11 Eylül 2015
Sayı: KB 2015/35

Kirli savaşa, faşist baskı ve zorbalığa karşı...
Kirli savaş üniversitelere taşınacak!
Faşizme karşı sınıfın ‘barış’ı için mücadeleye!
Sermayenin sözcüleri saldırıları körüklüyor
MİB: Fabrikada sömürülüp kıyılan da biziz, cephede ölen de!
Sermaye devleti faşist çeteleri sokaklara saldı
Polis terörü artarak devam ediyor
Demirtaş: Kararı Erdoğan ve Davutoğlu aldı
“Boşuna çırpınmayın MİB yakanızı bırakmayacak!”
ORS işçileri: Beklenmeyen taş
GMİS yöneticilerinden Yeraltından Sesler’e saldırı
Pamsan işçileri direnişi patronun kapısına taşıdı
"Mülteci krizi" değil, kapitalist barbarlık!
Türkiye’nin ikiyüzlü göçmen politikası
Emperyalizmin “güvenlik konsepti” ve Ortadoğu işgali! - A. Serhat
Emperyalist rekabette son yapılan hamleler
FHKC Filistin Ulusal Konseyi toplantısına katılmayacak
Dünyada işçi ve emekçi eylemleri
Öğrettikleri, hatırlattıklarıyla Greif Direnişi
DEV TEKSTİL Eylül Ayı Genişletilmiş MYK Toplantısı Sonuç Bildirgesi
Yeni Greifler’in, yeni metal fırtınaların yolu: Meslek Liseleri!
İşçi bültenleri mücadeleyi yükseltmeye çağırıyor
“Güçlü bir kadın işçi örgütlenmesi için güne yüklenmeye!”
12. Mamak Kültür Sanat Festivali gerçekleştirildi!
Victor Jara’nın namuslu gitarı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“Güçlü bir kadın işçi örgütlenmesi için güne yüklenmeye!”

 

Emekçi Kadın Komisyonları, 30-31 Temmuz ve 1-2 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilen yaz kampının gündemleri, hedefleri ve bu temelde yapılan planlamalar ışığında 6 Eylül Pazar günü bir toplantı gerçekleştirdi. EKK toplantısında, ‘Kadın çalışmasının dönemsel değerlendirilmesi’, ‘İşçi kadın örgütlenmesi’, ‘Emperyalist savaş ve kadın’ başlıkları olmak üzere üç ayrı sunum yapıldı.

Toplantı ilk olarak gerçekleştirilen saygı duruşunun ardından 7 ayrı kadın işçiyle yapılan röportajlardan oluşan “Bölge“ isimli bir belgesel gösterildi. İlgiyle izlenen belgesel gösteriminin bitiminde açılış konuşması yapıldı. Yaz kampınının deneyim, tartışma ve hedeflerinin tanımlandığı açılış konuşması sonrası ilk sunuma geçildi.

İlk sunumda, devrimci kadın kurultayından başlayarak, Haziran Direnişi’nde kadınlar ve EKK’nın müdahalesi, Greif fabrikasında oluşturulan İşçi Kadın Komisyonu deneyimi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde düzenlenen eylemlilikler, 2014 Aralık ayında gerçekleştirilen Kadın Çalıştayı, 8 Mart, Özgecan eylemlilikleri, metal fırtınası ve 7 Haziran seçimleri başlıkları üzerinden bir geçmiş dönem değerlendirmesi yapıldı.

Kadın işçi örgütlenmesi”

İkinci sunumda son olarak yaz kampında da tartışmaya konu edilip yeni dönemde bu alanda mesafe katedebilme hedefi çizilen “Kadın işçi örgütlenmesi” başlığı tartışıldı.

Kadın sorununun sınıfsal, toplumsal bir sorun olduğu dile getirilen konuşmada kadının kapitalizmde yaşadığı sorunlara değinildi ve bu sistemde ucuz ve yedek işgücü olarak görülen kadının devrim davasının asli unsuru olduğu, bu bakış açısıyla “proleter kadınları” örgütlemenin önemine dikkat çekildi. Çok yönlü gericilik kıskacı altındaki kadınların mücadeleye çekilmedikleri takdirde sınıf hareketini geriye çeken bir rol üstlendiği, sınıfın organik bir parçası olan kadın işçilerin proleter kimliği üzerinden ve bununla birlikte kadın kimliği üzerinden sınıf mücadelesi alanına çekilmesi gerektiği üzerinde duruldu.

Kadın çalışmasının, kadın işçilerin örgütlenmesi ve mücadeleye çekilmesi, erkek işçilerin kadına yönelik atarerkil bakışını ortadan kaldırmak ve kadınların özgüven kazanmasını sağlama hedefleri ortaya konulurken, bu hedefler Greif Direnişi üzerinden somut örneklerle açıklandı. Ayrıca çalışmanın en asli amacının kadın işçileri örgütlemek, sınıf içinde inisiyatifli bir konuma getirmek, emekçi kadınların enerjilerini açığa çıkarmak olduğu belirtildi.

Kadın işçi örgütlenmesi üzerinden ise kadınların sınıf örgütlerine çekilmesi ve EKK’ların oluşturulması, kadın sorununun, sınıf çalışmasının gündelik bir faaliyeti olarak yürütülmesi hedefi ortaya konuldu.

