7 Ağustos 2009
Sayı: SİKB 2009/30

  Kızıl Bayrak'tan
  Irkçı-gerici rejim Kürt halkının emekçi kesimlerinin beklentilerini karşılayamaz...
  Kamu İhale Kurumu bir gece yarısı operasyonu ile Maliye Bakanlığı’na bağlandı…
  Kontrgerilla şefi
Kemal Yamak’ı sahiplenenlerin
Ergenekon karşıtlığı sahtedir!
HSYK tartışmaları ve
Yeni Şafak’ın iki yüzlülüğü!
Grev silahının dünü ve bugünü üzerine
Entes direnişi sürüyor...
  Kent A.Ş. direnişine polis saldırısı .
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Emine Arslan ile DESA direnişi, mücadele ve örgütlenme sorunları üzerine konuştuk...
  “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın!”.
  Devrimci sınıf çalışmalarından...
  İzmir’de direnişçi işçilerle
dayanışma kampanyaları!
  Har(a)ç saldırısı karşıtı mücadele ve Genç-Sen...
  Gençlik eylemlerinden...
  “Gizli Milyonerler Klübü” çizgi filmi ile Buffet’lar kapitalist sömürüyü kutsama çabasında...
  Obama yönetiminin üst düzey görevlileri Ortadoğu’da…
  Honduras’ta faşist darbeye
karşı halk direnişi yayılıyor!
  Dünyada işçi-emekçi eylemlerinden...
  TKP’nin en yaşlı üyesi
yazar Sarkis Çerkezyan yaşamını yitirdi
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kamu İhale Kurumu bir gece yarısı operasyonu ile Maliye Bakanlığı’na bağlandı…

AKP hükümeti yolsuzluk ve hırsızlıkta sınır tanımıyor!

Sermaye uşağı AKP hükümetinin izlediği kapkaç politikasının uygulamalarına bir yenisi daha eklendi. Kamu İhale Kurumu, bir gece yarısı operasyonuyla “fiilen” Maliye Bakanlığı’na bağlandı. Türkiye Büyük Millet Meclisi kapanmadan önce çıkarılan 5917 sayılı torba kanuna eklenen bir maddeyle, Maliye Bakanlığı’nın görevleri arasına “kamu alımlarına ilişkin temel politikaları oluşturmak ve kanun tasarılarının hazırlanmasında ilgili kurumlar arasında koordinasyon sağlamak” da eklendi.

Buna göre, 178 sayılı Maliye Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Hükmündeki Kararnamesinin 10. maddesinin birinci fıkrasının m bendi, “Genel ekonomik politikalar ve stratejiler çerçevesinde kamu alımlarına ilişkin temel politikaları oluşturmak, bu konudaki kanun tasarılarının hazırlanmasında ilgili kurumlar arasında koordinasyonu sağlamak” olarak değiştirildi. Böylece Maliye Bakanlığı, kamu alımlarına ilişkin temel politikaları oluşturma ve konuyla ilgili tasarıların hazırlanmasında ilgili kurumlar arasında koordinasyonu sağlamak konusunda tek yetkili isim oldu. Yapılan değişiklikle Kamu İhale Yasası’nın 53. maddesinde yer alan ihale mevzuatı konusunda ulusal ve uluslararası koordinasyonu sağlamak görevi de, bu yolla etkisiz hale getirilmiş oldu. 

Kamu ihalelerinde şeffaflığı sağlamak adına 2001 yılında özerk bir kurum olan Kamu İhale Kurumu kuruldu ve işleyişle ilgili de Kamu İhale Yasası çıkarıldı. Ancak Kamu İhale Yasası kabul edildiği 2002’den bu yana irili ufaklı 18 değişikliğe uğradı. Bir kısmı önceki koalisyon hükümeti döneminde, büyük oranı ise AKP döneminde yapılan değişikliklerle kanunun altı adım adım boşaltıldı.

AKP Hükümeti göreve geldiğinden bu yana sürekli olarak ihalelerde tüm inisiyatifi eline almak istedi. “Duble yolları yapamıyoruz” dedi, yasa değiştirdi. “Tüm alanlarda bu mevzuat uygulanmıyor, iş yapamıyoruz” dedi, yasa değiştirdi. Özelleştirmelerden toplu konut ya da kamu kurum ve kuruluşlarının inşasına, uluslararası organizasyonlardan kamu mali yönetimi ve gelir vergisi kanununa, denizlerin ve akarsuların etrafında yapılacak zararlı maddelere karşı acil durumlardaki ihalelere kadar sayısız ihale bir bir kanunun kapsamı dışında tutuldu.

Son yıllarda yapılan önemli değişikliklerden bazı maddeler şöyledir;

- Ocak 2008’de Tanık Koruma Kanunu değişikliği yapıldı. Düzenleme ile tanıkların korunması için yapılacak alımlar kamu ihale mevzuatı dışına çıkarıldı.

