İçindekiler:

15 Mart 2024
Sayı: KB 2024/05

Çözüm devrimde kurtuluş sosyalizmde!
İşçi sınıfı kavgaya hazırlanmalıdır!
İşsizlik Fonu'nda yağmaya devam!
Kişisel verileri "pazarlama" kanunu
Bu pisliği mücadele temizler
Dinci-gerici kuşatmak için.
İEKK kreş kampanyası
Malatya Baykan Tekstil'de kreş mücadelesi
"Kreş hakkımız için birlik olma zamanı"
Dört bir yanda 8 Mart eylemleri
İEKK'den 8 Mart eylemi
Greif deneyimi ışığında sınıfa devrimci müdahale
Greif işgali: İşçi sınıfı hareketinde bir kilometre taşı
Avrupa'da çiftçiler ayakta
Mykolaiv provokasyonu ve Ukrayna'da savaşın seyri
Ukrayna savaşı kızıştırıyor
Almanya'da grev dalgası devam ediyor!
"Avrupa hızla büyüyen iklim risklerine karşı hazırlıksız"
Kapitalizm, savaş, silah şirketleri
"Bolşeviklerin ayaklanmasından bu yana hayata inanıyorum..."
Lozan 8 Mart etkinliği üzerine kısa notlar
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

İEKK’den 8 Mart eylemi

 

İşçi-Emekçi Kadın Komisyonları İstanbul Mecidiyeköy’de 8 Mart eylemi gerçekleştirdi. Cevahir AWM önünde yapılan eylemde “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü! Özgürlük ve eşitlik mücadelesinde kadın işçiler bir adım öne!” pankartı taşındı. İşçi ve emekçi kadınların taleplerinin yer aldı dövizlerin taşındığı eylemde “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!” sloganı atıldı. 

Eylem sırasında yapılan konuşmalarda emekçilere mücadele çağrısı yapıldı. Eylemde okunan açıklamada “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün ön günlerindeyiz. İşçi-emekçi kadınlar olarak, özgürlük ve eşitlik mücadelesi birikiminden doğan bugünü yaşamımıza ve emeğimize yönelik saldırıların tırmandığı bir süreçte karşılıyoruz” denildi.

İşçi sınıfına dönük saldırganlığın teşhir edildiği açıklamada direnen kadın işçiler selamlandı ve şunlar söylendi:

“Saldırılar nafile! Kadın işçiler direniş saflarında yerini alıyor! Greif’ta, Özak’ta, Burda Bebek’te ve kadın işçilerin olduğu daha pek çok direnişte patron ve polis saldırılarına, gözaltılara, tehdit ve baskılara boyun eğmeyip hakları ve hayatlarından vazgeçmeyeceklerini defalarca gösterdiler, gösteriyorlar. Kadın cinayetlerine, şiddete, istismara karşı tüm saldırı ve engellemelere rağmen sokaklarda olmaktan vazgeçmiyorlar. Sermaye düzeninin kendilerine dayattığı ikincil konumu reddetmeyi direniş alanlarında öğreniyor, direniş alanlarında öğretiyorlar.”

Açıklamanın devamında kadına yönelik şiddetin arttığı ifade edilerek AKP-MHP iktidarının kadın düşmanı politikalarına değinildi. Açıklamanın sonunda mücadele çağrısı yapıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

OSİM-DER Kadın İşçi Komisyonu’ndan kreş kampanyası (2006)

 

Ümraniye- Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’nde  kurulu bulunan OSİM-DER (OSB-İMES işçileri Derneği) Kadın İşçi Komisyonu 2006 yılında mayıs-temmuz ayları boyunca “Sanayi bölgesinde ücretsiz ve nitelikli kreş istiyoruz!” başlıklı kampanya yürüttü. Sanayi bölgesinde fabrikalarda, atölyelerde, çevrede bulunan emekçi semtlerinde yaklaşık 3 bin imza toplandı. Emekçi semtlerinde kadınlarla yanyana gelerek “kreş hakkı” temelinde toplantılar yapıldı. 27 Temmuz 2006 yılında toplanan imzalar Ümraniye Belediyesi’ne teslim edildi. Yapılan basın açıklamasında OSİM-DER adına şunlar söylendi:

