6 Temmuz 2018
Sayı: KB 2018/26

Tek adam rejimi krizlerle başladı
Seçimler, demokrasi ve düzen muhalefeti
“Köpekbalığı uçar mı?”
İşçi sınıfıyla yola devam!
Çocuğa yönelik şiddet ve cinsel istismar düzeni
Zorlu dönemde zorlu bir yürüyüş bekliyor
Yıllık enflasyon Haziran’da rekor kırdı: Yüzde 15’i geçti!
Hak gasplarına, işten atmaya karşı grev ve direnişler sürüyor
Mata Otomotiv’de sendika işbirliğiyle öncü işçiler atıldı
“Yaşananlar işçi demokrasisinin önemini gösteriyor!”
Tarihsel temelleriyle Türkiye’de dinsel gericilik - H. Fırat
Almanya’da “Yeni Polis Yasası”
Ortadoğu’da emperyalist yıkım
Son AB zirvesi: Mültecilere karşı yeni saldırı dalgası
Emperyalist kapitalizm ve mülteci sorunu
İran’a emperyalist kuşatmanın bedelini emekçiler ödüyor
Son dönemin halk hareketleri üzerine
Haziran ayında 39 kadın öldürüldü
Emekçilerin sesi, ışığı, yumruğu: Rıfat Ilgaz!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Mata Otomotiv’de sendika işbirliğiyle öncü işçiler atıldı

 

Tuzla Serbest Bölge’de bulunan Mata Otomotiv fabrikasında patronun işten atma saldırısı devrede. Yakın zamanda iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması için mola saatlerini uzatarak eylemler yapan, fabrikadaki havalandırma sorununun çözülmesi için üretimde sayıları düşüren Mata Otomotiv işçileri son olarak, patronun iş koluna itiraz etmedikleri yönündeki sözlerini tutmadığı için üretim sayılarının düşürülmesine devam etmişti.

Mata yönetiminin üretim alanında yaptığı toplantıya beyaz yaka çalışanların dışında, üretimde hiçbir işçinin gitmemesi yönetim tarafından saldırıyla karşılandı.

Mata işçilerinin örgütlülüğünden rahatsız olan Mata yönetimi, 30 Haziran Cumartesi günü 30 işçinin telefonlarına iş akitlerinin son bulduğuna dair mesaj gönderdi. Sendika temsilcilerinin de içlerinde olduğu çoğunluğu komite üyesi 39 işçi 25/2 maddesi üzerinden işten çıkarıldıklarına dair mesajlar üzerine Birleşik Metal-İş İstanbul 1 No’lu Şube’ye gittiler.

1 Temmuz Pazar günü de Bostancı’da bulunan Birleşik Metal-İş Genel Merkezi’ne giden işçiler bekleyişe geçtiler. Genel merkez yöneticileriyle görüşmek isteyen işçiler diğer içileri de sendikaya çağırırken akşam saatlerinde yaklaşık 250 işçi Birleşik Metal-İş Genel Merkezi’nde toplandı. Ancak sendika yöneticilerinin işçilerle görüşmekten kaçması işçilerin tepkisiyle karşılaştı.

İşten atma saldırısı karşısında iki ayrı açıklama yapan Metal İşçileri Birliği (MİB); ilk açıklamasında atılan 10 işçiyi üretimi durdurarak geri aldıran Mata işçilerine birliklerini koruma çağrısı yaparken ikinci açıklamada ise atılan işçilerle dayanışmaya çağırdı. Aynı saatlerde Tuzla’da MİB’liler “Mata işçisi yalnız değildir” ve “Mata işçileriyle dayanışmaya” yazılamaları yaptılar.

Patrondan işten atma tehdidi; Sendikayla el ele çalışıyoruz!

İşçilerin sendikada bekleyişi sürerken Mata patronu işçilere tehdit gibi mesaj gönderdi.

Mesajında, sendikayla görüşme yaptıklarını söyleyen Mata yönetimi, aslında fabrikada “işçileri yanlış yönlendiren kimi kişilerden başka sorun olmadığını” öne sürdü. “Birbirine gönülden bağlı olduğu için birlik olan, birlikte üreten, çalışan, kazanan bir ekip” istediklerini öne süren yönetim, bu olmadığı takdirde fabrika kapatma tehdidinde bulundu.

Mesajda şu ifadeler dikkat çekti:

- Mata ile Sendikamız arasında hiçbir sorun yoktur.

- Mata ile Birleşik Metal İş Sendikası elele yürümektedir ve yürüyecektir. 

- Mata Yönetiminin ve Sendika Yönetiminin siz değerli çalışma arkadaşlarımızın bu şekilde korku ve baskı altında tutulmasına tahammülü ve müsadesi yoktur. 

- Mata yönetimi ile Sendikamızın GERÇEK şube yetkilileri 30.6.2018 günü saat 17:00’de bir araya gelerek bir toplantı yapmış ve yaşananları değerlendirmiştir. Ortada siz değerli çalışanlarımızı yanlış yönlendiren kimi kişilerden başka hiçbir sorunun olmadığı konusunda mutabık kalmışlardır.”

Sendika ortada bıraktı, atılan işçiler tazminatlarını alıp ayrıldı

Kartal şube yöneticileri ve temsilcilerle birlikte saat 17.00’de patronla görüşmeye gidildi.

