27 Haziran 2014
Sayı: KB 2014/26

İşçi sınıfı saflarında
direnme eğilimi güçleniyor
Grevci cam işçileriyle
dayanışmayı büyütelim!
Tarih sınıf mücadelesinin
yasalarıyla yazılıyor!
Grevci işçilerden
Şişecam patronuna yanıt!
5 bin 800 cam işçisi grevde!
“Hakkımızı alana kadar devam edeceğiz!”
Trakya Cam işçileriyle cam grevini konuştuk...
İşçiler direniyor,
sendika ağaları süründürüyor!
Torbadaki taşeron yasasıyla patronlara müjde!
Yaygın faaliyet...

Bursa’da Greif deneyimleri tartışıldı!

ÇHD’den açık mektup

Dün Sivas’ta yakanlar, bugün Irak ve Suriye’de kan döküyorlar!

İİki devrim, iki sonuç - A. Eren
Emperyalizmin gerici din savaşları ve hedef şaşırtma hesapları
IŞİD, emperyalistler,
gerici rejimler
Emeklilerin dünyasından
servet-sefalet kutuplaşması
Efendilerin korkusu
çözümsüzlüğü aşamıyor!
Dünyadan eylemler
Kampa yoğun ve tempolu hazırlık
Devrim Okulları sürüyor
“Sınıfın, devrimin ve sosyalizmin sesi Kızıl Bayrak 20. yılında!”-1
IŞİD gericiliğinden kadınlar için tecavüz fetvası!
Karanlıkta Uyananlar’dan Kış Uykusu’na sinemada sınıf çatışması - K. Ehram
Trakya’da Fortuna’nın üzerinden
80 yıl geçti
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Grevci işçilerden
Şişecam patronuna yanıt!

 

Paşabahçe Cam Sanayi A.Ş. (Kırklareli, Mersin, Eskişehir fabrikaları), Anadolu Cam Sanayi A.Ş. (Mersin fabrikası), Trakya Cam Sanayi A.Ş. (Trakya Düz Cam, Trakya Otocam ve Mersin fabrikaları), Anadolu Cam Yenişehir Sanayii A.Ş., Trakya Cam Yenişehir Sanayii A.Ş. ve Cam Elyaf Sanayi A.Ş.’de grevlerini sürdüren cam işçileri, Şişecam kapitalistlerinin yalanlarını yüzlerine vurdu.

20 Haziran’da Kristal-İş üyesi yaklaşık 6 bin cam işçisi Türkiye’de on ayrı fabrikada greve çıktı. Son yılların en kitlesel grevi olan cam grevi aynı zamanda Kristal-İş’in 10 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği bir grev olmakta.

Şişecam kapitalistleri gerçekleri çarpıtıyor

Türkiye işçi sınıfı içinde önemli bir yerde duran bu grevle ilgili Şişecam kapitalistleri de yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada parasal kalemlerde temel gösterge olarak enflasyon oranını kabul ettiğini, gelinen noktada ücretlerde ilk yıl için 2013 yılsonu enflasyon rakamının 4.39 puan üzerinde ortalama yüzde 11,79 oranında artış önerdiğini belirtti. Şişecam kapitalistine göre grevin nedeni, kendi önerilerine karşı Kristal-İş’in ortalama yüzde 23,12 oranında artış talebinde ısrar etmesiydi. Şişecam bu talebi yüksek ve kabul edilemez buluyordu.

Bu açıklamanın ardından Şişecam işçileri de “mademki Şişecam sayılar vermiş, öyleyse bu sayılar bakalım ne ifade ediyor” diyerek bir açıklama yaptılar. Şişecam işçileri açıklamalarında şunları söylüyorlar:

Cam işçisi gittikçe yoksullaşıyor

“Şişecam’ın, Türkiye’de işçilik ücretlerinin en yüksek olduğu işkollarından biri olan cam işkolunda, cam işçisinin ortalama saat ücreti Aralık 2013 tarihi itibariyle 9,24 liradır. Bu aylık brüt 2079 liraya gelmektedir ve cam işçisinin eline geçen para 1500 lirayı bulmamaktadır. Üstelik 6 bine yakın cam işçisi arasında, asgari ücretle yani net 846 lirayla aylık yada asgari ücret çerçevesindeki sefalet ücretleriyle çalışan çok geniş bir kesim de vardır ki, onlar kendilerini ‘düşük ücretli cam işçileri’ olarak tanımlıyorlar. ‘Çalışanların refah seviyesinin korunması ve geliştirilmesi için bugüne kadar azami gayret gösterdiğini’ söyleyen Şişecam fabrikalarındaki bu duruma karşılık, Türk-İş’in açıkladığı açlık sınırı aylık net 1099,17 ve yoksulluk sınırı aylık net 3580,35 liradır.

