9 Mayıs 2008 Sayı: SİKB 2008/19

  Kızıl Bayrak'tan
  İşçi sınıfı ve emekçilerin öfkesini büyütelim!
   Kandil’in bombalanmasıyla ABD planı yeniden yürürlükte!
1 Mayıs Taksim direnişi ruhunu kuşanalım!
1 Mayıs direnişi ve CHP’nin hesapları!
1 Mayıs eylemlerinden...
Devrimci 1 Mayıs Platformu’ndan açıklama:
  Zulmün borazanı dinci–gerici medyanın
1 Mayıs’a kin kusma ayini!
  Denizler’i savunmak, devrimi savunmaktır!
  Devrimci mirası yaşatmak,
daha ileriye taşımakla mümkündür!
  Taksim kararlılığının kazanımları
  1 Mayıs gözlemlerinden...
  Faşist zorbalardan hesap sorma zamanı…
  Gençlik hareketinden...
  Adana Sanayi İşçileri Kurultayı Sonuç Bildirgesi...
  İşçi ve emekçi hareketinden...
  Dünyadan...
  1 Mayıs: İslami faşizmin turnusol kağıdı
Yüksel Akkaya
  1 Mayıs 2008’in öğrettikleri
M. Can Yüce
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Adana Sanayi İşçileri Kurultayı Sonuç Bildirgesi...

Güvencesiz çalışmaya, geleceksiz çalışmaya karşı örgütlü mücadele!

Adana Sanayi İşçileri Kurultayı, Adana Sanayi İşçileri Derneği’nin uzun bir döneme yayılan çalışmasının bir ürünü olarak 20 Nisan 2008 tarihinde, 90 işçi ve emekçinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir.

Adana Sanayi İşçileri Kurultayı, 2007 1 Mayıs’ında işçi sınıfının Taksim’i yeniden fethetmesiyle ivmelenen ve son bir yıl içinde Hava İş’in toplusözleşme sürecinden Telekom’a, Tersanelerden bir takım mevzi direnişlere ve genel sağlık sigortası sürecindeki karşı koyuşlara dek işçi sınıfı ve emekçilerin üzerlerindeki ölü toprağını atmaya çalıştığı bir süreçte toplanmıştır.

Kurultayımız ön hazırlık sürecinden itibaren sermayenin çok yönlü saldırıları karşısında güvencesiz çalışmaya, geleceksiz yaşamaya karşı örgütlü mücadele şiarını kendi önüne koyarak bir çalışma yürütmüş ve kurultay gündemi de buna uygun şekillenmiştir.

İşçi sınıfının devrimci kimliği ve tarihsel misyonu; küçük sanayi sitelerindeki ağır çalışma koşulları ve bunlar karşısında işçi sınıfının enerjisini açığa çıkarabilecek yegâne araçlar olan taban örgütlenmeleri; sağlık ve emeklilik hakkının gaspı anlamına gelen SSGSS Yasası; işyerlerindeki kölece çalışma koşulları, sigortasız ve düşük ücretle çalıştırma  politikası gibi saldırılar ile bütün bunlara karşı yürütülecek örgütlü mücadelenin sorunları hem sunulan tebliğlerde hem de yapılan konuşmalarda ele alınmıştır.

Bu yanıyla kurultayımız kölelik koşullarında çalışmaya karşı sistematik ve uzun soluklu bir çalışmayı önüne koymuş ve aşağıdaki kararları almıştır:

 

1 Mayıs’ta iş bırakarak alanlara!

1 Mayıs sermaye ile işçi ve emekçi hareketinin karşı karşıya geldikleri önemli bir mücadele günüdür. Sermayenin en temel haklarımızı elimizden almaya yöneldiği, buna karşılık işçi ve emekçilerin ise saldırılara karşı örgütlü mücadeleyi yükselterek, birlik ve dayanışmayı güçlendirerek yanıt vermeye çalıştığı bir süreçte 1 Mayıs’ın en güçlü biçimde kutlanması daha bir önem kazanmaktadır. 1 Mayıs’a güçlü bir katılım aynı zamanda işçilerin kendilerine olan güvenlerini arttıracak ve sonraki dönemde sermayeye karşı yürütecekleri mücadelede büyük bir moral güç kazandıracaktır.

