30 Haziran 2017
Sayı: KB 2017/25

Kamu emekçileri iş, onur ve gelecek için direniyor
Hukuka ve adalete dair…
Kazanma hedefine kilitli ve kararlı eylem hattı
Nuriye ve Semih’ten mesaj
“Bir adım ileri atılarak direnişler büyütülmeli”
Kamu emekçilerinin İstanbul’daki direnişi sürüyor
“İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı ciddi mücadele verilmesi gereken bir saldırıdır”
Sınıftan haberler...
Madımak’ı tutuşturan kibrit hâlâ ellerinde!
Ateşte semah dönmeye devam edecek
Katliamcılık bu devletin mayasında var
“Bir devletin trajikomik olarak yapabileceği her şeyi yaptılar”
Sınıf mücadelesi ve meslek liseleri
Sınavlar ve gerçekler
Gericiliğin evrimle imtihanı
Suriye’de çocuklar, dünyada insanlık felç geçiriyor!
Suriye ve bölgede son dönem
ABD ile birlikte nereye kadar?
Fransa seçimleri ve sonuçları
Derby işgali 49. yılında yol gösteriyor
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Nuriye ve Semih’ten mesaj:

Uğradığımız haksızlık telafi edilinceye kadar devam edeceğiz

 

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, kendileriyle görüşen CHP milletvekilleri ile mesaj gönderdi. CHP milletvekilleri Zeynep Altıok ve Utku Çakırözer, Gülmen’in 14, Özakça’nın ise 23 kilo kaybettiğini belirtti. Kasları eriyen Nuriye ve Semih’in yürümekte dahi zorlandıkları ve kalp problemleri yaşadıklarını belirttiler. Nuriye ve Semih’in açlık grevini sürdüreceklerini söylediklerini ve kendi doktorlarını seçme hakkını kullanmak istediklerini belirttiler.

Nuriye Gülmen, “Bizi tutuklayarak haklı sesimizi kısacaklarını düşündüler ancak yanıldılar. Bizim açlık grevimizi sonlandırmamız için yapılan iyi niyetli çağrıların insani olduğunun farkındayız ancak biz kararlıyız, uğradığımız haksızlık telafi edilinceye kadar devam edeceğiz” mesajını verdi. Tişörtüne yastık pamukları doldurarak kendisine boyunluk yaptığını aktaran Gülmen, havalı yatakta yatması gerektiği için hapishane koşullarından olumsuz etkilendiğini aktararak “Evrensel normlara göre açlık grevi yapanların kendi hekimlerini talep etme hakkı var. Ancak bize bu hak tanınmıyor. Cezaevinin doktorunu kabul etmiyoruz. Bizimle kendi doktorlarımız ilgilenmeli” dedi.

Semih Özakça ise “OHAL koşullarında haksızlıklara karşı bir şey yapılamaz deniyor ama biz sesimizi duyuruyoruz ve duyurmaya da devam edeceğiz. Açlık grevimizi önce zor kullanarak şiddetle sonlandırmak istediler olmayınca bizi talimatla tutukladılar. Bu şekilde direnişimizi sonlandıracağımızı düşündüler ama yanıldılar. Daha önce iki savcı bizi tutuklamazken üçüncüyü getirdiler, sırf bizi tutuklamak için. Daha tutuklama olmadan bizler hakkında karar çıkarıldı. Talimatın nereden geldiği ise belli” ifadelerini kullandı.

Kitap sınırlaması

Özakça CHP’li milletvekillerine hapishanede kitap sınırlaması olduğunu ifade ederek “Kitap sınırlaması kaldırılsın. Gerekçe olarak bize ‘ya kitapları yakarak şiddet gösterirseniz’ diyorlar. Biz kitap yakmayız. Biz kitap okuruz. Kitaplara da saygılıyız” dedi.

 

 

 

 

Devlet direnişçilere saldırmayı sürdürüyor

 

9 Mart’tan beri açlık grevinde olan, Sincan Hapishanesi’nde tutuklu bulunan Gülmen, “slogan attığı” bahanesiyle disiplin cezasına çarptırıldı. Gülmen’e mektup, faks ve telefon hakkını kullanmayı engelleyen “iletişim cezası” verildi.

