27 Şubat 2009
Sayı: SİKB 2009/08

  Kızıl Bayrak'tan
  Devrim ve sosyalizm mücadelesini büyüten bir faaliyet!
  Yolsuzlukların temeli kapitalist sistemdir!
Reformist solun seçim bataklığı - U. Taner
ATV-Sabah greviyle dayanışma büyüyor…
İşçi ve emekçi hareketinden…
BDSP’nin bağımsız sosyalist belediye başkan adayları ile konuştuk...
“Çözüm devrimde, kurtuluş sosyalizmde!”
  BDSP’nin seçim çalışmalarından…
  Grevdeki Asil Çelik işçileriyle konuştuk...
  Metal işçileri toplantısı…
  Kapitalizm, kent ve insan
  Mamak’ta coşkulu etkinlik…
  Ludizm ve sabotaj üzerine...
  Türkiye siyonist İsrail’den istihbarat sistemi alıyor...
  Dünyadan...
  Bültenlerden...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

8 Mart’ın emekçi kadınlara çağrısı...

Düzenin seçim oyununa kanmayalım, krizin faturasını ödemeyelim!

8 Mart’ta alanlarda hesap soralım!

İşçi ve emekçi kadınlar kapitalist düzende çifte sömürü ve köleliğe maruz kalmakta, toplumsal yaşamın her alanında ayrımcılığa uğramaktadır. Kapitalizmden türeyen şiddetin tüm biçimlerini, gericiliğin ve yozlaşmanın çok yönlü etkilerini yaşamaktadır. Krizle birlikte bu sorunlar katmerleşmekte, emekçi kadınların yaşamı daha da zorlaşmaktadır. İşsizliğin arttığı, temel tüketim maddelerinin giderek pahalılaştığı, yoksulluğun ve sefaletin derinleştiği bir dönemde emekçi kadınlar güvenli bir gelecek kaygısını her zamankinden daha çok hissetmektedir.

Krizin artan yıkıcı sonuçları işçi ve emekçilerde tepkilere yolaçmakta, bu tepkilerin düzene yönelmeye başlaması ise egemenlerde büyük bir korku yaratmaktadır. İşte böylesi bir döneme denk gelen yerel seçimler düzenin efendilerinin işine gelmektedir. Böylece sahte seçim vaatleriyle kadını-erkeğiyle işçi ve emekçileri gerçek gündemlerinden uzaklaştırmaya, tepkileri törpülemeye ve düzenle olan bağlarını güçlendirmeye çalışacaklardır.

Bu dönemde yaklaşan 8 Mart’ın emekçi kadınlara güncel çağrısı, düzenin seçim oyununa kanmamak ve krizin yıkıcı sonuçlarına karşı büyüyen tepkileri, hesap sorma bilinciyle alanlara taşımaktır.

8 Mart sömürünün kaynağı olan
bu düzenle hesaplaşma günüdür!

8 Mart, mücadelemizde tuttuğu tarihsel anlama uygun olarak işçi sınıfının hesap sorma günüdür.

8 Mart, hakların bedel ödemeyi göze alan dişe diş bir mücadeleyle elde edilebileceğinin kanıtlanmasıdır.

8 Mart tutulacak yolu göstermekte, işçi ve emekçi kadınların kurtuluş umudunu simgelemektedir.

Bugünkü koşullarda 8 Mart, hem kazanılmış hakları korumak ve yenilerini kazanmak hem de gerçek kurtuluşumuz olan sosyalizm davasını büyütmek açısından bizlere büyük bir sorumluluk yüklemektedir. Bu nedenle 8 Mart her yerde sömürünün kaynağı olan bu düzenle hesaplaşma gününe çevrilmelidir.

8 Mart, sömürücü asalakların seçim oyununa en iyi yanıtı alanlarda örgütlü gücümüzle vereceğimiz, soyguncu-rantçı düzen partilerinin sahte seçim vaatlerini eylem alanında parçaladığımız, mücadele taleplerimizle alanları doldurduğumuz bir gün olmalıdır.

8 Mart’ta alanlara çıkarak krizin faturasını ödemeyi reddetmeli, herkese iş, insanca yaşamaya yetecek ücret, sigorta, iş güvencesi, işyerlerinde kreş, ana ve çocuk sağlığını koruma uygulamaları gibi mücadele taleplerimizi daha gür haykırmalıyız.

