7 Ağustos 2009
Sayı: SİKB 2009/30

  Kızıl Bayrak'tan
  Irkçı-gerici rejim Kürt halkının emekçi kesimlerinin beklentilerini karşılayamaz...
  Kamu İhale Kurumu bir gece yarısı operasyonu ile Maliye Bakanlığı’na bağlandı…
  Kontrgerilla şefi
Kemal Yamak’ı sahiplenenlerin
Ergenekon karşıtlığı sahtedir!
HSYK tartışmaları ve
Yeni Şafak’ın iki yüzlülüğü!
Grev silahının dünü ve bugünü üzerine
Entes direnişi sürüyor...
  Kent A.Ş. direnişine polis saldırısı .
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Emine Arslan ile DESA direnişi, mücadele ve örgütlenme sorunları üzerine konuştuk...
  “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın!”.
  Devrimci sınıf çalışmalarından...
  İzmir’de direnişçi işçilerle
dayanışma kampanyaları!
  Har(a)ç saldırısı karşıtı mücadele ve Genç-Sen...
  Gençlik eylemlerinden...
  “Gizli Milyonerler Klübü” çizgi filmi ile Buffet’lar kapitalist sömürüyü kutsama çabasında...
  Obama yönetiminin üst düzey görevlileri Ortadoğu’da…
  Honduras’ta faşist darbeye
karşı halk direnişi yayılıyor!
  Dünyada işçi-emekçi eylemlerinden...
  TKP’nin en yaşlı üyesi
yazar Sarkis Çerkezyan yaşamını yitirdi
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“Gizli Milyonerler Klübü” çizgi filmi ile Buffet’lar kapitalist sömürüyü kutsama çabasında...

Kapitalizm tüm “çizgileri” ve “kahramanları” ile birlikte er ya da geç tarihin çöplüğünü boylayacaktır!

Marks kapitalizmi en yalın haliyle “tıpkı drakula gibi sürekli olarak canlı emeği, insan emeğini emerek var olan bir varoluş” olarak tanımlamaktadır.

Sermaye ve onun kurulu kapitalist düzeni devamlılığını sağlamak için emek gücünü satın almalı ve böylesi bir sömürü çarkı oluşturabilmelidir. Ancak bu çarkı güvenceye alacak başkaca şeylere de ihtiyaç duymaktadır. Kapitalist sistem hayatlarımızı dört bir yandan sarar. Yaşam biçimimizi, kültür anlayışımızı ve hatta hayal gücümüzü bile -biz farkında olmasak da- kapitalizm belirler. Düzenin ideolojik hegemonyasını güçlendirmede temel işlevi olan medya gibi birçok araçla işçi sınıfı ve emekçiler sürekli olarak kuşatılır. Her şey “kutsal kapitalizmin” devamlılığı içindir. Ve aslında her şey, işçi ve emekçilerin  sömürüyü içselleştirmiş bir biçimde, “kendiliğinden bir sınıf” olarak yaşamlarına devam etmeleri içindir.

Söz konusu kuşatmanın ilginç örneklerinden birini de bugünlerde bir çizgi film projesi üzerinden görmekteyiz. Emperyalist-kapitalist sistemin efendilerinden, dünyanın en zengini ünvanına sahip olmuş Warren Buffet’ın başrolde oynadığı yeni bir çizgi dizi-animasyon çok yakında televizyon ekranlarından beynimize, bilinçaltımıza ve hatta hayal gücümüze sirayet etmeye çalışacak. Bu çizgi film için de hedef kitlenin öncelikle çocuklar olduğunu düşünürsek sistem yine çekirdekten toplumun bütününe ulaşmak isteyecek. Ancak örneği biraz incelersek, kapitalizmin bilhassa kriz döneminde yaşadığı derin korkunun da bir örneğine daha rastlayacağımız görülecektir.

Buffet’lı çizgi film projesi ile ne amaçlanıyor? 

Geçtiğimiz haftalarda “A Squared” adlı yapım şirketi Warren Buffet’ın başrolünde oynayacağı “Gizli Milyonerler Kulübü” (Secret Millionare’s Club) adlı çizgi film-animasyon serisiyle “çocuklara ekonomik sorumluluklarını öğretecek” bir projenin hayata geçirileceğini duyurdu. Karakterin seslendirmesini de kendi yapacak olan Buffet projeyle ilgili bir röportajında “Örneğin, onlara anlayabilecekleri basit bir dille ileride kredi kartlarını nasıl kullanmaları gerektiğini, kullanırken nelere dikkat etmelerini anlatacağız. Kendileri ile ilgili yatırım ve hayatlarında alacakları kararlarla ilgili seçeneklere yardımcı olacak mesajlar vereceğiz. Paralarını nasıl biriktirebileceklerini, nasıl kullanacaklarını ve tasarruf edeceklerini öğreteceğiz.”  dedi.

