10 Nisan 2009
Sayı: SİKB 2009/14

  Kızıl Bayrak'tan
  Barack Obama’nın Türkiye ziyareti…
  ABD ve işbirlikçilerine karşı bölge halklarının yanındayız!..
Kapitalist emperyalizmin vurucu
Adana’da NATO karşıtı protesto…
Obama protestolarla karşılandı...
  Efendi Obama’ya uşaklara yaraşır bir karşılama!
  Türk sermaye devletinin NATO şovu...
  1 Mayıs’ta mücadele alanlarına!
  1 Mayıs Taksim tartışmaları üzerine...
  Devrimci seçim çalışmamızın sonuçları
  Adana: Tempolu bir devrimci seçim çalışması...
  Kürt halkının kaderi işçi sınıfı ve emekçileri nihai kurtuluşa götüren yolla kesişmektedir!
  İşçi ve emekçi hareketinden...
  Kurtiş işçilerinden açıklama:
  İnsanca yaşayabileceğimiz onurlu bir gelecek için mücadeleye, 1 Mayıs’a!
  Tokat Eğitim-Sen Şubesi’nin soruşturma terörüne maruz kalan sosyalist kamu emekçisi ile konuştuk…
  Gençlikten...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Onbinlerce kişi 45. NATO Zirvesi’ni protesto etti…

“60 yıl yeter! Savaş makinesi
NATO dağıtılsın!”

Kapitalist barbarlar ve onların politik temsilcileri, Londra’da yaptıkları G-20 zirvesinin ardından NATO zirvesine koştular.

NATO’nun 60. kuruluş yıldönümüne denk getirilen 45. zirve, 3-4 Nisan 2009 tarihlerinde Almanya-Fransa ortak organizasyonuyla Almanya’nın Baden Baden-Kehl şehirleriyle, Fransa’nın Strasbourg kentlerinde gerçekleştirildi.

Katiller zirvesine yaygın protesto!

Emperyalist savaş ve saldırganlık aygıtı NATO’nun 60. yıl kutlamalarına karşılık devrimci ve ilerici çevreler, anarşist ve antifaşist gruplar, savaş karşıtı organizasyonlar, barış hareketleri, çevre örgütleri tarafından kitlesel protesto gösterileri ve bir alternatif zirve düzenlendi.

1-5 Nisan tarihleri arasında bir alternatif zirve planlayan protestocu gruplar, 1 Nisan’dan itibaren, binlerce kişinin katıldığı bir çadır kent kurdular. Aralarında Türkiyeli bazı devrimci grupların da bulunduğu alternatif zirveciler, birçok eylem, etkinlik ve yürüyüş organize ettiler. Londra’da bir kişinin katledilmesi üzerine Strasbourg kent merkezine bir yürüyüş yapıldı. Almanya ve Fransa tarafında polis yoğun bir baskı uyguladı. Birçok eyleme saldıran polis onlarca kişiyi yaralarken, yüzlerce kişi gözaltına alındı. Bu yoğun baskı ve saldırılara rağmen eylemler kararlılıkla devam etti.

NATO zirvesine karşı eylem ve etkinliklerin finali niteliğindeki asıl büyük gösteriler ise 4 Nisan günü yapıldı. Aynı gün İstanbul da dahil, dünyanın birçok merkezinde eş zamanlı gösteriler gerçekleştirildi.

En kitlesel gösteriler zirvenin gerçekleştiği Almanya’nın Kehl ve Fransa’nın Strasbourg kentlerinde yapıldı. Medyanın günler öncesinden yürüttüğü büyük olaylar çıkabileceği yönlü anti-propagandanın da etkisiyle eylemlere katılım beklenenin altında oldu. Gösterilere, Fransa tarafında 15 bin, Almanya tarafında ise 4 binin üzerinde kişi katıldı.

Kolluk kuvvetleri zirveyi korumak için tam bir terör estirdiler. Bunun için Almanya ve Fransa’da 15’er bin polisten 30 bin polis ve ayrıca 600 asker görevlendirildi. Polis 4 Nisan günü Strasbourg ve Kehl’i birleştiren “Avrupa Köprüsü”nü kapatarak hiçbir geçişe izin vermedi. Böylece iki ülkedeki gösterileri fiilen birbirinden ayırmış oldu.

Strasbourg’da kitlesel ve militan protesto!

NATO zirvesinin açılış günü Strasbourg polis ve asker tarafından tam anlamıyla abluka altına alındı. Zirve nedeniyle Strasbourg Üniversitesi, zirvenin yapılacağı günlerde ise kent merkezindeki okullar ve otoparklar kapatıldı. Kenti çevreleyen otoyollar da zirve sırasında göstericilerin kente girişini engellemek amacıyla kısmen ulaşıma kapalı tutuldu. Kent merkezinin belli semtlerinde yaşayanlar sadece kendilerine verilen kartlarla evlerine gidip gelebildiler. Tüm bunlarla büyük yürüyüşe katılımı engellemeyi hedefliyorlardı.

