6 Kasım 2015
Sayı: KB 2015/41

Seçim oyununun kazananı sermaye düzeni oldu
Parlamenter hayaller ve iki sonuç
Seçimlerin ardından...
Patronlar: Önümüz açıldı
Düzenin seçim oyununda ayak oyunları
MGK: Devlet terörünün “yasal” koordinatörü
Basına baskı özgürlüğü dağıtıyor
G20 Zirvesi için lüks oteller ve gözaltı merkezi
Şakran’da Ankara Katliamı’na öfke
“Kazanana kadar direneceğiz”
“Taleplerimiz kabul edilene kadar fabrika önündeyiz”
MİB ‘Metal Fırtınası Sempozyumu’ düzenliyor
‘Kaleler düşerken’ yazısına cevap!
1 Kasım seçimleri
"Buz kırılmış, yol açılmıştır!"
Ekim Devrimi yol göstermeye devam ediyor!
Hegemonya krizi derinleşiyor
Mültecilik üzerine bir deneme!
Dış basında 1 Kasım değerlendirmeleri
Üniversite çalışmasında pratik bir deneyim üzerine
Kapitalizmin gençlere gelecek vaadi: İşsizlik
Devrimci Gençlik Birliği Türkiye Meclisi Sonuç Bildirgesi
Kadının tarihsel ezilmişliğinin ve köleliğinin en zorlu halkası: Din
Kadın cinayetleri devam ediyor
Kadınlar ve yağmurlar - K. Ehram
Devlet hapishanelerde daha da saldırganlaşıyor
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Devrimci Gençlik Birliği Türkiye Meclisi Sonuç Bildirgesi

 

Devrimci Gençlik Birliği Türkiye Meclisi, 18 Ekim günü, 7 il ve 13 farklı üniversiteden gelen DGB’lilerin katılımıyla toplandı.

Başta Ankara Katliamı’nda yaşamını yitirenler olmak üzere bütün devrim şehitleri için saygı duruşu ile başlayan meclis toplantısı, DGB adına divanın yaptığı açılış konuşmasıyla devam etti. Açılış konuşmasında düzenin katliamcı yüzüne dikkat çekildi ve örgütlü mücadelenin önemi vurgulandı.

Daha sonra kapsamlı bir geçmiş dönem değerlendirmesine yer verildi. DGB yaz kampından bugüne kadar olan süreç değerlendirilirken yerellerde yapılan faaliyetler ve örnek çalışmalar dile getirildi. Tartışmalar sonucu öne çıkan ve olumlu sonuçlar doğuran faaliyetlerin yaygınlaştırılması gerektiği vurgulanırken DGB’nin bu dönemi atıl geçirdiği de saptandı. Yaz kampından Türkiye Meclisi'ne kadar olan süreçte özellikle de yaz sürecinde toplumsal olaylar karşısında DGB’nin gerekli müdahale ve reflekslerde bulunamadığının özeleştirisi Türkiye Meclisi olarak verildi.

Türkiye Meclisi’nin daha önce yerel meclislerde tartışılarak konu aldığı gündemler şu şekilde:

1- Ankara Katliamı ve sermaye devletinin katliamcı kimliği

2- Emperyalist savaş ve saldırganlık

3- Düzenin seçim oyunu

4- 6 Kasım YÖK

5- Genel Kurul

6- Eğitim - Yayın

Mecliste önerilen ek gündemler;

1- İletişim ve koordinasyon sorunu

2- Meslek Yüksek Okulları çalışması

Gündemler üzerine tartışmalar;

1- Ankara katliamı ve sermaye devletinin katliamcı kimliği

Sermaye devletinin tarihi kan ve katliamlar üzerine kurulu. Dersim, Maraş, Çorum, Sivas, Roboski, Soma, Reyhanlı, Suruç, Ankara... Bu saydıklarımız sadece ilk anda akıllara gelenler.