Yüksel direnişçisi Veli Saçılık hakkında ise Twitter hesabında işgalci İsrail askerlerinin ev baskını sırasında Filistinli çocukların Filistin bayrağı ve zafer işaretiyle askerlere karşı durduğu anın fotoğrafını “Çok güçlü olabilirsiniz ama yenilmeye mahkûmsunuz” notuyla paylaşması nedeniyle soruşturma açıldı. “Örgüt üyeliği” gerekçesiyle açılan soruşturma kapsamında Saçılık, Ankara Adliyesi’nde ifade verdi.

Barodan sağlık durumlarına ilişkin açıklama

Ankara Barosu, Gülmen ve Özakça için gerçekleştirdiği hapishane ziyaretinin ardından, direnişçilerin sağlık durumuna ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada Semih Özakça’nın, yürümekte zorluk çektiği; tekerlekli sandalye ile görüşe geldiği; son derece bitkin olduğu ve konuşmakta zorlandığı kaydedildi. Nuriye Gülmen’le ise sağlık durumu nedeniyle yataktan kalkıp görüş yerine gelemediği için görüşmenin gerçekleşmediği ifade edildi.

Esra Özakça sağlık durumu bilgilerini paylaştı

Semih Özakça’nın eşi Esra Özakça da Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada direnişçilerin sağlık durumuna ilişkin bilgileri paylaştı. Özakça şunları söyledi:

Semih’in kulakları tıkanmaya başlamış. Konuşurken kendi sesini dahi zor duyuyormuş. Bacaklarında kas ağrısı çok yoğun. Kalça kemiklerinde ağrı var. Her iki gözünde batma hissi var. Boyun ağrısı çok fazla ve sürekli uzanma ihtiyacı duyuyor. Nuriye hocada boyun kasları ve göğüs kaslarında ağrısı çok yoğun. Kas ağrısından boynunu hareket ettiremiyor, kollarını kaldıramıyor. İçtiği bir yudum su bile gaz yapıyor. Artık sıvı alımında zorlanıyor. Bunlar dışında ikisi de sizleri çok sevdiğini iletiyor.”

 

 

 

 

Halkın Hukuk Bürosu avukatları bir haftalık açlık grevinde

 

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın açlık grevi direnişi 28 Haziran’da 112. gününe girerken Halkın Hukuk Bürosu avukatları İstanbul Barosu’nda bir haftalık açlık grevine başladı.

Basın toplantısında açıklamayı okuyan Av. Behiç Aşçı, AKP’nin cemaatle mücadele etmediğine değinerek söze başladı. Aşçı, “Eğer gerçekten niyetleri bu olsaydı önce ‘cemaat benden ne istedi ise verdim’ diyenden başlamaları gerekirdi” ifadelerini kullandı.

AKP’nin ülkeyi yönetemediği, kriz içerisinde olduğuna değinilen açıklamada, bu nedenle kendisinden olmayan tüm kesimlere saldırdığı belirtilerek saldırılar anlatıldı. KESK üyesi binlerce kamu emekçisinin ihraç edildiği, aydınlara, sanatçılara saldırıldığı; ÇHD, ÖHD, MHD derneklerinin, muhalif radyo, televizyon, gazete ve dergilerin kapatıldığı üzerinde durularak “AKP bunun için OHAL’i kaldırmamaktadır. Çünkü AKP, OHAL ile tekellerin ve emperyalizmin önünü düzlemektedir. Türkiye’yi, emperyalizm ve tekeller için dikensiz gül bahçesi haline getirmeye çalışmaktadır” denildi.

Açıklamada son olarak, AKP’nin avukatlık kanununda yapmaya çalıştığı değişiklikle avukatları ve baroları hedefine oturttuğuna dikkat çekildi. Açıklama şu ifadelerle sonlandırıldı: “AKP baroları ve direnen avukatları susturmaya, denetimleri altına almaya, kayyım atamaya çalışmaktadır. Boynumuza geçirilmeye çalışılan boyunduruğu kabul etmeyeceğiz. Nuriye ve Semih için yaptığımız açlık grevi aynı zamanda AKP iktidarına uyarıdır. Boyun eğmeyeceğiz, teslim olmayacağız. Nuriye ve Semih’in direnişleri haklı, meşru ve yasaldır. Yasaları çiğneyen AKP iktidarıdır. Bu nedenle talepleri kabul edilsin ve işe iadeleri yapılsın!”

 
§