Patronla yapılan görüşmede, patronun atılan işçileri kesinlikle geri almayacağını söylediği aktarıldı. Patronun “Bu gurur meselesi, gerekirse fabrikaya kilit vururum 6 ay da açmam” dediği, 2 Temmuz’da fabrikayı açmayacağı belirtildi.

Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Merkezi’nden destek göremeyen işçiler, kıdem-ihbar tazminatlarını alarak işten ayrılmayı kabul etti. Bu sonuç üzerine 2 Temmuz Salı günü Mata Otomotiv’de üretim başlamış oldu.

 

 

 

 

Flormar’da direniş ikinci ayını dolduruyor

 

Sendikalaştıkları için işten atılan Flormar işçilerinin 15 Mayıs’ta fabrika önünde başlattıkları direniş ikinci ayını doldurmak üzere.

Direnişin 46. gününde (29 Haziran) sabah erken saatlerde Lastik-İş Gebze Şubesi yönetici ve üyeleri direnişi ziyarete geldiler. Ziyarette sendika yöneticileri konuşmalar yaptı. Aynı iş kolundan farklı konfederasyonda iki sendikanın dayanışmasının önemine değinen yöneticiler, sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması vurgusu yaptı.

Öğle saatlerinde, KESK İstanbul Kadın Meclisi direnişçi işçileri ziyarete geldi. Petrol-İş Gebze Şubesi Başkanı, sınıf dayanışmasının önemine değinerek, Flormar ürünlerini tüketen kadınların dayanışmasının geldiği düzeyin yakında Flormar’ı bitireceğini söyledi. Ardından KESK İstanbul Kadın Meclisi adına yapılan konuşma, KESK’in ‘89’da başlayan sendikal mücadelesine değinerek başladı. Bu mücadelede ödenen bedeller, sürgünler hatırlatılarak son aşamada keyfi bir şekilde uygulanan OHAL ve KHK’lara dikkat çekildi. Bunlara karşı kamu emekçilerinin yılmadan mücadele ettiği ve örgütlü mücadeleyi büyütmekten başka yollarının olmadığı söylendi.

Öte yandan sloganlarla, konuşmalarla fabrikaya seslerini duyuran direnişçiler kapı girişine ‘Faşo ağa’ yazdılar.

Direnişin 49. gününde (2 Temmuz) ise direnişçi işçiler sabah ve öğle saatlerinde içerideki işçilere yönelik çağrılarına devam ettiler. Fabrika giriş kapısının yoluna hemen her gün silindiği için yeni bir yazı yazılıyor.  Direnişin 49. gününde de “Güneş balçıkla sıvanmaz” yazısı yazıldı. Gün boyu kapı önünde direniş sürdürüldü.

Öte yandan Flormar’a Türkiye çapında örülen boykotun sonucunda mağazalarda %50 indirim yapıldı. Kızıl Bayrak’ın “Sermayenin diktatörlüğüne ve diktatörüne karşı mücadeleye!” şiarlı kapağıyla çıkan son sayısı da Flormar direnişçilerine ulaştırıldı.

 

 

 

 

KİT’lerdeki işçilere yönelik kadro aldatmacası

 

Taşeron düzenlemesine yönelik tepkilerin ardından sendika konfederasyonlarıyla görüşen AKP iktidarı, KİT’lerde çalışan işçilerle ilgili de düzenleme hazırlığı iddiasında bulunmuştu.

Yeni dönemde kamuda kesintiye gideceğinin, güvencesizliği pekiştireceğinin sinyallerini veren AKP iktidarı “taşerona kadro” aldatmacasını seçimlerden sonra bir kez daha devreye soktu.

KİT’lerde çalışan işçilere yönelik düzenleme Resmi Gazete’nin önceki 29 Haziran tarihli sayısında yayımlandı. Düzenlemeyle birlikte, yine sınırlı sayıda işçiye kadro hakkı tanındı. KİT’lerde çalışan işçilerin çoğunluğunun kadro hakkı gasp edildi.

KHK ile geçirilen taşeron düzenlemesinde yer alan sınırlamalara ek olarak işçilerin kadro hakkına engel teşkil eden şartların başında “2 yıl kesintisiz çalışmış olma” koşulu geldi. Taşeron şirketlerin bir yıllık sözleşmeleriyle pek çok hakkı gasp edilen işçiler, bu şartla birlikte kadro hakkından da mahrum bırakıldı. Düzenlemeye göre işçilerin, ilgili KİT ve bağlı ortaklıklarda 4 Aralık 2017 itibarıyla 2 yıl “kesintisiz” (yıllık izin, doğum izni, askerlik ve toplamda 30 günü geçmeyen kesintiler hariç) çalışmış ve halen çalışmaya devam ediyor olmaları gerekiyor.

Geçmişteki haklarından ve alacaklarından vazgeçme, Devlet Memurları Yasası’nda kamuda çalışmaya dair şartlar da işçilerin kadro hakkı önünde engel teşkil ediyor.

İşçilerin mevcut sözleşmeleriyle ilgili şartlar da kadro hakkı alan işçilerin sayısını sınırlıyor. Bunların başında da sözleşmede aranan, “yaklaşık maliyetinin en az yüzde 70’lik kısmının asgari işçilik maliyeti ile varsa ayni yemek ve yol giderleri dahil işçilik giderlerinden oluşması” şartı geldi. Buna ek olarak düzenleme; danışmanlık, hastane bilgi yönetim sistemi ve çağrı merkezi hizmetleri kapsamında sözleşmesi bulunan işçileri dışarıda tutuyor.