Bu çerçevede kurultayımız işçi sınıfı ve emekçileri 1 Mayıs’ta sermayenin topyekûn saldırılarına karşı iş bırakarak alanlara çıkma çağrısı yapılmasına ve bunun örgütlenebilmesi için her türlü aracın da kullanılarak güçlü bir faaliyet sürdürülmesine karar vermiştir.


15–16 Haziran’ın ışığında sınıf hareketi ve görevlerimiz konulu bir sempozyumun düzenlenmesi

15–16 Haziran direnişi sadece Türkiye işçi sınıfının en görkemli eylemi olmakla kalmıyor aynı zamanda işçi sınıfının yapabileceklerinin de basit göstergelerinden birini ifade ediyor. 15-16 Haziran’da, gerek işçi sınıfının tarihsel misyonu gerekse de devrimci kimliğini bilinçlere çıkaracak ve içinde bulunduğumuz dönemde sınıf hareketi ile sorumluluklarımızı tartışacak bir sempozyumun düzenlenmesi kurultayımız tarafından karara bağlanmıştır.


İnsanca yaşam ve çalışma koşullarının sağlanması için mücadele!

Bugün milyonlarca işçi sigortasız olarak çalıştırılmaktadır. Bu durum çalışma yürüttüğümüz küçük ölçekli işletmelerin bulunduğu sanayi bölgelerinde daha yoğun olarak yaşanmaktadır. İşçilerin oldukça küçük bir kesimi sigortalı olarak çalışmakta, fakat onların da çoğunun sigorta primleri asgari ücret üzerinden yatırılmaktadır.

İşçi sınıfının içinde bulunduğu bu yoksulluk ve karanlık aynı zamanda işçileri büyük bir yozlaşmanın içine sürüklemektedir. Gerek mücadele ederek haklarımızı almak gerekse de geleceğimizi kazanarak içine çekildiğimiz bu çürüme ve yozlaşmadan kurtulabilmek için insanca yaşamaya yetecek ücret, sigorta ve diğer bir dizi sorun üzerinden güçlü bir çalışma örgütlemek gerekmektedir.

Kurultayımız başta çalışma yürüttüğü alanlar olmak üzere giderek tüm ilde sermayenin saldırılarını püskürtebilmek için genel grev-direniş fikrinin yaygınlaşması, hem de güç ve olanaklar ölçüsünde bu sürecin örgütlenmesi yönünde somut adımlar atılması için, çabaların yoğunlaştırılması gerektiğini karar altına almıştır.


Taban örgütlülükleri ve bölgesel işçi platformu

Bugün işçi sınıfı sermaye karşısında örgütsüzdür. Bir sendikaya üye olması bu durumu fazla değiştirmemektedir. Zira var olan sendikalar işçi denetiminden uzak bürokratik örgütlenmeler haline gelmiş ve giderek işçi sınıfının çıkarlarından uzaklaşmıştır. Bunun gerisinde işçilerin sendikalı olsalar bile örgütsüz olmaktan kurtulamamaları vardır. Bunu çözmenin yegâne yolu, işçi sınıfının iradesini ve gücünü açığa çıkaracak taban örgütlenmelerini yaratabilmekten geçmektedir.

Patronun ve sendika bürokratlarının engellerini aşmak için fabrikalarda taban örgütleri kurulmalı, bilinçli ve mücadeleci işçiler bu işe ön ayak olmalıdır. Kölelik dayatmalarına ve patronun keyfi tutumlarına karşı ortak tepki gösterebilmenin ilk şartı fabrikalarda bu tür örgütlenmeleri yaratmaktır.

