25 Ocak 2019
Sayı: KB 2019/04

Seçimler ve yalanlar
Emperyalizme çok yönlü uşaklık!
Yüzümüzü sahte seçim vaatlerine değil, kendi taleplerimize dönelim!
Rektörlük atamaları
Özelleştirme saldırısı ve sendika bürokratlarının “vatan-millet” söylemi!
İş cinayetlerine devlet katkısı
Kısa çalışma ödeneği İşsizlik Fonu’ndan sağlanıyor!
“Grevden vazgeçmeyeceğiz, bu kadar!”
2019, örgütlü güç olmanın yılı olsun!
MİB MYK Ocak 2019 toplantısı sonuç metni
Enternasyonalizm, Spartakistler ve dünya devrimi - V. İ. Lenin
Ölümünün 100. yılında Franz Mehring’e saygıyla...
Suriye’de yıkım, “yeniden imar” ve kapitalizm
Almanya-Fransa “dostluk” anlaşması
Rusya ile Japonya arasında adalar anlaşmazlığı
Kadın cinayetleri devlet kurumlarının gözü önünde işleniyor!
Birliğimizi güçlendirelim, mücadeleyi büyütelim!
İklim sorununa kitlesel tepki
Kapitalizm her şeye düşman!
Hapishanelerde saldırılara karşı direniş sürüyor
“Beni devrimciler gibi uğurlayın!”
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Rusya ile Japonya arasında adalar anlaşmazlığı

 

Rus Devlet Başkanı Putin ile Japonya Başbakanı Shinzo Abe, 22 Ocak 2019’da, Rusya’nın başkenti Moskova’da “barış görüşmeleri” için bir araya geldiler. Görüşme, Pasifik Okyanusu’nda bulunan Kuril Adaları üzerine olsa da, her iki ülke önden bu yönde bir açıklama yapmaktan kaçındı. Putin “kolay bir görüşme olmayacak” derken, Shinzo Abe ise “çözülmesi zor bir görevle” karşı karşıya olduklarını belirterek görüşme öncesinde sonucu açıklamış oldu.

Japonlar İkinci Dünya Savaşı öncesinde, söz konusu adalardan biri olan Yujno-Kurilsk’de, pek de masum olmayan sebeplerle hava alanı inşa etmişlerdi. Emperyalist savaşta bu hava alanı Sovyetler Birliği’ne karşı saldırı üssü olarak kullanıldı. Bu nedenle 1945 yılında bu adalar Sovyetler Birliği tarafından ele geçirildi.

1951 yılında Japonya Kuril Adaları’ndan feragat ettiğini duyursa da, kısa süre sonra adalara yeniden talip oldu. O günden bu yana Kuril Adaları dönem dönem iki devlet arasında krize neden olmaktadır.

1956’da Sovyetler Birliği, askeri üs kurulmaması kaydı ile adaları Japonya’ya vermeyi kabul etse de, Japonya ABD’nin basıncıyla bu şartı kabul etmediği için anlaşmaya varılamadı.

Geçtiğimiz yılın Kasım ayında yapılan toplantıda, Rusya ve Japonya beklenmedik bir şekilde müzakereleri hızlandırmak için adım attılar.

Putin, Kuril Adaları’ndan ikisinin iadesi için 1956 Deklarasyonu’na bağlı kalacaklarını duyurdu. Putin ile Shinzo Abe 22 Ocak 2019’da Moskova’da müzakere masasına oturdular. Japonya’nın iç politik nedenlerle anlaşmadan yana olmasına rağmen, anlaşma sağlanamadı.

Görüşmenin ardından yapılan açıklamada Putin şunları söyledi: “İki ülke arasında bir barış anlaşmasına varılması için yoğun çaba sarf ediyoruz. Buradaki amaç, halklarımızın da destek vereceği Rusya ve Japonya arasındaki ilişkileri daha da geliştirecek bir anlaşmaya varmak.”

