25 Kasım 2011
Sayı: SİKB 2011/44

 Kızıl Bayrak'tan
Emperyalizme ve gericiliğe karşı
direnen halklar kazanacak!
Faşist kudurganlığa karşı omuz omuza!
Ülke çapında haydutluk
Gözaltı terörü protesto edildi
“İmamın ordusu” palazlanıyor!
Türk-İş’te genel kurul: Hedefler ve hesaplar
Güç Birliği Ankara’da toplandı
Art Aksesuar’da direniş kazandı
“Razı değiliz, köle olmayacağız!”
İki büyük hastanede GöREV…
DİSK İSİG Uzmanı Tevfik Güneş: “Kapitalist sistem işçi sağlığının düşmanıdır”
Kürt sorununun tarihsel temelleri ve toplumsal içeriği
Alaattin Karadağ yoldaş katledildiği yerde anıldı
Alaattin yoldaş mezarı başında anıldı…..
“Parti ve devrim” etkinlikleri
Mısır’da isyan yeniden!..
“Tek gücümüz eylem yapmak”
AB’nin periferisinde pro-faşist ve teknokrat hükümetlere…
Neo-Nazi karşıtı gösteri
Petrol-İş Kadın Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Necla Akgökçe ile 25 Kasım ve üzerine...
Burjuvazinin deprem
fırsatçılığı
Güvencesiz öğretmenler Ankara'da buluştu
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Gözaltı terörü protesto edildi

Avukatlardan oturma eylemi

23 Kasım günü Özel yetkili savcılık ve mahkemelerin bulunduğu Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi önünde biraraya gelen ÇHD, Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAG) ve Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfi (TOHAV) üyesi avukatlar, dün gerçekleştirilen gözaltı terörünü oturma eylemiyle protesto ettiler.

Eyleme BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Hasip Kaplan ve Ayla Akat Ata da katılım gösterdi.

Eylemde konuşan Avukat Ercan Kanar, “Bu operasyonla avukatların hukukun elleri kolları bağlanmak isteniliyor. Başbakan Erdoğan ise yaptığı açıklamalar ile Ağır Ceza Mahkemelerinin tek yargıcı olduğunu onun da kendisi olduğunu ilan ediyor” dedi. 

Kanar’ın ardından ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı söz aldı. Erdoğan’ın “Suçsuz yere kimse alınmaz. Kimse bizden KCK operasyonlarının bitmesini beklemesin” açıklamasını hatırlatan Kozağaçlı, Öcalan’ın avukatlarına yönelik operasyonun yargı kurumlarının hükümetin talimatları ile hareket ettiğinin kanıtı olduğunu söyledi.

Avukatların ardından söz alan BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, parti olarak bir heyet oluşturup İstanbul Adliyesi’ndeki soruşturma savcısı ile görüştüklerini, görüşmede soruşturma dosyasında kısıtlılık kararı olmasına rağmen gözaltındaki avukatlar ile ilgili gerçek dışı haberlerin basına servis edilmesini gündeme getirdiklerini söyledi. Kaplan, “Savcıya bu köstebeğin kim olduğunu sorduk.  Başbakan Erdoğan’ın köstebeğinin peşindeyiz, onu bulacağız” dedi.

Konuşmaların ardından adliye önünde oturma eylemi gerçekleştirildi.

“Ne yapılmak isteniyor?”

İHD Genel Merkezi 23 Kasım günü Yüksel Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamayı okuyan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, meclise ve AKP hükümetine “Darbe dönemlerini aratan toplu gözaltı ve tutuklamalarla ne yapılmak isteniyor? Yurttaşların demokratik anayasa beklentisi boşa mı çıkarılmak isteniyor?” sorularını yöneltti.


İzmir

İzmir’de İHD, ÇHD, TİHV İzmir Şubeleri 22 Kasım günü Eski Sümerbank önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Erdoğan’ın Öcalan’ın avukatlarını hedef göstermesinin ardından operasyonların gerçekleştiğine dikkat çekilen açıklamada, yargı kurumlarının Erdoğan’ın talimatı ile hareket ettiği vurgulandı.

Açıklamada, yine 22 Kasım sabahı İzmit’te devrimci ve ilerici güçlere dönük ev baskınları gerçekleştirilmesine ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik operasyonla 42 belediye çalışanının gözaltına alınmasına da değinildi.

Açıklamanın ardından bir süre oturma eylemi gerçekleştirildi. Bu süre zarfında Duvara Karşı Tiyatro Topluluğu kısa bir şiir dramatize gösterisi sundu.

“Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Eşitlik, kardeşlik, Kürt halkına özgürlük!”, “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganlarının atıldığı eyleme EMEP, ÖDP, SDP, ESP, BDP, EDP, Ege 78’liler Derneği, DHF, BDSP, TAY-DER ve Halkların Demokratik Kongresi destek verdi.

