19 Ağustos 2016
Sayı: KB 2016/31

Tek yol direniş, tek yol devrim!
Dinci iktidarın dış politikada çöküşten çıkış arayışı
AKP’nin karanlık planları ve devrimci sorumluluklar
İşçi sınıfı anti-emperyalist mücadelede onurlu yerini almalıdır
“Ya darbe başarılı olsaydı?”
Devlet Mezarlığı’nda yatan bir darbeci: Kenan Evren
Düzen demokrasisi
Hacı Bektaş-ı Veli’yi Anma törenlerinin gösterdikleri!
Özgür Gündem’e kapatma saldırısı ve polis baskını
Kirli savaşa ilişkin torba yasa
TKİP V. Kongresi sunumlarından... - Kamu emekçileri hareketi
Tofaş’taki kıyımla açığa çıkan gerçekler!
OHAL’de işçiler hakları ve gelecekleri için direniyor
Kot taşlama işçileri Silikozis’le katlediliyor
Filler tepişir çimenler ezilir
Tekstil sektöründe kadın işçilerin durumu
Meslek liseleri sömürünün “amiral gemisi” olacak!
Almanya’da yeni saldırı yasaları hazırlığı: Gerçek hedef ilerici ve devrimci güçlerdir
İspanya’nın kızıl çiçeği: Federico Garcia Lorca!
Onurlu sanatçının yeri işçi sınıfının mücadele saflarıdır
Sacco ve Vanzetti’nin zaferi
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Özgür Gündem’e kapatma saldırısı ve polis baskını

 

Darbe girişimini fırsata çevirerek başta Kürt basını olmak üzere muhalif medyayı hedef alan dinci-gerici iktidar; şimdi de Özgür Gündem gazetesini kapatma kararı aldı. Gazete, İstanbul 8. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından “PKK propagandası yaptığı” iddiasıyla 16 Ağustos günü geçici süreliğine kapatıldı.

“Özgür Gündem darbe kararına boyun eğmeyecek”

Kararın duyulması üzerine Özgür Gündem gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Zana Kaya konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Henüz bir tebligat yok. Kararı havuz medyasından öğrendik. OHAL kararı öncesi zaten gazetemize dönük yoğun saldırılar vardı. Dayanışma kampanyamızla bu saldırıları önemli oranda püskürtmüştük. 15 Temmuz darbe girişimini fırsat olarak gören iktidar OHAL’e dayanarak tüm demokratik muhalif yayın organlarına yönelmiş durumda. Bu karar bunun ilanıdır. Özgür basın geleneği hiçbir darbe kararına boyun eğmeyecek ve halkın haber alma hakkını sonuna kadar savunacaktır. Bütün demokratik basın yayın organlarını, gazetecileri, basın meslek örgütlerini, sivil toplum örgütlerini ve halkımızı gazetemizle dayanışmaya ve sahip çıkmaya çağırıyoruz.”

Polis baskını ve gözaltı

Gazeteye ilişkin kapatma kararının ardından gazetenin Taksim’de bulunan merkez bürosu polisler tarafından basıldı. Gazete binasının çevresi polis ablukasına alınırken içeri giren çevik kuvvet polisleri ile gazete çalışanları arasında arbede yaşandı. İçeride bulunanların kimliklerine el koyan polisler binaya giriş çıkışları yasakladı, 24 gazeteciyi darp ederek gözaltına aldı. Özgür Gündem’in eski Genel Yayın Yönetmeni Av. Eren Keskin’in evi de Keskin evde yokken basılarak içeride arama yapıldı.

Gazetecilerin gözaltı araçlarıyla götürülmesinin ardından polis sokağa giriş-çıkışları kapatırken Özgür Gündem’in yakınında bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) önünde toplanan kitle de dayanışmayı sürdürdü.

Saldırıya karşı dayanışma

Özgür Gündem’le dayanışmak için gazete binası yakınında bulunan İHD önünde toplanan siyasi parti ve kurumlar basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan konuşmalarda Özgür Gündem gazetesinin ‘90’lı yıllardan bu yana baskılarla karşılaştığı, çalışanlarının tutuklandığı, katledildiği hatırlatılarak baskılara boyun eğilmediği ve eğilmeyeceği vurgulandı.

