20 Ocak 2017
Sayı: KB 2017/03

Her şey dinci-faşist iktidarın bekası için!
“Dindar nesil” projesi işlemeye devam ediyor
Dinci faşizme anayasal kılıf: AKP tipi başkanlık sistemi
Sermayeye kaynak aktarmaya devam!
MİB MYK Ocak ayı toplantısı sonuçları
Kazanmanın parolası: “İşgal, grev, direniş!”
Gebze’de yapılan MİB toplantısı sonuçları
Patronlar krizi fırsata çevirmeye çalışıyor
BES’ten “cayma hakkını” kullanarak mücadeleden “cay!”
Petro-kimya işçilerinin mücadele tarihi-2
Sermaye düzeninin zor dönemeci ve devrimci sınıf çizgisi
“Küreselleşme” efsanesinin çöküşü - II
Emperyalist savaş hazırlıkları yoğunlaşırken…
Davos zirvesi ve küresel risk raporu
Nükleer enerji ne kadar güvenli?-2
Metal sektöründe kadın işçilerin durumu ve sorunları-I
Devrim Okulları başlıyor
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Dindar nesil” projesi işlemeye
devam ediyor

 

AKP iktidarı, toplumu kuşatan ve nefessiz bırakan dinci-faşist uygulamaları yaşamın her alanında pervasızca hayata geçirmeye devam ediyor. Bu uygulamaların son örneği ise eğitim alanında gündeme gelmiş bulunuyor.

“Dindar nesil” yetiştirmeyi kendisine parola edinen AKP iktidarı, 2017-2018 yıllarında uygulanacak olan eğitim müfredatlarında ciddi değişiklikler yapmaya hazırlanıyor. Toplumsal yaşamı dinselleştirmek için her türlü yöntemi kullanan AKP gericiliği, eğitim-öğretim alanını da bu amaç doğrultusunda dizayn etmeye devam ediyor.

Yeni müfredatta evrim teorisi yok, 15 Temmuz var

Müfredatta yapılacak olan değişikliklerin ilkokul, ortaokul ve liseyi kapsadığı belirtiliyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni müfredatta Darwin’in evrim teorisinin ders kitaplarından çıkarıldığı söyleniyor.

Yeni düzenlemeye göre lise son sınıf biyoloji dersinin müfredatında yer alan “Hayatın başlangıcı ve evrim” ünitesi tamamen eğitim programından çıkarıldı. Evrim konusu bir önceki müfredata göre 12. sınıfta 6 saat süreyle işleniyordu. Bu kapsamda Lamarck ve Darwin’in çalışmalarının araştırılması, evrime ilişkin görüşlerin irdelenmesi ve öğrencinin evrime ilişkin görüşlerini özetlemesi isteniyordu. Evrim ünitesi “Canlılar ve çevre” başlıklı bir ünite ile değiştirildi.

Eğitimin bilimsel içeriğini tamamen boşaltmak için kolları sıvamış bulunan bakanlık, evrim teorisini ders kitaplarından çıkartırken 15 Temmuz darbe girişimine genişçe yer vermiş bulunuyor. Yeni müfredata göre okullarda 1. sınıftan itibaren 15 Temmuz “Demokrasi ve Milli Birlik Günü” olarak çocuklara anlatılacak. Ayrıca 6. sınıftan itibaren Sosyal Bilgiler dersinde, “toplumsal hayatta demokrasinin önemi” başlıklı konu da 15 Temmuz üzerinden işlenecek.

Öğrenciler dini bayramlara yönlendirilecek

Yeni müfredatın gerici içeriğini oluşturan bir diğer başlık ise, öğrencileri dini bayramlara yönlendirilmesi olarak karşımıza çıkıyor Eski eğitim programında birinci sınıfta dini bayramlar sadece tanıtılırken, yeni taslak ile çocukların dini gün ve bayramlara katılmaya istekli olmasını sağlamak amaçlanıyor. Derslerde dini günlerde yapılan hazırlıklar, bayramlaşma gibi konuların işleneceği belirtiliyor.

Tüm bu gelişmeler gösteriyor ki, AKP iktidarı “dindar nesil” yetiştirme bakışı ile toplumsal yaşamı dinselleştirmeye dönük adımlarını hızlandırıyor. Bunun için eğitim gibi kritik alanlara sistematik olarak müdahale ediyor.

