14 Ağustos 2009
Sayı: SİKB 2009/31

  Kızıl Bayrak'tan
  Amerikancı çözüm planı çözümsüzlük ve daha ağır sorunlar demektir
  Düzenin gerici güçleri “Kürt açılımı” üzerinden kapışıyor
  3. Ergenekon iddianamesinde olanlar, olmayanlar
Mamak 6. Kültür ve Sanat Festivali başarıyla gerçekleştirildi.
Güler Zere’ye özgürlük
eylemlerinden.
Eğitimin ticarileştirilmesi
öğretmenleri vuruyor!.
  Toplu görüşme süreci ve devrimci sorumluluklar
  İşçi ve emekçi hareketinden
  10 yıl sonra 17 Ağustos depremi
  Har(a)ç protestolarında
  Parasız eğitim için mücadeleye.
  Devrimci sınıf çalışmalarımızdan.
  Grevdeki Halkalı Kağıt fabrikası işçileriyle konuştuk.
  TMMOB’un gerçekleştireceği kurultay üzerine Ahmet Öncü ile konuştuk
  Sağlıkta yeni hak gaspları gündemde!
  Dünyadan
  El Fetih, 20 yıl sonra 6. kongresini gerçekleştirdi..
  Patron/devlet zorbalığına karşı 77 günlük militan direniş..
  Devlet terörüne boyun eğmeyelim!
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Mamak 6. Kültür ve Sanat Festivali başarıyla gerçekleştirildi...

Binlerce emekçi festivalde buluştu!

Mamak İşçi Kültür Evi tarafından “Kapitalizm kriz, işsizlik, yoksulluk, yozlaşma ve savaş demektir… Karanlığa ışık, sessizliğe çığlık olacağız” şiarıyla örgütlenen Mamak Kültür Sanat Festivali’nin 6.’sı, 7-8-9 Ağustos tarihlerinde başarıyla gerçekleştirildi. 

Festival açılış etkinliğine 2000 kişi katıldı

Açılış öncesinde sabah saatlerinden itibaren festival alanında yoğun bir hazırlık yapıldı. Standların ve platformun kurulması, ses düzeninin ayarlanması, alan düzenlemesi, pankartların asılması ile hazırlıklar tamamlandı.

Festival alanında 3 gün boyunca sürecek olan çocuklarla doğaçlama çalışması saat 18:00’de başladı.

Sahneye festivalin ana şiarının yazılı olduğu bir pankart asıldı. Ayrıca, “Pazarlarda köle, işçi simsarlarının elinde kiralık mal olmayacağız - Kölelik yasasını parçalamak için mücadeleye”, “Bir bardak temiz su bile sosyalizmde”, “İşten atılmalara ve kölelik yasalarına karşı örgütlü mücadeleye”, “Bir bardak temiz su bile sosyalizmde” yazılı pek çok pankartla alan donatıldı.

İlk gün İşçi Kültür Evi, Eksen ve Dayanışma standları açıldı. Festival süresince Kızıl Bayrak ve Mamak Türküsü yaygın bir şekilde kullanılarak emekçilere ulaştırıldı.

İlk gün açılış etkinliği teknik sorunların giderilmesiyle birlikte saat 19.30’da başladı. Programda önce Mamak İşçi Kültür Evi’ni ve festivali anlatan bir sunum yapıldı. Ardından “Yeryüzü Aşkın Yüzü” isimli sokak oyunu sergilendi. Beğeni ile izlenen oyunun ardından Ankara Üniversitesi yemekhane işçisi Muharrem Şahin türküleriyle sahnede yerini aldı. Oldukça beğeni toplayan Muharrem Şahin’in ardından Hiroşima ve Nagazaki’ye emperyalistler tarafından atılan atom bombasının yıl dönümü anısına İşçi Kültür Evi Şiir Atölyesi bir dinleti sundu. Dinletinin sonunda şiir atölyesinin 7 yaşındaki bileşeni tarafından okunan Nazım’ın “Japon Kızı” isimli şiiri ilgiyle dinlendi.

Ardından direniş geleneğinin kültür sanat mücadelesindeki taşıyıcısı olarak Mamak İşçi Kültür Evi temsilcisi sahneye davet edildi. Yapılan konuşmada festivalin ilk gününde bir kez daha “gündüzünde sömürülmeyen gecesinde aç yatılmayan bir dünya” mücadelesine çağrı yapılarak “kardeşlik sofrasının 6.’sına hoş geldiniz” denildi. Kapitalizmin işçi ve  emekçilere yönelik saldırılarından bahsedilerek sermaye iktidarına karşı örgütlenme ve birleşme çağrısı yapıldı.