Meclisimiz sermayenin katliamcı kimliği ve özel olarak Ankara Katliamı üzerinde uzun tartışmalar yürüttü. Canlı bombanın işçi ve emekçilerin mitinginde patlamasının rastgele bir tercih olmadığı, sermaye devletinin işçi sınıfını ve emekçileri açıktan hedef aldığı üzerinde duruldu.

Tartışmalar üzerinden DGB, devletin katliamcı kimliğini alanlarda teşhir etmek için bazı kararlar ve şiarlar belirledi.

-Sermaye devletinin tarihindeki katliamlarla Ankara Katliamı arasındaki bağ kurularak katliamcı kimliğin sadece AKP ve IŞİD çetelerine değil düzene ait olduğu vurgulanacak. Resim/fotoğraf sergileri, seminerler, forumlar, katliamda kullanılan bilyelerin ve kanı temsil eden boyaların kullanıldığı eylemlikler örgütlenecek.

Katliamlar için ön plana çıkan şiarlar ise şu şekildeydi;

"Bilyelerin sadece oyun için kullanıldığı bir dünya için ", "Saraylara savaş, kulübelere barış", "Katliamlara kayıtsız kalma, hesap sor"

Bu şiarların yanı sıra Ahmet Davutoğlu’nun "IŞİD’le aramızda 360’ fark var", "Bombalar patlamadan, bombacılar hakkında işlem yapamayız" yönündeki ifadeleri de teşhir çalışmalarında kullanılacak.

Ayrıca bu gündem başlığı içerisinde sermaye devletinin gerçekleştirdiği Suruç, Cizre ve Diyarbakır katliamları da tartışıldı.

2- Emperyalist savaş ve saldırganlık

Mecliste yapılan emperyalizm ve saldırganlık tartışması Ortadoğu ve Suriye üzerine değişen emperyalist planlar üzerinde duruldu. Uluslararası sermayenin ve Türk sermaye devletinin Esad’lı bir çözüme yaklaştığı vurgulandı.

Emperyalizm ve Ankara Katliamı arasındaki bağ tartışıldı. IŞİD’in ve gerici-dinci çetelerin emperyalistlerin taşeron örgütleri olduğu üzerinde duruldu.

Kürt sorunu üzerinden yaşanan güncel gelişmeler, kirli savaş uygulamaları, emperyalizmin güncel Kürt politikası ve Rojava’daki ilerici kazanımlar üzerinden tartışmalar yürütüldü.

Türkiye’deki her siyasal gelişmenin uluslararası sermayenin ve özellikle ABD’nin icazetinde yaşandığı, Türk sermaye devletinin iradesinin emperyalizmle işbirliği içerinde var olduğu söylendi.

DGB’nin toplumsal sorunları bu kapsamda gençliğe taşıması gerektiği, siyasal gelişmelerin emperyalizmle olan bağını kurarak işlemesi gerektiği vurgulandı.

Anti-emperyalist mücadele önümüzdeki dönemde DGB’nin temel bir gündemi olacak.

3- Düzenin seçim oyunu

Türkiye Meclisi yaklaşan 1 Kasım genel seçimleri ve var olan politik atmosfer üzerinden seçimleri tartıştı. Reformist solun eğilimlerine ve "Ankara Katliamı’nın hesabını 1 Kasım’da sandıkta soralım" yaklaşımına karşı seçim sandıklarının çözüm olmadığını vurgulayan bir çalışmanın yürütülmesi gerektiği üzerinde duruldu.

DGB olarak seçimler üzerinden düzeni etkin bir şekilde teşhir etme kararı alındı. Bu tanımlama üzerine yerellerde "7 Haziran, 1 Kasım, tekrar seçim" gibi başlıklar üzerinden tartışmalar, forumlar, söyleşiler örgütlenecek. Düzenin seçim oyununu teşhir eden anketler yapılacak. "Düzene karşı devrim" vurgusu taşıyan alternatif pusulalar dağıtılacak. DGB, seçimlere karşı tutumunu yazılı bir açıklamayla kamuoyu ile paylaşacak.