Ateizm “inanç problemi”, felsefi tartışmalar yok

Öte yandan sekülerizm, pozitivizm ve ateizmin Temel Dini Bilgiler Dersi (İslam 1-2) kapsamında “inanç problemi” olarak yer alacağı öğrenildi.

Yeni müfredatta işlenecek ünitelerde metafizik ile ontoloji, insanın varlık olarak evrendeki yeri, erdem-yaşam ilişkisi, özgürlük sorumluluk ilişkisi, din ve akıl ilişkisi, din ile felsefe arasındaki benzerlik ve farklılıklar, teoloji ve felsefe ilişkisi, devletin nasıl ve neden ortaya çıktığı, birey-devlet ilişkisi konularının başlı başına tartışılması yer almayacak.

 

 

 

 

Sermaye devletinden “siber güvenlik” hamleleri

 

Türk sermaye devleti, karşı karşıya bulunduğu krizleri “güvenlik” adı altında çok yönlü baskı ve devlet terörü uygulamaları ile aşmaya çalışıyor. Bilgi ve iletişim teknolojileri alanında da baskı ve denetimleri sıkılaştırmak için “siber güvenlik yasası” ve uygulamalarının hayata geçirileceği basına yansıdı.

BTK “beyaz hackerlık” peşinde

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), devletin güdümünde “hackerler” yetiştirmek için hazırlıklarını sürdürüyor. Hacker yetiştirmek ve devlet kurumlarında görevlendirmek için başvuruları almaya başlayan BTK, sayının 25 bine ulaştığını açıkladı.

Bu alanda birikimi ve yeteneği olanları “pozitif katkıya dönüştüreceklerini” iddia eden BTK Başkanı Fatih Sayan, sermaye devletinin kirli işlerini yaptıracakları gerçeğinin üzerini örttü. Yaptıkları hazırlıklara dair konuşan Sayan, “beyaz hackerlar” yetiştireceklerini, eğitimler vereceklerini ve yetenekli bulduklarını 528 devlet kurumunda bulunan “siber olaylara müdahale” ekiplerine dahil edeceklerini dile getirdi.

BTK’ya “beyaz hackerlık” için şu ana kadarki başvuruların yüzde 15’ini 13-18 yaş arasındaki gençlerin oluşturması dikkat çekerken, başvuruların ardından yapılacak testte katılımcıların belirlenen yerleri hacklemeleri ve ele geçirmeleri istenecek.

“Siber Güvenlik Yasası” hazırlığı

Öte yandan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan da Siber Güvenlik İşbirliği Protokolü imza töreni sonrasında açıklamalarda bulundu. Arslan, şu anda fiilen yürüttükleri uygulamalara yasal kılıf oluşturmak için hazırlık içerisinde olduklarını belirtti. Sermaye hükümeti sözcüsü, 2016 Kasım ayında başbakanlığa sunulan tasarının hazırlık aşamasında olduğunu, kısa süre içerisinde son halinin belirlenerek meclise sunulacağını ifade etti.

Yasa tasarısında, “etkin denetim, sır saklama yükümlülüğü, siber olaylara müdahale ekiplerinin görevleri, operasyon merkezleri ile Kamu-Net uygulamalarına ilişkin usul ve esaslar” üzerine maddelerin yer alacağı kaydedildi.

 

 

 

 

Sosyal medyada cadı avı: 18 bin dosya gözaltı talimatı bekliyor

 

Sermaye devletinin sosyal medya üzerinden yürüttüğü cadı avı artıyor. Neredeyse her gün sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklananlar olduğu bilgileri yansırken, aynı gerekçeyle halihazırda gözaltı talimatı bekleyen 17 bin 862 dosyanın olduğu belirtildi.

Devlet kurumları eliyle ihbarcılık çağrısının yapıldığı son dönemde Facebook ve Twitter paylaşımları nedeniyle 68 bin 774 hesap hakkında ihbar yapıldı. Bu hesaplardan 21 bin 723’ünün kullanıcıları tespit edilirken, 47 bin 24’ünün tespiti için çalışmaların sürdüğü kaydedildi.

Söz konusu kullanıcılardan 3 bin 681'i gözaltına alınırken, 1734’ü tutuklandı. Serbest bırakılan 2 bin 117 kişiden bin 317’si için adli kontrol şartı konuldu.

Savcılıklarda ise halihazırda gözaltı talimatı bekleyen 17 bin 862 dosyanın bulunduğu öğrenildi.

 
§