13 Temmuz 2018
Sayı: KB 2018/27

Sermayenin demir yumruğu iş başında!
O artık bir patron!
15 Temmuz’un karanlık gölgesi
Tren “kazası”nın nedeni ihmal
Türkiye ekonomisi bir kez de daha krizin eşiğinde
Sermayedarları rahatlatan vergi düzeni
Flormar direnişi iki ayı geride bırakırken...
“Flormar direnişinin kazanması işçi sınıfı için önemli”
“Direnişimize devam edeceğiz!”
“OHAL kaldırılsın, KHK’lar iptal edilsin!”
MİB MYK Temmuz 2018 toplantısı sonuç metni
Haziran ayında 149, ilk 6 ayda 907 işçi katledildi
Mata Otomotiv’de neler yaşandı
Mata Otomotiv’de yaşananlar ve sendikal ihanet
Şeker fabrikalarının peşkeşi sonrası işçi kıyımı devrede
Suriye denkleminde PYD’nin ikilemi
“Türkiye NATO için çok önemli”
“Kadınlar mutlaka mücadele etmeli!”
Çocuğa yönelik istismar ve cinayetlere karşı eylemler sürdü
ODTÜ’de mezuniyet töreni: Protesto, saldırı, tutuklama
İşçi kadının gözyaşları
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“Türkiye NATO için çok önemli”

 

11-12 Temmuz’da Brüksel’de yapılan NATO zirvesi öncesi NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg basına açıklamalarda bulunarak Türkiye’nin NATO içerisindeki yerine dair konuştu. Stoltenberg’in açıklamaları, NATO emperyalistlerinin dünya çapında savaş ve saldırganlığı arttırmak için devasa adımlar attıklarını bir kez daha ortaya koydu.

NATO’dan savaş ve saldırganlık hazırlıkları

Hürriyet’ten İpek Yezdani’ye konuşan Stoltenberg, NATO’nun Atlantik ve Avrupa’da hızlı konuşlanması ve askeri birlikleri harekete geçirebilmesi için iki yeni komutanlık kuracaklarını söyledi. “NATO Teyakkuz Girişimi” adını verdikleri oluşumla, 2020’ye kadar 30 gün içinde harekete geçmeye hazır 30 zırhlı tugay, 30 uçak filosu ve 30 savaş gemisi oluşturmak istediklerini belirten Stoltenberg, Irak’ta da “terörle mücadele” yalanı adı altında yeni bir “NATO eğitim misyonu” kuracaklarını söyledi. Stoltenberg’in sözlerine tüm bunlara Türkiye’nin “katkılarının vazgeçilmez” olduğu vurgusu eşlik etti.

“Türkiye’nin 2021’de komutasını alacağı Çok Yüksek Hazırlık Seviyeli Müşterek Görev Kuvveti’nin (VJTF) önemi nedir?” sorusunu yanıtlayan Stoltenberg şunları ifade etti: “NATO’nun öncü kuvvetleri ya da diğer adıyla VJTF, sayısı 40 bin birliğe çıkarılan genişletilmiş NATO Mukabele Kuvvetleri’nin unsurlarından bir tanesi. VJTF, 5000 birlikten oluşan, çok dilli bir tugay. Bünyesinde kara, hava, deniz ve özel kuvvetler birlikleri yer alıyor. Birkaç gün içinde harekete geçmeye hazır bir askeri birlik olacak. Komutasını, Türkiye, Fransa, Almanya, İtalya, Polonya, İspanya ve İngiltere dönüşümlü olarak üstlenecek. Bu da Türkiye’nin Avrupa-Atlantik güvenliğine değerli katkılarının bir başka örneği.”

“Türkiye NATO için önemli bir müttefik”

“Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi alıyor olması NATO’yu endişelendiriyor mu?” sorusuna ise Stoltenberg, her “müttefikin” hangi teçhizatı alacağının kendi kararı olduğu”nu belirterek, buna karşın “birlikte hava savunma sistemleri üretmek üzere Türkiye ile bir Fransız ve İtalyan konsorsiyumu arasında mutabakat anlaşması imzalanmış olmasını memnuniyetle” karşıladığını ifade etti.