Biz Adana Sanayi İşçileri Derneği olarak fabrikalarda ve sanayi havzalarında taban örgütlenmelerine ve işyeri komitelerine dayanan bir faaliyet yürütüyoruz. Bu çalışma birçok işyerinde kendi öncü işçilerini yarattı. Taban örgütlenmeleri buralarda işçilerde var olan değiştirip dönüştürme iradelerini açığa çıkarttı.

Kurultayımız önümüzdeki süreçte başta işyeri komiteleri olmak üzere taban örgütlenmelerinin yaygınlaşması için özel bir çaba harcamayı kararlaştırmıştır.

Bunun yanında, her bir atölyenin büyük bir fabrikanın parçası durumunda olduğu küçük ölçekli işletmelerin bulunduğu sanayi bölgelerinde, tek tek işyerlerinde oluşturulacak örgütlülüklerin işçilerin sorunlarının çözümü noktasında adımlar atabilmesi oldukça zor olacaktır. Bu ilk adımın bölgedeki diğer öncü işçilerin bir araya gelmesini sağlayacak ikinci bir adımla birleştirilmesi zorunludur.

Bu nedenle kurultayımız, bir yandan işyeri komiteleri örgütlenmesine ağırlık verirken, diğer yandan eldeki ilk imkânlar üzerinden bir öncü işçi platformunun kurulmasına karar vermiştir.

 

Kurultay adımını ileri taşımak için görev başına!

Bizler Adana Sanayi İşçileri Kurultayı’mızın tüm sorunları çözecek sihirli bir anahtar olmadığının bilincindeyiz. Ama sorunlarımızı çözmemizi sağlayacak ilk olanakları, yol ve yöntemleri sağlayabileceğini düşünüyoruz. Nitekim, kurultay hazırlık sürecimizin ve kurultayımızın kendisinin ortaya çıkarmış olduğu ilk imkanlar bunu yapabileceğimizin de göstergesi olmuştur.

Kurultayımız tüm işçi ve emekçileri, kölelik dayatmalarına, sömürü ve baskıya karşı örgütlü mücadeleyi yükseltmeye, devrimci bir sınıf hareketi yaratma çabalarına omuz vermeye, onuruna ve geleceğine sahip çıkmaya çağırmaktadır.

Adana Sanayi İşçileri Derneği (Sİ-DER)

 

Sİ-DER: Kurultaydan 1 Mayıs’a, 1 Mayıs’tan 15-16 Haziran’a...

Mücadele sürüyor, kavga büyüyor!

2007 1 Mayısı’ndan günümüze giderek yükselen sınıf hareketi

2008 1 Mayıs’ı, sınıf hareketinin uzun zamandır yaşadığı durgunluk ve darlığı aşmaya yöneldiği, sınıfın gerek SSGSS karşıtı süreçlerde olduğu gibi kitlesel çıkışlarının, gerek TEGA, Novamed, SCT Or Turbo gibi mevzi direnişlerin, gerekse de tersaneler gibi öfke patlamalarının yaşandığı bir dönemde gerçekleşti. Bu yanıyla geçmiş yıllardan farklı olarak bu 1 Mayıs sadece sınıfın öncülerinin değil neredeyse tüm toplumun gündemine oturmuş oldu.

Biz de Adana Sanayi İşçileri Derneği olarak, uzun bir dönemdir sürdürdüğümüz çalışmamızı sınıf hareketinde yaşanan bu yükselişe paralel olarak giderek güçlendirdik. Aylar öncesinden başladığımız “Güvencesiz Çalışmaya, Geleceksiz Yaşamaya Karşı Sanayi İşçileri Kurultayı” ön hazırlık sürecini, sadece kurultay zamanı işçileri bir araya getirmenin değil aynı zamanda bölgemizdeki sınıf hareketine müdahale etmenin bir olanağı olarak gördük. Kurultayın başarısı ve yarattığı imkânlar bu bakışın ürünü olarak ortaya çıktı.