Sunum sonrasında, EKK’nın metal sürecindeki pratiği, MİB’in işçilerin cinsiyetçi yazılarını paylaşması, bunun yanında sınıf ve kadın çalışmasındaki diyalektik bütünlük, hedefli-planlı bir EKK çalışması yürütülmesi, bu noktada da fabrikalara içeriden müdahalenin önemi üzerine tartışmalar gerçekleştirildi.

Söz alan emekçi bir kadın, kadın sorununun çözülmesi bakımından Rusya’da, Sovyetler’de doğum izinleri, kreşler, okuma-yazma kursları, ev komünleri vb. kadının toplumsal yaşama katılımını hızlandıran adımları aktardı. Kadının toplumsal, siyasal yaşamda aktif bir özne olmasının nasıl sağlanacağını Sovyetler’in özetlediği söylendi.

Ardından gerçekleştirilen konuşmalarda yerelde kadın çalışması alanındaki deneyimler, çalışmalar aktarıldı.

Söz alan başka bir emekçi kadın ise kadın sorununu sınıfsal bir temelde gören EKK'nın boş bıraktığı alanları feministlerin doldurduğunu, kadın-erkek herkesin duyarlılık gösterdiği Özgecan eylemliliklerinde feministlerin bu birliği bozmaya çalışan pratikleri olduğunu, bunu da bizim boş bıraktığımız alanlar üzerinden yaptıklarını belirtti.

Metalde çalışan bir işçi kadın ise TOMİS, DEV-TEKSTİL başta olmak üzere kadın işçilerin örgütlenmesine önem verilmesi gerektiğini dile getirdi.

Tartışmalar bölümünde ayrıca İlerici Kadınlar Derneği’nin deneyimleri paylaşıldı.

Kamuda çalışan emekçi bir kadın “Kadın cinayetleri politiktir” söylemi üzerinde durdu ve bunun doğru ama eksik bir ifade olduğunu, kadın cinayetleri örneklerinde hep ezilen sınıflara mensup kadınların özne olduğu ve bu ifadenin kadın cinayetlerinin aynı zamanda sınıfsal olduğu ibaresiyle bir bütünlük oluşturduğuna dikkat çekti.

Seçimlerde kadınlara pek çok vaadin sıralandığı, partiler için kadınların sadece oy potansiyeli olarak görüldüğü ve bunun teşhirinin yapılması gerektiği dile getirildi.

Emperyalist savaş ve kadın’

Son olarak ise ‘Emperyalist savaş ve kadın’ başlığı tartışıldı. Bu sunumda emperyalist savaşa kapitalizmin yapısal krizlerinin aşılması için başvurulduğu, en acı ve ağır faturanın da kadınlara kesildiği dile getirildi.

Emperyalist savaş ve saldırganlığın ise kendisini Ulusal İstihdam Stratejisi Belgesi, bunu izleyen Kadın İstihdam Paketi, sırasıyla Aile Paketi, Ailenin ve Dinamik Nüfusun Korunması Programı’nda ifadesini bulduğu belirtildi. UİS, kadın istihdam paketinin doğurganlığın arttırılması, kadınların bir yandan eve kapatılması aynı zamanda ise kısmi, esnek çalışmanın bir parçası haline getirilmesini hedeflediği söylendi.

Kadınların hem çocuk doğurmasının hem de ev işleri ve çocuk bakımının ücretsiz hizmetçisi olmayı sürdürmesinin, bununla birlikte üretimin de bir köşesinde yer alarak esnek ve güvencesiz bir şekilde emek gücünü satmasının istendiği dile getirilirken UİS’de kadınlara ‘müjde’ diye duyurulan hak gaspları madde madde açıklandı. ‘3 çocuk yapın’ tartışmalarından kürtajın yasaklanmasına, doğum teşviklerine kadar bu adımların sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda oluşturulduğunun altı çizildi.

İşçi ve emekçi kadınlara doğum hediyelerinin İşsizlik Fonu’ndan karşılandığı, doğum izinlerinin uzatılması yalanı altında ise kısmi, esnek çalışmanın yani özel istihdam bürolarının kurumsallaşmasının önünün açıldığına vurgu yapıldı. Kreş hakkının güvence altında olmadığı söylenildi.

Emperyalist savaşların finansının sınıfa dönük bu saldırılar, hak gasplarıyla yürütüldüğü, bu noktada kadın işçilere ise ucuz işgücü olarak azgınca sömürülmek düştüğü belirtildi.

AKP’nin kadına yönelik çok yönlü gerici, aşağılayıcı açıklamalarının gerisinde de sermayenin ihtiyaçları konusunda kadına biçilen ucuz işgücü olma hedefinin yattığı belirtilerek, kürtajın yasaklanmasından “kadının yeri evidir” söyleminde ifadesini bulan, kadınların evlere, çocuk doğurmaya ve çocuğa bakmaya yönlendirilmesine, sermayenin şekil verdiği dile getirildi.

Son sunum işçi kadınlara ve kadın işçilerin örgütlenmesi konusunda mesafe katetmeye yönelik çağrıyla sonlandırıldı.

Ortadoğu’da kadınların tecavüze uğramaması, köle pazarlarında satılmaması, Ekin Wan’ın çıplak bedenine işkence edilmemesi için Türk askerinin, dinci-gerici IŞİD çetesinin kaynaklarını kesebilmek ve ellerindeki silahlara giden para akışını durdurmak gerektiğinin altı çizildi.

EKK toplantısı, sunumlara ve toplantıdaki tartışmalara yapılan katkılarla sonlandırıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul


 
§