8 Mart, 2005 yılında Bursa’da tekstil fabrikasında, kapılar üstlerine kilitli olduğu için yanarak can veren 5 kadın işçiyi, 2007’de toplayacakları fındıktan kazanacakları 20-25 TL uğruna Giresun’a giderken hayatlarını kaybeden tarım işçisi kadınları, yine aynı yıl Urfa Ceylanpınar’da süt sağarak günlük 7-8 TL kazanmak üzere minibüsle giderken dereye düşen 12-15 yaşındaki kız çocuklarını ve daha nicelerini unutmadığımızı göstermenin günüdür.

8 Mart, Picca Bacca’nın katillerinden, Hüseyin Üzmez gibi tacizcilerden ve onların düzeninden hesabın er-geç sorulacağını ve cinsel saldırılara karşı örgütlü mücadele çağrımızı haykıracağımız gündür.

8 Mart, töre ve namus adı altında işlenen cinayetlere ve her türden gericiliğe karşı mücadelenin yükseltileceği bir gündür.

8 Mart, Filistinli, Iraklı, Afganlı kadınlar şahsında emperyalizme ve siyonizme öfkemizin haykıracağımız, Kürt kadının ulusal özgürlük ve eşitlik özlemine sahip çıkacağımız, halkların kardeşliği sloganını yükselteceğimiz bir gündür.

8 Mart, tüm insanlığın kurtuluşu için kendisini devrim davasına adayan ve tutsak düşen kadınların sesini zindanlardan alanlara taşıyacağımız, bu uğurda tereddütsüzce ölümü göze alan Hatice Yürekli yoldaş şahsında devrimci kadınların ölümsüzlüklerini haykıracağımız bir gündür.

8 Mart, kapitalist düzenin sahiplerinin bizlere çizdiği sınırları parçalayacağımız bir eylem günüdür.

8 Mart’ta kadının çifte sömürüsünün, ataerkil gerici kültür altında ezilmişliğinin ve yok sayılmasının hesabını soralım. Gerçek kurtuluşun sosyalizmde olduğu gerçeğini daha gür haykıralım, mücadelenin kızıl bayrağını yükseltelim.

Geçmişten bugüne yılmadan süren haklı kavgamızın ve yarına dair umutlarımızın asla bitirilemeyeceğini Rosa’nın sesiyle haykıralım: “Vardık, varız, var olacağız!”

 

Kadıköy’de “Kadın İşçi Şenliği”

Toplumsal Araştırma ve Eğitim Merkezi (TAREM), Hava-İş, Petrol-İş, Tek Gıda-İş sendikalarının çağrısıyla 15 Kasım 2008 tarihinde düzenlenen “Kadınlar Krizi Konuşuyor” sempozyumunun ardından sonuç bildirgesine imza atan Basın-İş, Birleşik Metal İşçileri Sendikası, Dev Sağlık-İş, Deri-İş, Hava-İş, Kristal-İş, Petrol-İş, Tek Gıda-İş, Tez-Koop-İş Sendikaları 8 Mart öncesinde “Kadın İşçi Şenliği” düzenliyor.

Şenlik 7 Mart 2009 günü Kadıköy Aktaş Düğün Salonu’nda saat 14.00-19.00 arasında gerçekleştirilecek. Etkinlikte, Petrol-İş üyesi Mecaplast işçilerinin oluşturduğu Mecaplast İşçi Tiyatrosu tarafından Dario Fo’nun ‘Japon Kuklası’ isimli oyunu sergilenecek. Günyüzü Müzik Topluluğu ve Nurcan Eren’in de sahne alacağı şenliğe Iraklı kadın sendikacılar da katılım sağlayacaklar.

Etkinlikte çeşitli işkollarında grev ve direniş süreci yaşayan kadın işçilerin de yer alması bekleniyor.


Trabzon’da birleşik 8 Mart çalışması…

Trabzon’da Ekim Gençliği, Halk Cephesi, SGD ve YDG bileşenlerinden oluşan “Emekçi 8 Mart Komisyonu” çalışmalarına başladı.

Emekçilerin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde yürütülen 8 Mart çalışması, Kadınlar Pazarı ve Arsin Organize Sanayi Bölgesi’nde gerçekleştirilen bildiri dağıtımları ve afiş çalışmasıyla devam ediyor. Ev toplantıları ile devam edecek olan 8 Mart çalışması gerçekleştirilecek basın açıklaması ve etkinlikle hızlanacak.