Malik İnci’nin ezgilerinin ardından Gökhan Kılıç türküler ve halaylarla sahnede yerini aldı. Emekçilerin çektiği halayların ardından “Direnen Sanat Direnen Sanatçı” adlı belgesel gösterildi. Dünyada ve ülkemizde devrim ve sosyalizm mücadelesinde ölümsüzleşen devrimci sanatçılar anıldı. Parkta yaşanan aydınlatma sorunundan kaynaklı sinevizyon gösteriminin izlenmesi zorlaşırken gösterim ilgi ile takip edildi. Festivalin ilk gün açılış etkinliği burada sona erdi.

İlk gün etkinliği 2000’i aşkın emekçinin katılımı ile kitlesel bir şekilde başladı.

Festivalin 2. gününde baskılara karşı dayanışma ruhu öne çıktı

Festivalin 2. günü, Festival Hazırlık Komitesi’nin ilk günü ele alan değerlendirme toplantısı ile başladı. Ardından programa yönelik son hazırlıklar tamamlandı. Program saat 19:30’da başladı. Kapitalist sistemin bir bütün olarak insanlığı sürüklediği yıkımdan bahsedilen sunumun ardından Mamak İşçi Kültür Evi Müzik Atölyesi türkü ve marşlarıyla sahnede yerini aldı.

Ardından sahne alan Ve Sanat Tiyatrosu “Amigo” isimli komedi oyunla oldukça ilgi çekti.

Ardından Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu tarafından festivali ve Mamaklı emekçileri selamlayan bir konuşma gerçekleştirildi. Kapitalist sistemin yıkımı karşısında işçi ve emekçileri mücadeleye ve örgütlenmeye çağıran konuşma emekçilerin alkışlarıyla desteklendi. Konuşmanın ardından Aşık Fakir, Umut Yurdusar ve Yeter Sarıateş türküleriyle sahnedeki yerlerini aldılar.

Daha sonra Mamak İşçi Kültür Evi adına yapılan konuşmada ise, krizin faturasına karşı örgütlenme ve direnme çağrısı yapıldı. Bedrettinler’den Denizler’e, Mahirler’den İbolar’a, Habipler’e, Ümitler’e, Haticeler’e kadar insanın insanı sömürmediği bir dünya mücadelesinde ölümsüzleşenlerin ideallerini geleceğe taşıma çağrısı yapıldı.

Bu sırada elektriklerin kesilmesi üzerine festivale katılan emekçilerde büyük bir öfke oluştu. Alanın karanlığına karşın 600-700 kişilik bir kitlenin bulunduğu alanda Mamak İşçi Kültür Evi tarafından yapılan “Bizleri asarak, kurşunlayarak yok edemediniz. Bizim gelecek güzel günlere olan inincımız ve mücadele kararlılığımız burayı aydınlatıyor. Bu alanı karanlığa boğarak devrimin ve sosyalizmin sesini engelleyemediniz, engelleyemezsiniz. Karanlığa ışık sessizliğe çığlık olacağız” sözleri ile biten konuşma büyük bir alkış aldı. Işıklandırma sorununu çözmek için emekçiler seferber olurken devlete karşı büyük bir öfke hakimdi. “Biz ne yaparlarsa yapsınlar buradayız” diyerek kürsüye gelen emekçiler soruna çözüm aramaya çalıştılar. Festivale katılan emekçilerin sadece küçük bir bölümü kesintiden kaynaklı olarak alandan ayrılırken destek için sonradan gelen pek çok emekçi oldu. Belirtmek gerekir ki bu sırada da etkinlik programının akışı devam etti.

Aydınlatma sorununun çözülmesi ile birlikte program sürdü. Kürsüden örgütlenme ve yan yana gelme, Mamak İşçi Kültür Evi atölye çalışmalarına katılma çağrısının yapılmasının ardından Volkan Yaraşır sahneye davet edildi. Yaraşır’ın konuşması oldukça ilgi çekti. Konuşmasında örgütlenmenin ve festivaldeki birlikteliğin öneminden bahseden Yaraşır, kapitalizmden kurtulmadıkça işçi sınıfının kölelik zincirlerinden kurtulamayacağını ifade ederek işyerlerindeki örgütlenmenin yakıcılığından bahsetti.

Bu coşkulu konuşmanın ardından Mamak İşçi Kültür Evi Şiir Atölyesi yoksulluğu ve sefaleti anlatan bir gösterim sundu. Devrim ve sosyalizmin güncelliği ve yakıcılığı konuşmalarda sıklıkla vurgulandı.

Mamak İşçi Kültür Evi Müzik Atölyesi‘nin söylediği halay parçalarıyla festivalin 2. gün etkinliği sona erdi. Program sonrasında festival alanında gece nöbet tutan Kültür Evi çalışanlarının türkülerine katılan ve sıcak çaylarını paylaşan, pek çok katkıda bulanan emekçilerle yapılan sohbetlerle 2. gün sona erdi.

