19 Haziran 2015
Sayı: KB 2015/24

Düzenin çözümsüzlüğü ve yeni mücadele dönemi
Sınır çetecilere açık, emekçi halka kapalı!
Türkiye damgalı işbirliği
Eski mürettebat yeniden sahnede!
Lale devrinden fetret devrine doğru...
Sermayenin Demir(eli)
Son genel seçimler solda tasfiyeciliği güçlendirdi H. Yağmur
Ermenek'te işçi katillerine büyük öfke
Çan işçileri: İşçi sınıfı uyanıyor!
Polimer işçileri grevde!
"15-16 Haziran Direnişi ve Metal Fırtınası"
"Ölmek var, dönmek yok!"
Metal işçisi birliğini güçlendiriyor
MİB’i susturamadınız, susturamayacaksınız!
Sendikalar ve sınıf mücadelesi
Metal işçileri ve MİB engelleri aşa aşa ilerledi! - 1
Metal direnişi yedi düvele karşı verilmiş bir savaştır!
Kirli ve kanlı bir suç çetesinin Bilderberg toplantısı
Kadına yönelik şiddeti düzen siyaseti körüklemektedir!
Kadına yönelik şiddet ve 'iyi hal' indirimi üzerine
Devrimci gençlik kampına çağrı
"Türkiye siyasi tarihinde Filistin" paneli yapıldı
Sınıf savaşına yüreği yetmeyenler işine baksın!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“15-16 Haziran Direnişi ve Metal Fırtınası”

‘Metal Fırtınası’ 14 Haziran günü Sincan ve Küçükçekmece’de gerçekleştirilen söyleşilerle tartışıldı.

Sincan’da 15-16 Haziran söyleşisi

Ankara’da Sincan İşçi Birliği 14 Haziran Pazar günü gerçekleştirdiği “15-16 Haziran Direnişi ve Metal Fırtınası” başlıklı söyleşiyle 15-16 Haziran Direnişi’ni ve metaldeki mücadeleyi tartıştı.

Dernek binasında düzenlenen söyleşide Sincan İşçi Birliği adına yapılan sunumda, öncelikle 15-16 Haziran’ın tarihsel süreci aktarıldı. 15-16 Haziran Direnişi’nin Türkiye işçi sınıfı hareketi tarihinde hala aşılamayan en önemli direniş olduğu vurgulandı.

15-16 Haziran dersleri ışığında metal fırtınasını ele alan SİB temsilcisi, Türk Metal çetesinin kuruluş sürecinden ele alarak, sermaye-Türk Metal-işçi sınıfı ilişkisini değerlendirdi. Tekel direnişi ile güçlenen sendikal bürokrasiye karşı mücadele pratiğinde metal fırtınası ile işçi sınıfı için önemli bir eşiğin aşıldığını ifade etti.
Sunumda metal fırtınasının gelişim süreci tarih tarih temel noktaları ile aktarılırken bu süreçte açığa çıkan eksiklikler ve olumlu yanlar vurgulandı. Bir öfke patlaması olarak yaşanan metal fırtınasının öğrettiği temel gerçekler söyleşi boyunca tartışmalara konu olurken “yeni sendika” tartışmaları da söyleşinin temel bir gündemi oldu.

Sunumun ardından yapılan tartışmalarda metal fırtınasının hala devam ettiği, bu süreçten öğrenilecek en önemli başlıkların üretimden gelen gücün kullanılması ve fabrikalarda oluşturulan işçi kurulları olduğu ifade edildi.

Sefaköy’de “Metal Fırtına” söyleşisi

İstanbul Küçükçekmece’de Sefaköy İşçilerin Birliği Derneği’nde 14 Haziran günü gerçekleştirilen söyleşi ile metal işçilerinin neler yaptığı, neler istediği ve bu mücadelenin nereye evrildiği üzerine konuşuldu.

Metal İşçileri Birliği temsilcisinin de katılımıyla gerçekleşen söyleşide, Bursa’da başlayan ve hızla ülkenin dört bir yanına yayılan Metal Fırtına’nın işçi sınıfı açısından büyük kazanımlar elde etmeye çoktan başladığı ve daha da artarak devam edeceği aktarıldı.

