15 Mart 2019
Sayı: KB 2019/11

Seçimler ve diktatörün bataklığı
Açlık grevleri eylemi ve gerici-faşist kudurganlık
Bu düzen değişmedikçe emekçiler için bir çözüm yolu yok!
Ekonomi son çeyrekte yüzde 3 küçüldü
AKP’nin seçim hileleri
297 günün sonunda Flormar…
Kayseri: Sermaye için cennet, işçi için cehennem!
Sınıftan haberler...
Direnen Kale Kayış işçileri: Kararlıyız!
Karabağlar Spor Tesisleri’nde grev sürüyor
İkinci Enternasyonal: Çürümeden çöküşe - H. Fırat
Sınıf çalışmamızın sorun alanları
8 Mart’ta on binlerce kadın sokaklara çıktı
Dünyada 8 Mart’tan yansıyanlar
Cezayir’de halk sokaklarda
Verilecek oyumuz yok, sorulacak hesabımız var!
Gen tasarımı ya da zenginler için “üstün ırk” yaratmak!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Direnen Kale Kayış işçileri: Kararlıyız!

 

İstanbul Silivri’de kurulu bulunan Kale Kayış fabrikasında Petrol-İş’te örgütlenmelerinin ardından patronun baskı ve saldırılarıyla karşılaşan işçiler, 6 Mart’ta iş durdurarak fiili greve çıktı. Direnişlerini sürdüren işçilerle fabrikada yaşadıkları sorunlar, patronun baskıları ve direnişleri üzerine konuştuk.

- İşyerindeki çalışma koşulları ve fabrikada yaşanan sorunlar nelerdir?

- Havalandırmalar yetersiz, güvenlik anlamında makineler yetersiz, iki insanla yapılması gereken işleri bir insana yaptırmaya çalışıyorlar. Baskı uyguluyorlar, zamanla yarış ettiriyorlar; bu üretim baskısından kaynaklı iş kazaları oluyor, bize zarar geliyor. Bir de “Bu iş kazaları sizden oluyor” diye bize kızıyorlar. En son “Yapılan iş kazalarından fabrika mesul değildir” diye kağıt astılar. “Fabrika içinde yapılan iş kazalarını fabrika karşılamayacak” dediler. Bu iş kazaları onların uyguladıkları baskı yüzünden, gelir adaletsizliğinden. Ücret adaletsizliği var, insan kayırma var; insanları birbirine düşman ettiler. Çalışma ortamımızı kötüleştirdikçe kötüleştiriyorlar. Bir şey sorsan bir muhatap yok. Patronlar ‘biz size her şeyi sağlıyoruz’ durumunda.

- Sendikalaşma sürecinizi, bu süreçte yaşadığınız zorlukları ve sendikalaşma yüzünden maruz kaldığınız patron baskısını anlatır mısınız?

- En başından beri büyük bir baskı ile karşı karşıyayız. Arkadaşları birbirine düşürdüler. “Senin maaşını güzel yapacağım”, “seni rahat bir yere atayacağım”, “maaşları düzelteceğiz” gibi ayak oyunları ile bizleri oyalamaya çalıştılar. Altan alta sendikayı istememeyi kabul ettirmeler, işten çıkarma tehditleri oldu. Mesailerimizi kestiler.

Bundan 3 ay önce iki arkadaşımız işten atıldı. Arkadaşımız tek başına çalışmaya zorlandı. Bu arkadaşımızın yanına kimsenin sokulmasına izin verilmedi, kimseyle muhatap olmasın diye. Ama biz arkadaşımızın yanına gittik. Arkadaşımızın yanına giden arkadaşı patron gördü ve bundan dolayı iki arkadaşımızın çıkışını verdi. Toplumun ahlakını bozuyorlarmış, birbiri ile sigara alışverişi yapıyorlarmış, vazife yerlerini terk etmişler gibi bahane uydurarak arkadaşlarımızı işten çıkardılar. Bu süreçte mahkemelik oldular zaten, bu arkadaşlarımızın bu ayın 15’inde mahkemeleri var. Tazminat ve para vermemek için böyle yalan suçlamalarda bulunuyorlar. Kimseye küfür etmişlikleri, ahlaksızlıkları veya fabrikanın malına zarar vermişlikleri yok. Tüm yanlışlarına rağmen biz patronları idare ettik, onlar bizi idare etmedi. Ama işçiler patronun gözünde hep haksız. Unutuyorlar ki işçi her zaman haklıdır.

- En son başlattığınız fiili iş durdurma sürecini anlatır mısınız? Neden böyle bir yol seçtiniz?

