İçindekiler:

25 Ekim 2021
Sayı: KB 2021/Özel-37

İşçi sınıfını bekleyen kapsamlı yıkım saldırısı
Vahim gidişatı işçi sınıfı ve emekçiler durdurabilir
Emperyalizmin ve işbirlikçilerin Taliban riyakarlığı
“Balık baştan kokar”
Peker’in ifşaatları ve SADAT
Metal işkolunda vahşi sömürü tablosu
Coşkulu İşçi-Emekçi Mitingi
İşyerlerinde kadına şiddete karşı mücadele
Alba direnişçisinden Ekmek ve Gül’e...
Reformizm ve devrim - H. Fırat
Paris Katliamı’nın 60. yılı
NATO’nun Rusya ile çatışma hazırlıkları
Pandora’da “UMUT” var!
Almanya’da işçiler mitinge hazırlanıyor…
AB dış sınırlarında “ölümüne yıldırmak”
İsviçre’de kitlesel iklim eylemi
İsviçre’de kadın cinayetleri ve şiddet
Mesleki Eğitim Merkezi: Sömürüye yasal kılıf
Boğaziçi’nde direniş hız kesmiyor
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

NATO’nun Rusya ile
çatışma hazırlıkları

 

NATO savunma bakanları 21 Ekim’de Brüksel’de toplantı yaptılar. İttifak, Avrupa ve Kuzey Atlantik bölgesinin savunması için yeni bir kapsayıcı planı kabul ettiğini açıkladı. Plan, Rusya’nın olası saldırılarına ve aynı zamanda devam eden terör tehdidine nasıl tepki verileceğini tanımlıyor ve “Soğuk Savaş”ın sona ermesinden bu yana türünün ilk kapsamlı planı olduğu iddia ediliyor. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg bakanlar toplantısından sonra yaptığı açıklamada, “Daha iyi ve modernize edilmiş planlarla ittifakımızı daha da güçlendiriyoruz.dedi.

NATO’nun yeni savunma ve caydırıcılık gereksinimleri doğrultusunda bakanlar, kabul edilen stratejik planı uygulamak için gerekli olan askeri yeteneklere ilişkin dört yıllık planları kabul ettiler. Bu, hava sahası savunması, siber yetenekler ve keşif kapasitelerini kapsıyor. Stoltenberg, “müttefiklerin daha ağır silahlarla ve en son teknolojiyle donatılmış, yüksek operasyonel hazırlığa sahip olmaları gerektiğinin” kabul edildiğini belirtti. Bu da savunma harcamalarında daha fazla artış gerektirmektedir.

Stoltenberg ayrıca NATO üyelerinin gelecek yılın ortasına kadar savunma teknolojilerine bir milyar euroya kadar yatırım yapmak istediklerini duyurarak,“Yeni inovasyon fonu, Müttefiklerin güvenliğimiz için hayati öneme sahip olacak en son teknolojileri ve yetenekleri kaçırmamalarını sağlayacak” dedi.

Batılı diplomatlar, Rusya’nın yeni silah sistemleri geliştirmesi ve askeri birliklerini ve silahlarını NATO’nun dış sınırlarına yaklaştırması nedeniyle “Avrupa-Atlantik Bölgesi’nde Caydırıcılık ve Savunma Kavramı” ve bununla bağlantılı uygulama stratejisinin gerekli olduğuna inanıyorlar. Nükleer silahların kullanılması da caydırıcı senaryolardan biri olarak ele alınıyor. Caydırıcı senaryolar arasında nükleer silahların kullanımını da tartışıyorlar. Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer Deutschlandfunk’ta, nükleer silahları kastederek, “Caydırıcılığın yolu budur”, “Sonunda - ve bu aynı zamanda caydırıcı doktrindir - önceden caydırıcı bir etkisi olması için bu tür araçları kullanmaya hazır olduğumuzu Rusya”ya açıkça belirtmeliyiz…” açıklamasında bulundu.

Savunma planlaması aynı zamanda Moskova’nın orta menzilli nükleer silahları yükseltmesine ve yeni silah sistemleri geliştirmesine bir yanıttır. NATO’yu modernize etme çabalarının gerisinde, Rusya ile olan aşırı gerilimler ve Çin’in siyasi ve askeri yükselişi var. 2014 yılında Rusya’nın Kırım’ı ilhakından sonra NATO, Avrupa’daki savunma kapasitesini büyük oranda artırmaya başladı.

Ukrayna’nın NATO’ya kabul edilmesine Rusya’dan tepki

Batılı hükümet yetkilileri, “Baltık ülkeleri üzerinde çok sayıda hava sahası ihlali görüyoruz, Karadeniz çevresinde de birçok saldırı görüyoruz.” demekte, mayıs ayında Ukrayna sınırında yaklaşık 100 bin Rus askerinin konumlandığını belirtmekte ve bunun 2014 yılında Kırım yarımadasının ilhakından bu yana olduğundan daha fazlası olduğuna işaret etmektedirler.

Moskova hükümeti saldırgan davrandığı yönündeki tüm suçlamaları reddetti ve karşılığında NATO’yu stratejik hazırlıklarıyla Avrupa’yı istikrarsızlaştırmakla suçladı.Moskova daha önce Ukrayna’nın NATO’ya katılması durumunda misilleme yapmakla tehdit etmişti.Rusya ve müttefiki Belarus, eylül ayında NATO’nun Baltık üyelerini uyaran askeri tatbikatlar düzenledi.

