İçindekiler:

1 Temmuz 2024
Sayı: KB 2024/11

Sivas Katliamı'nın 31. yılı.
Bir kez daha halkı ve doğayı ölüme terk ettiler!
Düzen cephesinde "yumuşama" tartışması
Kayyım saldırısına geçit verme!
Yıkım "kararlı adımlarla" devam edecek!
Atanamamanın yeni adı akademi!
"Rezerv" demagojisiyle rant ve talan
Servet ve sefalet kutuplaşması derinleşiyor
"Hak verilmez alınır, zafer sokakta kazanılır!"
"Vergi" soygununa karşı mücadeleye!
Akkuyu NGS'de denetim insanlık dışı!
İşçi-emekçiler dört bir yanda direnişte!
Sınıf hareketi ve sınıf çalışmasının gündemleri
Soykırımcı İsrail rejiminin açmazları derinleşiyor
NATO yeni savaşlara hazırlanıyor
Emperyalist güçlerin "barış" arayışları
Emperyalist rekabetin Asya-Pasifik'teki yansımaları
Bolivya'da bir askeri darbe daha püskürtüldü
Bolivya'da başarısız darbenin ardından...
Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ardından.
Assange'ye "özgürlük" basın "özgürlüğüne" pranga
AfD Kongresi'ni yüz bin kirli protesto etti
Kenya'da vergi yasasına karşı eylemler
2023-2024 eğitim döneminin gösterdikleri
Göçmenlere dönük ırkçı saldırıların parçası olmayalım.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Yıkım kararlı adımlarla devam edecek!

E. Eren Yılmaz

 

AKP-CHP arasında “yumuşama” görüşmeleri sürüyor. Erdoğan-Özel arasında gerçekleşen görüşmelere, kimi gündemler üzerinden AKP’li Bakan-CHP Başkan yardımcıları görüşmeleri ekleniyor. Ülkede “demokrasi” rüzgarları estirilen görüşmelerin ardından taraflar kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda “bildiklerini okumaya”, ilgili konulara dair yaklaşımları üzerinden birbirlerini eleştirmeye devam ediyor. Kısacası CHP’nin “sorumlu muhalefet” adımlarının bir parçası olarak gündeme gelen “dostlar alışverişte görsün” görüşmeleri, AKP ile CHP’nin kendi hesaplarına göre propaganda yapmanın ötesinde bir anlam taşımıyor. Saray iktidarı sosyal yıkım, dinci gericiliği topluma dayatma, baskıyı arttırma gibi hedeflerini gerçekleştirmek için pervasızca adımlar atarken, görüşmeleri de vesile eden CHP ise biriken sorunları istismar ederek, “toplumsal muhalefetin öncüsü” havasına bürünmeye çalışıyor.

Bu kapsamda gerçekleştirilen son görüşmede Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile CHP Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe bir araya geldi. “4 saat sürdü” başlıklı haberlere konu olan görüşmede o kadar saat ne konuşuldu bilmiyoruz. Sonrasında yapılan açıklamalara göre CHP kimi başlıklarda görüşlerini ifade etmiş, Mehmet Şimşek talepleri almış o kadar. Anlaşıldığı kadarıyla görüşmenin tek “olumlu” tarafı Şimşek’in sergilediği “misafirperverlik” olmuş.

Hem Yalçın Karatepe hem CHP merkezinden yapılan açıklamalara göre sarayın bakanı Şimşek’e dört başlık altında öneriler sunulmuş: Asgari ücrete ara zam yapılmalı, emeklilerin maaşlarına enflasyona ek olarak ilk altı ay büyüme oranı kadar zam yapılmalı, vergi düzeninde daha “adaletli” bir işleyişe geçilmeli, çiftçilere destek sağlanmalı… Yansıyanlara göre kimi başka alt başlıklar da konuşulmuş. Ancak taraflar arasındaki tartışmada CHP, “iktidarda faturayı emekçiye kesmek dışında bir irade yok” derken, Saray iktidarı ise “biz zaten kararlı adımlarla düzenli işleyen bir ekonomi programını başarılı şekilde uyguluyoruz, CHP talep iletmek değil rol kapmaya çalışan popülizm peşinde” diyor. Görüldüğü kadarıyla iki tarafın da birbirilerine yönelik eleştirilerinde gerçeklik payları var.