Polis akşam saatlerinde HDP Milletvekili Pervin Buldan, HDP İl Eşbaşkanı Doğan Erbaş ve HDK İl Eş Sözcüsü Şamil Altan’ın binanın önüne kadar gitmesine izin verdi. Özgür Gündem binasına gidenler, kapının kapatıldığını, mühür göremediklerini ve mahkeme kararına dair bir ifade bulamadıklarını belirttiler. Özgür Gündem önünde bekleyiş bir süre daha devam ettikten sonra kitle sloganlarla dağıldı.

17 Ağustos günü ise Özgür Gündem, Atılım gazetesinin eki olarak 4 sayfa halinde yayınlandı.

 

 

 

 

Özgür Gündem önünde dayanışma

 

Özgür Gündem’e yönelik kapatma ve gözaltı saldırısı 17 Ağustos günü de Özgür Gazeteciler Cemiyeti’nin (ÖGC) çağrısıyla, gazetenin mühürlenen binası önünde protesto edildi.

Eylemde Özgür Gündem adına yapılan konuşmada; gazetenin hukuksuz bir şekilde kapatıldığı ifade edildi. Kapatma kararının ardından yapılan baskında fotoğraf makinası ve bilgisayarların tahrip edilmesi ve gazete çalışanlarının darp edilerek gözaltına alınması teşhir edildi.

“AKP hükümeti darbeyi fırsat bildi”

Ardından ÖGC Eşbaşkanı Hakkı Boltan basın açıklamasını okudu. Özgür Gündem’e yönelik gerçekleştirilen saldırıya tepki gösteren Boltan, 24 kişinin işkenceyle gözaltına alındığını belirtti.

Kurulduğu 1994 yılından bu yana Özgür Gündem’e yapılan saldırıları hatırlatan Boltan, Türkiye’de basın özgürlüğünün geldiği noktaya dikkat çekti.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından basına yönelik saldırıların arttığını ifade eden Boltan, şunları ifade etti: “İnternet siteleri kapatılmış, çalışanlar gözaltına alınmış, tutuklanmış ve sokak ortasında darp edilmiştir. Bu yönelimlerin en son ve hukuksuz örneği ise Özgür Gündem gazetesine olmuştur. AKP hükümeti, darbeyi fırsat bilerek başta kendisine muhalif ve gerçekleri yazmaktan taviz vermeyen özgür basına yönelik kendi darbesini tamamlamaya aşikardır.”

Özgür basının bu saldırılar karşısında bugüne kadar olduğu gibi geri adım atmayacağını ifade eden Boltan, Özgür Gündem ile dayanışma çağrısı yaparak açıklamayı sonlandırdı.

“Boyun eğmeyeceğiz!”

Av. Sinan Zincir ise baskınla gözaltına alınan Özgür Gündem çalışanlarının mesajını okudu. Mesajda Musa Anter’den bugüne devam eden özgür basın geleneğinin sürdürüleceği ve asla boyun eğilmeyeceği vurgusu yer aldı.

Açıklamanın ardından İstiklal Caddesi’ne geçerek gazetenin dağıtımını yapmak isteyen kitle polisin engelleme ve tehditleriyle karşılaştı. Polisin kitlenin önüne barikat kurması nedeniyle gruplar halinde Özgür Gündem taşınarak HDP il binasına kadar yüründükten sonra eylem sonlandırıldı.

 

 

 

 

Çocuğu vuran polislere soruşturma yok

 

Cizre’nin Yafes Mahallesi’nde oturan 8 yaşındaki M.A., 12 Mayıs 2015 tarihinde sokakta arkadaşlarıyla bilye oynarken bir polis aracından atılan gaz kapsülünün gözüne isabet etmesi sonucu yaralandı. Aldığı darbe, yaralanan çocuğun sol gözünde yüzde 70 oranında görme kaybı yaşamasına sebep oldu.

Cizre Kaymakamlığı, araçta bulunan polisler hakkında soruşturma izni vermedi. Bunun üzerine ailenin avukatı Filiz Ölmez, karara itiraz etti. Ancak Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesi de ‘taksirle yaralamaya sebebiyet vermek’ suçundan yargılanması talep edilen polisler T.K., H.B., M.Ç., S.A. ve O.K. hakkında soruşturma yapılmasını reddetti.

Kararda, “Ön inceleme raporu ile eki bilgi ve belgelere göre, olay tarihinde Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde geçici görevli polis memurları T.K., H.B. ve halen görevde olan M.Ç., S.A. ve O.K.’ye isnat edilen eylemin haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararın onanmasına karar verildi” ifadeleri yer aldı.

 
§