4 Kasım 2016
Sayı: KB 2016/41

Haklarımız ve geleceğimiz için mücadeleye!
Tek alternatif sosyalist işçi-emekçi cumhuriyeti!
Rejim krizine model arayışı
“Yeni cumhuriyet” sosyalist işçi-emekçi cumhuriyeti olacaktır
Direniş kendi yolunu açar elbet
Cumhuriyet Gazetesi baskını ve CHP’nin ikiyüzlülüğü
Darağacının gölgesinde kalan gerçekler
Amed saldırısına karşı eylemler ve polis terörü
Demokrasi İçin Birlik Bildirgesi, demokrasi sorunu ve ötesi
Başkanlık, sermaye devletinin istikrar arayışının bir ürünü
Ekim Devrimi ve devrim teorisi
Kamuda kıyımlar, tutumlar ve mücadelenin sorunları - I
Bakırköy Belediye işçileri grevinin ardından…
“Haklarımız için sonuna kadar direnmekte kararlıyız!”
Metalde Grup TİS görüşmeleri tıkandı
Kadın işçi grevlerinin gösterdikleri
Kadın işçilerin talepleri için örgütlü mücadeleye!
Düzenin hizmetindeki bir kurum: YÖK
Musul operasyonu ve ötesi
Çelişkiler keskinleşiyor; silahlanmaya dev bütçeler ayrılıyor!
Aydınlanma ve bir eylem klavuzu; Marksizm
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“Haklarımız için sonuna kadar direnmekte kararlıyız!”

 

Asil Çelik işçisi ile devam etmekte olan toplu sözleşme sürecini konuştuk…

- TİS süreci nasıl gidiyor?

- Talebimiz, kıdem ve fabrika içerisinde birleştirme zamları. Bu ikisinden vazgeçmiyor işçiler, bunları alacaklar. Bunun için her türlü direnişe hazırız. İşçi yapabilir bunu. İşçilerin içerisinde illa ki çatlak sesler çıkıyor, muhalif sesler çıkıyor ama bu zam öyle ya da böyle alınacak. Patronlar kriz var diyor. Aşağıda şefler, müdürler aynı şekilde... Patron yeni yatırım yaptı, 120 milyon avroluk yatırım yaptı fabrikaya. Burada yeni bir yatırım var, bununla ilgili sipariş alacaklar. Üretim arttırıldı. 350 bindi, 2027’ye 1 milyon tona hedef çekti. Hedefleri büyük. İşte içeride psikolojik bir savaş var. 2009 süreci gibi bir süreç yaşanır diye korkuyor insanlar. 2009 TİS sürecinde her şey güllük gülistanlıkken, kriz bir anda o süreçte çıktı. Bu süreci de 2009 süreciymiş gibi gösterip, kriz varmış gibi yansıtılıp direnişi kırmaya çalışıyorlar.

- İşçiler ne düşünüyor bu durum için?

- İşçiler kriz görmüyor. Zammı alacağız diyorlar. Çoğu eski işçi zaten. Kıdem zammı ile ilgili işçilerden yana baskı var. Kırmızı çizgimiz kıdem zammı. Artı fabrika içi iyileştirme. Ortalama toplam yüzde 33’e varan bir zam istiyoruz. Bunun içinde iyileştirme zammı, derece dediğimiz zam ve kıdem zammı var.

Şu an görüşme sürecindeyiz. Arabulucuk süreci 5 Kasım’da. Biz beklemedeyiz. Belki erken düşer. Şu an siprarişler çok ama yıl sonu geldiği için siparişler azalıyor. Eğer greve giderse süreç Şubat’ı buluyor.

- EMİS sözleşmesini takip ediyor musunuz? İki sözleşmenin çakışma durumu var, sizi etkiliyor mu?

- EMİS sözleşmesi ile ilgili fazla bilgimiz yok. Orayı çok takip edemedik. Patron şundan baskı yapıyor; burada verirsek diğer fabrikalar var, Diler Çelik gibi. Orada işçiler bunun üstünde isteyecek diye düşünüyor. Burada verirsem, oralarda işçiler ayaklanır diye her türlü baskıyı uyguluyor. Süreç çok çalkantılı. Geçmişten gelen grevler var. İlk defa çıkmıyoruz greve. İşçilerin çoğu eski, insanlar '98’den beri orada; toplu sözleşme görmüş, 4 tane grev görmüş. Bu seneki kırmızı çizgimiz kıdem zammı, seneye ne olur bilmiyorum. Çünkü işçilerin bayağı geçmişten gelen acıları var. Patronun şu an işleri iyi gözüküyor. Biraz sıkışmış durumdalar. Sene sonu olduğu için siparişler az ama yeni yıl ile birlikte yeniden başlayacaktır.

- Grevden önce ara eylemler düşünüyor musunuz?