Seçimler için belirlenen başlıca şiarlar ise şu şekilde; "Sandıklarını değil, korkularını büyütelim.", "Sermaye seçimini yaptı. Sen de seçimini yap.", "Düzenin değil DGB meclislerinde buluşalım.", "Sen de seçimini yap; kayıtsız kalma."

4- 6 Kasım YÖK

Mecliste öncelikle YÖK’ün üniversite gençliği için ne anlam ifade ettiği vurgulandı. '80 darbesi ve sonrasında öğrenci hareketliliğini durdurmak ve düzenin yoz, bireyci, kariyerci kültürünü gençliğe daha etkili bir şekilde anlatabilmek, üniversitelerde yasakçı, baskıcı bir ortam yaratabilmek için sermaye devletinin kullandığı en önemli araçlardan biri olan YÖK, bu anlamıyla 6 Kasım öncesi ciddi bir teşhir çalışmasının konusu olması gerektiği vurgulandı. 6 Kasım'ın eskiden gençliğin 1 Mayıs'ı olarak nitelendirildiğini ancak son dönemlerde YÖK eylemliliklerinin eski güç ve etkisini yitirdiği üzerinde duruldu.

Çoğu üniversite öğrencisi YÖK'ün varlığı ve anlamından habersiz. Bu anlamıyla yerellerde YÖK'ün ne anlama geldiğini anlatan teşhir çalışmaları yapmak, 6 Kasım'dan önce yerellerde YÖK konulu söyleşi ve forumlar düzenlemek, 6 Kasım'da ise gençliğin örgütlü-örgütsüz tüm kesimlerine YÖK'e karşı birleşik eylem çağrısında bulunma kararları alındı. "6 Kasım eylemleri okullarda oluşturulan siyaset yasaklarının kırılma noktası olabilir" denilen tartışmalarda, 1 Kasım sürecini bahane ederek sermaye devletinin üniversitelerde yaratmaya çalıştığı "siyaset yasağı" baskısının, 6 Kasım'da kırılabileceği ifade edildi. 6 Kasım'da ortaya çıkabilecek güçsüz bir tablonun sermaye devletini ve onun yasakçı zihniyetini daha da cesaretlendireceği üzerinde duruldu.

6 Kasım için öne çıkan şiarlar ise; "YÖK kalkacak, polis gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek!", "YÖK, polis, medya; bu abluka dağıtılacak!" oldu.

5- Genel kurul

Bu gündem altında DGB’nin her sene yapacağını kuruluşunda duyurduğu genel kurulların anlamı ve önemi tartışıldı. Genel kurulun en az yaz kampı kadar önemli olduğu, DGB’nin toplam çalışmasının bir sonucu olacağı vurgulandı. DGB II. Genel Kurulu’nun misyonu ise, DGB’yi güçlendirmek ve bu temelde büyütmek, devrimci bir gençlik hareketi yaratmak için bir adım daha öne çıkmak olarak belirlendi.

Genel kurulun tarihine, yerine Türkiye meclisinde karar verildi. Buna göre; Devrimci Gençlik Birliği Genel Kurulu 5 Mart Cumartesi günü Ankara’da yapılacak. Ankara’da nerede yapılacağına dair öneriler alındı. Yer önerilerini Ankara DGB’nin ele alacağı belirtildi.

Yapılan tartışmalar çerçevesinde DGB Türkiye Meclisi, üniversitelerin vize ve final dönemlerini göz önünde tutarak genel kurul tarihi için en uygun tarihin 5 Mart olduğu sonucuna varmıştır. Genel Kurulun 2015 değil de 2016’ya sarkmış olmasının öz eleştirisini de veren Meclis, değerlendirmelerinde 5 Mart’ı en uygun tarih olarak saptamıştır.

