6 Şubat 2015
Sayı: KB 2015/05

Metal grevi aynasında Greif dersleri
Dün Kavel'di bugün Greif...
Ya işgal ve direnişle MESS'i ezeriz, ya da boyun eğer sürünürüz!
Metal işçisi MESS'i ezecek, düzenlerini de yıkacak güçtedir!
48. yılında DİSK tarihinin aynasında iki seçenek!
Kazanana kadar GREV!
Gebze'de metal grevi üzerine gözlemler
Sınıfın cendereden çıkış arayışının güçlü ifadesi
Gebze'de patlamaya hazır üç volkan var
Yasağa karşı işgal, grev, direniş!
Metal işçisi eskisi gibi olmayacak!
Geçiş sürecinde sermaye düzeni
Teslimiyetten direnişe - Tülin Öngen
Ankara’da “İşgal, grev, direniş” panel-forumu
Almanya’da metal işçilerinin uyarı grevleri
Irkçılığa geçit yok!
İsrail ve İran’ın Suriye savaşı
Dünyadan eylem ve grevler
Emekçi kadın çalışması ve yayınlar
Sermayeye ucuz işçi olmayacak, ucuz iş-gücü doğurmayacağız!
Barikatlarınızı tanımıyoruz!
Kafesin bu yan
Almanya’da emekçi kadın toplantısı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Almanya’da metal işçilerinin uyarı grevleri

 

Almanya’da metal ve elektrik sanayiinde toplu iş sözleşmesi başladı. Bu yılki yeni TİS süreci Almanya genelinde metal ve elektrik işkollarında çalışan 3,7 milyon işçiyi kapsamakta. Eski toplu sözleşme Nisan ayının sonuna kadar geçerli.

Metal ve elektrik endüstrisi kapsamında birçok orta ölçekli makine mühendisliği şirketinin yanı sıra, elektronik devi Siemens, Daimler ve Volkswagen gibi büyük otomobil şirketleri bulunmaktadır. Kısacası, Almanya’daki metal işçileri de Türkiye’deki sınıf kardeşleri gibi zorlu ve bir o denli de acımasız rakiplerle kavganın içindedirler.

Frankfurt eyaletinde IG Metall Sendikası Toplu Sözleşme Komisyonu Başkanı Detlef Wetzel, TİS görüşmeleri sırasında metal patronlarının önüne üç maddelik bir talep listesi ile çıktıklarını açıkladı. Taleplerini, ücretlerde %5,5 artış, çalışanların eğitimine ve uzmanlaşmalarına daha geniş maddi imkan sunma ve çalışanların yaş haddinden dolayı kısmi emeklilikten muaf tutulmaları olarak formüle ettiklerini belirtti.

Her defasında yaptıkları gibi, metal patronları tek bir ağızdan bu taleplerin kabul edilemeyeceğini ilan ettiler. İkinci oturumda ise işçilerle alay edercesine, 10 ay için ücretlerde yüzde 2,2 artış, geriye kalan iki ay için ise sıfır zam teklifini sundular. “Yapılacak bir şey yok, 2,2’yi kabul etmek zorundasınız” dediler. Kısmi emeklilik için ise özellikle iş yapma sıkıntısı çekenlerin yüzde dörtten ikiye düşürülmesini dayattılar.

Bunun üzerine Kuzey Ren Westfalya, Hessen ve Rheinland Pfalz eyaletlerinde, sendikanın  çağrısı üzerine 200 bin işçi uyarı grevine gitti. IG Metall yöneticileri, metal patronlarının işçilerin taleplerine karşılık vermedikleri durumda önümüzdeki aylarda uyarı grevlerinin daha yaygın yapılacağı uyarısında bulundular. Zaten, Mayıs ayından itibaren sendikanın grev hakkı başlayacak.