‘98 yılındaki yenilgi, Bosch işçilerinin kazanımları, 2015 yılında sendikal bürokratik kastın yenilgiye uğradığı, istifalar karşısında işçilere olan saldırı, işçi sınıfının mücadele arayışları ve sermaye devletinin gün geçtikçe ağırlaşan baskıları karşısında metal işçilerinin sözlerini söylemek için mücadeleye atıldığı ifade edildi. 14 Nisan başlangıcında sadece Türk Metal çetesine olan öfkenin ön planda olduğu ancak mücadelenin sermayenin devletinden ayrı tutulamayacağı vurgusu yapıldı.

Metal İşçileri Birliği’nin mücadelenin tam da merkezinde olduğu, Fabrikalar Arası Kurul ile birlikte sürecin daha da ileriye evrileceği vurgulandı ve söyleşi bitirildi.

Kızıl Bayrak / Ankara - Küçükçekmece

 

 

 

Maden işçilerine birlik çağrısı

Sınıf mücadelesinin kızıştığı bir dönemde, Yeraltından Sesler Platformu maden işçilerini mücadeleyi büyütmeye, birlik olmaya çağırıyor:

Maden İşçileri Birliği’ni oluşturalım!

GMİS Genel Kurulu ile birlikte zorlu bir döneme gireceğiz demiştik. Bu sürecin ilk etabını TİS görüşmeleri oluşturuyor. Hem TTK’da hem de HEMA’da sona gelinmiş bulunmakta. Sendika seçimlerinden önce “Her şeyi tabana soracağız” diyen sendika bürokratları, TİS görüşmelerinde bunu hayata geçirmediler.

TİS görüşmesinde belki de en can alıcı nokta “2 asgari ücret verilmesi” talebiydi. Bu konuda TTK karşı hamlesini yaptı, HEMA’nın yapacağı hamle ise bekleniyor. Tüm bunlar olup biterken ve sendikanın acizliği ortadayken yapmamız gereken şey “Söz, yetki, karar işçilere!” diyerek önümüzdeki dönem için mücadele hattını örmemiz gerektiğidir. Bu, hem bugün hem de gelecekte bizlere karşı yapılacak saldırılara ve hak gaspına karşı örgütlü bir mücadelenin zeminini oluşturacaktır.

Yeraltından Sesler olarak yapılması gerekenin özel ve TTK ocaklarında çalışan maden işçilerinin birlik içindeki mücadele hattını örmesi gerektiğine inanmaktayız. Bunun zor olduğunu, daha fazla emek harcamak gerektiğinin bilincindeyiz. Fakat maden işçisinin geleceği için bu birliğin kurulması, mücadele hattının taban örgütlülüklerine dayanması hayatı bir önem taşımaktadır. Bunun için de önümüze hedef olarak “Maden İşçileri Birliği’ni örgütlemek” yönündeki adımlarımızı hızlandırmalıyız!  Maden İşçileri Birliği’ni oluşturmak için 3 temel gerekçe

1- Yıllardır patronların işine yaramış ayrıştırma politikasına son vermek. Yıllardır bizleri memleketlerimize göre böldüler, yeri geldi seçimlerde birbirimize düştük.

2- Farklı birimlerde çalışan maden işçilerini bir arada ortak bir mücadelede buluşturmak. Yeryüzü ve yeraltında çalışanlar, 2006-2009 girişliler ve daha öncekiler diyerek maden işçilerini yıllarca 2 gruba böldüler.

3- Özel ve TTK ocaklarında çalışan maden işçilerinin mücadelesini ortaklaştırmak.

Maden işçileri kendi geleceklerini ellerine almalı, “Söz, yetki, karar işçilerde” diyerek kölelik düzeninin sömürüsüne, ağır çalışma koşullarına, düşük ücretlere ve sendika ağalarının saltanatına son vermek için kendi örgütlü birliğini oluşturmalı Maden İşçileri Birliği’ni yaratmalıdır!

 

 

Amasra’da madencilere çağrı

Amasra’da HEMA Holding’de çalışan maden işçilerine seslenen Yeraltından Sesler Platformu, sendikal bürokrasiye ve hak gasplarına karşı mücadeleyi yükseltme ve birliğin kurulması çağrısında bulundu. Maden işçilerine yapılan çağrıda şu ifadelere yer verildi:

“Amasra’da gün birlik ve beraberlik günüdür.
Patronun ve sendikanın sömürü düzenini parçalamak için birlik olmak şart.

İki asgari ücret almak için birliğimizi güçlendirmeliyiz!
Gücümüzün farkına varalım, birliğimizi kuralım!”

 


 
§