4 Nisan günü büyük yürüyüş için onbinlerce kişi yürüyüşün yapılacağı alana akmaya başladı. Kentin her tarafında barikatlar kurulmuş, özellikle de Almanya’dan gelen göstericiler engellemelerle karşılanmıştı. Bu nedenle bir çok yerde çatışmalar yaşandı. Belli yerlerde barikatlar aşıldı. Çatışmalar sırasında NATO karşıtları sınırdaki polis karakollarını ateşe verdi.

Bütün engellemelere, olağanüstü önlemlere, otobanların kapatılmasına ve her tarafta kurulan polis ve asker barikatlarına rağmen onbinlerce kişi yürüyüş yerine ulaşmayı başardı. Fakat yürüyüş alanına ulaşamayan gruplar da vardı.

Kitle kortejler oluşturup yürüyüşe geçti. Bütün yollar ve köprüler polis ve asker gücüyle kapatılmış, yürüyüş bir alan içine hapsedilmişti. Barikatlardan biri göstericiler tarafından zorlandı ve polis bir yere kadar püskürtüldü, ancak polis hızla yeni barikatlar kurdu. Sonraki süreçte gösteri ve çatışmalar devam etti.

Yaşanan çatışmalardan dolayı Strasbourg kenti adeta savaş alanına döndü. Bir otel ve bir gümrük binası göstericiler tarafından ateşe verildi. Yüzlerce kişi gözaltına alınırken, yüzlercesi ise yaralandı.

Komünistler olarak gösteriye “Saldırganlık ve savaş örgütü NATO dağıtılsın!” şiarlı, TKİP imza ve amblemli pankartımızla katıldık. Almanca ve Fransızca hazırladığımız bildirilerimizi dağıttık.

Almanya’da filli miting

Almanya’daki gösteriye 4 binin üzerinde kişi katıldı. Buradaki gösteri saat 11.00’de göstericilerin ülkenin çeşitli kentlerinden trenler ve otobüslerle gelmesinin ardından başladı. Kehl’de yapılan kısa bir yürüyüşten sonra bir miting gerçekleştirildi. Miting alanında Sol Parti Avrupa Parlamentosu milletvekili başta olmak üzere, eylemi organize eden “Barış Forumu” adına çeşitli konuşmalar yapıldı. AP milletvekili, polis kuşatmasını kastederek, bunun Alman demokrasisinin ne durumda olduğuna iyi bir kanıt olduğunu belirtti. Konuşmaların tümünde NATO’nun dünya barışını tehdit eden bir savaş örgütü olduğu ifade edildi.

Strasbourg tarafındaki gösteriye saldırı olduğu haberleri üzerine, yapılan duyurudan sonra miting kısa kesilerek Strasbourg’a doğru yola çıkıldı. Bir saatlik yürüyüşten sonra kitle iki ülkeyi birleştiren köprüde durduruldu. Burada neredeyse eylemci başına 4 polisin düştüğü yoğun bir polis kuşatmasında 4 saatten fazla beklendi. Geçiş izni için Alman ve Fransız polisi sorumluluğu birbirine yıkarken, gerçekte danışıklı bir dövüşle eylemlerin birleşmesini engellediler. Yapılan pazarlıklar sonuç vermeyince, son toplanma yerinde gerçekleştirilen bir mitingle Almanya tarafındaki eylem bitirildi.

Komünistler olarak eyleme, “Saldırganlık ve savaş örgütü NATO dağıtılsın!” yazılı, TKİP imzalı pankartımızla katıldık. “Kahrolsun emperyalist saldırganlık ve savaş, 60 yıl yeter, savaş makinesi NATO dağıtılsın!” başlıklı, TKİP-Yurtdışı Örgütü imzalı Almanca ve Fransızca bildirilerimizi yaygınca dağıttık.

Almanya’daki eylem, gerek sayının azlığından ve gerekse de bileşimdeki liberal-reformist ağırlıktan dolayı cansız geçti. Fransa tarafındaki eylem ise, hem katılım, hem coşku ve hem de militanlık bakımından daha nitelikli bir eylemdi.

NATO karşıtı gösteriler her ne kadar beklenen kitlesellikte olmasa da, bütün engellemelere rağmen onbinlerce kişinin toplanıp protesto etmesi ve bunu çoğu yerde polise karşı militanca çatışmayı göze alarak gerçekleştirmesi son derece anlamlıydı.

Yurtdışından komünistler