1 Nisan 2016
Sayı: KB 2016/13

Karanlığa ışık, sessizliğe çığlık olmak için 1 Mayıs'a!
Yoksulun can güvenliği için değil, sermayenin mal güvenliği için!
“Yılmadık, yılmayacağız!”
Kirli savaş ve direniş aralıksız devam ediyor
Çocuklar ancak sosyalizmde özgür olabilir!
Eğitim kurumlarında cinsel taciz
Yeraltından Sesler Mart ayı değerlendirmesi
Sermayenin asgari ücret hazımsızlığı devam ediyor
Beşiktaş Belediyesi’nde direniş sürüyor
Sermaye işçi sınıfının en ufak moral kazanımına acımasızca saldırıyor!
“Hep beraber bu mücadeleyi büyütelim”
“Haykırmaya devam edeceğiz; aşağılık sömürü düzeni son bulana kadar!”
Haklı olan biziz! Korkumuz yok!”
DGB II. Genel Kurul sonuç bildirgesi
“Barbarları bekle”miyoruz, Tek yol devrim!
Gençlik Kızıldere şehitlerini andı
Kızıl Bayrak'ı güçlendirmek, devrim davasını güçlendirmektir
Mülteciler üzerinden kirli pazarlıklar ve vizesiz geçiş aldatmacası
Rojava ve Kuzey Suriye Federasyonu üzerine - D. Yusuf
Fransa’da grev ve eylemler
1 Mayıs’ta alanlara!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Gençlik Kızıldere şehitlerini andı

 

Kızıldere katliamının 44. yılında katledilenler anılarak On’ların sergilediği direniş selamlandı. Kadıköy, Kartal ve Zonguldak’ta 30 Mart'ta yapılan etkinliklerde Kızıldere’de ölümsüzleşenlerin devrimci kopuşu ve sergilediği siper yoldaşlığına vurgu yapıldı.

Kadıköy DGB: Onlara sözümüz devrim olacak!

Devrimci Gençlik Birliği Kızıldere Direnişi'nin 44. yılında Kadıköy DGB bürosunda anma gerçekleştirdi. “Mahirler'in yolu devrime çıkar” şiarı ile örgütlenen anma, devrim mücadelesinde yitirilenlerin anısına saygı duruşu ile başladı.

Kızıldere direnişine giden süreç hakkında yapılan konuşmada 1960'larda hız kazanan toplumsal mücadele ve hareketlilik anlatıldı. Grevlerde, direnişlerde, sokakta başlayan eylemli süreçle işçi ve emekçilerin, öğrencilerin taleplerinin yükseldiği bir dönem olduğu ve bunun sonucunda örgütlülüğün geliştiği anlatıldı. Tarihsel süreçleri içinde DİSK, FKF'nin, Dev-Genç'in kuruluşlarına değinildi. Mahirlerin, Denizlerin TİP, MDD gibi örgütlerin parlamentarist çizgisine sığmadığı ve reformist hareketin parlamentarist çizgisinden büyük bir kopuş gerçekleştirdikleri vurgulandı. Düzen ve devrim çatışmasında militan ve devrimci bir anlayışla şiddete dayalı bir devrimi savundukları belirtilerek kapitalist sistemi büyük bir reddedişle karşılarına aldıklarına değinildi. Bugün Mahirlerin anısını yaşatmanın, devrimci mirasa sahip çıkmanın devrim mücadelesini ileriye taşımakla mümkün olduğu söylenerek Mahirlerin bir yol açtığı ifade edildi.

Güncel saldırı ve direnişlere de değinilen konuşmanın ardından hazırlanan sinevizyon izlendi. DGB'lilerin gerçekleştirdikleri şiir ve müzik dinletisinden sonra sohbet kısmına geçildi.

Bütün katılımcıların katıldığı sohbette canlı tartışmalar gerçekleştirildi. Kürdistan’da uygulanan katliamdan, sokakların sessizliği ile sistemin büyüttüğü korku duvarlarını yıkmaya kadar bir çok konuşma yapıldı. İşçilerin eylemliliklerinin önemi ve süren direnişler üzerine konuşuldu.

Liselilerin de katılımının olduğu anmada gençliğe düşen sorumluluk tanımlandı. DGB'liler On’ların mücadelesini büyütme kararlılıklarını ortaya koydular. Her alanda liselerde, üniversitelerde örgütlenme seferberliği ilan edeceklerini vurguladılar.

Farklı üniversiteler ve liselerden katılımcılara 31 Mart'ta gerçekleştirilecek DGB İstanbul Meclisi’nin toplantısına katılım çağrısı yapılarak anma sonlandırıldı.