İlk gün olduğu gibi 2. gün de Eksen Yayıncılık, İşçi Kültür Evi ve Dayanışma Standları açıldı. Mamak Türküsü ve kölelik yasası konulu BDSP bildirisi dağıtıldı, Kızıl Bayrak satışı gerçekleştirildi. Mamak İşçi Kültür Evi atölyelerine katılım standının yanı sıra alanda yapılan sohbetlerle emekçiler Kültür Evi’ne sahip çıkmaya çağrıldı.

Ve Sanat Tiyatrosu’nun desteğiyle 2. gün de festival alanında çocuklar için yaratıcı drama çalışmaları gerçekleştirildi. 

Festival’in 3. günü yürüyüşle başladı, coşkulu halaylarla sona erdi

3. gün programı, Mamak İşçi Kültür Evi’nden Tek Mezar Hacı Bektaşi Veli Parkı’na yapılan yürüyüşle başladı. Yürüyüşte  “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiç birimiz” pankartı taşındı ve sıklıkla “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”,  “Deniz, Mahir, İbo, Mazlum Doğan, Kemal Pir, Habip, Ümit, Hatice, Hüseyin yoldaş yaşıyor- Devrimciler ölmez, Devrim davası yenilmez!”, “Krizin yükü patronlara!” sloganları atıldı. Ajitasyon konuşmaları yapılarak emekçiler festivalin son gün etkinliğine davet edildi. Bir gün önceki elektrik kesintisi teşhir edildi. Emekçiler camlarına çıkarak alkışlarla yürüyüşe destek verdiler. Festival alanında atılan sloganlarla yürüyüş sona erdi.

Son gün etkinliği açılış konuşmasıyla saat 19:00’da başladı. Açılış konuşmasında gündüzünde sömürülmeyen gecesinde aç yatılmayan bir dünya mücadelesinde Kültür Sanat Festivali’nin örgütlenme çalışmalarından bahsedildi. İlmek ilmek örülen festivalin 3. gün etkinlik programından söz edildi. Ardından Kürtçe halaylar ve türkülerle Grup Ütopya sahnede yerini aldı. Çekilen halaylar ve hep birlikte söylenen türkülerin ardından Kızıl Bayrak’ın 15. yılı vesilesiyle bir konuşma gerçekleştirildi.

Ardından Ankara Emekçi Kadın Komisyonları adına bir konuşma gerçekleştirildi. Konuşmada krizin emekçi kadın üzerindeki yıkımından, kriz bahanesiyle ilk önce kadınların işten çıkarıldığı ya da daha düşük ücretlerle çalıştırılmaya çalışıldığı söylenirken, çözümün ve tek kurtuluşun örgütlü mücadelede olduğu vurgulandı.

Kürsüye davet edilen Ekim Gençliği ise, işsizlik ve geleceksizlik üzerine bir konuşma gerçekleştirdi. Son dönemde harç paralarına yapılan zamlarla işçi ve emekçi çocuklarının okuma oranının gittikçe düştüğü ve parasız olması gereken eğitim haklarının engellendiği vurgulandı. Konuşma “gençlik gelecek, gelecek sosyalizm” sloganıyla son buldu.

Ekim Gençliği’nin ardından kürsüye Liselilerin Sesi davet edildi. Liselilerin Sesi temsilcisi,  okullarda yaşanan baskı, çürüme ve yozlaşmadan bahsetti. Bir yandan ÖSS stresiyle uğraşırken bir yandan da bu çürümeyle mücadele ettiklerini vurguladı ve mücadele etmeden bir çözümün olmadığını belirtti. Yaz döneminde gerçekleştirdikleri Devrim Okulu’na tüm liselileri davet etti.

Konuşmaların ardından sahneye Grup Kibele çıktı. Grubun söylediği Türkçe ve Kürtçe ezgiler beğeniyle dinlenirken, kardeşlik halayları çekildi. Müzik dinletilerinin ardından Mamak İşçi Kültür Evi Şiir Topluluğu’nun hazırlamış olduğu “Devrim Şehitleri Anması” gerçekleştirildi.

Anmada bu topraklarda, Bedrettinler’den, Mustafa Suphiler’den, Denizler’den, Mahirler’den, İbolar’a, 84’ten 96’ya cezaevi direnişlerinden Ulucanlar direnişine, Yeni Ekimler’in yaratıcılarından, Habipler’den, Ümitler’den, Haticeler’e kadar devam eden direniş geleneği anlatıldı. Dinleti sık sık alkışlandı. Bu sırada “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganı büyük bir öfkeyle atıldı.