Ayrıca Meydan Park’ta açılacak standla imza toplanacak. Atatürk Meydanı’nda yapılacak olan etkinliğin programı tiyatro gösterimi, emekçi kadınların konuşmaları, 8 Mart’ın tarihçesini anlatan sunum, şiir dinletisi ve müzik dinletisinden oluşacak.

Ayrıca Ekim Gençliği olarak 8 Mart’ta alanlara ve etkinliğe çağrı yapan Ekim Gençliği imzalı materyallerimizi kullanmaya başladık. Meydan ve Tanjant yolunda yapılan pullama ve afişlerin yanısıra semtler ve üniversitede materyallerimizi etkin bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz.

Ekim Gençliği / Trabzon


Krizin faturasını ödemeye niyetimiz, düzen partilerine verilecek oyumuz yok!

Söyleyecek sözümüz, sorulacak hesabımız var!

8 Mart’ta alanlara!

İşçi ve emekçi kadınlar!

Sömürü, eşitsizlik ve baskı üzerine kurulu bu düzende emekçi kadınlar daha çok eziliyor, aşağılanıyor, yok sayılıyor. Toplumsal yaşamın her alanında ayrımcılığa uğruyor. Bu düzende kadın bedeni cinsel bir meta olarak görülüp satılıyor. Emekçi kadınlar, dünyanın neresinde olursa olsun emperyalist-kapitalist sistemin ilk kurbanları oluyor. Haksız ve gerici savaşlarda ölüyor, tecavüze uğruyor, göçe zorlanıyor ve açlığa mahkûm ediliyor. Evde, işte, sokakta, gözaltında her yerde kapitalizmden kaynaklı şiddetin çeşitli biçimleriyle karşılaşıyor, “namus-töre” adı altında katlediliyor.

Öyle bir düzende yaşıyoruz ki, İMF ve Dünya Bankası imzalı sosyal yıkım saldırıları sonucu sağlık, eğitim ve gelecek hakkımız gasp ediliyor. Kadınıyla-erkeğiyle işçi ve emekçiler güvencesiz, sigortasız ve düşük ücretlerde kölelik koşullarında çalıştırılıyor. Ev emekçisi kadınların evdeki emeği yok sayılıyor, hiçbir sosyal güvencesi olmadan geleceksizliğe mahkûm ediliyor. Kapitalizmin krizi derinleştikçe, işçi ve emekçilere kesilen faturadan en çok etkilenen de yine kadınlar oluyor. İşsizlik öncelikle onu vuruyor, yaşam daha da zorlaşıyor, yoksulluk ve sefalet derinleşiyor.

İşsizliğin, yoksulluğun, sömürünün kaynağı bu düzenin sözcüleri ise, seçimler vesilesiyle yine karşımıza çıkacaklar ve bizden oy isteyecekler. Sömürü üzerine kurulu bu düzende sanki gerçekten demokrasi varmış gibi, bizden bu seçim oyununa katılmamızı isteyecekler. Kolay “kandırılabilir” ve büyük bir oy potansiyeli olarak gördükleri kadınları hatırlayıp, kapıları çalacaklar. Erzak, kömür vb. sadakalarla ve çeşitli seçim vaatleriyle oyları satın almak isteyecekler.

Bilinmelidir ki, düzen partilerine verilecek her oy, bizleri ezen, işsiz ve yoksul bırakanlara onay vermek, sömürüye ve köleliğe sessiz kalmak anlamına gelecektir. Bu nedenle bu seçim aldatmacasına kanmayalım, bu oyunu bozalım! Çözümü sahte vaatlerde değil, kendi örgütlü gücümüzde arayalım!

Söyleyecek sözü olan emekçi kadınlar, çağrımız size! 8 Mart’ ta alanlara, hesap sormaya!

Düzen partilerine verilecek oyumuz yok, sorulacak hesabımız var diyen kadınlar!

Krizin faturasını ödemeye niyetimiz yok, sömürü düzeninize köle olmayacağız diyen kadınlar!

Herkese iş, insanca yaşamaya yetecek ücret, sigorta, iş güvencesi, işyerlerinde kreş, ana ve çocuk sağlığını koruma uygulamaları isteyen kadınlar!

İşte, evde, sokakta tacize ve şiddete uğrayan kadınlar!

Özgürlük ve eşitlik isteyen Kürt emekçi kadınları!

Haklarına, emeğine ve onuruna sahip çıkan kadınlar, çağrımız sizedir!