Almanya’da bütün verilere göre ekonomi büyümekte. Kimi uzmanların açıklamaları 2015-16 yıllarında ekonominin daha da büyüyeceği doğrultusunda. 2014 yılında metal ve elektrik işkolundaki şirketler 52 milyar avro kâr yaptılar. İstenilen yüzde 5,5 zam verilirse eğer, bunun miktarı sadece 12 milyar avroyu bulmakta. Bu ise patronlar için cironun yüzde 1,2’si gibi küçük bir oran anlamına geliyor.

İş başındaki hükümet de aç gözlü Alman tekelleri de Almanya'nın kirli medyası da işçi düşmanıdır. İşçilerin en doğal ve en meşru taleplerine, grev ya da direnişlerine karşı fazlasıyla saldırmaktadırlar. Geçtiğimiz aylardaki makinistler grevinde sergiledikleri icraatlar ibret vericiydi. Bu acımasız ve haksız tutum şimdi de metal işçilerinin TİS sürecinde ve uyarı grevleri karşısında sergilenmekte. O kadar ki, işçilerin gerek uyarı grevlerini gerekse Mayıs ayından itibaren yapmaları muhtemel grevlerini zayıflatmak ve kırmak için şimdiden tehditler savurmaya başladılar. Baden Würtemberg eyaletinde Metal İşverenler Birliği, IG Metall Sendikası ile arasındaki görüşmelerin daha ikinci oturumu yapılmamışken işçi çıkarma tehdidinde bulunmuştu.

Metal sektöründeki kavga her zaman zorlu geçmiştir. Ancak bu kez çok daha sert ve çatışmalı geçeceğe benziyor. Dikkate değer olan şudur ki, bu kez metal işçileri bu durumun daha çok farkındalar. Bu da metal işkolundaki kavganın daha zorlu olacağının kanıtıdır.

Kızıl Bayrak / Almanya

 

 

 

 

ABD’de petrol rafinerilerinde grev

ABD’de petrol rafinerileri, terminal, boru hattı ve kimyasal tesislerde çalışan işçileri temsil eden USW, petrol tekeli Royal Dutch Shell’in toplu sözleşme görüşmelerinde işçilerin taleplerini kabul etmemesi üzerine 2 Şubat’ta grev kararı aldı. Grevin sektörde 1980 yılından bu yana en büyük grev olduğu belirtilirken USW Başkan Yardımcısı Gary Beevers, greve çıkmaktan başka seçenekleri olmadığını söyledi.

USW üyesi işçiler, grev kararının ardından Teksas ve diğer bölgelerde bulunan rafinerilerin önünde eylem yapmaya başladılar. Üretimi durduran işçiler, taleplerinin yazılı olduğu pankart ve dövizlerle Royal Dutch Shell’i protesto ettiler.

USW, işçi ücretlerinde artış ve sigorta kapsamının genişletilmesini talep ediyor.

Öte yandan sektörde 1980 yılının ardından yaşanan en büyük grev, petrol fiyatlarının daha çok düşmesine sebep oldu.

 

 

 

 

 

Cenevre’de emekçiler sokakta

 

İsviçre’nin Cenevre kentinde yüzlerce kamu emekçisi, 31 Ocak günü yürüyüş gerçekleştirerek ücretlerinin arttırılmasını istedi. Talepleri karşılanana dek eylemlerini sürdüreceklerine dikkat çeken emekçiler, grev olasılığını gözden geçirdiklerini vurguladılar.

“Çocuğumuzun geleceğini düşünüyoruz”, “Köleliğe paydos” ve “Biz esir değiliz” şiarlı pankartların taşındığı eylemde söz alan SSP Sendikası Başkanı Albert Anor, söz verildiği halde ücretlerin iyileştirilmemesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Anor, “Biz bu yola baş koyduk hakkımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

Cenevre Kanton hükümeti Ekonomi Bakanlığı basın sözcüsü Serge Dal Busco ise emekçileri hedef aldı. Busco, “Protesto gösterisini etik bulmuyoruz, daha henüz müspet veya menfi bir karar alınmış değildir” dedi.

 
§