24 Nisan 2015
Sayı: KB 2015/16

Sınıfımız ve onurumuz için kavgaya, 1 Mayıs’a!
AKP’nin kozu devlet terörü!
“Haklarımız, avukatlık mesleği saldırı altında”
Soma Davası: Düzenin aynası
Katliam davasına karartma talebi
Metal işçisinin büyük isyanı
Metal işçisinin öfkesi mücadeleye dönüştü!
Türk Metal’in kaderi pamuk ipliğine bağlı
MİB’den Renault işçilerine: Yumruk gibi kenetleneceğiz!
Sendikal ihanete ve sermayeye karşı direnen metal işçilerini selamlıyoruz!
İlbeyli işçileri hakları için eylemde
DİSK/Tekstil’de yeni ihanetler için yola devam
‘Rüyalar’ sektöründe kabustan uyananlar
Seçimler, düzen partileri, HDP ve solda parlamentarizm
Düzen siyasetine sendikal bürokrasiden destek!
BDSP: Sınıfın kızıl bayrağı altında 1 Mayıs'ta alanlara!
Ümraniye'de çok yönlü 1 Mayıs hazırlığı
Mamak'ta coşkulu 1 Mayıs şenliği
İşçi bültenlerinde 1 Mayıs rüzgarı
Ankara’da coşkulu 1 Mayıs etkinliği
İzmir’de DGB-DLB’den 1 Mayıs pikniği
Ermeni soykırımı ve burjuva propagandanın iğrenç yüzü
Kapitalizm Akdeniz'i mezarlığa çevirdi
ICOG’dan 1 Mayıs çağrısı
Alman devleti bir polis devletidir!
İşçiler, emekçiler ve gençler ayakta!
Eğitimde özelleştirme saldırısı
Bozuk düzende sağlam çark olmaz
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Katliam davasına karartma talebi

 

Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ.’ye ait Eynez Maden Ocağı’nda 301 maden işçisinin katledilmesiyle ilgili davaya devam ediliyor.

Yaptıkları savunmalarda topu birbirlerine ve katliamda yaşamını yitiren mühendise atan işçi katillerinin ‘karartma’ talebinde bulunduğu davada tüm oklar daha fazla kar uğruna işçilerin yaşamını hiçe sayan patronları ve onların suç ortağı hükümeti işaret etti.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve haklarında, “olası kastla öldürme”, “neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama”, “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” suçundan dava açılan 8’i tutuklu 45 sanığın yargılandığı davada, oturumlara yayılan ilk duruşmada tutuklu sanıklar Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, genel müdür Ramazan Doğru, işletme müdürü Akın Çelik, teknik müdür İsmail Adalı, teknik nezaretçi Ertan Ersoy, vardiya amirleri Yasın Kurnaz, Hilmi Kazık ve Mehmet Ali Günay Çelik, tutuksuz 37 sanıktan 27’si ile işçi aileleri ve sanıkların avukatları hazır bulundu.

Aileler öfkeli

14 Nisan’da başlayan ve ilk oturumu yapılan duruşma sonraki günlerde de devam etti. 3. oturumun yapıldığı 16 Nisan günü Soma’dan Akhisar’a gelen aileler katliamda ölen yakınlarının isimlerinin yazılı olduğu pankartı taşıdı.

Takınlar Gökhan Kocabıyık ve Mesut Efe’nin ifadeleri okunurken söz konusu beyanlarda sıcaklığın artmasına karşın üretimin devam ettirildiği ve üretimin durdurulması için de önlem alınmadığı kaydedildi.

İşçi ailelerinin patronlar ve vekillerine tepki gösterdiği duruşmalarda, Genel Müdür Ramazan Doğru, Erdoğan’ın yolundan ilerleyerek katliamı ‘fıtrat’ olarak tanımladı. İşçi ailelerinin zaman zaman baygınlık geçirip fenalaştığı oturumların 5.’sinde sanık ifadeleri alındı.