Son dönemde gündeme gelen “Türkiye NATO’dan uzaklaşıyor mu?” sorusuna ise Stoltenberg, Türkiye’nin çok uzun yıllardır NATO’nun “son derece değerli bir müttefiki” olduğunu söyledi. Bunun nedeninin Rusya, Karadeniz, Suriye ve Irak’a olan yakınlık olduğunu itiraf eden Stoltenberg “NATO Türkiye için, Türkiye de NATO için önemlidir” dedi.

 

 

 

 

 

Düsseldorf’ta yeni polis yasasına protesto

 

Bavyera’dan sonra NRW’de de yasallaştırılmak istenen yeni polis yasası, 7 Temmuz günü protesto edildi. Yerli ve göçmen toplam 200 parti, sendika, gençlik örgütü ve inisiyatifin çağrıcısı olduğu eyleme 20 bin kişi katıldı. Toplam katılımın esasını Almanlar oluşturdu. Gençliğin katılımı yoğundu ve dikkati çekti.

“NRW’de yeni polis yasasına hayır” şiarı ile düzenlenen yürüyüş merkezi tren istasyonuna yakın DGB Haus’un önünde başladı.

Hem yürüyüş hem de miting oldukça coşkuluydu. Bunda gençliğin canlılığının ve dinamizminin çok büyük rolü oldu. Keza yürüyüşe katılımdaki kitlesellik daha başından canlı ve coşkulu bir atmosferi koşullandırdı. Yol boyunca polisi ve yeni polis yasasını protesto sloganları hiç susmadı. Taşınan pankart ve dövizler yeni polis yasasını teşhir ediyordu. Yol boyunca dağıtılan tüm bildiri ve broşürler Gestapo zihniyetli yeni polis yasasını teşhir içerikliydi. Bir yandan da ses cihazları üzerinden çeşitli kurumlar yasaya karşı kesintisiz olarak protesto ve teşhir amaçlı konuşmalar yaptılar.

Oldukça uzun bir güzergâh izlenerek gerçekleştirilen yürüyüş, eyalet parlamentosunun önünde sona erdi. Burada miting programına geçildi. Miting de yürüyüş gibi oldukça coşkulu idi. Binlerce kişinin hep bir ağızdan attığı sloganlar bunu yansıtırken, özellikle genç kitlenin dinamizmi ve coşkusu miting boyunca da sürdü. Polisin başka eylemler sırasındaki saldırganlığı bu eylem sırasında gözlenmedi. Bu da dikkat çekiciydi.

Mitingde Die Linke milletvekili Ulla Jelpke başta olmak üzere çeşitli kurumların mensupları konuşmalar yaptılar. Konuşmalarda NRW’de de yasallaştırılmak istenen yeni polis yasasının içeriğine dikkat çekildi. Tepeden tırnağa faşist bir nitelik taşıdığı, yerli ve göçmen ilerici ve devrimci güçler başta olmak üzere işçiler, emekçiler ve öncelikle de göçmenler için taşıdığı tehdit ve tehlikelere değinildi. Bu yasaya NRW’de geçit verilmemesi kararlığı vurgulandı. Gestapo zihniyetli yasaya karşı binlerin bir araya gelmiş olmasının bu konuda cesaret verici olduğu belirtildi. Oldukça renkli görüntülere ve son dönemlerde tanık olunmayan coşkuya sahne olan eylem, bu konuşmaların ardından sona erdi.

 

 

 

 

Fransa’da polis cinayetine karşı eylemler

 

Fransa’da göçmen bir gencin polis tarafından katledilmesine karşı başlayan eylemler 6 Temmuz günü de sürdü.

3 Temmuz günü Aboubakar Fofana isimli 22 yaşındaki gencin aracının içinde polis tarafından vurularak öldürülmesi üzerine Nantes kentinde başlayan eylemlerde, çok sayıda aracın ve kamu binasının ateşe verildiği, kentteki tren, otobüs ve tramvay işletmesinin 20.30 ve sabah saatleri arasındaki seferleri durdurduğu öğrenildi. Katledilen gencin ailesinin çağrısıyla Breil Mahallesi’nde yaklaşık bin kişi sessiz bir yürüyüş düzenledi.

Nantes savcılığı tarafından yapılan açıklamada, göçmen genci vuran polisin öğle saatlerinde gözaltına alındığı ve soruşturmanın sürdüğü ifade edildi.