Kızıl Bayrak / İzmir


“Kürt halkının binlerce avukatı var”

Avukatlar 22 Kasım günü birçok ilde KCK operasyonları kapsamında çoğu avukat olmak üzere onlarca gözaltı yapılmasını Taksim’de protesto etti. Özgür Hukukçular Derneği ve Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi’nin çağrısı ile biraraya gelen avukatlar, Türkiye’de tam bir AKP faşizmi olduğunu dile getirerek toplumun tüm ezilenlerini direnişe çağırdılar. Hükümete ise “Kürt halkına yönelik saldırılarına son verin, savunmadan ve avukatlık mesleğimizden elinizi çekin” çağrısı yaptılar.

İstanbol Barosu önünde toplanan avukatlar cüppelerini giyerek, siyah bir pankartla Galatasaray Lisesi önüne kadar yürüyüş gerçekleştirdiler. Yürüyüşe Gencay Gürsoy, Ferhat Tunç, Eren Keskin, Sine-Sen Genel Başkanı ile birçok aydın ve sanatçı katıldı. Yanısıra aralarında BDSP’ nin de bulunduğu ilerici ve devrimci kurumlarda eyleme destek verdi.

Galatasaray lisesi önüne gelindiğinde öncelikle Ercan Kanar kısa bir konuşma yaparak bu yaşanan durumun hukukçulara bir darbe olduğunun altını çizdi. Ayrıca “Başka ülkelere demokrasi dersi veren başbakan ülkesinde olmayan demokrasinin kırıntılarına dahi tahammül edemiyor. Bu ülkede tek savcı vardır o da başbakan Erdoğan’dır, tek bir yargıç vardır oda başbakan Erdoğan’dır.” diyerek, gözaltıların serbest bırakılmasını talep etti.

Kanar’ın konuşmasının ardından ortak açıklamayı Sevinç Sarıkaya okudu. Açıklamada KCK operasyonu ile hedefin Kürt halkı ve siyasetçileri olduğuna, Kürt halkının tutuklamalarla bitirilemeyeceğine değindi. Sarıkaya saldıların giderek tüm topluma yayıldığı söyledi.

Kızıl Bayrak / İstanbul


Bursa’da protestolar

Bursa’dan da iki avukatın alındığı gözaltı dalgasını protesto etmek için 23 Kasım günü basın açıklamaları gerçekleştirildi.

İlk olarak ÇHD Bursa Şubesi konuyla ilgili bir basın açıklaması yaptı. Adliye binası önünde açıklama yapan hukukçular çok sayıda avukatın da hedefe konulduğu gözaltı saldırısına tepki gösterdi.

İkinci bir açıklama da BDP Bursa İl Örgütü tarafından yapıldı. Adliye binası önünde yapılan açıklamayı İl Eş başkanı Hüseyin Armağan okudu. “KCK operasyonlarının” gerçekte siyasi bir soykırım olduğunu belirten Armağan, BDP merkez ve il disiplin kurulu üyeleri olan Av. Ayşe Batumlu ve Mehmet Deniz Büyük’ün hala gözaltında tutulduğu bilgisini verdi.

Armağan, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da AKP faşizmine karşı direneceklerini ifade etti. “Onlar ne yaptılarsa biz de aynısını yaptık” diyerek BDP’li yöneticiler olarak kendilerini ihbar edeceklerini söyledi. Armağan “Eğer demokratik haklar için mücadele yürütmek suçsa bu suçu işlemeye devam edeceğiz. Ta ki Türkiye’de demokrasi ve özgürlükler hakim oluncaya dek!” diyerek açıklamayı sonlandırdı.

Yaklaşık 70 kişinin katıldığı açıklamaya ilerici ve devrimci kurumlar, dernekler ve sendikalar da destek verdi.

Kızıl Bayrak / Bursa

 

 

 

Kocaeli’de gözaltı terörü

Kocaeli’de 20 kişinin gözaltına alındığı operasyonları protesto etmek için 22 Kasım günü eylem düzenlendi. Belediye İş Hanı önünden başlayan eylemde yaklaşık 250 kişilik kitle sloganlarla yürüyüş gerçekleştirdi.

Eylem süresince sıklıkla “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!” , “Kahrolsun faşizm, yaşasın mücadelemiz!” , “Yaşasın devrimci dayanışma!” sloganları atıldı.

İnsan Hakları Parkı’nda okunan basın açıklamasında şunlar söylendi: “Sabahın 4.00’ünde evleri basılıp 7.30’a kadar aramalar yapıldı. Bu evlerden ise delil olarak özenle seçilmiş kitaplar, müzik cdleri, afiş ve isim listeleri toplandı. Bizler AKP’nin yeni döneminde izleyeceği yağma ve savaş politikalarına karşı hak mücadelelerini yükseltmeye, faşizan politikalarının püskürtülmesi için mücadele etmeye devam edeceğimizi bildiriyoruz! Yöneticilerimize, üyelerimize ve toplumsal muhalefetin diğer üyelerine dönük teröre derhal son verilmelidir.” Eylemlerin gözaltılar serbest bırakılana dek devam edeceği ifade edildi.

Kızıl Bayrak / Kocaeli