- Şu an bekleme sürecindeyiz. Zıtlaşmaya kalmış yani. Eylem yapıyoruz ama yapacağımız eylemler hep uzun sürecek. Bu süreç uzun sürecek, 3 ya da 5 ay. Eylemi zamanı geldiğinde yapalım ki, zarar versin, patrona diz çöktürsün. Mesai eylemi yapılacaktı, bu eylemi zamanında yaptık, çok yoruyor. Hep biz yoruluyoruz. Kırmak değil ama süreç uzun olduğu için işçi yoruluyor. Yapmayız demiyorlar, eylem olduğunda yapıyorlar ama zamanında bu tür eylemlerde yıprandıkları için yanaşmıyorlar. O süreçte çok yıpranmış işçi, sendikalaşmadan, şundan bundan. Artık yüzde üçü beşi kabul ediyor işçi yıprandığı zaman...

- İşyeri komitesi bir araya gelip süreç içerisinde değerlendirme yapıyor mu?

- Değerlendirme yapılıyor. Şu anda değerlendirilecek bir şey yok ki, süreç aşamaları üzerinden bir değerlendirme ve bilgilendirme yapıldı. Süreç maddiyata geldi mi toplanılacak, yine bir araya gelinecek. Konuşulacak ne olacak, ne bitecek diye. Taslak fazla demiş patron, düzeltin gelin demiş. Özellikle kıdem zammına çok demiş. Sendika düzeltmiyoruz demiş, taslağın arkasındayız demiş. Alacağız bütün talepleri, ne aşağı ne yukarı demişler.

- Sizde kıdemli işçi sayısı yüksek mi? Yeni işçi sayısı nasıl?

- Kıdem yüksek bizde. Yeni işçi var ama üç dört senedir var. Çoğu eski işçi, 5 yılın üstünde falan. Yaklaşık 700 işçinin 300 tanesi eski. Yarı yarıya fark ediyor. Diğerleri de 4 senelik 5 senelik. '90’dan beri çalışan var bizim orada.

- Sözleşme dışında da, İzmir şubeden temsilciler görevden alındı, işten atılanlar var. Ne düşünüyorsunuz bununla ilgili?

- Hiç haberimiz yok bununla ilgili, takip etmedik. Şu anda toplu sözleşme süreci olduğu için insanlar buna yoğunlaşmış durumda. Fazla takip edemiyoruz. Kırılgan insanlar var, onları motive etmeye çalışıyoruz. Bunun üzerine yoğunlaşmış durumdayız şu anda.

- Son olarak söyleyeceğin bir şey var mı?

- Son olarak söyleyeceğim şey, alacağız hakkımızı. İşçiler sürece yoğunlaşmış durumdalar. Süreç yaklaştıkça eleştiriler artıyor tabi. Sözleşmeye yoğunlaşıyor herkes sonuçta. Eleştiri olsa bile bunlar da bu konudan mağdur ve bu zammı almak zorundalar. Bunun farkındalar. Ağır bir iş yapılıyor sonuçta. İnsanların geçmişten mağduriyetleri var. Eleştiriyorlar evet eleştiri çok ama sonuçta bir ortak noktada buluşuyoruz. Son süreç geldikçe herkes duruluyor, sesler kesiliyor. Zaten bizim işveren grevi kaldıramaz. Bir grev olursa fabrika batar. Demir çelik sektöründe rekabet çok var artı yeni projeler, yatırımlar var. Yılbaşında üretim arttırımına gidecekler. Sipariş verecek adam buna da bakıyor, işçilerin durumu ne, fabrikanın durumu ne diye. Süreç anlaşma olmazsa greve doğru gidiyor. İşçiler hazır. Sendika da sağlam durursa bu işi koparırız. Süreci doğru değerlendirirsek alırız.

 

 

 

 

Çorlu’da işçi toplantısı

 

Çorlu’da 30 Ekim’de metal, tekstil ve petro-kimya işkolundan işçilerin katıldığı bir işçi toplantısı düzenlendi. Toplantı öncesinde kolektif bir kahvaltı hazırlandı. Kahvaltı sonrasında ise toplantı başladı.

İlk olarak dünyada ve Türkiye’de yaşanan siyasal, ekonomik ve sosyal süreçler tarihsel boyutları ile değerlendirildi. Özellikle içinden geçilen bu zor dönemde sınıfın öncülerine düşen görevler üzerine duruldu. Yanı sıra işçi sınıfın mücadelesinin önünden engelleri aşamanın yol ve yöntemleri anlatıldı.

Sunum sonrasında tartışma bölümüne geçildi. Sonrasında işçiler söz aldı. Söz alan işçiler fabrikalarda bu dönemde mücadelenin zorlukları üzerine düşüncelerini ifade ettiler. Burjuva gericiliğinin işçi sınıfının mücadelesinde yarattığı olumsuz etkiyi kendi deneyimleri üzerinden anlattılar. Hakları büyütmek için mücadelenin ve direnmenin kaçınılmazlığına vurgu yaptılar.

 
§