- Şubat 2008’de Vakıflar Kanunu, Mayıs 2008’de İş Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, Temmuz 2008’de Elektrik Piyasası ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile ihale mevzuatına bazı istisnalar eklendi.

- Aralık 2008’de ihale sisteminde köklü değişiklikler yapılan yeni yasa yürürlüğe girdi. Düzenleme ile ihalelere ilişkin şikâyetler zorlaştırılırken, Kurulun resen inceleme yetkisi kaldırıldı.

- Son olarak Haziran 2009’da yürürlüğe giren Torba Kanun ile kanun kapsamı dışına çıkan alımlar genişletildi ve istisnalar arasına elektrik üretimi, iletimi, ticareti ve dağıtımı alanında faaliyet gösteren kamu iktisadi teşebbüslerinin bu faaliyetlerine ilişkin kamu kurumlarından alacakları eklendi.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Ankara Şube Başkanı Nevzat Ersan son yapılan değişikliğe dair yaptığı açıklamada; “Bu uygulama ile kamu kaynaklarının “sınırsız ve denetimsiz bir yolsuzluk potansiyeli ile karşı karşıya bırakıldığını, üretilen yapıların denetlenmesi de iktidarın insafına bırakılarak korkutucu bir durum yaratılmıştır” dedi.

Kamu İhale Kurumu Eski Başkanı Sener Akkaynak ise, düzenlemeyle özerk olarak kurulan kurumun özerkliğinin rafa kaldırılmış olduğunu belirterek, “Maliye Bakanlığı’nın onayını almadan Kamu İhale Kurumu yasal olarak adım atamayacak” diye konuştu.

Konunun başka uzmanları ise, söz konusu düzenlemenin yalnızca KİK’i değil, kendi kanunlarına bağlı olarak alım yapan ve düzenleme hazırlayan tüm kurumları etkileyeceğini belirtti. Bu kapsamda Devlet Planlama Teşkilatı ve Hazine gibi kurumların da Maliye’nin onayı olmadan kamu alımlarına ilişkin temel politika metinleri hazırlayamayacağı belirtildi

Bakanlık yetkilileri ise ihale mevzuatına tabi olmayan kamu alımlarının da bulunduğunu, bazı kurumların kendi kanunlarına tabi olarak alım yaptığını, KİK’e bağlı alımlar da düşünüldüğünde çalışmaları tek çatı altında toplama ihtiyacı doğduğunu söylediler. Bu leş kargaları AB’ye uyum kapsamında tüm kamu alımlarının koordine edilmesi amacıyla bu yönde bir düzenlemeye gidildiğini ifade etti.

Hırsızlık ve yolsuzluğu kanunen güvence altına alan bu soygun yasası, yasalaşmasından ancak bir ay sonra resmi gazetede yayınlanmasının ardından açığa çıkabildi. Bundan sonra yolsuzluk ve keyfilik kamu ihale sisteminin temel belirleyicisi olacaktır. AKP, kamu kaynaklarının belli çevrelere akıtılmasının önündeki tüm engelleri kendi eliyle kaldırmış, hükümeti rahatsız eden Kamu İhale Kurumu uygulamalarının da önünü kesmiştir. Maliye Bakanlığı, hükümeti rahatsız eden soruşturmalar için izin vermeme hakkına sahip olmuş ve böylece kamu ihalelerinde hırsızlık, talan, kayırmacılık, yandaşlara peşkeş dönemi hükümet eliyle resmen güvence altına alınmıştır.

Bu yasal düzenleme uzun süre ellerini ovuşturarak bekledikleri soygun ve talana yasal kılıf hazırladığı için en çok emperyalist ve yerli tekelleri sevindirmiştir. Başta elektrik, su, doğalgaz, akarsular, kıyılar-ormanlar, geriye kalan kamu kurum ve kuruluşları ile arazileri, köprüler, tarım alanları, konut sorunu ve sağlık olmak üzere insanlık için yaşamsal önemi olan neredeyse her şey, bir bir talan edilip peşkeş çekilecek. İşçi ve emekçiler için yaşamsal öneme sahip olan tüm bu hizmetler tekellerin insafına bırakılacak.

Hırsızlık, gasp, soygun ve talan bir sistem olarak kapitalizmin özünü oluşturur. İnsanlığın, doğanın, yaşamın önünde bir engele dönüşen kapitalist sermaye düzeni yıkılmadığı müddetçe, doğanın ve türlerin üzerindeki tahrifatlar artarak devam edecektir. İşçi-emekçilerin ve ezilen halkların bu köhne düzeni bir an önce tarihin çöplüğüne atmak dışında bir çıkar yol yoktur.