11 Ocak 2013
Sayı: KB 2013/02

 Kızıl Bayrak'tan
Kürt sorununda AKP’nin tasfiyeci oyunu
Sermaye devleti “açılım oyunlarını” sürdürüyor
Devlet tasfiye,
Kürt hareketi çözüm istiyor!
Kürt halkına yönelik
ırkçı linç girişimleri sürüyor!
Suriye halkının ekmeğini ve buğdayını çalan bir yağmacı!
Düzen siyasetinin sahte kutuplaşma
çabaları devam ediyor!
AKP taşeron düzenini süreklileştiriyor
İşçi sağlığı ve iş güvenliği mücadelesini büyütelim!
İlaç tekeli Abdi İbrahim’in azgın işçi sömürüsü!
CHP’den sendika düşmanlığı!
Bursa’da metal işçilerine mücadele çağrısı
Demir-çelik işçileri
haklarının peşinde!
Arçelik işçileri işçi kıyımını ve sendikal ihaneti protesto etti
AKP iktidarının yayılmacı/saldırgan
planlarını bozalım!
Teknopark İstanbul İnşaatı İşçileri ile direniş üzerine konuştuk
Teknopark işçilerine polis terörü
Altın Şafak güneşi karartırken
Avrupa’da kapitalist kriz ırkçılığı, burjuvazi faşist hareketleri büyütüyor
Devrimci Kadın Kurultayı’nın güncel çağrısı
Devrimin kartalı: Rosa Luxemburg
Yeraltı Rusyası’nda 20 yıl: Sıradan bir Bolşevik’in anıları
TMMOB’yi savunmak
zorunluluktur!
Hepimiz devletin yasal mermilerinin hedefiyiz
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kızıl Bayrak'tan...

 



Geçtiğimiz hafta hızla toplumun gündemine giren “İmralı görüşmeleri”, Kürt sorununu siyasal gündemlerin ilk sıralarına yerleştirdi. Düzen güçlerinden Kürt hareketine ve toplumun ilerici-sol kesimlerine kadar bugün herkes, hararetli bir şekilde “Ada görüşmelerini” ve Kürt sorununun “çözümünü” tartışıyor.

Bu tablo, aynı zamanda Kürt sorunu gibi temel bir siyasal sorun karşısında kimin nerede konumlandığını da bir kez daha gözler önüne sermiş bulunuyor. Bir tarafta Ada görüşmeleri üzerinden Kürt hareketini tasfiye etmeyi amaçlayan, bu doğrultuda bütün “enstrümanları” kullanmaktan sakınmayan düzen güçleri, öte tarafta bu “entegre” oyundan medet uman, çözüm bekleyenler. Bu durum karşısında, Kürt halkının gerçek kurtuluşu ve özgürlüğünü tutarlı bir şekilde savunan, bunu bilimsel dünya görüşü doğrultusunda mücadele konusu eden sınıf devrimcilerine büyük sorumluluklar düşüyor. Bu sorumlulukların başında ise İmralı görüşmeleriyle birlikte siyasal gündemin ilk sıralarına yerleşen Kürt sorunu karşısında, tutarlı devrimci yaklaşımı güçlü bir şekilde işçi sınıfı ve emekçilerle buluşturmak yer alıyor.

***

Kapitalizmin yarattığı azgın sömürü koşulları ve burjuvazinin kar hırsı, işçi sınıfına bir taraftan tam köleliği dayatırken öte taraftan canına kast etmeye devam ediyor. Bunun son örneğini bir kez daha maden ocaklarında gördük. 7 Ocak'ta Kozlu'da TTK tarafından işletilen maden ocağında yaşanan iş cinayeti 8 işçinin canına mal oldu.

Öte yandan, bu koşullar karşısında işçi sınıfında öfke ve mücadele isteği her geçen gün daha da mayalanıyor. Bunu artan işçi direnişleri üzerinden tüm çıplaklığıyla görmekteyiz. Geçtiğimiz yıl başlayan ve süren işçi direnişlerine, yılın ilk günlerinde yenileri eklenmiş bulunuyor. Şişecam işçilerinin yanı sıra Kartal belediyesi, Abdi İbrahim İlaç Fabrikası, Yatağan Termik Santrali ve Teknopark işçileri, yeni yılın ilk günlerinde ortaya koydukları direnişlerle azgın sömürü koşullarına karşı tutulması gereken yolu gösteriyor.

***

Devrimci Kadın Kurultayı’na sayılı günler kala, gazetemizin bu sayısında da kurultay gündemleri ile bağlantılı olarak kadın sorununa genişçe bir yer ayırmış bulunuyoruz. Zira farklı yönleri üzerinden kurultay gündemlerini devrimci okura sunmayı önemsiyoruz.

Bununla birlikte, arkası 8 Mart ve bahar dönemi olan Devrimci Kadın Kurultayı’nın, siyasal sınıf faaliyetinin bütünlüğü ve sürekliliği içerisinde ele alınması gerektiğinin altını bir kez daha çiziyor, süreci omuzlayan herkese başarılar diliyoruz.

***

Haber ve makalelerimizi güncel olarak da takip edebilmeniz için twitter hesabımız: @kizilbayraknet