İfadelerde tatbikat yapılmadığı ve buna bağlı acil durumlarda ne yapılacağını kimsenin bilmediği dile getirildi. Ayrıca hiçbir denetim yapılmadığı da maskelerin 5 yılda sadece 1 defa kontrol edildiğini söyleyen mühendisin ifadesinde yine dile getirildi. Havalandırma defterinin ise katliamın ardından doldurulduğu ortaya çıktı.

21 Nisan günü görülen 6. celse ise sanık avukatlarının işçi katillerini aklama çabalarıyla geçti. Can Gürkan’ın avukatı Kadir Çetin, “Bilirkişi ideolojik yaklaşmıştır” diyerek ortaya çıkan verileri çarpıtmaya çalıştı.

Duruşmada genel müdür ve patron vekili Ramazan Doğru ile işletme müdürü Akın Çelik’in avukatları savunma yaptı. Doğru’nun avukatı Ali Rıza Belgin, patron vekilinin işletmedeki her şeyden sorumlu olmadığını, olayın şüpheli olduğunu ve bundan sanığın yararlanması gerektiğini öne sürdü.

Çelik’in avukatı Yusuf Koçyiğit ise soruşturma sürecinin hukuka aykırı olarak işlediğini ileri sürdüğü savunmasında, katliamın ardından tepki veren toplumsal muhalefet güçlerini suçladı. Tepkilerin soruşturmayı yönlendirdiğini iddia etti. Soruşturma sürecinde de çalışmalarının engellendiğini, savunmalarının kısıtlandığını öne sürdü.

22 Nisan’da 7. celsesi görülen dava duruşmasında madenci ailelerinin avukatlarından Mehmet Ümit Erdem, Taner Yıldız ve Can Gürkan’ın ‘iş güvenliği’ hakkındaki açıklamalarını hatırlattı. Erdem “Enerji Bakanı, Çalışma Bakanı, TKİ ve MİGEM sanık olmadı, o zaman tanık olarak gelmeli, onları da sorgulayalım” dedi.

Dava karartılsın’ talebi

Dava kapsamında yargılanan işçi katillerinin avukatları mahkemeye karartma ve kaçırma başvurusunda bulundu. İşçi katillerinin avukatları, “güvenlik” bahanesiyle duruşmanın kapalı yapılması ve başka bir ile kaçırılması için mahkemeye dilekçe verdi.

UYAP üzerinden dilekçeleri görülen bazı sanık avukatlarının duruşmalarda işçi yakını olmayan siyasiler başta olmak üzere çok sayıda izleyicinin bulunduğunu belirterek katliama yönelik tepkiyi davanın karartılmasına gerekçe olarak öne sürdükleri görüldü.

Avukatlar ayrıca dilekçelerinde hem bu izleyicilerin hem de işçi yakınlarının sanıklara ve kendilerine yönelik tehdit içerikli sözler sarf ettiği ve saldırı girişiminde bulunduklarını öne sürdü. Avukatlar bu gelişmelerden dolayı duruşmanın kapalı yapılmasını ya da güvenlik sağlanamayacaksa başka bir ile davanın kaçırılmasını talep etti.

 

 

 

 

Santral ödülü protesto edildi

 

Daha önce AKP’nin Enerji Bakanı Taner Yıldız tarafından ‘ülke menfaati’ denilerek savunulan Soma Holding’in termik santrali, Amasya’da su kaynaklarını kurutacak ve çevreye zehir salacak. Cezalandırılmaktan ziyade termik santral kurma izni verilerek ödüllendirilen Soma Holding’in, Suluova-Merzifon arasında kuracağı termik santral protesto edildi.

Merzifon Çevre Platformu (MÇP) üyeleri pankartlar açarak Cumhuriyet Meydanı’na yürüyüş yaptı. Eylemde Merzifon Çevre Platformu Yürütme Kurulu adına açıklama yapan Dr. Taner Çetinkaya, Yeni Çeltek bölgesine kurulması planlanan termik santral de bölgenin su kaynaklarıyla çalışacağı için Suluova, Merzifon ve Amasya bölgesinde halkın kullanacağı su kalmayacağına dikkat çekti.

 
§