Türkiye Meclisi ile genel kurul arasına ciddi ve somut görevler koyan DGB bu süreci dolu dolu geçirip güçlü bir genel kurul yapmayı önüne hedef olarak koydu.

Devrimci Gençlik Birliği Genel Kurulunu "Geleceğe yürüyoruz. 5 Martta Ankara’da buluşuyoruz." şiarıyla örgütleyecek.

DGB kurum üzerinden çalışma yürüttüğü alanlardan atölye çalışmalarını da genel kurula yansıtarak bir Genel Kurul etkinliği de örgütleyecek. Bu anlamıyla kimi yereller resim sergisi, müzik, halk oyunları, sinevizyon, şiir gibi kimi etkinlik görevleri aldılar.

Genel kurulun gündemleri ve duyurusunun yapılacağı araçlar 14 Kasım’a kadar toplanacak olan yerel meclislerde tartışılacak.

6- Eğitim, yayın

Bu konu başlığı altında yerellerde yapılan eğitim çalışmalarının yanı sıra kimi temel konular açısından merkezi tartışmalara da ihtiyaç duyulduğu üzerine duruldu. Bu ihtiyacın kendisini DGB yaz kampında yürütülen tartışmalarda ön plana çıkardığı söylendi.

Buna göre; daha önce MYK tarafından belirlenen "Emperyalist savaş ve ulusal sorun", "Kadın sorunu", "Çevre sorunu", "Mesleki Eğitim, Meslek Yüksek Okulları" konu başlıklarıyla MYK’da bir görev paylaşımı yapıldığı, bu konular üzerine genel kurul tarihine kadar kapsamlı bir hazırlık yapılacağı ve genel kuruldan sonra yereller dolaşılarak seminerler verileceği duyuruldu.

Yayın konusunda yerel fanzin ve bültenler, sosyal medya kullanımı, internet sitesi tartışıldı. Fanzin ve bültenlerin son durumları hakkında bilgilendirmeler yapıldı. Yerel çalışmalar için önemlerinden bahsedildi. Sosyal medya kullanımındaki kimi aksaklıklar ve yanlışlıklar aktarıldı. Yerellerden yeteri kadar merkezi yayın kanallarının beslenmediği üzerinde duruldu. İnternet sitesinin ise yapım aşamasında olduğu belirtildi.

Ek Gündemler;

1- İletişim ve koordinasyon sorunu

Bu alanda oluşacak bir sorundan MYK’nın sorumlu olduğu, MYK’nın en önemli görevlerinden birinin iletişim ve yereller arası koordinasyonu sağlamak olduğu vurgulandı.

2- Meslek Yüksek Okulları

Meslek Yüksek Okullarına nasıl müdahale edilmesi gerektiği üzerinden bir tartışma yürütüldü. Meslek Yüksek Okullarının akademik ve politik durumları tartışıldı. Bu alanda Meslek Yüksek Okulları öğrencisi DGB’lilerin birimleşebileceği ya da her yerelde bir pilot Meslek Yüksek Okul seçilebileceği önerildi. DGB Meclisi MYO’ları her yerel meclisin gündemine alması gerektiği konusunda kanaat getirdi. Ayrıca eğitim çalışmaları kapsamına da alınan "Mesleki eğitim ve MYO’lar" konusunda bu alanın ve müdahale araçlarının derinlemesine işleneceği vurgulandı.

Sonuç olarak

DGB yaz kampının ardından ilk Türkiye Meclisi’ni başarılı bir şekilde gerçekleştirdi. Yaz kampından Türkiye Meclisi'ne kadarki dönemin kapsamlı bir değerlendirmesini yaparak kendi eksikliklerine de dikkat çekti. Bu eksiklikleri giderebilmek adına ileriye dönük somut kararlar aldı. Bu anlamıyla verimli bir Türkiye Meclisi’ni geride bırakmış olduk. Şimdi yapılması gereken Türkiye Meclisi’nde ortaya konan iradeyi sokaklara, kampüslere taşımaktır.