“Kreş talebinin savunulması için 2 ay boyunca İMES-OSB‘de, çevre tekstil atölyelerinde ve bu alanlarda çalışan kadınların oturduğu semtlerde yüzlerce kadınla görüştük. Kreşin tıpkı, sigorta gibi, sendika gibi hakkımız olduğunu anlattık. Ancak sermaye sınıfının her geçen gün yürüttüğü politikalarla elimizdeki haklarımızı bile son kırıntısına kadar almaya çalıştığı yerde, mevcut haklarımızı korumanın ve beraberinde yeni haklar elde etmenin ancak sıkı sıya birleşmek ve mücadele etmek ile mümkün olduğunu anlattık. Çabalarımızı emekçi kadınların birleşmesi ve mücadele etmesi çağrılarıyla birleştirdik. Bu çalışma sürerken gerçekleştirdiğimiz toplantılarda ise kreş sorunu ve emekçi kadınların sorunları üzerine kapsamlı tartışmalar yaptık. Topladığımız imzalar da, emekçi kadınların bu talebi desteklemesinin ve sahiplenmesinin somut göstergesi oldu.

Bugün gelinen aşamada kreş kampanyamızı burada noktalıyoruz. Bundan sonra, kreş talebinin kazanılması için yürüttüğümüz çalışmanın takipçisi olacağımız gibi, emekçi kadınların özgürleşmesi için çalışmalarımızı kesintisiz bir şekilde sürdüreceğiz.”

 

KESK’ten kreş kampanyası (2018)

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 8 Mayıs-12 Haziran 2018 tarihleri arasında “Kreş ebeveyn ve çocuk hakkıdır. Her işyerine kreş” başlığıyla bir kampanya yürüttü. Kampanya ile tüm kamu kurum ve kuruluşlarında ücretsiz, anadilinde, nitelikli, 7/24 açık, ulaşılabilir kreşlerin açılması çağrısını yükseltti.

KESK kampanya kapsamında taleplerini şöyle sıraladı:

-Tüm kamu kurumlarında; 7/24 açık, ücretsiz, ulaşılabilir, anadilinde, tam gün nitelikli eğitim ve bakım hizmeti sunan, çalışan kadınların değil, çalışanların çocukları için, denetimi bakanlık tarafından yapılan bağımsız kreşler açılması zorunluluğu getirilmelidir.

-Dönüşümsüz ebeveyn izni hayata geçirilmelidir.

-Doğum izinleri yeniden düzenlenmeli, kadınlar için doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra 16 hafta olmak üzere en az 24 hafta doğum izni sağlanmalıdır.

-Yarım zamanlı istihdamdan vazgeçilmeli, tüm kamu çalışanları için tam zamanlı ve güvenceli istihdamın koşulları sağlanmalıdır.

Kampanya boyunca her hafta perşembe sosyal medya etkinliği yapıldı. Yerel örgütlerle beraber belediyelerle kreş talepli görüşmeler gerçekleştirildi. İşyerlerinde kokart takma eylemleri yapıldı. Çalışılan kurumlara kreşle ilgili taleplerin yeraldığı dilekçeler verildi. Meclis’te grubu olan partilere kreş gündemli hazırlanan dosyalar sunuldu. ASPB ve Çalışma Bakanlığı’na fax çekme eylemleri gerçekleştirildi. Kamu emekçileri haziranın ilk haftası çocuklarıyla birlikte işyerlerine gitti. 12 Haziran’da ise tüm illerde yapılan kitlesel basın açıklamaları ile kampanya noktalanarak, mücadeleyi sürdürme çağrısı yapıldı.