Rusya yakın zamanda NATO’yu Ukrayna’da daha fazla adım atması halinde misillemeyle tehdit etmişti. Salı günü, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, Rusya’nın, Ukrayna’nın NATO’ya üyelik başvurusunu engellemeye hakkı olmadığını söyledi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 22 Ekim’de, AUSTİN’in Ukrayna’nın NATO’ya katılım yolunu döşediğini belirtti. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Andrei Rudenko ise, NATO’yu Ukrayna’nın üyeliğine yönelik her adımın sonuçlarının olacağı konusunda uyardı. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Salı günü Kiev’e yaptığı ziyarette, Moskova’nın bu konuda veto yetkisi olmadığını belirtti. Aynı zamanda, ülkenin henüz NATO’ya kabul koşullarını karşılamadığını da söyledi. Mayıs ayında Rusya’nın, komşu ülke sınırına 100 binden fazla asker konumlandırması bir işgal konusunda NATO’da endişelere yol açmıştı.

İki günlük bakanlar toplantısının ana teması aynı zamanda Afganistan fiyaskosundan “dersler” çıkarmaktı. Afganistan’dan çekilmenin sona ermesinden bu yana, AB’de Avrupa’nın savunma yeteneklerinin güçlendirilmesi çağrısında bulunan sesler daha da yükseldi. Özellikle Fransa, daha fazla Avrupa “özerkliği” konusunda ısrar ediyor.

 

 

 

 

 

Bolsonaro “insanlığa karşı suç işledi”

 

Meclis Araştırma Komisyonu, Devlet Başkanı Bolsonaro ve kabinesinin salgındaki tutumunu ve politikasını araştırdı. Araştırma sonucunda, Bolsonaro ve hükümetinin korona salgınını yönetmedeki suistimaline ilişkin bir araştırma raporu yayınladı.

6 aylık araştırma sonucunda hazırlanan 1200 raporda Bolsonaro, “insanlığa karşı suçlar da dahil olmak üzere” en az on ayrı suç ile itham ediliyor.

Bolsonaro hakkında dava açılması talebinde bulunan, senatörlerden oluşan Komisyon “Bolsonaro ve kabinesinin hataları yüzbinlerce kişinin ölümüne yol açtı” açıklaması yaptı. Raporda Bolsonaro diğer suçlamaların yanı sıra, “nüfusun büyük bir bölümünü kasten kitlesel enfeksiyon riskine maruz bırakmakla” suçlanıyor.

Basında çıkan ve rapora dayandırılan haberlere göre, beş eski/yeni bakan dahil, Bolsonaro’nun üç oğlu da dahil olmak üzere, yaklaşık 60 kişi aynı suçlarla itham ediliyor.

Bolsonaro’ya yargı desteği

Bolsonaro hakkında dava açılabilmesi için Başsavcılığın harekete geçmesi gerekiyor. Ancak Bolsonaro tarafından atanan ve destekçisi olduğu bilinen Başsavcı Augusto Aras’ın dava açması beklenmiyor. Böyle bir “yargı desteğine” sahip olan Bolsonaro için sözü geçen raporun şimdilik yasal bir “tehlike” teşkil etmediği belirtiliyor.

Mecliste yeterli çoğunluğa sahip olan aşırı sağcı, faşist Bolsonaro’nun görevinden azledilmesi de mümkün görünmüyor. Ancak raporun 2022 genel seçimlerinde yeniden devlet başkanlığına aday olacak olan Bolsonaro’ya “oy kaybettirebileceği” yorumu yapılıyor.

Salgın sürecinde desteğinin önemli bir bölümünü yitiren Bolsonaro’nun gelecek yıl seçimleri kaybedeceği yorumları yapılıyor. Eski Devlet Başkanı Lula da Silva’nın Bolsonaro’ya karşı açık ara önde olduğu belirtiliyor.

Bolsonaro, başından beri korona virüs salgının yaratacağı tehlikeleri görmezden geldi ve küçümsedi. Sokağa çıkma yasağı ilan etmesini talep eden sağlık bakanlarını dinlemedi. Üç sağlık bakanı bu nedenle istifa etti.

Varoşlarda mafya sokağa çıkma yasağı ilan etti ve kendisini “asayişi” sağlamakla görevli kıldı.

Bu nedenle yerel makamlarla sürekli karşı karşıya geldi. Kendi kabinesinde yer alan bazı bakanlar bile zaman zaman ona sırtını döndü.

Pandeminin başlangıcından bu yana Brezilya’da toplamda 600 bini aşkın kişinin koronadan öldüğü kayıtlara geçti. Senato Araştırma Komisyonu, sağlık personeli, salgında ölenlerin yakınları dahil, konuyla bağlantılı birçok kişi ve kurumu dinledi ve görüşlerine yer verdi. Bundan hareketle Bolsonaro ve kabinesini somut delillerle itham ediyor.

Güney Amerika ülkesi Brezilya, koronadan dünya çapında en fazla ölümlerin yaşandığı ABD’den sonra, ikinci sırada yer alıyor.