 

 

 

 

DLB meclisleri toplandı

 

Gebze DLB: Liseliler DLB’ye!

Gebze’de düz ve meslek liselerinden öğrencilerin katılımıyla 1 Kasım tarihinde Devrimci Liseliler Birliği (DLB) meclis toplantısını gerçekleştirdi. Mecliste ilk olarak Ankara Katliamı üzerine konuşuldu, devlet eliyle gerçekleştirilen diğer katliamlardan söz edildi.

Mecliste liseliler okullarında yaşadıkları sorunları anlattılar.

Liselilerin örgütlenmesinde yaşanılan zorlanma alanlarına dair yapılan tartışmada liselerde nasıl çalışmalar yürütüleceğine dair deneyimler paylaşıldı. Liselilerin birliğini güçlendirme hedefiyle sonlandırılan toplantıda, düzenli meclis toplantılarını gerçekleştirme ve meslek liseli öğrencilerin sorunları üzerinden çalışmalar yürütme kararı alındı.

Kartal’da DLB yerel meclisi toplandı

29 Ekim tarihinde Kartal Üç Fidan Gençlik Kültür Evi’nde, DLB’nin yerel meclis toplantısı gerçekleştirildi. “Düzen partilerinin, dinci-gerici-faşist çetelerin merkezi haline getirilen liseleri devrim fikrinin hayat bulduğu alanlar haline getirmek için çalışanlar bu mecliste!” sözleriyle başlayan meclis toplantısında ilk olarak saygı duruşu yapıldı.

Saygı duruşunun ardından DLB’nin hazırladığı “Devlet Dersinde Katledilen Çocuklar” adlı sinevizyonun gösterimi gerçekleştirildi. Gösterimden sonra şiir topluluğu sahne aldı.

Bir DLB’li, devletin katliamcı kimliğini teşhir etti ve liselerde de dinci-gerici eğitim sistemini yaygınlaştırarak sorgulamayan gençler yetiştirmeye çalıştığını vurguladı.

Meslek liselerinde de geleceğin kölelerini yetiştirmek için sermaye sınıfının uğraştığını ve bu alanları da ucuz iş gücü olarak kullandığını belirtti. Konuşmanın ardından meclis toplantısına ara verildi.

İkinci kısım müzik dinletisi ile başladı. Sonrasında serbest kürsü kısmına geçilmesiyle liseliler kendi kürsülerinde okulda yaşadıkları sorunları dile getirdiler. Tartışmalar ‘DLB nedir?’ sorusu ile devam etti.

Meclis toplantısı halaylar çekilerek sonlandırıldı.

Karanlığa ışık, sessizliğe çığlık oluyoruz!”

Devrimci Liseliler Birliği, Ankara il meclisini 29 Ekim günü topladı. DLB’liler yeni eğitim-öğretim yılının başlangıcından bu yana yürüttükleri çalışmaları değerlendirdiler.

İl meclisi, saygı duruşuyla başladı. Ardından bir liseli ülkedeki rejim krizini değerlendirerek, AKP’nin gün geçtikçe saldırganlaştığını, ilericileri, devrimcileri tutukladığını, gözaltına aldığını söyledi ve bunlar karşısında devrimcilerin asla teslim alınamayacağını vurguladı.

Emperyalist savaş , kadın sorunu ve eğitim sistemi üzerine birer konuşma yapıldı. Meslek liseliler de toplantıda deneyim aktarımı yaptılar.

Konuşmaların ardından tartışmalara geçen DLB’liler, karşılaştıkları zorluklar karşısında, sabırla, inatçılıkla faaliyet yürüteceklerini vurgulayarak meclis toplantısını sonlandırdılar.

Liselilerin Sesi / Gebze-Kartal-Ankara

 
§