23 Aralık 2011
Sayı: SYKB 2011/48

 Kızıl Bayrak'tan
Emperyalist/siyonist güçler adına “harbe hazırlık”
Sert ve zorlu bir
mücadele dönemi
Zulüm dağlarınızın altında kalacaksınız!
“Özgür basın susturulamaz!”
Emekçiler hakları ve gelecekleri için grevdeydi
“Haklarımıza sahip çıkıyoruz!”
Esnek çalışma saldırısı hız kazanıyor
Maltepe Belediyesi'nde direniş.
Bütçe: Sermayeye yağma ve talan, emekçiye yıkım!.
Birleşik Metal Merkez Genel Kurulu gerçekleşti.
Partide çalışma tarzı sorunları
Nerden baksan ikiyüzlülük,
nerden baksan katliamcılık!
19 Aralık katliamı lanetlendi, direniş selamlandı!
Gençliğin 19 Aralık etkinliklerinden.
İnsanca yaşanacak ücretsiz yurtlar istiyoruz!
İşkence ve ihlaller sürüyor...
“Katil devlet” itirafı
Tahrir’de direniş sürüyor
Irak’ta emperyalizmin bayrağı dalgalanıyor!
“Karanlığa ışık tut”
TMMOB 2. Kadın Kurultayı gerçekleşti
Enternasyonal yara: Kayıplar
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kızıl Bayrak'tan...

 



Polis ordularını bu kez “özgür basın geleneği”nin temsilcilerinin üzerine sürdüler. Birçok basın ve yayın kurumunu basıp onlarca kişiyi gözaltına aldılar. Gözaltına alınanların tutuklanıp zindanlara atılacağı ise neredeyse kesindir. Çünkü kurdukları faşist terör çarkı böyle işliyor.

Bu son saldırıyla Kürt halkının sesini soluğunu kesmeye çalışıyorlar. Suçlarına suç katarken kimse duymasın, bilmesin, görmesin istiyorlar. Kanla kardıkları doğrularını emekçilere tek gerçek olarak yutturmak istiyorlar. Geçmişte bombayla kurşunla varmak istedikleri amaçlarına, bugün gözaltı ve tutuklamalarla varacaklarını sanıyorlar.

Ancak fena halde yanılıyorlar. Bomba ve kurşunla başaramadılar, gözaltı ve tutuklamalarla hiç başaramayacaklar. Ülkeyi kapalı bir hapishane haline getirseler de, zindan duvarlarının bir halkın çığlığını susturmaya gücü yetmeyecek.

Bu saldırıya yeltenenler şu halde de bunun böyle olacağını görmüş olmalılar. Kürt basınına yönelik saldırının ardından ortaya konulan dayanışma ruhu faşist sermaye devletinin bu hamlesini daha ilk anda büyük ölçüde boşa çıkarmıştır. Bu yoğun saldırılara rağmen “özgür basın”ın sesi daha bir kararlılıkla yükselirken, anlamlı bir toplumsal sahiplenme de bulmuştur.

Bu süreçte sergilenen dayanışmayı sürdürmek görevimizdir. Tüm olanaklarımız ve gücümüzle mücadele dostlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Seslerini sesimize katacak, kavga alanlarına taşıyacağız.

Biliyoruz ki saldırının hedefinde sadece Kürt basını da yoktur, bugün Kürt basınını susturmak isteyenler, yıllardır yapmaya çalıştıkları gibi devrimci ve sosyalist basına yönelik olarak da kapsamlı saldırılara girişeceklerdir. Ama gelecek saldırılara hazırız. Çünkü biz de şanlı bir devrimci basın geleneğinin temsilcisiyiz. Bugün kullanabildiğimiz ne kadar hak varsa hepsini de nice saldırıya karşı koyarak söke söke kazandık. Bundan sonra da aynı geleneği sürdüreceğiz. Düzeninin tüm suç ve pisliklerini hiçbir sınır koymadan sergilemeye, emekçilerin ve ezilenlerin sesini tok biçimde yükseltmeye devam edeceğiz.

Son olarak belirtelim, faşist teröre dalga dalga mücadeleyle yanıt vermeliyiz. Bugün için mücadele ve dayanışma amacıyla ortaya konulanlar anlamlı, ancak yetersizdir. Fakat bu yolda kararlılıkla ilerlemek dışında başka bir seçenek de yoktur. Tüm gücümüzle faşist terörün arkasındaki kirli amaçları işçi ve emekçilere ısrarla anlatmalı, mücadele saflarını büyütmeliyiz.

İnancımız tamdır, faşist baskı ve terörü yeneceğiz, biz kazanacağız!