Mamak İşçi Kültür Evi Müzik Atölyesi de şiir dinletisi sırasında devrim türküleriyle sunuma eşlik etti ve sunumun bitişinde “Bize ölüm yok” marşı hep birlikte ve coşkuyla söylendi. Bir saate yakın süren dinletinin ardından müzik atölyesi türküleri, marşları ve halay parçalarıyla 6. Kültür Sanat Festivali’nin kapanış etkinliğini gerçekleştirdi.

Mamak İşçi Kültür Evi Festival Komitesi

 

 


Ankara’da sınıf devrimcilerine
yönelik devlet terörü!

Ankara’da Mamak İşçi Kültür Evi tarafından 7-8-9 Ağustos 2009 tarihlerinde başarıyla gerçekleştirilen Mamak Kültür Sanat Festivali’nin ardından devlet terörü devreye sokuldu.

Polisin festivalin 2. günü elektriği keserek ve abluka kurarak gösterdiği bu rahatsızlık festival çalışmasına katılan ve ona destek verenlere yönelik gözaltı terörüyle sürdü.

Mamak İşçi Kültür Evi çalışanlarının evleri festivalin ardından Terörle Mücadele Şubesi’ne bağlı ekiplerce basıldı. Gülnür Ertaş ve Eda Ünalan isimli Kültür Evi çalışanları gözaltına alındı.

Ev baskınlarının ardından polis İşçi Kültür Evi’ne de baskın düzenledi. Uzunca bir süre İşçi Kültür Evi’ni abluka altında tutan polis, kurumun bilgisayarlarına, arşivindeki bazı materyallere ve Eksen Yayıncılık kitaplarına el koydu.

Saldırı protesto edildi...

Mamak İşçi Kültür Evi calışanlarına yönelik devlet terörü İstanbul, Ankara ve Eskişehir’de gerçekleştirilen eylemlerle protesto edildi.

Saldırının gerçekleştiği gün İstanbul‘da Taksim Tramvay Durağı’nda bir araya gelen BDSP’liler saldırıyı lanetledi ve gözaltıların serbest bırakılmasını talep etti. Eyleme DHF, Partizan, ESP, SGD, Kaldıraç, Öğrenci Kolektifleri, Alınteri, EHP, Tüm-İGD, Gençlik Muhalefeti ve Tecrite Karşı Sanatçılar destek verdi.

Burada BDSP adına yapılan açıklamada, Ankara Mamak’ta yaşanan devlet terörünün sermaye devletinin son dönemde yoğunlaştırdığı faşist baskı ve terörün bir parçası olduğu söylendi.

Açıklamada, sermaye devletinin baskılarının amacına ulaşamayacağı vurgulanarak faşist baskı ve terör karşısında devrimci mevzilere sahip çıkma çağrısında bulunuldu.

Basın açıklamasının ardından “Tecrite Karşı Sanatçılar”dan Ruhan Mavruk okuduğu şiirle eyleme destek verdi.

Baskınlar aynı günün akşamında Tuzluçayır’da gerçekleştirilen eylemle de protesto edildi.

Eylem, Tuzluçayır Meydanı’na kadar ıslık ve sloganlar eşliğinde yapılan yürüyüşle başladı. 50 kişinin katıldığı eyleme UİD-DER, AKA-DER, Alınteri, Halk Cephesi, Partizan destek verdi.

Eylemde okunan basın metninde ise Mamak İşçi Kültür Evi’nin kuruluş amacına ve yürüttüğü devrimci kültür sanat faaliyetlerine değinildi. Bu yıl 6.’sı gerçekleştirilen Mamak Kültür Sanat Festivali’nin kapitalizmin yıkımının karşısına devrim ve sosyalizm mücadelesini koyduğu ifade edildi. Saldırıların bu mücadeleyi engelleyemeyeceği vurgulandı.

Ev baskınları ve gözaltı terörü Eskişehir’de de 12 Ağustos günü protesto edildi. Adalar Migros önünde saat 14.00’te gerçekleştirilen basın açıklamasına DPG, DHF, EHP, İHD, Halkevi ve ÖDP destek verdi.

Açıklamada sınıf devrimcilerine yönelik bu operasyonların toplumsal muhalefete dönük saldırılardan bağımsız olmadığı, son dönemde KESK’e, DTP’ye yapılan operasyonların, Genç-Sen’li öğrencilere yönelik gözaltı terörünün işçi ve emekçilerin ve öğrenci gençliğin haklı ve meşru mücadelesine dönük topyekün saldırının bir parçası olduğu vurgulandı.

Hiçbir saldırının işçi ve emekçilerin haklı ve meşru mücadelesinin önüne geçemeyeceği ve devrimci kültür-sanat faaliyetini engelleyemeyeceği vurgulanarak gözaltıların derhal serbest bırakılması istendi.

Açıklamaya yaklaşık 30 kişi katıldı.