Japonya Başbakanı Shinzo Abe ise, “Rusya ile Kuril Adalarında ortak ekonomik faaliyetlerimizi güçlendireceğiz, iki ülke arasında askeri alandaki işbirliğini de geliştireceğiz. Japonya ve Sovyetler Birliği’nin 1956’da imzaladığı deklarasyonu temel alan bir barış anlaşması için müzakereleri hızlandırarak devam ettireceğiz. Bu konuda Şubat 2019’da bakanlar düzeyinde görüşmelerimiz olacak” şeklinde konuştu. 

Görüşme sonrası yapılan açıklamaya iyimserlik havası hâkim olsa da, Kuril Adaları çekişmesi kolay çözüleceğe benzemiyor. Çünkü her iki emperyalist güç de sorunun çözümünden ziyade yayılmacı emellerle ilgililer.

 

 

 

 

Ofer Hapishanesi’nde koğuş baskını: 100’ü aşkın Filistinli yaralandı

 

Siyonist İsrail rejimi zindanlara kapattığı Filistinlilere yönelik baskı ve saldırılarına devam ediyor. 1200 Filistinlinin tutulduğu Ofer Hapishanesi’nde de arama bahanesiyle 21 Ocak sabahından itibaren koğuşlara baskın düzenleyen İsrail askerleri 100’ü aşkın Filistinliyi yaraladı.

Baskın yapılan 10 koğuştan 8’inde gaz bombası kullanıldığını belirten Filistinli Esir Kulübü, tutsakların hem gaz kapsülü hem de plastik mermilerin isabet etmesiyle yaralandıklarını açıkladı.

Baskın sırasında tutsakların elbise ve diğer eşyalarının tahrip edildiği belirtilirken, arama sırasında soğuk havaya rağmen üzerlerine kalın giysi alamadan çıkarılan tutsakların bu duruma tepki gösterdikleri belirtiliyor.

Filistinli tutsaklar: “Saldırılara direneceğiz”

Ofer Hapishanesi’ndeki tutsaklar yayınladıkları ortak metin ile İsrail’in Filistinli tutsaklara savaş ilan ettiğini ve bunu da Ofer Hapishanesi’nden başlattıklarını söylediler.

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), İslami Direniş Hareketi (Hamas), Filistin Ulusal Kurtuluş Hareketi (El-Fetih), İslami Cihad Hareketi, Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi imzasıyla ortak bir açıklama yayımlandı.

Siyasi bir karar ile gelen emir üzerine hareket eden Ofer Hapishanesi yönetiminin saldırıya geçtiğini belirten tutsaklar 20 Ocak Pazar gününden Pazartesi gününe arama adı altında devam eden saldırılarda sözlü ve fiziki şiddet ile hakaretlerle karşılaştıklarını, eşyalarının tahrip edildiğini ve çıplak arama işkencesinin devreye koyulduğunu aktardılar.

Saldırıya karşı büyük bir direniş sergilediklerini aktaran tutsaklar ancak göz yaşartıcı gazlar, birkaç hücre duvarının yıkılması ve bölümlerin kapatılması ile aramalar yapılabildiğini belirttiler. Bu sırada elektrikli cop ve köpeklerin de kullanıldığını eklediler.

Ofer Hapishanesi’ndeki gerginliğin hâlâ hüküm sürdüğünü söyleyen tutsaklar saldırılara karşı daha güçlü eylemler ortaya koyacaklarını belirtti. “Birlik ve onur savaşı” adını verdikleri bir mücadele içerisine girdiklerini ifade eden tutsaklar, onurlarını ve tarihlerini korumak için kendilerine yöneltilen her türlü saldırıya meşru direnişleriyle yanıt vereceklerini vurguladı.

Tutsaklara yapılan bu saldırının İsrail’in organize bir hamlesi olduğunu dile getiren tutsaklar, İsrail’deki seçimler için kendilerine yapılan saldırının kullanıldığını ifade etti. Bu saldırı ile oy devşirmeye çalışan İsrail partilerinin başarısız olacaklarını söyledi.

Uluslararası insan hakları örgütlerin bu suçlara karşı durmaya ve haklarını korumak için harekete geçmeye çağıran tutsaklar, özgür medyanın da seslerini duyurmasını talep etti.