AKP-MHP gericiliği toplumsal yaşamın bütün alanlarında yarattığı enkaz yığınını, işçi sınıfına ve emekçilere çok daha ağır bir fatura çıkartarak telafi etmeye çalışıyor. Çok yönlü saldırı dalgasının en önemli başlıklarından birini ekonomik yıkım adımları oluşturuyor. On milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlık sınırının altında yaşadığı, en temel insani ihtiyaçlarını bile karşılayamadığı koşullarda uygulanan saray-Şimşek ekonomi programı ‘kemer sıkma’ döneminden ‘boğaz sıkma’ dönemine geçişi anlatıyor. Bu program vergi soygununun ağırlaşmasına, çalışma koşullarının katmerli sömürü ekseninde şekillenmesine ve milyonlarca işçi ve emekçinin sefaletin dipsiz kuyusunda yaşamasına karşın bir avuç sermayedarın kâr rekorları kırmasına dayanıyor.

Mehmet Şimşek’in “kararlı adımlar” ve “bundan taviz vermeyeceğiz” yönlü pervasız açıklamaları henüz toplumsal bir muhalefetle karşılaşmayan rejimin aynı şekilde yola devam edeceğinin ilanıdır. Yansıdığı kadarıyla CHP’nin bu programa esaslı bir itirazı yok. Dahası ekonomiye dair ortaya koyduğu bütünlüklü bir programı da yok. Toplumsal yaşamda çok fazla öne çıkan ve çok fazla dillendirilen sorunlar dile getirilerek, “emekçiyi düşünen CHP” algısı yaratmaya çalışıyorlar. İkide bir Saray’a “ekonomide rasyonel zemine dönme” çağrısı yapan CHP’nin eski yönetimi gibi acar başkanın da kurmay heyetinin de “rasyonel adımlar” talep etmenin ötesine geçen bir yaklaşımına henüz tanık olunmadı.

İşçi sınıfı ile emekçiler Saray gericiliğinin ekonomik/sosyal yıkım saldırılarına ancak örgütlü mücadeleyi geliştirerek karşı durabilir, krizin faturasını parçalayıp atabilirler. Fabrikalarda, işyerlerinde örgütlenmenin sağlanması, taleplerin güçlü bir biçimde dile getirilmesi, sınıf mücadelesinin geliştirilmesi temel ihtiyaçlar durumunda. Bu mücadele, “sorumlu muhalefet” çizgisiyle işçi sınıfı ile emekçi kitlelerin dalga kıranı olmaya soyunan CHP’nin manipülasyona dayalı adımlarını da hedefe koymalı, sınıfa karşı sınıf bakışını temel almalıdır. İşçi sınıfının kurtuluşu ancak kendi eseri olacaktır. 

 

Sivas’ta kitlesel 2 Temmuz eylemi

 

Sivas Katliamı’nın 31. yılında Ankara, İzmir, İstanbul, Bursa, Antakya, Eskişehir, Elazığ, Kocaeli, Samandağ,  Balıkesir, Antalya’da anma eylemleri yapıldı.

Sivas’ta anma eylemi saat 10.00’da başladı. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Sivas Şubesi ile Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı önünden Madımak Oteli önüne yürüyüş yapıldı.

Eylemde sık sık “Sivas‘ın ışığı sönmeyecek”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Faşizm karşı omuz omuza” sloganları atıldı. Sivas’ta ölenler ve devrim şehitleri adına 1 dakikalık saygı duruşu ile başlayan anmada konuşma yapıldı. Madımak’ta ölenlerin yaşamı kısaca anlatıldı ve anıldı.  Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Cuma Erçe ve parti temsilcileri konuşmalar yaptı. Sivas Katliamı’nı yapan faşist zihniyetin bugün de Kayseri’de Suriyelilere saldıran aynı zihniyet olduğuna vurgu yapılırken, bu gerici ve şeriat zihniyeti ile bütün sol sosyalist yapılar ve demokratik kitle örgütlerinin hep beraber mücadele etmesi gerektiği vurgulandı. Müfredatın gerici yönlerine ve CEDES projesine hep beraber karşı durulması gerektiği ve Cemevlerin ibadethane sayılması istendi. Anma sloganlarla son buldu. Eyleme Alevi Bektaşi kurumlarının dışında katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri, CHP ve TİP genel başkan düzeyinde katılım sağladı. Ayrıca EMEP, SOL Parti, DTP, BDSP, Partizan, Kaldıraç destek verdi.

Kızıl Bayrak / Kayseri