özgürlük sosyalizmde!” pankartı açıldı. Polis destekli faşist saldırının protesto edildiği eylemde YÖK’ü ve YÖK düzenini dağıtma kararlılığı dile getirildi.

Eylemde ilk olarak saldırıya uğrayan DLB çalışanı konuştu. Konuşmada sivil polislerin taciziyle başlayan saldırının faşistler tarafından fiili saldırıya dönüştüğü söylendi. Saldırı anını anlatan DLB’li, gençliğin devrimci mücadelesinin süreceğini ifade etti.

Eylemde söz alan BDSP temsilcisi ise YÖK’ün 29. kuruluş yıldönümünde tanıdık bir senaryonun devreye sokulduğunu söyledi. Faşist beslemelerin saldırısını teşhir eden BDSP temsilcisi, işçi ve emekçilere kölece çalışma koşulları dayatan düzenin öğrenci gençliğe de geleceksizlik dayattığının altını çizdi.

Şair Ruhan Mavruk ise ise tüm aydın ve sanatçılara duyarlılık çağrısında bulundu. Mavruk konuşmasını “Yaşasın devrimci dayanışma!” diyerek noktaladı.

Eyleme Devrimci Hareket, EHP, Öğrenci Kolektifleri, Kaldıraç ve Genç-Sen de destek verdi. Eyleme yaklaşık 60 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul



DTCF’de soruşturma

Ankara Üniversitesi Dil Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde yurtsever ve bağımsız öğrencilere yönelik soruşturma terörü 5 Kasım günü protesto edildi.

Okul içerisinden sloganlarla ve alkışlarla çıkan yaklaşık 30 kişilik kitle dışarıda bekleyen yurtsever öğrencilerle buluştu. Burada yapılan basın açıklamasında sözde bilimsel eğitim kurumları olan üniversitelerin aslında köleliği ve tutsaklığı yaratan sistemin birer fabrikası olarak işlevini sürdürdüğü söylendi. Okuldan uzaklaştırılan öğrencilerin yurtsever ve Kürt öğrenciler olduğuna dikkat çekilen açıklamada dekanın ve fakülte yönetiminin ırkçı-faşizan kimliklerini açığa çıkarttıkları belirtildi.

Ekim Gençliği’nin de destek verdiği açıklamada eylemin ardından tekrar okula girmeye çalışan öğrencilere ÖGB’nin kimlik kontrolü dayatması üzerine arbede yaşandı. Ayrıca geçtiğimiz çarşamba günü yapılan eylemin ardından ihtiyati tedbir kararıyla okula girişleri yasaklanan öğrencilerden birinin okula girebileceği açıklandı.