Meslek liselilerden söyleşi

Kızıldere katliamının 44. yıldönümünde meslek liseliler Kartal’da söyleşi gerçekleştirdi. Okul çıkışı yan yana gelen meslek lisesi öğrencileri ilk olarak Kürdistan’da süren katliam ve yağma, artan taciz-tecavüz ve intihar olayları gibi güncel gelişmeler üzerine konuştu.

Sonrasında Kızıldere'de gerçekleştirilen katliam ve direnişin yıldönümü üzerine bir sohbet yapıldı. Sohbette, insanların birbirine yabancılaştırıldığı, lise sıralarında rekabetin arttığı, tüm ilişkilerde bencillik ve çıkarların hakim olduğu bu yaşamda Mahirlerin; Denizlerin idam edilmesine karşı NATO askerlerini rehin almaları ve onlar için ölüme korkusuzca gitmeleri, davalarını sürdürmeleri dile getirildi.

Okullarda da yaşanan sorunlara karşı mücadele etmenin ve okul, mahalle, evde yaşamın tüm alanlarında haksızlığa karşı olmanın ve doğrunun yolundan gitmenin önemine değinildi.

Katliamların, tecavüzlerin ve işçi-emekçi çocukları olarak yaşanan tüm sorunların çözümünün de örgütlü bir şekilde haksızlığa karşı çıkmakla mümkün olduğu söylendi.

Sonrasında Kızıldere katliamı ve direnişini anlatan sinevizyon izlendi ve sinevizyonla Kızıldere katliamının nasıl yaşandığı anlatıldı. Okullarda eğitim adı altında yalan bir tarihin öğretildiği belirtilerek devrimci tarih ve deneyimlerin öğrenilmesinin önemine vurgu yapıldı ve bu etkinliklerin sürekli yapılması gerektiği söylenildi.

Sonrasında ise 23 Nisan'da gerçekleştirilecek Meslek lisesi kurultayı gündemi ele alındı. Staj adı altında gerçekleştirilen ucuz, bedava işçiliğin olduğu söylendi ve meslek lisesi öğrencileri olarak yaşanan sorunlara karşı bir adım olan kurultayın nasıl örgütleneceği tartışıldı. Kurultaya hazırlık için bir toplantı günü kararlaştırılarak, etkinlik bitirildi.

Zonguldak’ta etkinlik

Devrimci Gençlik Birliği ve Sosyalist Gençlik Dernekleri, Kızıldere şehitlerini Zonguldak’ta gerçekleştirdiği salon etkinliği ile andı.

“Kızıldere'den bugüne yaşasın devrimci dayanışma!” şiarı ile düzenlenen anmaya liseli ve üniversiteli öğrenciler katıldı. Program devrim şehitleri adına saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşunun ardından ‘60'larda yükselen gençlik hareketi, Kızıldere süreci anlatıldı ve devrimci dayanışmaya vurgu yapıldı.

Sonrasında kısa bir sinevizyon izlenerek Kızıldere ağıtı ve şiirlerin okunması ile anma son buldu.

 

 

 

 

16 yaşındaki genç işçi iş cinayetinde katledildi

 

Patronların daha fazla kâr hırsı nedeniyle iş cinayetlerinde yaşamını yitiren genç işçilere bir genç daha eklendi.

İstanbul Ümraniye’de bulunan Huzur Restoran’da okul harçlığını çıkarmak için sigortasız olarak çalışan 16 yaşındaki Ercan Tuğlu, 20 Mart Pazar günü motorla servise çıktığı sırada kaza geçirerek komaya girdi. Bir hafta komada kalan Tuğlu, 29 Mart’ta yaşamını yitirdi.

Liseli Gençlik Muhalefeti, üyeleri olan Tuğlu’nun komi olmasına ve ehliyeti olmamasına rağmen motorla servise gönderildiğini belirterek, yaşananın iş cinayeti olduğunu vurguladı. Liseli Gençlik Muhalefeti tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Ercan halkın parasına göz dikenlerin, onları ayakkabı kutularında saklayanların utanmazlıklarıyla yönettikleri ülkede okul harçlığı için çalıştığı Ümraniye Huzur Lokantası’nda sırf sipariş daha erken gitsin diye, patronun cebine üç kuruş fazla girsin diye komi olduğu halde hatta ehliyeti dahi olmadığı halde motor ile servise gönderilmiş ve kaza geçirip bugün hayata gözlerini yummuştur.

Kendi çocuklarının ceplerine halkın parasını kutu kutu sokanlar, üç kuruş daha fazla cebime girsin diye çalışanlarını ölüme sürükleyen vampirler sanmasınlar ki bu iş cinayeti yanlarına kar kalacak diye. Ercan’ın hesabını tüm sorumlulardan soracağız.”


 
§