8 Şubat 2019
Sayı: KB 2019/06

Saray rejiminin korkuları büyüyor!
Arsızlık ve yüzsüzlükte sınır tanımıyorlar!
Gıdada zamlar ve Erdoğan’ın orta oyunu
Çocuklarımız gericiliğin kıskacında!
Kültürel iktidar ve sinema yasası
Ücretli köleliğe, çifte sömürüye, baskıya karşı özgürlüğümüz ve geleceğimiz için sınıfa karşı sınıf!
Yandaş sendikaya kolaylık, direnen işçilere zorbalık!
Türk Metal ve patron işbirliği klasiği
DERİTEKS’in Binali Yıldırım’la kahvaltılı toplantısı üzerine - H. Eylül
İşçi sınıfı, DİSK’i yaratan fiili-meşru mücadele çizgisini kuşanmalı!
Sanatçı diliyle Alman Devrimi’nde Bremen... Silahlanmış işçilerin sosyalist “Kızıl Kent”i - Peter Weiss
Devrim, devrimci işçiler ve sosyal-demokrat ihanet!.. “Bremen Sosyalist Cumhuriyeti” - Chris Harman
Bremen Solu ve Bremen’de Sosyalist Cumhuriyet
Emperyalizm dünyayı yıkıma götürüyor
“Bolivarcı devrim”in 20. yılında... Venezuela, Chavezcilik ve emperyalist kudurganlık
Meksika’da tarihi grev
İzmir’de emekçi kadınlar bir araya geldi
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Gıdada zamlar ve Erdoğan’ın orta oyunu

 

Ocak ayı enflasyonu hem aylık hem yıllık bazda yükselirken, enflasyona damgasını vuran gıda oldu. Gıda fiyatları son 16 yılın rekorunu kırdı, yıllık enflasyon yüzde 30’u aştı. Artan patlıcan ve biber fiyatları önplana çıktı. Bunun karşısında marketlere ve pazarcılara “esip gürleyen” AKP şefi Tayyip Erdoğan, yeni bir orta oyunu ile yine sahneye çıktı.

Erdoğan’ın bu orta oyununa yandaş basın da dahil oldu. Sabah gazetesi Ocak ayı başında “2018’de başlatılan Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’na markalar bu yıl da devam edecek. İndirimler yüzde 10’dan başlayacak” haberine yer vermişti. Sonra marketlerdeki fiyatlar “hedef” olunca, bu kez de indirim güzellemelerine zıt bir şekilde, “İndirim yalan zam gerçek”, “Çarşı vatandaşa karşı” başlıklı haberlere yer verdi.

Orta oyununun son perdesi, Erdoğan’ın 5 Şubat’ta partisinin meclis grubunda yaptığı konuşmaydı: “Vatandaşlar, ‘Market fiyatları birbirini tutmuyor, onlara bağırdınız ama biraz daha bağırın’ dediler. Tarım bakanına bazı talimatlar verdik, çalışıyorlar. Sebze fiyatlarına ayar çekme kararı aldık, gereken adımları atacağız. İstanbul’a başkan olduğumda ekmek fiyatları artıyordu, hemen fabrika kurduk. Belediyelerimizle bu adımları atabiliriz.”

Bu sahtekarlıklar, AKP iktidarının işçi sınıfı ve emekçileri aldatmak için demagoji ve manipülasyondan vazgeçmeyeceğinin yeni örnekleridir. Sermayenin demir yumruğu Erdoğan’ın söylediklerinin bir “doğruluk payı” bulunuyor. Pazar ve marketlerde fiyatlar el yakıyor, temel gıdalarda fiyatlar uçuyor. Ve Erdoğan’ın “vatandaş” diye hitap ederek aldatmaya çalıştığı işçi sınıfı ve emekçilerin öfkesi daha da büyüyor.

Bu nedenle Erdoğan, “vatandaşını dinliyor”, “talimatlar veriyor”, “müdahale edip reislik yapıyor” görüntüsü vermek için demagojik söylemleri devreye sokuyor. Emekçilerde beklenti yaratmak, onların huzursuzluğuna “ortakmış” görüntüsü vererek onları aldatmak istiyor. Aylardır sürdürdükleri sözde “enflasyonla topyekûn mücadele” kampanyasının bir sonuç vermediğinin farkında olan işçi ve emekçilerin tepkilerine ortakmış gibi görünmeye çalışıyor.

Bu tablo aslında, Erdoğan AKP’sinin derinleşen kriz ve emekçilerin artan huzursuzluğu karşısındaki çaresizliğini dışa vuruyor.