Kapitalist sistemin derinleşen krizine dair duyduğu kaygıyı son dönem birçok açıklamasında dile getiren Buffet, projeye dair bir başka röportajda sarf ettiği “Şimdi güçlü olmamız hep güçlü olacağımız anlamına gelmez” sözleriyle sistemin korkusunu da iyiden iyiye açığa vurmuş oldu.

Çizgi filmler, başta çocuklar olmak üzere insanların hayal gücünü geliştirici ve yönlendirici yönde de işlev görebilmektedirler. Elbetteki buradaki “gelişim ve yönlenme”yi söz konusu içerik belirleyecektir. Buffet gibi sistemin temel taşı bir kapitalistin vereceği “öğütlerle” dolu bu çizgi film kapitalizmin, hayal gücünü dahi esaret altına almak istemesine yalnızca küçük bir örnektir.

Peki kimdir “kahramanımız” Buffet? Bu soruya verilecek yanıt çizgilerle yeniden yoğrulacak hayal gücümüzün ve bilinçaltımızın nelerle karşılaşacağını da kolaylıkla tanımlayacaktır.

Amerikan finans dergisi Forbes’in 13 Şubat 2009’da açıkladığı dünyanın en zenginleri listesinde geçen seneye göre bir sıra gerileyerek ikinci olan Buffet, 37 milyar dolarlık bir servetin sahibidir. “Berkshire Hathaway” adlı şirketin sahibi olan Buffet, bizdeki yerli versiyonları gibi sürekli olarak “dişiyle tırnağıyla sıfırdan bugünlere gelen bir halk kahramanı” olarak lanse edilmeye çalışılmaktadır.

Bunların yanısıra Buffet, kapitalist sömürünün günahlarından birçok “hayır işi” ile arınmaya da çalışmaktadır. 2006 yılında Bill-Melinda Gates Vakfı’na 31 milyar dolar bağışlayan Buffet, ayrıca kendisiyle yemek yenmesi “lütfünü” her yıl internetten açık arttırmaya sokmakta ve elde ettiği gelirleri yine “hayır işlerine” yatırmaktadır. Bu çerçevede Buffet, Türkiye’de de karşılaştığımız “hayırsever kapitalizmin iyi kalpli kapitalistleri” aldatmacasının dünya ölçeğinde ilk sıralarındadır.

İkinci bir “kurtarma paketi” talebine yönelik sarf ettiği “İlk 787 milyar dolarlık paket, içine bir avuç şekerleme karıştırılmış ’yarım Viagra’ gibiydi. Fokurdamak için yeterli değildi” sözlerinin ardından krizdeki kapitalist sisteme yeni bir “hayat öpücüğü” daha isteyen Buffet, özetle “ruhunu baştan aşağı kapitalizme satmış” sadık bir kapitalisttir.

Sistemin böylesi kahramanlar yaratmak istemesi oldukça doğaldır. Çocuklardan başlayarak tüm toplumun kapitalizmin yenilmezliğine biat etmesi istenmektedir. Kurallar kapitalizmin kurallarına göre oynanmalı, tüm çizgiler dönen sömürü çarkına göre çizilmelidir. Buffet gibilerinin deneyimleri çizgilerle birleşince de kapitalizmde ayakta kalmanın/kapitalizmin ayakta kalmasının tüm incelikleri bizlere daha bir “sevimlice” anlatılmaya çalışılmaktadır.

Çocuklarımızın ne öğrenmesi hedeflenmektedir bu çizgi diziden?

Sokak arası oyunlarda “borsa simsarı” ya da “finans spekülatörü” olmamız istenmektedir. “Emek gücünü ucuza satın almaca”, “üretim alanlarında sömürüyü derinleştirmece” yeni oyunlarımız olsun istenmektedir. Her şeyden öte hayal gücümüze bile sınır çizgileri çizilmeye çalışılmaktadır: “Kapitalizmden öte bir yaşam yoktur” diye.

****

Kapitalizmin yaşadığı büyük bunalım sistemin efendilerinin korkularını gün geçtikçe daha da derinleştirmektedir. Öyle ki silahlanmaya ayrılan bütçelerin arttırılması, polis devleti uygulamalarının sıkılaştırılması gibi önlemlere ek olarak çizgilerle hayal gücümüz dahi kuşatılmak istenmektedir.

Tüm bu tantana kapitalizmin ebediliği/yenilmezliği yalanını beyinlerimize çok yönlü kazıyabilmek içindir. Ancak bu yalanı alt etmek ve gerçeğe ulaşmak için; insanın insan gibi yaşayabileceği tek düzen olan sosyalizm “hayalimize”, yani devrime daha da sıkı sarılmamız gerekmektedir.

Çünkü “hayalin” ve “umudun”gerçek” ile buluştuğu an, devrimdir!

K. Tunc