Bunun sonucu olarak kurultayımıza sunulan ve karar altına alınan 1 Mayıs’ta iş bırakarak alanlara çıkma kararını hayata geçirmek için özel bir çaba harcadık. Ancak bu süreci sadece kurultay sonrası üzerinden değil aynı zamanda kurultay öncesi süreç üzerinden de değerlendirmek gerekiyor.

Kurultay öncesi güçlü bir hazırlık ve

ortaya çıkardığı imkânlar

Kurultayımız gerek bölgemizde sınıf hareketine müdahale, gerekse genel sınıf çalışmamız açısından önemli bir yerde duruyordu. Bu bakışla haftalar öncesinden yoğun ve sistemli bir çalışmayla fabrikalara ve sanayi havzalarına yöneldik. Gerek içeriden gerek dışarıdan bölgedeki işçi eylemlerine müdahalede bulunduk. Periyodik olarak işçi toplantıları yaptık. Kurultay hazırlık sürecinde gerçekleştirdiğimiz ev ziyaretleri işçilerin aileleriyle de kaynaşma olanağı sağladı. En başından beri kurultayın sihirli bir değnek olmadığı bilinciyle ön hazırlık sürecine yüklendik. Bu süreçte işçilerle yakından kurulan bağlar ve yerel direnişler üzerinden sınıf hareketine kendi cephemizden yaptığımız müdahale kurultay sonrası süreçte önümüzü açıcı ve bir takım olanakları güce dönüştürücü bir rol oynadı. Uzun ön hazırlık sürecinin ardından anlamlı bir işçi katılımı ile sanayi işçileri kurultayını gerçekleştirdik.

Kurultayımızın 1 Mayıs’ın hemen öncesine gelmesi, ön hazırlık sürecini daha önemli kılıyordu. Bu bakışla kurultay çalışmaları sırasında gerek işçi toplantılarında, gerek ev ziyaretleri ve etkinliklerde gerekse yerel eylemliliklerde politik faaliyetimizi 1 Mayıs gündemiyle birlikte ele aldık. Sendikal mücadele yürüttükleri için işten atılan UPS işçileriyle direniş süreci boyunca birlikte hareket ettik. Bu sürede gerek fabrika içinde gerek dışarıda patronların teşhirini yaptık, işçilerle birlikte sürece dair materyalleri kullandık, işçi servisleri bizzat işçiler tarafından durduruldu. Bu eylemlikler kurultay ve 1 Mayıs gündemleriyle iç içe yürüdü. Bu çalışmanın başarısı gerek kurultaya katılıp kürsüden konuşmalar yapan, gerekse 1 Mayıs’ta Adana Sanayi İşçileri Derneği (Sİ-DER) pankartıyla alanlara çıkan UPS işçileri üzerinden kendini gösterdi.

Yerelin özgünlükleri üzerinden anlamlı

bir müdahale çabası

1 Mayıs’ın öngünlerinde merkezi materyallerimizin yanısıra yaygın bir şekilde Sİ-DER imzalı, yerelin sorunları ve güncel gelişmeler üzerinden fabrikalara ve sanayilere seslendik. İşçi etkinlikleri düzenledik. Her sene yaptığımız 1 Mayıs pikniğini bu sene kurultay gündemiyle birleştirdik. Binlerce 1 Mayıs gündemli materyal kullandık. Yüzlerce işçiyle birebir sohbetler gerçekleştirdik. Özellikle sanayi girişlerinde yaptığımız dağıtımların gösterdiği gibi, artık daha iyi tanınıyor ve daha sıcak karşılanıyoruz. İşçiler bisikletlerinden ve motorlarından inerek Sİ-DER Bülteni’ni ve bildirilerini alıyorlar. Kimileri servislerini durdurup yanımıza geliyor ve sohbet ediyorlar. Dernekle ilgili sorular soruyorlar. Sistematik olarak yürüttüğümüz dağıtım faaliyetlerinin ardından akşamları emekçi mahallelerinde ev ziyaretleriyle faaliyetimizi pekiştiriyoruz.