- Çünkü halen haklarımız verilmiyor. 14 yıldır burada çalışan arkadaşımızın maaşı 2900 TL. 14 yıllık emek nerede burada? Biz yukarı gideceğimize, dibe çekiyorlar. Aşağıdaki fabrikayı sıfırdan yaptı. İçeride Suriyeliler, Kazaklar ve Kırgızlar çalışıyor. Çoğu sigortasız kaçak çalıştırılıyor, bunu jandarmaya da söyledik. Hemen elemanları apar topar fabrikadan çıkardılar.

- Direnişinizdeki son durum nedir? Ne aşamadasınız?

- Şu anda beklemedeyiz. Direnişimize sonuna kadar, kazanana kadar devam edeceğiz. Yılmak yok bu davayı kazana kadar, hakkımız olanı alana kadar devam edeceğiz. Biz patrondan fazla bir şey istemiyoruz, ortak olmak istemiyoruz. Şimdi büyük siyasi partilerden kimse destek vermiyor, çünkü hepsi patron.

Bölgemizde bazı arkadaşlar kendi isteği ile işten çıktılar başka bir yere girdiler. On beş gün içinde arkadaşlarımız işten çıkarıldı, nedeni o daha önceki patronun onu tanıması. Patronlar kendi arasında birlik. Şimdi bizlerin de bu civarda iş bulma imkânımız çok az.

- Son olarak ne söylemek istersiniz?

- Sendikalı olmak bizlerin anayasal hakkıdır. Bizleri dışladılar, “fabrikaya zarar veriyorsunuz, ‘FETÖ’cüsünüz” dediler. Biz yetkiyi aldık, çoğunluğu sağladık. Bir yandan devlet sendikanın burada çoğunluk aldığını söylüyor. Bir yanda da temyiz hakkı veriyor, sonrasında da bizler mağdur oluyoruz. Direnişimizi sonuna kadar sürdürmek zorundayız, kararlıyız.

Kızıl Bayrak / Trakya

 

 

 

 

Kale Kayış’ta fiili iş durdurma devam ediyor

 

Yaklaşık 300 işçinin çalıştığı, Petrol-İş Trakya Şubesi’nin örgütlendiği ve bakanlığa yetki başvurusunda bulunduğu fabrikada patron sendikal örgütlenmeye karşı daha önce de saldırıda bulunmuştu.

İki öncü işten atılmış ve yine fabrika önünde bir basın açıklaması yapılmıştı. Bu süreç sonrasında fabrikada patron ve müdürler işçileri sendikalaşmadan vazgeçirmeye çalışmış ve sendikadan istifaya zorlamıştı. İşçilerin ifadelerine göre, patron sendikal örgütlenmeden dolayı içeride işçi sağlığı ve güvenliği adına birtakım göstermelik iyileştirmeler yapmış, bunun yanı sıra da işçileri yine baskı altına alarak istifaya zorlamış. İşçiler içerideki sağlıksız çalışma koşullarından ve ücretlerin düşüklüğünden şikayetçi. Buna karşı sendikalaşma yoluna gittiklerini, sonuçta birlikte olduklarında bu süreçte patron karşısında ne kadar güçlü olduklarını gördüklerini ve birliklerinin devam etmesi için sendikal mücadeleden geri durmayacaklarını ifade ediyorlar.

Bugün de patronun bitmek bilmeyen baskılarına, sendikayı hiçbir biçimde tanımayan tutumlarına ve üretimde çalışmak zorunda bırakıldıkları kötü çalışma koşullarına karşı üretimden gelen güçlerini kullanan Kale Kayış işçileri üretimi büyük oranda durdurmuş durumda. 300 kişinin çalıştığı fabrikada şu anda 30-50 arası kişi çalışmakta. Bunların çoğunluğunu Suriyeli ve Kırgız işçiler oluşturuyor. Bunların bir bölümü yevmiyeli ve işe yeni başlayan işçiler.

İşçilerin bu tutumu karşısında daha da saldırganlaşan patron işçileri işten atmakla tehdit ediyor. İşçiler arasında dedikodular yayarak işçileri bölmeye, parçalamaya çalışmakta. İşçiler ise başladıkları bu mücadelelerini sonuna kadar götürmekte kararlı olduklarını ifade ediyorlar. Sendika ve patron temsilcilerinin bugün (6 Mart) yaptığı görüşmeden bir sonuç çıkmamıştır. İşçiler nöbetleşe biçimde fabrika önünde bekleyişlerini sürdürüyor.

Kale Kayış işçilerinin ortaya koyduğu direniş bir kez daha göstermektedir ki işçiler patronun baskılarına karşı çaresiz değildir. İşçiler iş durdurma eylemi ile üretimden gelen gücünü kullanmış, birliklerinin ne kadar güçlü olduğunu Kale Kayış patronuna bir kez daha göstermiştir.

Trakya Petrokimya İşçileri Birliği