AKP-MHP koalisyonu acı reçeteyi seçim sonrasına bırakıyor

Şu unutulmamalıdır: Bugün marketlere “ayar veren” Erdoğan ve AKP’si, Hal Yasası başta olmak üzere yıllardır hayata geçirdikleri politikalarla marketlerin tekelleşmesini sağlamıştır. Küçük esnaf iflaslarının önünün açılmasıyla market zincirleri kârlarına kâr katmıştır.

Tarımsal ürünlerdeki fiyat artışı ise, ithalata dayalı politikaların, yabancı tekellere sunulan hizmetlerin bir ürünüdür. Hâlâ da sözde “fiyat düşürmek” adına ithalatı teşvik etmeye dönük gümrük vergisi düzenlemeleri hayata geçirilmektedir. AKP iktidarının büyük sermayeye hizmet eden bu uygulamaları, fiyatların artmasına ve emekçilerin yoksullaşmasına sebep olmuştur.

Bugünkü “ayar verme”ler kitleleri aldatmak için sahnelenmektedir. Krizin etkisinin seçimlere yansımaması için her türlü yalan ve manipülasyon devreye sokulmaktadır.

AKP iktidarı bugün yaptığı geçici düzenlemelerle, krizin etkilerini seçim sonrasına ötelemeye çalışmaktadır. İşçi sınıfı ve emekçiler seçimlerin ardından krizin ağır faturasıyla, dolayısıyla yeni saldırılarla yüzyüze kalacaklardır. Sermaye ve AKP-MHP koalisyonu, krizin acı reçetesini işçilere ödetmenin hesabını bugünden yapmaktadır. İşçi ve emekçiler bu hesaplara karşı uyanık olmalı, sınıf kardeşleriyle bir araya gelerek örgütlü mücadeleye hazırlanmalıdır.

 

 

 

 

Krizin yansımaları

 

Türkiye kapitalizminin krizi; gıda fiyatlarının artışından dış ticaret açığına, otomotiv pazarındaki küçülmeden enflasyon ve akaryakıt zamlarına, farklı alanlarda kendisini göstermeye devam ediyor. 4 Şubat’ta açıklanan veriler krizin sürdüğüne işaret etti.

Dış ticaret açığı 2 milyar doları aştı

Ticaret Bakanlığı’nın 2019 Ocak ayı dış ticaret istatistiklerine göre, Ocak ayında ithalat, “özel ticaret sistemi”ne göre yüzde 27,01 azalışla 15 milyar 709 milyon dolara, “genel ticaret sistemi”ne göre yüzde 26,87 düşüşle 16 milyar 220 milyon dolara geriledi. “Özel ticaret sistemi”ne göre ihracat yüzde 5,93 artışla 13 milyar 171 milyon dolara, “genel ticaret sistemi”ne göre, yüzde 6,33 artışla 13 milyar 904 dolara çıktı. Dış ticaret açığı sırasıyla her iki sisteme göre, 2 milyar 538 milyon dolar ve 2 milyar 316 milyon dolar oldu.

TÜİK’e göre gıda enflasyonu yıllık yüzde 30,97

Türkiye İstatistik Kurumu, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) 2019 Ocak istatistiklerini açıkladı. TÜFE’ye göre, aylık enflasyon yüzde 1,06, yıllık enflasyon yüzde 20,35 oldu. En fazla fiyat artışı yaşanan gıdada aylık enflasyon yüzde 6,43, yıllık yüzde 30,97’ye ulaştı.

Yİ-ÜFE’deki aylık artış yüzde 0,45, yıllık artış da yüzde 32,93 oldu.

Otomotivde satışlar bir yılda yüzde 59 düştü

ÖTV ve KDV indirimleri de krizin otomobil sektörüne yansımasına engel olamadı. Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin otomobil ve hafif ticari araç pazarı değerlendirmesine göre, 2018 yılı Ocak ayına kıyasla pazarda yüzde 59,02’lik küçülme oldu. 2018 yılı Ocak ayında 35.076 adet otomobil ve hafif ticari araç satışı yapılırken, bu yılın ilk ayında satışlar 14.373’e geriledi.

Benzin ve LPG’ye zam

29 Ocak’ta benzine yapılan 17 kuruşluk indirim 4 Şubat’ta yapılan zamlarla geri alındı. Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası’nın yaptığı açıklamaya göre, benzine ve LPG’nin litre fiyatına sırasıyla 6 ve 14 kuruş zam yapıldı.