8 Mart, işçi ve emekçi kadınların hesap sorma bilinciyle alanlara çıktıkları bir mücadele günüdür.

8 Mart, özgürlük ve eşitlik için yükseltilen bir mücadele çağrısıdır.

8 Mart’ın bu çağrısına sahip çıkalım!

Kadının gerçek kurtuluşunun yolu, baskısız ve sömürüsüz bir dünya, eşitlik ve kardeşlik düzeni demek olan sosyalizm mücadelesini yükseltmekten geçiyor. Bu mücadeleye omuz verelim! Bu yolda ödenen nice bedelleri unutmayalım, unutturmayalım!

8 Mart’ta kadınıyla-erkeğiyle tüm işçi ve emekçiler olarak eylem alanlarında mücadeleyi büyütelim!

Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!

Çözüm devrimde, kurtuluş sosyalizmde!

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP)


İstanbul’da 8 Mart’ta iki ayrı miting!

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yaklaşıyor. Emekçi kadınların özgürlük ve eşitlik isteğinin simgesi ve can bedeli mücadelelerle kazandığı bir gün olan 8 Mart, son dört yıldır İstanbul’da iki farklı mitinge sahne oluyor.

Dört yıl önce reformist ve feminist çevrelerin 8 Mart’ı, devrimci içeriğini boşaltan ve sınıfsal özünü karartan bir şekilde kutlaması karşısında devrimci güçler sürece müdahale etmişler, 8 Mart’ı ayrı kutlamak için adım atmışlardı.

8 Mart ayrışmasının gerekçesi “emekçi” kavramında ortaklık sağlanamaması ve sadece kadınların mitinge katılması yönündeki dayatma olarak yaşansa da, ayrışmanın arka planında 8 Mart’a ve kadının kurtuluşuna ilişkin iki farklı bakış açısı yatmaktaydı.

Devrimci ve ilerici güçler tarafından kadın-erkek bir arada emekçi kadınlar gününü kutlamak amacıyla oluşturulan birlik, geçtiğimiz yıl da 8 Mart’ın tarihsel ve sınıfsal özüne uygun bir şekilde kutlamak için tüm bileşenlere çağrı yapmış, saflar netleşmiş olmasına rağmen girişimler Şubat ayının ilerleyen günlerine kadar sürdürülmüştü.

Ancak bu yıl geride kalan dört yılın deneyimlerinden çıkarılan sonuçlar ışığında hareket edilmiş, yapılan geniş çağrının ardından mitinge ilişkin çalışmalar başlatılmış, safların ve tutumların netleşmesinin sağladığı açıklık ile ayrı bir mitingin örgütlenmesi girişimlerine vakit kaybetmeksizin başlanmıştır.

Feminist, reformist ve onların kuyruğuna takılan kimi sol çevrelerden oluşan 8 Mart Kadın Platformu, 8 Mart’ı Kadıköy’de kutlamak için başvuru yapmıştır. Bu başvurunun hemen ardından devrimci ve ileri güçler tarafından oluşturulan Platform da 8 Mart’ı Kadıköy’de kutlamak için başvurmuştur. 8 Mart’ın Pazar gününe denk gelmesi nedeniyle, ikinci mitingin de Kadıköy’de kutlanması konusunda ısrarcı olunmuştur.

8 Mart Kadın Platformu ile yapılan görüşmeler sonucunda, mitingin saatlerinin düzenlenmesi ve peşisıra iki farklı alanda yapılması konusunda ortaklık sağlanmıştır. 8 Mart Kadın Platformu Kadıköy İskele Meydanı’nda, devrimci ve ilerici güçler ise otobüs son duraklarda 8 Mart’ı kutlayacak.

“Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye, emperyalist saldırganlığa, yoksulluğa, gericiliğe ve ezilmeye karşı emekçi kadınlar mücadeleye!” şiarıyla ilerici ve devrimci güçlerin örgütleyeceği mitingin bileşenleri şöyle: Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, Belediye İş 2 No’lu Şube, Çağdaş Hukukçular Derneği, Demokratik Kadın Hareketi, Devrimci Hareket, Divriğililer Derneği, Halk Cepheli Kadınlar, Halk Kültür Merkezleri, Kaldıraç, Odak, Devrimci ‘78’liler Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Marmara Şubeleri, Partizan, Proleter Devrimci Duruş ve Türkiye Komünist Partisi.

Miting, 8 Mart Pazar günü saat 13.00’te Tepe Naitilius’ta kitlenin toplanması ve kitlesel yürüyüşün ardından, Kadıköy otobüs duraklarında saat 15.00’te başlayacak.