1 Mayıs’ta sınıfın kendi talepleriyle

iş bırakılarak gerçekleştirilen anlamlı bir katılım!

Sınıfa yönelik sürdürdüğümüz faaliyet 1 Mayıs’ta hem nicelik hem de nitelik olarak kendini gösterdi. Sİ-DER olarak ayrı bir otobüs tuttuk. Miting saati yaklaşırken işçilerle daha önce belirlediğimiz yerde toplandık. Daha yoldayken bile işçiler arasında pankartı tutmak isteyen çok sayıda arkadaşımız vardı. Sonunda iki arkadaşımızı görevlendirdik. Çok coşkulu ve disiplinli bir şekilde yürüyüşümüzü gerçekleştirdik. Si-DER pankartı herkes tarafından ilgiyle karşılandı. Güçlü işçi katılımı ve sloganların hep bir ağızdan atılması çok anlamlıydı. Yaklaşık 40 kişilik kitlesiyle Sİ-DER imzalı “Köle değil işçiyiz, örgütlüysek güçlüyüz!” şiarlı pankartımızla alana girerken, ismimizin okunmasının ardından çevrede bulunanlar ilgiyle bizlere bakıyor ve alkışlıyordu. 1 Mayıs alanında kurultayda karar altına aldığımız önergelerden birisini gerçekleştirdik. Adana’nın birçok yerinden iş bırakarak alanlara çıktık. Dönüş yolunda işçi arkadaşlarla birlikte işçi marşları söyledik.

Bu yanıyla 2008 1 Mayısı’nı güçlü bir hazırlığa konu ederek anlamlı bir katılım sağladığımızı söyleyebiliriz. Kuşkusuz işin başındayız ve katetmemiz gereken çok yolumuz var. Ama gerek kurultayımızda ortaya koyduğumuz irade gerekse bunun 1 Mayıs sürecindeki yansıması önümüzdeki dönemi de kazanacağımızın göstergesidir.

Kurultayın ışığında büyük işçi direnişi

15-16 Haziran Sempozyumu’na!

Sİ-DER’in “Güvencesiz Çalışmaya, Geleceksiz Yaşamaya Karşı Adana Sanayi İşçileri Kurultayı”na şiarlı gerçekleştirdiği işçi kurultayında aldığımız kararlardan biri de, büyük işçi direnişi 15-16 Haziran’ın 38. yıl dönümünde bir sempozyum düzenlemekti. Bu çerçevede sempozyumu şimdiden gündemimize aldık. Türkiye işçi sınıfı tarihinin en görkemli eylemini anmak, bu görkemli işçi direnişi yaşatmak ve geçmişin mücadele mirasını sahiplenip ileriye taşımak bilinciyle 8 Haziran 2008 tarihinde bir sempozyum düzenleyeceğiz.

Önümüzdeki günlerde kamuoyuna daha geniş bir bilgilendirme yapacağız ve bu tarihsel mücadele gününü bölgemizde gündemleştirme çabalarına yoğunlaşacağız. İnat ve kararlılıkla, bağımsız devrimci bir sınıf hareketi yaratma perspektifiyle, 15-16 Haziran Sempozyumu’nu kurultayın ve 1 Mayıs’ın ışığında gerçekleştireceğiz.

Evet, sınıf hareketi uzun yıllar sonra bir mayalanma yaşıyor. Şimdi sınıf devrimcilerinin sırtındaki yük katbekat artmış durumda. Bu süreci sınıfın partisini maddi-toplumsal zeminiyle, işçi sınıfıyla bütünleştirme bakışıyla tam bir seferberlik ilan etmeli ve sürece yüklenmeliyiz.

Adana Sanayi İşçileri Derneği