İsviçre 8. Ekim Gençliği Kampı başarıyla gerçekleştirildi...
Sınıfsız, sömürüsüz ve savaşsız bir dünya için!..
Sınıfsız, sömürüsüz ve savaşsız bir dünya için! şiarı
altında düzenlediğimiz 8. Ekim Gençliği Kampı, 29 Mart-1 Nisan tarihleri
arasında gerçekleşti. Kampa 80 kişilik katılım sağlandı.
Önceden düzenlediğimiz toplantılarda kampımızın tarihini ve ismini saptadık. Programını oluşturduktan sonra bildirisini hazırladık ve çeşitli bölgelerde dağıtımını yaptık. Kampımızı hangi şiar altında düzenlememiz gerektiği konusunu önemsedik ve buna uygun bir seçim yaptık. Sınıf çelişkilerinin sertleştiği, sömürünün aşırlaştığı ve emperyalist bir savaşın sürdüğü günümüz koşullarında bunların olmadığı bir dünya özlemi tüm ezilenlerin ve elbetteki biz gençliğin vazgeçilmez hedefidir. Bu şiar sadece özlemimizi ifade etmeyecek, aynı zamanda kampımızın içeriğini de belirleyecekti.
Kampın kültürel programı için seçilen şiirler çoğaltılarak okuyacak kişilere dağıtıldı. Tiyatro metni hazırlandı, oyuncular seçildi ve çalışmalara hemen başlandı. Aynı yöntem kültürel etkinliklerin öteki programı için de izlendi. Bu, kamp öncesi gençlerin bir araya gelmesini ayrıca olanaklı kıldığı için yararlı da oldu.
Seminer konularını seçerken güncel olanları tercih ettik. Emperyalist savaş tüm dünyanın gündeminde olan önemli bir güncel konuydu. ÖO direnişi ise sürecin toplamı üzerinde bir değerlendirme yapma ihtiyacı olarak gündemimize alındı. Grup çalışması için Nazımın Dünyanın en tuhaf mahluku isimli şiiri seçildi. Bunların dışında serbest tartışma programı da hazırladık. Herhangi bir eksikliği önlemek için önceden dosyalar hazırladık.
Çeşitli bölgeden arkadaşlar Cuma gününden itibaren kamp yerine geldiler. Gerek tüm gençlerin aynı gün gelebilme imkanlarından yoksun olmaları, gerekse de bazılarının geç gelmeleri asıl programımıza Cumartesi günü başlamamızı zorunlu kıldı. Önemli bir gençlik kitlesi Cuma günü gelmişti ve biz bu günü yeni katılanlarla tanışma, kamp ortamına hazırlanma ve sosyal etkinlikler örgütleyerek değerlendirme yoluna gittik. Kızıl Bayrakta yayınlanan bazı yazıları okuduk. A. Karadağa yazılan bir mektup da bunlar arasındaydı. Ayrıca kampın programına ilişkin katılımcıları bilgilendirdik.
Cumartesi kahvaltıdan sonra genç bir yoldaş kampın açılış konuşmasını yaptı, amaç ve hedeflerimizi dile getirdi. Artık yılda iki kamp gerçekleştirmenin, alınan mesafeyi ifade ettiği gibi bazı güçlükler taşıdığına da vurgu yaptı, bunların aşılacağına olan inancı dile getirdi. Devrim şehitleri anısına saygı duruşu yapıldı ve Paris Gençlik Korosu Enternasyonali okudu. Devamında program sunularak Kampın gidişatı özetlendi. Ardından her genç kendini tanıttı, niçin katıldığını ve kamptan neler beklediğini ifade etti. Türkiyenin çeşitli illerinden kampımıza gelen Ekim Gençliği mesajları okundu.
İlk seminer konumuzu grup çalışması yöntemini izleyerek verdik. Konu önce oluşturulan gruplar arasında tartışıldı ve varılan sonuçlar grup temsilcileri özetlenerek, konu tartışmaya açıldı. Ardından bir arkadaş toparlayıc bir konuşmayla tartışmayı sonuçlandırdı. Bu yöntemin sanıldığından fazla yarar sağladığı önceki deneyimlerden görülmüştü.
Aradan ve kültürel etkinliklerden sonra 8 Martla ilgili dia gösterildi ve konunun anlatımına geçildi, tartışmalar yürütüldü. Bir başka seminerimizin konusu emperyalist savaşla ilgiliydi. Fakat seminerci arkadaş bununla yetinmedi, bir çok konuyu bir arada anlatma yolunu tercih etti.
Kampın politik programı gazeteden seçilmiş çeşitli makalelerin değişik gençler tarafından okunmasıyla zenginleştirildi.
Kültürel programa hemen tüm gençlerin katılımını sağladık. Genç arkadaşlar şiir gruplarında, skeç ve tiyatroda, müzik gruplarında yer alarak, tüm etkinliklerde kendilerini ifade edebildiler. Çok küçük yaştakiler ise grup oluşturarak şiirleri ve müzikleriyle kampımıza katkıda bulundular. Bilgi yarışmasını başka bazı yarışmalar izledi ve her zamanki gibi neşeli ve heycanlı geçti. Paris Gençlik korusu sadece sunduğu müzik dinletisiyle değil, politik aktivitesi ve tartışmalara önemli katkılarıyla da kampımıza zenginlik kattı. Onları aramızda görmek bize sadece heycan değil moral de kazandırıyor.
Tüm etkinlikleri kampın son gecesinde mütevazi bir geceyle sonuçlandırmak istedik. Sunduğumuz gece programı büyük beğeni kazandı. Sonraki gün sabah saatlerinde kampın değerlendirilmesi yapıld ve kamp bir piknikle sonuçlandırıldı.
Sonuç olarak şunları ifade edebiliriz:
1-Deneyimlerden ve değerlendirmelerden hareketle seminerlerde değişik yöntem ve biçimlerin kullanılması konunun anlatılması ve gençlerin tartışmalara canlı katılması bakımından bir ihtiyaçtır. Grup çalışması amaca uygun yöntemlerden sadece biridir.
2- Daha geniş katılımlı ve başarılı kamplar örgütlemek öncelikle yerel çalışmaları güçlendirmekten geçiyor. Yerel çalışmaları güçlendirme, gençlik çalışmasının toplamında mesafe alabilmenin de güvencesi olacaktır. Bu çerçevede bölge çalışmalarında yoğunlaşacağız.
3- Başarılı bir gençlik çalışması politik eğitim düzeyimizi yükseltmek ölçüsünde olanaklıdır. Bu amaçla seçilmiş bir gençlik grubuyla düzenli olarak eğitim çalışması yapmayı kararlaştırdık. Gençlik çalışmamızın kadrolarını yaratmak en önemli ihtiyaçtır.
4- Sadece kamplarla yetinmeyecek, bölgelerde politik içeriği de olan çeşitli kültürel etkinlikler örgütleyecek ve bunu İsviçrede bir gençlik gecesiyle somutlayacağız.
Uygun yöntem ve araçlarla, ısrarlı ve soluklu bir çalışmayla, önemli bir gençlik kitlesine ulaşmamak için bir neden görmüyoruz. Daha şimdiden küçümsenmeyecek bir gençlik potansiyeli ile karşı karşıya bulunuyoruz. Daha da önemlisi, bu potansiyelin kadro adayları da oluşmuş bulunuyor. Ötesi bunu degerlendirme yeteneği gösterip gösterememekle ilgilidir.
Biz umutluyuz, inançlıyız ve kararlıyız...
|