Ücretler günden güne eriyor

Öte yandan cam fabrikalarında ücret ortalamaları yıldan yıla ve düzenli olarak gerilemektedir. Son toplu sözleşmenin imzalandığı tarihten bu yana, yani son iki yıl içinde ortalama ücretlerdeki gerileme, yılbaşından yılbaşına, yüzde 13 civarındadır. Bu gerileme öyle çarpıcıdır ki, Şişecam’ın açıklamasında yere göğe sığdıramadığı ‘çalışan haklarına saygı ilkeleri çerçevesinde’ yaptığını söylediği ücret önerisi, iki sene öncesinde imzaladığı TİS’te yer alan ücret zammı miktarının bile altındadır. Şişecam’ın ‘uzlaşmacı ve yapıcı’ tavırdan anladığı bu olsa gerek. Son iki dönem için baktığımızda TİS’le sağlanan ücret artışlarına rağmen ortalama ücretlerdeki gerileme yüzde 23 oranındadır. Üstelik bu gerilemeler ‘norminal’ ücretlerde gerçekleşmiştir ve reel ücretlerdeki gerileme bu oranların çok daha üzerindedir. Kaldı ki daha uzun bir zaman aralığı içinde reel ücretlerin seyri izlendiğinde, durum çok daha kötüdür. Böylece yaratılan katma değerden işgücünün aldığı pay her yıl biraz daha azalmıştır ve azalmaktadır. Bu gerileme elbette, işgücünün toplam maliyetler içindeki payında da gözlenebilecektir. Bu bile cam işçisinin ücret talebinin ne kadar haklı olduğunu son derece açık ve çarpıcı biçimde gözler önüne sermektedir. Bu noktayı, cam işçisinin her yıl daha da kötüye giden ekonomik koşulları karşısındaki bir dünya markası olmakla övünen Şişecam’ın kamuoyuyla paylaştığı karlılık oranlarına işaret ederek geçelim.

Nihayet, TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığını ve bu nedenle de bu oranların kabul edilebilir bir gösterge olamayacağını vurgulamak gerekir. Enflasyonun gerçekte açıklanan oranların çok daha üzerinde olduğu, hayatın içindeki bir bilgidir. Üstelik doğrudan emekçiyi ilgilendiren mal/eşya ve hizmet Fiyatlarımdaki artış çok daha yüksek seyretmektedir.

Cam işçisi insanca ve adil bir ücret istiyor

Cam işçilerinin ücrete ilişkin iki talebi daha vardır. Ücretlerde iyileştirme ve işe giriş ücreti. Şişecam’da son yıllarda yeni/genç işçilerin sayısı ve toplam işgücüne oranı büyük ölçüde arttı. Fabrikalarda kıdem ortalaması geriledi. Bu değişim, cam fabrikalarında aynı işi yapan işçiler arasında çok büyük bir ücret farkına, kabul edilemez bir ücret adaletsizliğine neden oldu. Aynı kademede çalışan, eşit kalifikasyona sahip ve aynı işi yapan işçiler arasında iki katını aşan, hatta üç katına yaklaşan ücret farklılıkları ortaya çıktı. İyileştirme talebi, bu adaletsizliğin bir parça olsun düzeltilmesini hedefliyor. İşe giriş ücreti ise yapılacak düzeltmenin kalıcı olması ve uzun vadede benzer çarpıklıkların yeniden ortaya çıkmasına karşı bir ücret politikası tedbiridir. İşe giriş ücreti, ortalama ücretlerdeki gerilemeyi yavaşlatacak, ücret sistemini dengeleyecektir. Birbirine bağlı bu iki talep, genel geçer ‘eşit işe eşit ücret’ ve ‘ücrette adalet’ ilkelerine dayanmaktadır ve son derece haklı/doğru bir yaklaşımı yansıtmaktadır.

Parasal kalemler yanında en az onlar kadar önemli diğer iki madde de uyuşmazlık kapsamındadır. Bunlardan biri iş güvencesini sağlamayı, diğeri ise kazanılmış hakları korumayı hedeflemektedir.

Cam işçisinin ahvali budur! Cam işçisi grevdedir, çünkü insanca ve daha adil bir ücret talebi Şişecam tarafından reddedilmiştir.”

 
§